Hasan Cemal: Erdoğan’dan kurtulmadan Kürt sorununda çözüm yolu açılmaz

İSTANBUL - Kürt sorununun çözümsüzlüğüne karşı “Elimi taşın altına koyuyorum” diyerek Yeşil Sol Parti’den Milletvekili adayı olan Hasan Cemal, “Erdoğan’dan kurtulmadan bu çözüm yolu açılmaz” dedi. 
 
Türkiye’nin zincirlerini kırmasında rol üstlenmek için siyasete atılan Hasan Cemal, 54 yılını verdiği gazetelik mesleğinde kaleme aldığı “Hayata yeni bir başlangıç” başlıklı son yazısında, “Elimi bizzat taşın altına sokmak için 54 yıllık gazetecilik hayatımı kapatıyorum” dedi. 
 
1944 İstanbul doğumlu olan Hasan Cemal, 1965’te Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nden mezun olmasının ardından 1969 yılında gazetecilik hayatına adım attı. 
 
Birçok gazetede muhabirlik, temsilci ve genel yayın yönetmenliği görevlerinde bulunan Cemal, 1989 Nokta Dergisi’nin Doruktakiler ve Gazeteciler Cemiyeti Fıkra Ödülü'nü, 1986'da Sedat Simavi Ödülü'nü kazanarak yılın gazetecisi seçildi. 2013 yılında yazdığı yazılarından dolayı Milliyet gazetesindeki işine son verildi. 2013’ten beri T24’te gazetecilik hayatını sürdüren Cemal, bir gazeteci olarak tozunu yuttuğu İstanbul’da milletvekili adayı oldu. 
 
Bekaa Vadisi’nden Kandil’e, Federe Kürdistan Bölgesi’nden Kuzey ve Doğu Suriye’ye Kürt sorununun peşinden koşan Cemal, Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi’nin (Yeşil Sol Parti) adaylık teklifini de Kürt sorununun çözümü için elinin taşını altına koyacağını belirterek kabul etti. Kürt sorununu kendine dert edinen Hasan Cemal, sorunun çözümü ve çözümsüzlüğü üzerine değerlendirmelerde bulundu, diyalog ve müzakereye işaret etti. 
 
“Kürt sorunu çözüm rayına oturmadan Türkiye’de ne demokrasi olur ne özgürlük olur ne hukuk olur ne adalet olur” diyen Cemal, AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan gitmeden çözüm yolunun açılamayacağını söyledi. 
 
 
Gazetecilik hayatınızı kapattınız, siyasete atıldınız. 54 yıllık gazeteci Hasan Cemal’i siyasete atılma kararına götüren etkenler neler oldu? 
 
54 yıllık geçmişi bırakmadım tabi. Bu 54 yıllık geçmişte yaşadıklarım beni sonunda bu yaşta siyasete itti. Siyasette bir takım şeyleri yapabileceğimi düşündüm, daha önce görüyordum, konuşuyordum, hissediyordum, yazıyordum. Şimdi bütün bunları acaba bu sorunları çözebilir miyim, bu acılara son verebilir miyim diye, böyle bir süreçte katkım olur mu diye siyasete girdim. Beni siyasete bu dönemde sokan geçmişte Kürtlerin yaşamış oldukları acılardır. Ben Kürt sorununu, Kürt meselesini Kürtlerin arasında dolaşarak, Irak ve Suriye Kürdistan’ında, sonra Türkiye Kürdistan’ında Kürtlerle tanışarak, onların acılarını hissederek, onların acılarına dokunarak Kürt meselesi nedir öğrendim. Şimdi de bu öğrendiğim Kürt meselesinin çözümü için de birçok şey yazdım. Bugün de siyaset sahnesinde ne yapabilirim diye girdim. Bir de girerken de Kürtlerin yaşadıkları acıların ürünü olan siyasi parti bana teklif yaptı ve kabul ettim. Çünkü o Kürtlerin yaşadıkları acıların ürünü olan bir siyasi hareket. Onun için tercihim HDP oldu.
 
Kürt sorunu yüz yıllık bir sorun, bugüne neden çözümsüzlükle geldi? 
 
 Erdoğan, masaya tekmesini attı. Hepsi gitti ve Kürtler nezdinde Erdoğan inandırıcılığını ve güvenirliğini kaybetti. Kürt sorununu yeniden savaş yoluna soktu. 
 
Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundan itibaren bir devlet şekli var, üniter devlet, uluslaşma… Bu süreçte Kürt kimliği, Kürt dili inkar edildi, yok sayıldı. Bu Kürt sorununun temelini oluşturdu. Fakat zaman içinde bu çözümsüzlük bir yerde Türkiye’de dağın da yolunu açtı. Yaşanmaya başlayan acılar yeniden bu sorunu düşündürmeye başladı insanları, iktidarları, siyasetçileri. Evelce yazılamayanlar yazılmaya başladı. Bir zamanlar Kürt kelimesini telaffuz edemezdik, Kürt sorunu diyemezdik, bunların hepsi yasak konusuydu. Fakat sonuç olarak bunlar aşılmaya başlandı. Ve nihayet Kürt sorununun çözümü dediğimiz olgu sahneye çıktı. En çok da Erdoğan’ın 2000’li yılların başından itibaren çok sahneye çıktı. Erdoğan’ın Kürt sorununu askerin gölgesinden kurtarmaya başlaması, “Kürt sorunu vardır, devletin de hataları vardır” diyerek 2005’teki Diyarbakır konuşması var, bu çok önemli. 
 
Oslo’ya görüşmelere Kandil’in karşısında, PKK’nin temsilcileri karşısında kendi siyasi temsilcisini de göndermesi Türkiye’de bir başbakanın yaptığı ilk siyasi tavırdır. Hakan Fidan, bugünkü MİT Müsteşarını göndermişti. Bunların hepsi olumlu gelişmelerdi. Sonra işte siyasi süreç başladı. Sonra sonunu getirmedi Erdoğan, masaya tekmesini attı. Hepsi gitti ve Kürtler nezdinde Erdoğan inandırıcılığını ve güvenirliğini kaybetti. Kürt sorununu yeniden savaş yoluna soktu. 
 
Bugün gelinen noktadan bakınca, o dönemleri samimi buluyor musunuz? 
 
O dönem samimi miydi? Hayır samimi değildir, gizli gündemi vardır, takiye yapıyordur, diyemiyorum. O zamanki siyasi konjonktür onu öyle düşünmeye sevk etti. Ama donanımlı değildi bu konuda. Kürt sorunu nedir bilmiyordu. Kürt sorununu yüreğinde hissetmiyordu, Kürt sorunu nasıl çözülür bu konuda bir şey bilmiyordu. Kürt sorununun çözümünü sadece bir affa ve dağdan inmeye bağlamıştı. Bu da hiçbir şekilde yeterli değildi. İnkar siyaseti bir yerde Erdoğan’la da devam etti. 
 
Siz bu memlekette sorunu kendine dert eden isimlerden birisiniz, Beka’ya, Kandil’e gittiniz, muhataplarıyla birebir görüştünüz. 2013 ile 2015 yılları arasında tarihi bir döneme tanıklık ettik, neden çözülmedi? 
 
O sorunu tamamen kendi siyasi çıkarları açısından bir araç haline getirdi. Bu sorunu çözer gibi yapıp, oy alacağını düşündü. Oysa oy kaybetmeye başladığını görünce de vazgeçti. Her şeyi oy hesabına bağladı. Yaz bir kenara, Erdoğan’dan kurtulmadan bu çözüm yolu açılmaz. İki; seçim kazanma için Erdoğan, “Gelin bugün yeniden çözüm sürecine başlıyoruz” dese de hiçbir şekilde inandırıcı olamaz. 
 
Çözüm için ne yapılmalı? 
 
Şunu bir kenara özellikle yazın, Kürt sorununun çözümü bir uzlaşma sayesinde olabilir. Kürt sorununun çözümü diyalogların örülmesiyle, uzlaşmayla, yumuşamayla çözülür. Başka çaresi yoktur. Herkese kendi taleplerini dayatarak Kürt sorununu çözemezsiniz. Bir defa Kürt sorunun çözümü için bir masa lazım. Bu masanın etrafında konunun bir numaralı muhatabı ya da sorumlusu, liderleri oturur. Kürt liderler dahil, siyasi liderler oturur o masada konuşur. Bir de yol haritası olur önlerinde. Uzmanlar da hazırladıkları yol haritasını verirler, ondan sonra da yol haritasına bakarak, en kolayından en zoruna doğru zamana yayarak bu çözüm faaliyetine başlanır. Bu ancak uzlaşma ruhu yakalanarak olur. Kavgayla, dövüşle olmaz. Bugüne kadar kavgayla dövüşle bu iş olmadı. Tam tersine iş gitti çıkmaza saplandı.  
 
Bir uzlaşma ruhu görebiliyor musunuz? 
 
Şimdi Türkiye’de bir uzlaşma ruhunun uyandığını, kıpırdadığını görüyorum. Bunun en anlamlı göstergesi, Kemal Kılıçdaroğlu’nun liderliğinde Altılı Masa’nın kurulmasıdır. Altılı Masa’nın kurulması ve demokrasi platformu çevresinde birleşmeleri, uzlaşma ruhunun yakalandığını gösteriyor. Aynı şekilde HDP’nin, Yeşil Sol Parti’nin, Kürtlerin bu Altılı Masa’ya ya da Millet İttifakı’na destek veriyor olmaları da uzlaşma ruhuna onların da katıldığını gösteriyor. Bizim bu olayı götürmemiz lazım. Türkiye’de siyaset, Türkiye’de Meclis çatısı altında siyaset, Türkiye’de siyaset meydanında siyaset, hep düşmanlar arası yapılıyor. Oysa siyaset demokrasilerde rakipler arasında yapılır. Düşmanlara yer yoktur. Bizde böyle olmadı. O zamanda ne oldu, siyaset kutuplaştı, sonunda bunlar geldiler, daha beter oldu. Bizler Türkiye’nin sorunlarını en başta da en yakıcı sorunu olan Kürt meselesini çözüm rayına oturtmak istiyorsak, çözüm demiyorum, çözmek demiyorum, çözüm rayına oturtacaksak önce bu uzlaşma ruhunu yakalayıp, bir masanın etrafında toplanıp, irademizi koyup, kolayından zoruna doğru ve öncelikleri iyi düşünerek kolları sıvamak gerekiyor. 
 
Ülkede ciddi bir demokrasi sorunu da var. Kutuplaşmanın geldiği nokta sizin de malumunuz. Çözümün Türkiye’ye katkısı neler olur? 
 
Kürt sorunu çözüm rayına oturmadan Türkiye’de ne demokrasi olur ne özgürlük olur ne hukuk olur ne adalet olur.
 
Ne demek, Kürt sorunu çözüm rayına oturmadan Türkiye’de ne demokrasi olur ne özgürlük olur ne hukuk olur ne adalet olur. Tüm sorunların gelip dayandığı konu Kürt sorunudur. Kürt sorunu, bu en yakıcı sorunu çözüme uzlaştırmadan, hiçbir yere gidemez Türkiye. En önemlisi uzlaşma, bunu hiç unutma. Uzlaşma dediğin oturacan, konuşacan, sakin sakin burada anlaşacan, burada anlaşamayacan. Anlaşamadığını biraz ileriye doğru atacan. Bir süre sonra onu alıp getireceksin masaya. Bu iş böyle gider. Dünyada da böyle, Kuzey İrlanda’da İRA sorunu böyle olmuştur. 
 
Son yazınızda “Elimi taşın altına koyuyorum” dediniz. Nasıl bir sürece hazırlanıyorsunuz?
 
Evet, bunun için koyuyorum. 14 Mayıs gece yarısını bir görelim, ondan sonra daha rahat konuşabileceğiz. Eğer Erdoğan gitmişse, işimiz daha kolaylaşır. Kolaylaşır derken de bu işler bir anda bitecek değil. Yine zor bir süreç olacaktır, zorlukları vardır ama Erdoğan dönemi gibi olmayacaktır. 
 
Seçime dönelim, seçim havası var mı? 
 
Seçim havası var, sokağa git, bir tek konuşulan konu, 14 Mayıs’ta ne olacak. Bu seçim havasının ta kendisi. Her evde, her mahallede, her kahvede, seçim konuşuluyor. Hiç kuşkun olmasın. Meydanlar doluyor, dolmuyor bakma ona. “Bu adam gidecek mi?” en çok konuşulan bu. Başka bir şey konuşulmuyor.
 
14 Mayıs için nasıl bir sonuç bekliyorsunuz?  
 
Ben 14 Mayıs’ta çok büyük bir ihtimal Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanı olacağını, Meclis’te de Millet İttifakı artı Emek ve Özgürlük İttifakı’nın çoğunluğu sağlayacağını görüyorum. Rahat 360’ın üzerine çıkabilir. Ama burada bir kritik nokta var. Bugün Tayyip Erdoğan’a çalışan Muharrem İnce’dir. Muharrem İnce’nin yüzde 6’yı bulur, üstüne çıkarsa birinci turda yine geride kalır Tayyip Erdoğan ama ikinci tura kalır. Muharrem İnce yüzde 6’nın altına düşerse ki bu seçim yaklaştıkça yakın bir ihtimal, o zaman birinci turda Kılıçdaroğlu kazanır. 
 
Bütün partiler sahada, seçmenden oy istiyor. Cumhur İttifakı’nın seçim kampanyasını takip ediyor musunuz? Hem bir gazeteci hem bir siyasetçi olarak nasıl görüyorsunuz? 
 
 HÜDA PAR zihniyetini Kürtler nereye kadar kabul edebilir. HÜDA PAR ve Hizbullah, faili meçhul cinayetlerde devlet adına çalıştılar ve katillik yaptılar, Kürtleri dan dan enseden vurdular.
 
Rezillik, ülkeyi bugüne kadar nasıl kutuplaştırdıysak, karşısında olanları nasıl şeytanlaştırdıysa buna devam ediyor. Başka bir siyaset tarzı, üslubu yok ki Erdoğan’ın. Erdoğan sürekli olarak düşmanlar yaratıyor. Bugüne kadar ne sonuç aldıysa, bundan sonra da onu alır. Bunun için onu durdurmak lazım. Türkiye’de bugün çökmüş ve çürümüş bir düzen var. Türkiye bugün yolsuzluğun, rüşvetin bataklığına saplanmış durumda. Türkiye bugün krizler ülkesi. Türkiye’de bugün gençlerin gelecek umudu sönmüş durumda. Türkiye’de bugün kadınlar illallah demiş durumdalar. Türkiye’de bugünkü düzen kadınları karanlığa mahkum etmek, karanlığa boğmak, aynı zamanda erkeğin kölesi haline getirmek bir düzen. Bütün bunlardan Türkiye, bütün insanlarıyla kurtulmak istiyor. 
 
Bunu da zorlaştıran, yanına HÜDA PAR’ı, Hizbullahçıları, Fatih Erbakanları alarak, bunun daha da Türkiye’yi Ortaçağ düzenine çekmek isteyen Erdoğan engeli var. Düşünebiliyor musunuz? Kadınlar yeniden köleleştirilecek, Talibanlaştırılan bir düzenin esiri haline getirilecek. HÜDA PAR’ı, Hizbullah’ı siz Kürtler çok daha iyi biliyorsunuz. Böyle bir şey kabul edilebilir mi? Kabul etmediğimiz için de mücadele ediyoruz. Ben yıllar yılı gazeteciliğimde kalemimle en ağır eleştirileri yazdım Erdoğan’a karşı. Bugün de bunun için siyasete giriyorum. 
 
HÜDA PAR’a değindiniz. Bu Kürtlerde yeni bir muhatap yaratma çabası mı? 
 
Olur mu? Düşünsene HÜDA PAR zihniyetini Kürtler nereye kadar kabul edebilir. Öyle bir güce ulaşabilir mi HÜDA PAR, öyle bir şey mümkün değil. Ama HÜDA PAR ve Hizbullah, o eski zihniyet, Türkiye’de o zaman faili meçhul cinayetlerde devlet adına çalıştılar ve katillik yaptılar, Kürtleri dan dan enseden vurdular. Siz daha iyi biliyorsunuz. Bu acılardan sonra, bu acıların çekilmemesi için uzlaşma ruhunun önemine değiniyorum. Oturacağız Kürt, Türk siyasetçiler, bu sorunu konuşarak, diyalog kurarak hep birlikte çözeceğiz. Bu olmaz mı? Olmuyorsa olmaz, o zaman Kürt sorunu da Türkiye’yi yakmaya devam eder. Biz de eski kısır düşmanlık siyasetiyle sorunlarımızı çözemeyiz. Yoksulluk, işsizlik, fuhuş, rüşvet, bütün bunları içinde debelenip dururuz. Onun için bu uzlaşma hikayesi çok önemli ve Kürt meselesinden başlatabilirsek daha da iyi olur, Erdoğan’ın gitmesi koşuluyla. 
 
MA / Özgür Paksoy
 

Diğer başlıklar

11:32 İstanbul'da toplu ulaşıma zam
11:20 Adana'da bir evde 3 kişi ölü bulundu
11:07 Üzerine kepçe kovası düşen işçi hayatını kaybetti
10:04 DEM Partili Bozan: Rant için kayyım atadılar
09:56 Sağlıkta yeni dönem: Muayene ücreti 10 kat arttı
09:31 Güney Kore Devlet Başkanı Yoon Suk tutuklandı
09:28 Abdullah Öcalan: Devlet bana ciddi yaklaşmazsa, doğru sonuç alamaz
09:26 Kürt kadınların direniş sembolü
09:22 Kayyıma karşı direnişteler: İrademizden vazgeçmeyiz
09:20 89 kişinin öldüğü Galeria Davası'nda kararın bozulması istemi
09:19 Hasta tutsağa tekerlekli sandalyesi verilmiyor
09:18 Foza Yûsif: Özerk Yönetim modeli Suriye için en doğru çözümdür
09:17 Yaman: 7 madde çözüm için büyük bir fırsat sunuyor
09:16 KNK'den 'ulusal birlik' seferberliği
09:13 AYM’nin 2 kez iptal ettiği madde halen uygulamada
09:07 Av. Gülizar Tuncer: Somut adımlar atılmalı
09:05 Üsterci: Demokrasi ve barış olmazsa karanlıkta kaybolacağız
09:00 15 OCAK 2025 GÜNDEMİ
08:23 Serhed için kar yağışı uyarısı
14/01/2025
22:53 İstanbul Barosu’na açılan davaya tepki: Savunmaya saldırıdır
22:41 Edirne’de şüpheli kadın ölümü
22:16 Sirîn’e saldırıda bir aile enkaz altında kaldı
21:57 Özerk Yönetim İngiliz yetkililerle görüştü
21:46 Sûr’da Serê Salê kutlaması
21:36 Gençlerin kayyıma karşı direnişi sürüyor
21:30 Akdeniz'de kayyım protestosu
20:20 Ankara’da kayyım protestosu: Siyasi darbeden vazgeçin
20:12 İstanbul Barosu başkanı ve yönetimine dava açıldı
19:34 HDP’ye saldırının cezası sadece 17 bin TL!
19:28 TTB’den ‘yenidoğan çetesi’ ön raporu: Piyasa odaklı sağlık politikalarının sonucu
19:13 ‘Yenidoğan çetesi’ davası ertelendi: Reddi hakim talebi değerlendirilecek
18:14 Silêmaniye’de bir yılda 3 bin 310 kişiye kanser teşhisi konuldu
16:58 BM uzmanları Pexşan Ezîzî için devrede
16:33 Êlih’te kayyım protestosu
16:31 Sûr'da Serê Salê coşkusu
15:42 Özgür Özel: Getir sandığı göreceksin kırmızı kartı
15:40 Amedspor'dan Ümit Özdağ hakkında suç duyurusu
15:38 Saldırılara bir tepki de İzmir’den
15:09 Wan'da Kuzey ve Doğu Suriye'ye destek eylemi
14:56 Kalp hastası tutsak: İlaçlar verilmiyor, ölüme terk edildik
14:48 Sûr'da halk lokantası açıldı
14:06 Gazetecilere konuşan Bakırhan: Hükümete sormak gerekiyor
13:59 Sanatçı Kasım Taşdoğan'a Kürtçe şarkı cezası
13:51 Bayındır: Ya demokratik çözümü seçersiniz ya da muhatap olmaktan çıkarsınız
13:14 12 yaşındaki çocuğu öldürdüğünü itiraf etti
12:58 Amed'de Kadın Eserleri Kütüphanesi açıldı
12:56 Tişrîn Barajı’nda nöbet 7’nci gününde
12:43 Bakırhan’dan Erdoğan'a: Amed'in huzuru demokratik çözümdür
12:10 HTŞ'nin bakanları yarın Türkiye'ye gelecek
11:36 Bahçeli hem tehdit etti hem 'barış' dedi
11:18 Avukatlardan iki ayrı başvuru
10:45 Gözaltına alınan kolberlerden haber alınamıyor
09:45 WANA'dan Pexşan Ezîzî çağrısı
09:05 Paula Martin Ponz: Öcalan’ın fikirleri tüm dünyaya barış getirebilir
09:02 Kocabıyık: Sürecin ilerlemesi için iktidarın dili ve aklı değişmeli
09:00 14 OCAK 2025 GÜNDEMİ
08:53 İDO seferleri iptal edildi
08:40 Meteoroloji’den sağanak ve kar uyarısı
08:31 Los Angeles'te ölü sayısı 24'e çıktı
07:40 Peyas Belediye Eşbaşkanı Dündar cezaevinden çıktı
13/01/2025
22:54 DEM Parti'den 'Beşiktaş' tepkisi
22:48 Tişrîn Barajı’nda nöbet 6’ncı gününde
21:42 Akdeniz'de gençler kayyıma karşı direnişte
21:14 Coşkulu Serê Salê kutlamaları
20:34 ‘Yenidoğan çetesi’ davası: Sağlık Bakanlığı da ölümlerden sorumludur
19:43 Akdeniz'de kayyım protestosuna polis saldırısı: Kitle ablukayı kırdı
19:38 Adana’da tutsaklara para gönderildi
18:57 Rapor: Wan’daki kadınların yüzde 84’ü eşitsizliğe karşı mücadele ediyor
18:48 Amed ilçelerinde Serê Salê etkinlikleri
18:13 Mazlum Abdî, Mesûd Barzanî’nin temsilcisini kabul etti
18:06 Birçok kentte kayyım protestosu: Bu irade karşısında kaybedeceksiniz
17:55 Mersin Büyükşehir Belediyesi Meclisi’nde kayyım tepkisi
17:16 Peyas Belediyesi Eşbaşkanı Cengiz Dündar hakkında tahliye kararı
17:11 Gözaltına alınan Akpolat: Ne olduğunu bilmiyoruz
17:05 30 barodan ortak açıklama: Kayyım hukuk ve demokrasi ihlalidir
16:49 Kayyıma karşı işçiler nöbette: Geri adım atmayacağız
16:02 Özel: Erdoğan CHP’li belediye başkanını çağırıp AKP’ye davet etti
15:46 Sırrı Süreyya Önder MA'ya konuştu: Öcalan Kürtlerin özgürlüğü kadar güvenliğini de önceliyor
15:21 2024 son 53 yılın en sıcak yılı oldu
15:04 Aydın'da şüpheli kadın ölümü
14:43 8 cezaevi raporu: Tecrit en üst seviyede
14:29 Tatos'ta saldırılara karşı yürüyüş
14:07 Akdeniz'de polis engelini aşan kitle belediyeye yürüdü: Teslim olmayacağız, vazgeçin
13:46 Tutsaklara işkenceye karşı suç duyurusu
13:32 Leyla Güven: Sürece amasız fakatsız katkı sunmaya hazırız
13:09 Akdeniz'de kayyım protestosunda direniş mesajı
13:07 HDP'li eşbaşkana 15 yıl hapis istemi
12:59 Beşiktaş Belediyesi'nde açıklama: Algı operasyonu yürütülüyor
12:45 Tutsak Yalçın'ın tahliyesine 4'üncü engel
12:31 İş bırakan emekçilerden 11 talep
12:21 2024’te en az bin 897 iş cinayeti
12:06 İzmir Büyükşehir Belediyesi 103 taşınmazı satışa çıkardı
12:00 DEM Parti: Kayyımla çözüm ihtimali sabote ediliyor
11:52 Kayyımın ilk icraatı Erdoğan'ın fotoğrafını asmak oldu
11:12 Almanya: Kürtler Suriye’deki siyasi geçiş sürecinde rol almalı
11:04 Özgür Özel'den 'kumpas' tepkisi
10:56 Hızlı tren biletlerine zam
10:53 Gever kırsalında askeri operasyon
10:39 Beşiktaş Belediyesi polis ablukasında
10:30 Balıkesir'de işçi servisi devrildi: 26 yaralı
10:04 7'si DEM Partili 9 belediyeye kayyım
09:47 Tişrîn Barajı neden hedefte?
09:18 Hatimoğulları ve Bakırhan'dan Akdeniz tepkisi: Kayyım darbedir
09:11 Mahkeme kararını hiçe sayan kayyım 190 kişiyi işten çıkardı
09:10 Balatçık 44 yıl sonra yeniden kadınlara emanet!
09:08 EHP Genel Başkanı Öztürk: Öcalan'ın yol haritasını doğru buluyoruz
09:00 13 OCAK 2025 GÜNDEMİ
08:38 Beşiktaş Belediye Başkanı Akpolat gözaltına alındı
08:10 Akdeniz Belediyesi'ne kayyım atandı
03:39 Akdeniz Belediyesi eşbaşkanları tutuklandı: Kararı tanımıyoruz
12/01/2025
23:58 Annalena Baerbock: Suriye siyasi geçiş surecinde Kürtler rol almalı
23:29 Riyad toplantısı sona erdi: Türkiye’nin saldırılarına değinilmedi
23:20 Mersin Adliyesi önünde direniş Kürtçe klamlarla sürüyor
23:11 Biden ve Netanyahu'dan Gazze’de ateşkes için görüşme
22:18 Birçok kentte coşkulu Serê Salê etkinlikleri
21:12 Figen Yüksekdağ: Barış için tüm toplumsal dinamikler inisiyatif almalı
20:37 Mersin Adliyesi önünde direniş ateşi yakıldı
20:22 SOHR: DAİŞ’in Suriye çölünde hareketliliği arttı
20:18 Xarpêt’te bir işçi hayatını kaybetti
20:05 30 yıllık tutsaklığın ardından kitlesel karşılandı
20:00 Amasya’da toprak altında kalan iki işçi hayatını kaybetti
19:20 MED-DER ilk pedagojik eğitim belgelerini verdi
19:05 Mersin Adliyesi önünden seçilmişlere çağrı: Bu suça ortak olmayın
18:37 Gençlik Örgütleri: Baskılara yenilmeyeceğiz, biz kazanacağız
18:21 Amedspor, Ankaragücü'nü 1-0 yendi
18:03 Akdeniz'de eşbaşkanlar tutuklamaya sevk edildi
17:33 Mersin Adliyesi önünde direniş şarkıları yükseliyor
17:16 68 örgütten Pexşan Ezîzî için çağrı
16:35 Amed Kent Konseyi Kadın Meclisi yönetimi belirlendi
15:54 14 Temmuz'un tanıkları: Kayyıma karşı zindan ruhuyla direnelim
15:49 Erkek kavgasında kadın yaralandı
15:35 İzmir'de Serê Salê kutlaması
15:19 Adliye önünde protesto sürüyor: İddialar uyduruk
14:57 Pîran'da fidan dikme etkinliği
14:33 Meksika'da 6.6 büyüklüğünde deprem
14:33 Direnişin sürdüğü Tişrîn’de şiddetli çatışmalar
14:26 Yüksekdağ: Omuzumuza ne düşerse yerine getiririz
14:07 DBP'nin eş genel başkanları değişmedi
14:04 Barış Anneleri adliye önünde oturma eyleminde
12:31 İmralı Heyeti ile Figen Yüksekdağ görüşmesi başladı
12:24 Binler adliye önünde: Kırtasiye malzemesi suç sayılmış
12:14 30 yıllık tutsak Eren tahliye oldu
11:45 Bakırhan: Asıl güvenlik sorunu Kürt'ü yok sayan anlayıştır
11:16 Bayındır: Gün direniş ve örgütlenme günüdür
Kılıçgün Uçar: Herkes çözüm için sorumluluk almalı
11:08 Vekiller ve aileler adliyeye alınmadı
10:40 Tuzla'da palet imalathanesinde yangın
10:26 DBP kongresi: Çözümün yolu Öcalan'ın özgürlüğü
10:20 Gözaltındaki eşbaşkanlar adliyeye sevk edildi
10:12 Los Angeles'da ölü sayısı 16'ya çıktı
09:52 Jin dergi yeni sayısı yayında