Hasan Cemal: Erdoğan’dan kurtulmadan Kürt sorununda çözüm yolu açılmaz

İSTANBUL - Kürt sorununun çözümsüzlüğüne karşı “Elimi taşın altına koyuyorum” diyerek Yeşil Sol Parti’den Milletvekili adayı olan Hasan Cemal, “Erdoğan’dan kurtulmadan bu çözüm yolu açılmaz” dedi. 
 
Türkiye’nin zincirlerini kırmasında rol üstlenmek için siyasete atılan Hasan Cemal, 54 yılını verdiği gazetelik mesleğinde kaleme aldığı “Hayata yeni bir başlangıç” başlıklı son yazısında, “Elimi bizzat taşın altına sokmak için 54 yıllık gazetecilik hayatımı kapatıyorum” dedi. 
 
1944 İstanbul doğumlu olan Hasan Cemal, 1965’te Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nden mezun olmasının ardından 1969 yılında gazetecilik hayatına adım attı. 
 
Birçok gazetede muhabirlik, temsilci ve genel yayın yönetmenliği görevlerinde bulunan Cemal, 1989 Nokta Dergisi’nin Doruktakiler ve Gazeteciler Cemiyeti Fıkra Ödülü'nü, 1986'da Sedat Simavi Ödülü'nü kazanarak yılın gazetecisi seçildi. 2013 yılında yazdığı yazılarından dolayı Milliyet gazetesindeki işine son verildi. 2013’ten beri T24’te gazetecilik hayatını sürdüren Cemal, bir gazeteci olarak tozunu yuttuğu İstanbul’da milletvekili adayı oldu. 
 
Bekaa Vadisi’nden Kandil’e, Federe Kürdistan Bölgesi’nden Kuzey ve Doğu Suriye’ye Kürt sorununun peşinden koşan Cemal, Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi’nin (Yeşil Sol Parti) adaylık teklifini de Kürt sorununun çözümü için elinin taşını altına koyacağını belirterek kabul etti. Kürt sorununu kendine dert edinen Hasan Cemal, sorunun çözümü ve çözümsüzlüğü üzerine değerlendirmelerde bulundu, diyalog ve müzakereye işaret etti. 
 
“Kürt sorunu çözüm rayına oturmadan Türkiye’de ne demokrasi olur ne özgürlük olur ne hukuk olur ne adalet olur” diyen Cemal, AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan gitmeden çözüm yolunun açılamayacağını söyledi. 
 
 
Gazetecilik hayatınızı kapattınız, siyasete atıldınız. 54 yıllık gazeteci Hasan Cemal’i siyasete atılma kararına götüren etkenler neler oldu? 
 
54 yıllık geçmişi bırakmadım tabi. Bu 54 yıllık geçmişte yaşadıklarım beni sonunda bu yaşta siyasete itti. Siyasette bir takım şeyleri yapabileceğimi düşündüm, daha önce görüyordum, konuşuyordum, hissediyordum, yazıyordum. Şimdi bütün bunları acaba bu sorunları çözebilir miyim, bu acılara son verebilir miyim diye, böyle bir süreçte katkım olur mu diye siyasete girdim. Beni siyasete bu dönemde sokan geçmişte Kürtlerin yaşamış oldukları acılardır. Ben Kürt sorununu, Kürt meselesini Kürtlerin arasında dolaşarak, Irak ve Suriye Kürdistan’ında, sonra Türkiye Kürdistan’ında Kürtlerle tanışarak, onların acılarını hissederek, onların acılarına dokunarak Kürt meselesi nedir öğrendim. Şimdi de bu öğrendiğim Kürt meselesinin çözümü için de birçok şey yazdım. Bugün de siyaset sahnesinde ne yapabilirim diye girdim. Bir de girerken de Kürtlerin yaşadıkları acıların ürünü olan siyasi parti bana teklif yaptı ve kabul ettim. Çünkü o Kürtlerin yaşadıkları acıların ürünü olan bir siyasi hareket. Onun için tercihim HDP oldu.
 
Kürt sorunu yüz yıllık bir sorun, bugüne neden çözümsüzlükle geldi? 
 
 Erdoğan, masaya tekmesini attı. Hepsi gitti ve Kürtler nezdinde Erdoğan inandırıcılığını ve güvenirliğini kaybetti. Kürt sorununu yeniden savaş yoluna soktu. 
 
Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundan itibaren bir devlet şekli var, üniter devlet, uluslaşma… Bu süreçte Kürt kimliği, Kürt dili inkar edildi, yok sayıldı. Bu Kürt sorununun temelini oluşturdu. Fakat zaman içinde bu çözümsüzlük bir yerde Türkiye’de dağın da yolunu açtı. Yaşanmaya başlayan acılar yeniden bu sorunu düşündürmeye başladı insanları, iktidarları, siyasetçileri. Evelce yazılamayanlar yazılmaya başladı. Bir zamanlar Kürt kelimesini telaffuz edemezdik, Kürt sorunu diyemezdik, bunların hepsi yasak konusuydu. Fakat sonuç olarak bunlar aşılmaya başlandı. Ve nihayet Kürt sorununun çözümü dediğimiz olgu sahneye çıktı. En çok da Erdoğan’ın 2000’li yılların başından itibaren çok sahneye çıktı. Erdoğan’ın Kürt sorununu askerin gölgesinden kurtarmaya başlaması, “Kürt sorunu vardır, devletin de hataları vardır” diyerek 2005’teki Diyarbakır konuşması var, bu çok önemli. 
 
Oslo’ya görüşmelere Kandil’in karşısında, PKK’nin temsilcileri karşısında kendi siyasi temsilcisini de göndermesi Türkiye’de bir başbakanın yaptığı ilk siyasi tavırdır. Hakan Fidan, bugünkü MİT Müsteşarını göndermişti. Bunların hepsi olumlu gelişmelerdi. Sonra işte siyasi süreç başladı. Sonra sonunu getirmedi Erdoğan, masaya tekmesini attı. Hepsi gitti ve Kürtler nezdinde Erdoğan inandırıcılığını ve güvenirliğini kaybetti. Kürt sorununu yeniden savaş yoluna soktu. 
 
Bugün gelinen noktadan bakınca, o dönemleri samimi buluyor musunuz? 
 
O dönem samimi miydi? Hayır samimi değildir, gizli gündemi vardır, takiye yapıyordur, diyemiyorum. O zamanki siyasi konjonktür onu öyle düşünmeye sevk etti. Ama donanımlı değildi bu konuda. Kürt sorunu nedir bilmiyordu. Kürt sorununu yüreğinde hissetmiyordu, Kürt sorunu nasıl çözülür bu konuda bir şey bilmiyordu. Kürt sorununun çözümünü sadece bir affa ve dağdan inmeye bağlamıştı. Bu da hiçbir şekilde yeterli değildi. İnkar siyaseti bir yerde Erdoğan’la da devam etti. 
 
Siz bu memlekette sorunu kendine dert eden isimlerden birisiniz, Beka’ya, Kandil’e gittiniz, muhataplarıyla birebir görüştünüz. 2013 ile 2015 yılları arasında tarihi bir döneme tanıklık ettik, neden çözülmedi? 
 
O sorunu tamamen kendi siyasi çıkarları açısından bir araç haline getirdi. Bu sorunu çözer gibi yapıp, oy alacağını düşündü. Oysa oy kaybetmeye başladığını görünce de vazgeçti. Her şeyi oy hesabına bağladı. Yaz bir kenara, Erdoğan’dan kurtulmadan bu çözüm yolu açılmaz. İki; seçim kazanma için Erdoğan, “Gelin bugün yeniden çözüm sürecine başlıyoruz” dese de hiçbir şekilde inandırıcı olamaz. 
 
Çözüm için ne yapılmalı? 
 
Şunu bir kenara özellikle yazın, Kürt sorununun çözümü bir uzlaşma sayesinde olabilir. Kürt sorununun çözümü diyalogların örülmesiyle, uzlaşmayla, yumuşamayla çözülür. Başka çaresi yoktur. Herkese kendi taleplerini dayatarak Kürt sorununu çözemezsiniz. Bir defa Kürt sorunun çözümü için bir masa lazım. Bu masanın etrafında konunun bir numaralı muhatabı ya da sorumlusu, liderleri oturur. Kürt liderler dahil, siyasi liderler oturur o masada konuşur. Bir de yol haritası olur önlerinde. Uzmanlar da hazırladıkları yol haritasını verirler, ondan sonra da yol haritasına bakarak, en kolayından en zoruna doğru zamana yayarak bu çözüm faaliyetine başlanır. Bu ancak uzlaşma ruhu yakalanarak olur. Kavgayla, dövüşle olmaz. Bugüne kadar kavgayla dövüşle bu iş olmadı. Tam tersine iş gitti çıkmaza saplandı.  
 
Bir uzlaşma ruhu görebiliyor musunuz? 
 
Şimdi Türkiye’de bir uzlaşma ruhunun uyandığını, kıpırdadığını görüyorum. Bunun en anlamlı göstergesi, Kemal Kılıçdaroğlu’nun liderliğinde Altılı Masa’nın kurulmasıdır. Altılı Masa’nın kurulması ve demokrasi platformu çevresinde birleşmeleri, uzlaşma ruhunun yakalandığını gösteriyor. Aynı şekilde HDP’nin, Yeşil Sol Parti’nin, Kürtlerin bu Altılı Masa’ya ya da Millet İttifakı’na destek veriyor olmaları da uzlaşma ruhuna onların da katıldığını gösteriyor. Bizim bu olayı götürmemiz lazım. Türkiye’de siyaset, Türkiye’de Meclis çatısı altında siyaset, Türkiye’de siyaset meydanında siyaset, hep düşmanlar arası yapılıyor. Oysa siyaset demokrasilerde rakipler arasında yapılır. Düşmanlara yer yoktur. Bizde böyle olmadı. O zamanda ne oldu, siyaset kutuplaştı, sonunda bunlar geldiler, daha beter oldu. Bizler Türkiye’nin sorunlarını en başta da en yakıcı sorunu olan Kürt meselesini çözüm rayına oturtmak istiyorsak, çözüm demiyorum, çözmek demiyorum, çözüm rayına oturtacaksak önce bu uzlaşma ruhunu yakalayıp, bir masanın etrafında toplanıp, irademizi koyup, kolayından zoruna doğru ve öncelikleri iyi düşünerek kolları sıvamak gerekiyor. 
 
Ülkede ciddi bir demokrasi sorunu da var. Kutuplaşmanın geldiği nokta sizin de malumunuz. Çözümün Türkiye’ye katkısı neler olur? 
 
Kürt sorunu çözüm rayına oturmadan Türkiye’de ne demokrasi olur ne özgürlük olur ne hukuk olur ne adalet olur.
 
Ne demek, Kürt sorunu çözüm rayına oturmadan Türkiye’de ne demokrasi olur ne özgürlük olur ne hukuk olur ne adalet olur. Tüm sorunların gelip dayandığı konu Kürt sorunudur. Kürt sorunu, bu en yakıcı sorunu çözüme uzlaştırmadan, hiçbir yere gidemez Türkiye. En önemlisi uzlaşma, bunu hiç unutma. Uzlaşma dediğin oturacan, konuşacan, sakin sakin burada anlaşacan, burada anlaşamayacan. Anlaşamadığını biraz ileriye doğru atacan. Bir süre sonra onu alıp getireceksin masaya. Bu iş böyle gider. Dünyada da böyle, Kuzey İrlanda’da İRA sorunu böyle olmuştur. 
 
Son yazınızda “Elimi taşın altına koyuyorum” dediniz. Nasıl bir sürece hazırlanıyorsunuz?
 
Evet, bunun için koyuyorum. 14 Mayıs gece yarısını bir görelim, ondan sonra daha rahat konuşabileceğiz. Eğer Erdoğan gitmişse, işimiz daha kolaylaşır. Kolaylaşır derken de bu işler bir anda bitecek değil. Yine zor bir süreç olacaktır, zorlukları vardır ama Erdoğan dönemi gibi olmayacaktır. 
 
Seçime dönelim, seçim havası var mı? 
 
Seçim havası var, sokağa git, bir tek konuşulan konu, 14 Mayıs’ta ne olacak. Bu seçim havasının ta kendisi. Her evde, her mahallede, her kahvede, seçim konuşuluyor. Hiç kuşkun olmasın. Meydanlar doluyor, dolmuyor bakma ona. “Bu adam gidecek mi?” en çok konuşulan bu. Başka bir şey konuşulmuyor.
 
14 Mayıs için nasıl bir sonuç bekliyorsunuz?  
 
Ben 14 Mayıs’ta çok büyük bir ihtimal Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanı olacağını, Meclis’te de Millet İttifakı artı Emek ve Özgürlük İttifakı’nın çoğunluğu sağlayacağını görüyorum. Rahat 360’ın üzerine çıkabilir. Ama burada bir kritik nokta var. Bugün Tayyip Erdoğan’a çalışan Muharrem İnce’dir. Muharrem İnce’nin yüzde 6’yı bulur, üstüne çıkarsa birinci turda yine geride kalır Tayyip Erdoğan ama ikinci tura kalır. Muharrem İnce yüzde 6’nın altına düşerse ki bu seçim yaklaştıkça yakın bir ihtimal, o zaman birinci turda Kılıçdaroğlu kazanır. 
 
Bütün partiler sahada, seçmenden oy istiyor. Cumhur İttifakı’nın seçim kampanyasını takip ediyor musunuz? Hem bir gazeteci hem bir siyasetçi olarak nasıl görüyorsunuz? 
 
 HÜDA PAR zihniyetini Kürtler nereye kadar kabul edebilir. HÜDA PAR ve Hizbullah, faili meçhul cinayetlerde devlet adına çalıştılar ve katillik yaptılar, Kürtleri dan dan enseden vurdular.
 
Rezillik, ülkeyi bugüne kadar nasıl kutuplaştırdıysak, karşısında olanları nasıl şeytanlaştırdıysa buna devam ediyor. Başka bir siyaset tarzı, üslubu yok ki Erdoğan’ın. Erdoğan sürekli olarak düşmanlar yaratıyor. Bugüne kadar ne sonuç aldıysa, bundan sonra da onu alır. Bunun için onu durdurmak lazım. Türkiye’de bugün çökmüş ve çürümüş bir düzen var. Türkiye bugün yolsuzluğun, rüşvetin bataklığına saplanmış durumda. Türkiye bugün krizler ülkesi. Türkiye’de bugün gençlerin gelecek umudu sönmüş durumda. Türkiye’de bugün kadınlar illallah demiş durumdalar. Türkiye’de bugünkü düzen kadınları karanlığa mahkum etmek, karanlığa boğmak, aynı zamanda erkeğin kölesi haline getirmek bir düzen. Bütün bunlardan Türkiye, bütün insanlarıyla kurtulmak istiyor. 
 
Bunu da zorlaştıran, yanına HÜDA PAR’ı, Hizbullahçıları, Fatih Erbakanları alarak, bunun daha da Türkiye’yi Ortaçağ düzenine çekmek isteyen Erdoğan engeli var. Düşünebiliyor musunuz? Kadınlar yeniden köleleştirilecek, Talibanlaştırılan bir düzenin esiri haline getirilecek. HÜDA PAR’ı, Hizbullah’ı siz Kürtler çok daha iyi biliyorsunuz. Böyle bir şey kabul edilebilir mi? Kabul etmediğimiz için de mücadele ediyoruz. Ben yıllar yılı gazeteciliğimde kalemimle en ağır eleştirileri yazdım Erdoğan’a karşı. Bugün de bunun için siyasete giriyorum. 
 
HÜDA PAR’a değindiniz. Bu Kürtlerde yeni bir muhatap yaratma çabası mı? 
 
Olur mu? Düşünsene HÜDA PAR zihniyetini Kürtler nereye kadar kabul edebilir. Öyle bir güce ulaşabilir mi HÜDA PAR, öyle bir şey mümkün değil. Ama HÜDA PAR ve Hizbullah, o eski zihniyet, Türkiye’de o zaman faili meçhul cinayetlerde devlet adına çalıştılar ve katillik yaptılar, Kürtleri dan dan enseden vurdular. Siz daha iyi biliyorsunuz. Bu acılardan sonra, bu acıların çekilmemesi için uzlaşma ruhunun önemine değiniyorum. Oturacağız Kürt, Türk siyasetçiler, bu sorunu konuşarak, diyalog kurarak hep birlikte çözeceğiz. Bu olmaz mı? Olmuyorsa olmaz, o zaman Kürt sorunu da Türkiye’yi yakmaya devam eder. Biz de eski kısır düşmanlık siyasetiyle sorunlarımızı çözemeyiz. Yoksulluk, işsizlik, fuhuş, rüşvet, bütün bunları içinde debelenip dururuz. Onun için bu uzlaşma hikayesi çok önemli ve Kürt meselesinden başlatabilirsek daha da iyi olur, Erdoğan’ın gitmesi koşuluyla. 
 
MA / Özgür Paksoy
 

Diğer başlıklar

18:02 4 Ocak mitingi için çalışmalar sürüyor
17:45 Gazeteci Aykol iki ayı aşkın süredir yoğun bakımda
17:24 Binlerce kişi Abdullah Öcalan'ın özgürlüğü için yürüdü
17:18 DMS 1’nci Olağanüstü Kongresini gerçekleştirdi
17:01 Din alimleri yeni yönetimlerini belirledi
16:50 Kayyım, belediye taşınmazı satışını eleştiren eşbaşkana tazminat davası açtı
16:44 Demokratik Birlik İnisiyatifi Mersin'de iki aileyi barıştırdı
16:42 İstanbul’da Azize Kaplan için anma
16:19 İzmir'de bağımlılık ve fuhşa karşı yürüyüş
15:48 Dêrsim’de GES tepkisi: Doğanın sesine kulak verin
15:32 Amed’de taziyelere kitlesel ziyaret
15:32 İhlalleri anlatan tutsağa 'panik yaratma' iddiasından soruşturma
15:12 Amed’de ‘Edebiyat ve Toplum’ paneli
15:01 Roboskî anmaları: Sorumlular yargı önüne çıkarılsın YENİLENDİ
13:49 Tülay Hatimoğulları: Barışın yolu Roboskî’den geçer
Keskin Bayındır: Roboskî defteri kapanmayacak
13:22 Abdullah Öcalan: Gençliğin öncülük rolünü oynayacağına inanıyorum
13:03 Serhat'ta kar yağışı: 3 bin 46 yerleşim yeri ulaşıma kapandı
13:00 AKKAY-DER yeni yönetimini belirledi
12:48 İzmir'de tutsaklar Toprak ve Taş tahliye oldu
12:32 Roboskî'de 14'üncü yıl anması: Adalet çığlığımızı duyun
12:06 Rojhilat’ta iki kolber çığ altında kalarak yaşamını yitirdi
11:32 Esenyurt’taki kazada yaşamını yitirenlerin sayısı 5 oldu
10:04 Meteoroloji’den kuvvetli kar yağışı uyarısı
09:50 Kadınların 2025'teki mücadelesi Jin dergi kapağında
09:19 Onlarca çocuğun istismar edildiği Ensar Vakfı, ahlak dersi verecek
09:16 Pirsûs’ta belediye sokakları onarıyor DEDAŞ bozuyor
09:14 51 kilometrelik tarihi kanalın sadece 3 kilometresi sulamada kullanılabiliyor
09:09 4 Ocak mitingi için çağrı: Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü için alanda olalım
09:09 11’inci Yargı Paketi’ne tepki: Demokratik bir zihniyetin ürünü mü?
09:04 Elkê'de kar kalınlığı bir metreyi geçti
09:02 HDK Eşsözcüsü Kenanoğlu: Abdullah Öcalan’a yaklaşım Kürtlere yaklaşımı belirler
09:01 Suriye’de petrol ve doğalgaz savaşı
09:01 Boyun eğmediler, direnişlere öncü oldular
09:00 28 ARALIK 2025 GÜNDEMİ
00:04 Qers’te 41 köy yolu ulaşıma kapandı
27/12/2025
23:12 Halep’te 2 üniversite öğrencisi kaçırıldı
22:56 İran sinemasının usta ismi Behram Beyzayi yaşamını yitirdi
22:32 Şêxmeqsûd ve Eşrefiyê’de abluka arttı
21:25 Hacı Özkal okurları ile buluştu
21:09 İzmir'de Gaxan etkinliği: Barışa vesile olsun
20:16 Bağımlılığa karşı örgütlü mücadele çağrısı
19:52 Çiğdem Kılıçgün Uçar: Umut hakkı barış, eşitlik, özgürlüktür
19:38 Alman aktivist Anna Liedtke için eylem
19:29 İstanbul’da kaza: 4 kadın işçi yaşamını yitirdi
19:26 Mûş beyaza büründü
18:12 Gazze’de 71 bin 219 insan katledildi
17:39 Silêmanî’ye çalışmaya giden genç ölü bulundu
17:20 Rusya’dan başkent Kiev’e saldırı
17:14 Arkaş'tan panele katılım çağrısı: Sorunları masaya yatıralım
17:02 Bayındır: Kürt halkı Önder Öcalan'dan ayrı olamaz
16:55 Gazeteci Aykol'un akciğerlerinden sıvı örneği alındı
16:51 Mêrdîn'de 4 Ocak çağrısı
16:47 Şêxmeqsûd ve Eşrefiye'de kuşatma ve saldırılar sürüyor
16:29 Türköne: Devlet Abdullah Öcalan’ın ‘Ortak yaşam’ vizyonuna geldi
16:13 Bismil’de Arjen Kültür ve Sanat Merkezi açıldı
16:06 Dêrsim’de ilk kar
15:59 4 Ocak mitinge çağrı:‘Umut hakkı’ sağlanmalı
15:34 Üç ilde erkek şiddeti: Bir kadın katledildi
15:15 Ertürk ve Kavak’ın tahliyesi talep edildi
15:01 Yaşamevi Kadın Dayanışma Derneği raporu: Kadınlar şiddetin her türlüsüne maruz kalıyor
14:48 ‘Doğu Raporu’nun 30. Yılında: Dünden Bugüne Paneli
14:43 Dêrsim'de Gaxan etkinliği
13:42 Kayıp yakınları beş kentte adalet talep etti
13:34 Mêrdîn'de görüş mesafesi 5 metrenin altına düştü
13:23 HPG'li Lokman Gazyak anıldı
13:10 Emek ve Demokrasi Platformu: ‘Umut hakkı’ barışın toplumsallaşmasını sağlar
12:58 Cumartesi Anneleri Mehmet Özdemir’in akıbetini sordu
12:42 Sokağa çıkma yasaklarında katledilen sağlık emekçileri anıldı
12:40 Mersin’de 2 çocuk yangında yaşamını yitirdi
11:49 İBB’ye yeni operasyon: 4 gözaltı
10:34 Eşbaşkanlardan ‘Umut ve Özgürlük’ mitingine davet
09:32 Libya uçak kazasını incelemek için heyet gönderdi
09:07 3’ü kadın 4 öğrenciyi yaralayan kişi tutuksuz yargılanıyor
09:06 4 Ocak mitingine çağrı: 'Umut hakkı' bir halkın umudunun ilkesidir
09:06 Şaqayiq Nowruzi: İran’da kadın hareketi akan bir nehir
09:05 Kürdistan'da 300’ü aşkın arkeolojik alan baraj suları altında bırakıldı
09:04 Kadifekale'de özel savaş politikasına karşı yürüyüş
09:03 Erdoğan ‘kesinlikle bulacağız’ demişti: İnal’dan 20 yıldır haber yok
09:03 2026’da kadın mücadelesi ve örgütlülüğü daha da güçlenecek
09:02 Roboskî 14 yıldır kanıyor: Acımızı barış dindirir
09:01 Sistematik tacize uğrayan çocuğa polisten soru: Annen iftira mı atıyor?
09:00 Zam, enflasyon, yoksulluk: Türkiye 2026’ya ekonomik çöküşle giriyor
09:00 27 ARALIK 2025 GÜNDEMİ
08:09 Şêx Meqsûd ve Eşrefiye'ye saldırı
07:57 38 il için yağış uyarısı
00:05 Demokratik Suriye Meclisi: 10 Mart Mutabakatı’nın başarısı acil bir ulusal öneme sahiptir
26/12/2025
23:50 Artuklu’da meşe ve çam fidanları toprakla buluştu
23:43 Gözaltına alınan gazeteci Mezarcı serbest bırakıldı
22:56 Amed’de bir kadını katleden Siraç Kartal tutuklandı
22:52 DEM Parti: Saldırılara karşı ortak mücadele hayati önemdedir
22:25 DAİŞ gümrük devriyesine saldırdı: 3 yaralı
22:03 Alevi Yüksek Meclisi: Cami saldırısının sorumlusu Şam’dır
21:36 Bakan Tunç’tan 11’inci Yargı Paketi savunması: Ceza adaletini sağlamaya yönelik bir düzenleme
21:25 Ankara'da Şeva Yelda kutlaması
20:40 Gazze’de can kaybı 70 bin 945’e yükseldi
20:28 Amed’de iş cinayeti
20:11 Süveydalı tutuklular açlık grevine başladı
20:05 Antalya'da polis şiddetine tepki: Sorumlular cezalandırılsın
19:23 Humus’taki cami saldırısını HTŞ’nin ‘eski’ kolu üstlendi
19:05 Alevi örgütlerinden katliamlara karşı mücadele çağrısı
18:28 Wan’da 223 işçinin eylemi sürüyor: Ne zaman dur diyeceksiniz?
18:18 HDK’deki çalışmaları nedeniyle sosyolog Berfin Azdal’a hapis cezası
18:12 'Yomra’da doğa talanına izin vermeyeceğiz'
17:24 MESEM protestosunda tutuklanan öğrencilere tahliye
17:22 Yeniden Refah Partisi’nden 102 kişi istifa etti
17:09 Mêrdîn’de 3 kişinin öldürülmesine dair hukukçular ve aileden açıklama
17:08 Katliam Yasası'nın durdurulması için BM'ye başvuru yapılacak
16:21 Humus’ta Alevilere ait camiye saldırı: Çok sayıda ölü ve yaralı var
16:20 Bayram ve Yıldeniz aileleri yaşamını yitiren yakınlarını andı
15:56 Keskin Bayındır: 7'den 70'e herkes mitinge katılmalı
15:49 Ankara'daki barınaklarda 10 ayda 17 bin köpek ölümü
15:42 Selma Kara'yı katleden faile ağırlaştırılmış müebbet cezası istemi
15:41 Şirnex’te ağaç kıyımının üstü brandayla örtülüyor
15:15 ABD'den Nijerya'ya DAİŞ operasyonu
15:12 Katliamın üzerinden 14 yıl geçti: Roboskî süreç açısından turnusol kağıdıdır
14:39 Adana'da 4 Ocak mitinginin çalışmaları için start verildi
14:34 Leyla Zana'ya saldırı ve hakaretlere suç duyurusu
14:13 Emeklilerden asgari ücret protestosu
13:54 Katliamların aydınlatılması için hukuki düzenleme ve komisyon talebi
13:53 Tutsaklara yeni yıl kartı
13:52 Humus’ta camide patlama: 3 ölü, 5 yaralı
13:28 ABB Başkanı Mansur Yavaş hakkında soruşturma izni talep edildi
12:43 Yolda önlem alınmamasına tepki: Hakkari’de ölüm var!
12:32 4 Ocak mitingine çağrı: ‘Umut hakkı’nı savunmak, barışı savunmaktır
12:30 DTSO Meclisi’nden çağrı: Barış ve ekonomi için somut adım şart
12:27 Nihal Ay’ın taziyesine kitlesel ziyaret
11:25 Enflasyonun düşeceğini bekleyenlerin oranı düştü
10:50 AİHM İmamoğlu dosyasını ‘öncelikli’ inceleyecek
10:16 Buca Belediyesi işçileri yeniden iş bıraktı
09:59 Süreç anketi: 'Umut hakkı' talebi yüzde 71 oranında
09:43 Karasu: Kürt halkının iradesinin dikkate alınması gerekiyor
09:20 Mazlum Ebdî Şam’a gidecek
09:17 Doğum izni düzenlemesi: Kadınların hayatını zorlaştıracak
09:17 Edebiyat, folklor, bilim ve direnişin sesi: Sehîdê Îbo
09:15 Kadınların talepleri 'yetersiz elektronik kelepçe' gerekçesiyle reddediliyor
09:14 Wan Barosu Cezaevi Komisyonu'ndan Kaya: Süreci sabote etmek isteyen hapishane ve yönetimleri var
09:13 Yazar Tunç: Mereş'te yaşananlar soykırımdı, devlet yüzleşmeli
09:13 Sanatçılar: Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü için miting alanını dolduralım
09:07 Gaxan'ın bu yılki gündemi: Demokratik toplum ve barış
09:06 Dumlu'da tutsaklara sistematik şiddet
09:01 İnsan hakları ve yargı açısından garabet bir yıl geride kaldı
09:00 Avrupa yıl boyunca Abdullah Öcalan’ın özgürlüğünü haykırdı
09:00 26 ARALIK 2025 GÜNDEMİ
08:49 Çok sayıda kent için kar ve sağanak uyarısı
08:40 Futbolda bahis soruşturması sürüyor: 29 kişi hakkında gözaltı kararı
08:32 Colemêrg'de bir araç Zap Suyu'na yuvarlandı
08:30 Asgari ücret artışı Resmi Gazete'de yayımlandı
25/12/2025
23:55 Selim Sadak’ın hayati riski sürüyor
23:17 Erdîş’te yangın: 15 kişi hastaneye kaldırıldı
23:13 Wan’da kavgada bir kişi hayatını kaybetti