AMED - Amed’te yurttaşlar, ekonomideki kötü gidişatın durdurulması için savaş politikalarının son bulması gerektiğini vurguladı. 

 

Derinleşen ekonomik kriz ortamında gidilen seçimlerin ardından 3’üncü kez Cumhurbaşkanı seçilen AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan, yeni kabineyle ekonominin güçlendirileceği mesajını verdi. Son 3 yılda Hazine ve Maliye Bakanlığı’na getirilen 4’üncü isim olan Mehmet Şimşek ise, yaptığı ilk açıklamada ekonomide kötü gidişata değinerek, gittikçe artan enflasyonun tek haneye indirileceği vaadinde bulundu. 

 

Amed sokaklarında ekonomideki kötü gidişatı sorduğumuz yurttaşlar, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’e tavsiyelerde bulunarak, çözüm için savaş politikalarının son bulması gerektiğine işaret etti. 

 

‘EKONOMİ ÇÖKTÜ, DÜZELMEZ’ 

 

Kentte işsizlik oranlarına dikkat çeken Faik Silvanlı, “İş güç yok" diyerek sitem etti. Seçim zamanında kapılarının çalındığını söyleyen Silvanlı, seçim sonrası iktidarın halkı unuttuğunu belirtti. Hazine ve Maliye Bakanlığı'na Şimşek'in getirilmesine dair Silvanlı, "Kim gelirse gelsin, bu ekonomi artık düzelmez. Çökmüş ayağa kalkmaz. Düzelmesi için bu hükümetin değişmesi lazım. Ya hırsızlık olmayacak ya da Türkiye’nin hali daha berbat olacak" dedi. 

 

BİR FÜZENİN MALİYETİ 

 

Ekonomiyi “berbat” olarak değerlendiren Mehmet Kabasakallı, "Bu kafayla hiç düzelmez" diyerek, iktidarın politikalarını eleştirdi. Ekonomiyi düzeltmesi için Mehmet Şimşek’in göreve getirildiğini söyleyen Kabasakallı, savaş harcamalarına dikkat çekerek, "Onu kovdu, yine getirdi. O düzeltemez. Benim temennim bir karıncanın dahi ölmemesidir. Bir füze bir milyon dolardır. Kimin cebinden çıkıyor, tabi ki bizim cebimizden" ifadelerinde bulundu. 

 

‘FAKİR FUKARANIN EVİNE GİRİN’ 

 

İşsizlik oranlarının arttığına dikkat çeken Mehmet Kaya, “Bir de seccadeyi ellerine alıp siyaset yapıyorlar. Gelin bir fakir fukaranın evine girin. Sokakta, meydanda gösteriş yapılmasın. Umarım Mehmet Şimşek soy ismi gibi etkili olur. Konuşmayla bir yere varılmaz. Millet evine ekmek götüremiyor. Millet işsizlikten evlenemiyor, evli olan kişiler de işsizlikten boşanıyor. Yöneticiler tarafsız olmalı, doğu ve batı diye ayrımcılık yapmadan, taraf tutmadan devam edilirse, sorun çözülür. Yeri geldi mi barış, çözüm süreci diyorlar ama savaş noktasında koalisyon yapıyorlar. Bu şekilde bir yere varılmaz" diye belirtti. 

 

‘SAVAŞ ÇÖZÜLMEDEN EKONOMİ ÇÖZÜLMEZ’ 

 

Savaş politikalarının yerine barışın sağlanması gerektiğini ifade eden Salih Kızıl, “Ortadoğu’da tel örgü ve mayınlarla bir yere varamayız. Bir an önce burayı barış havzası yapmak zorundayız. Barış olmadıktan sonra Türkiye, İran, Irak ve Suriye bir bedenin parçalarıdır. Bu dört ülke birdir. Ekonomisi, halkları, her şeyi kaynaşmış durumda. Bu savaş sorunu çözülmedikten sonra ekonomi çözülmez. Kürtler bu dört devletin esas unsurudur. Suriye de İran da Irak da bizimdir. Eğer bugün barış olursa, Kürtlerin ekonomik gücü bu dört devlet tarafından düzenli işler ve bundan 400-500 milyon insan doyar bu havzada. İnsanlar kendi çıkarlarını bir kenara atacak, fedakarlık yapacak. Enerjimiz, gıdamız ve suyumuz her şeyimiz var. Huzura, güvene ve barışa ihtiyacımız var" şeklinde konuştu. 

 

KÜRT SORUNUNUN ÇÖZÜMÜ 

 

Kürt sorununun çözümünün artık konuşulmadığını belirten Mehmet Sinan, çözüm olursa uzun vadede ekonomiye faydasının olacağını söyledi. Sinan, "Ekonominin düzelmesi için iktidarın herkesle konuşması lazım. Herkesle diyalog kurması lazım. Ekonominin iyi olması bu politikadan geçiyor. Hükümet ‘her şey ben’ derse olmaz” diye konuştu.