Sancar: Kobanê davası ‘Çöktürme Planı’nın bir unsurudur

ANKARA - HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, Kobanê Davası mütalaasını “iktidarın siyasi hedeflerini yansıtan bir manifesto” olarak niteleyerek, “Kobanê kumpas davası ‘Çöktürme Planı’nın bir unsurudur” dedi. 
 
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, Sincan Cezaevi Kampüsü’nde 26’ncı duruşması görülen Kobanê Davası’nın sabah oturumunu izledikten sonra partinin genel merkezinde basın toplantısı düzenledi. HDP Hukuk ve İnsan Hakları Komisyonu Eşsözcüleri Nuray Özdoğan ile Serhat Eren de toplantıya katıldı. 
 
‘BU DAVA KUMPAS DAVASIDIR’
 
Sancar, Kobanê Davası’nın “kumpas davası” olduğunu belirtti. Soruşturmanın 2014 yılında DAİŞ’in Kobanê kuşatması ve işgal girişimine karşı başlayan protestoların devamında HDP MYK’nin bir açıklamasının gerekçe gösterilerek başlatıldığını hatırlatan Sancar, “O tweet 2014 yılı Ekim ayında atılmıştı. Operasyonlarla başlayan bu dava ise 2020 yılında açıldı. Yani aradan 6 yıldan geçtikten sonra bir tweet gerekçe gösterilerek partimizin MYK üyelerinin tamamını kapsayan bir dava açıldı” dedi.
 
‘DAVANIN AÇILDIĞI TARİH ÖNEMLİ’
 
Kobanê Davası’nın açıldığı tarihe dikkat çeken Sancar, davanın gelişim sürecine bakıldığında tüm aşamaların iktidarın siyasi ihtiyaçlarına göre düzenlendiğini belirtti. Sancar, Kobanê davasının asıl amacının “DAİŞ tehlikesini unutturma” olduğunu söyledi. Sancar, “2014 yılında sadece Türkiye’de, sadece Kobanê Rojava’da değil, bütün dünyada IŞİD vahşeti konuşuluyordu. IŞİD’in başlattığı hamlelerin son aşaması olarak, Kobani’nin düşürülmesi söz konusuydu. IŞİD’in temel hedefi olarak ortada duruyordu. IŞİD’in Kobanê’yi kuşatmasına karşı sadece Türkiye’de değil dünyanın pek çok ülkesinde eylemler, etkinlikler, gösteriler ve dayanışma faaliyetleri ortaya kondu. Türkiye’de de bunlar yine aynı şekilde yaşandı. IŞİD’in saldırılarına karşı dayanışma ve Türkiye’de hükümetin Kobanê’ye yardım için koridor açma talebi dile getiriliyordu. Bu eylemlerde HDP’nin o dönem yaptığı çağrı da bu çerçevedeydi. Demokratik barışçıl bir şekilde Kobanê halkıyla dayanışma, IŞİD vahşetine karşı birlikte durma çağrısını içeriyordu” diye konuştu.
 
‘IŞİD’İN GERİLETİLMESİ KOBANÊ YENİLGİSİYLE BAŞLADI’
 
Sancar, konuşmasına şöyle devam etti: “IŞİD’in o dönem yarattığı büyük tehdide karşı Kobanê halklarının sergilediği direniş, insanlık tarafından şanlı bir sayfa olarak görüldü. IŞİD’in geriletilmesi ve çöküş süreci, Kobanê yenilgisi ile başladı. İşte hükümet, IŞİD’in o dönem yarattığı ve bugüne sarkması muhtemel bütün tehditleri unutturmak, kendi sorumluluğunu örtmesi için Kobanê kumpas davasını devreye soktu. Kobanê kumpas davası öncelikle bu hakikatleri karartma ve unutturma amacını taşıyor. IŞİD’in o dönem yarattığı büyük tehdidi ve geleceğe yönelik tehlikeyi hafızalardan silme amacı taşıyor. Yine dönemin hükümetinin IŞİD’e karşı Kobanê halkıyla dayanışma taleplerine kulak tıkamasının unutturulmak istendiği; bir kumpasla karşı karşıya olduğumuzu bir kez daha hatırlatayım.
 
İKTİDAR KANLI TEZGAHIN ORTAYA ÇIKMASINI İSTEMEDİ
 
Öte yandan 6-8 Ekim 2014’te yaşananların kirli tezgahlar olduğuna dair dönemin en yetkili bakanlarının açıklamaları var. Bu iktidar hiçbir zaman o dönem sergilenen kirli ve kanlı tezgahların ortaya çıkmasını istemedi. Partimiz, Meclis grubumuz ve diğer organlarımızla hakikatin bütün boyutlarının ortaya çıkması için yürüttüğümüz tüm çalışmalarımız engellendi ya da yok sayıldı. Meclis’te verilen çok sayıda araştırma önergesi, iktidar bloğunun oylarıyla reddedildi. Partimiz, o dönem nelerin yaşandığını, bütün ayrıntılarıyla ortaya çıkmasını talep etti. Çünkü o tarihten sonra yaşanan siyasi gelişmeler; şu an içinde yaşadığımız rejimin yerleşmesi için kurulan planların birer parçasıydı. Eğer hakikatler ortaya çıkarılabilseydi, hükümetin iktidar bloğunun bu siyasi darbe operasyonları için planladığı aşamaların boşa çıkarılması çok daha mümkün olacaktı.
 
İKTİDAR İNTİKAM ALMA PEŞİNDEDİR
 
İktidar aynı şekilde Kobanê kumpas davası ile bir tür intikam alma peşindedir. IŞİD’e karşı yürütülen mücadelenin ardından Kobanê’nin kurtarılması ve 2015 7 Haziran seçimlerinde AKP’nin mecliste hükümet kurma çoğunluğunu kaybetmesi, bu iktidar için bir travma olmuştur. Bunlar arka arkaya yaşanan gelişmelerdir. Kobani’de IŞİD’in geriletilmesi ve yenilmesinin birkaç ay sonrasında 7 Haziran seçimleri gerçekleşmiştir. O seçimlerde AKP tarihin en ağır yenilgisini almıştır. Hem IŞİD’e karşı Kobanê ‘de yürütülen direnişin hem de 7 Haziran’da AKP’nin aldığı seçim yenilgisinin intikamı; Kobanê kumpas davası ile alınmak isteniyor.
 
AKP’NİN SURİYE PLANLARI BOŞA DÜŞTÜ
 
Aynı şekilde hatırlarsak; dönemin AKP yönetiminin Suriye planları hem IŞİD’in  Kobanê’de yenilmesi ile hem de 7 Haziran seçimleri ile boşa düştü. O tarihlerden sonra yeni bir siyaset izlemek zorunda kalmışlardır. Kasım seçimlerinden sonra izledikleri politikaları, Kürtlerin Suriye'de elde ettikleri kazanımlara saldırmak şeklinde olmuştur. Kobanê kumpas davası bu saldırıların bir parçası olarak görülmelidir. Davanın bir diğer amacı da demokratik siyaseti kuşatmak ve tasfiye etmektir. Bunu çöktürme planlarından iyi biliyoruz.
 
DAVA ÇÖKTÜRME PLANININ BİR UNSURUDUR
 
Kobanê kumpas davası çöktürme planının bir unsurudur. Demokratik siyaseti tümüyle etkisiz hale getirmek, mümkünse tasfiye etmek iktidarın temel amaçlarındandır. 2020’de başlayan Kobanê kumpas davası aynı zamanda HDP’ye karşı kapatma davası açılmasının da bir ön aşaması olmuştur. 2020 Eylül’ünde MYK üyelerimize düzenlenen operasyondan sonra 17 Mart 2021’de yani yaklaşık 6 ay sonra, HDP hakkında kapatma davası açılmıştır. Bütün bunlar gösteriyor ki; bu dava tamamen siyasi amaçlarla açılmıştır ve siyasi hedeflerle yürütülmektedir. Bu davanın hukukla bir ilgisi yoktur. Esasen duruşmayı yakından takip edenler gayet iyi görüyorlar ki; burada uygulanan hukuk ne evrensel ilkelere uygundur ne de ‘milli’ hukuka uygundur. Tam tersine bu Kobanê kumpas davasında uygulanan hukuk, düşman hukukudur.
 
Sanık sandalyesine haksız yere oturtulan arkadaşlarımız bütün meşru haklarından mahrum bırakılmaktadır. En başta yargılama hukuku açısından vazgeçilmez nitelikte olan savunma hakkı gasp edilmektedir. Soruşturmayı ve kovuşturmayı genişletme talepleri dikkate alınmamaktadır. Duruşma periyotları, iktidarın siyasi hedefleriyle uyumlu olacak şekilde düzenlenmektedir. Bir mizansen bir kurgu dava söz konusudur. Burada dünya tarihinde örneğine rastladığımız kara leke olarak hukuk tarihine, siyaset tarihine geçen örneklerden biri ile karşı karşıyayız. Dreyfus Davası gibi Leibzig Davası gibi kurgu davadır. O davalarda bile dönemin yönetimleri ve yargısı hiç olmazsa görüntüyü kurtarmak için bazı kurallara uymaya dikkat etmiştir. Kobanê kumpas davasında ise mahkeme heyetinin böylesi bir kaygısı bile yoktur. Kobanê kumpas davası bir hukuksuzluk ve adaletsizlik laboratuvarı olarak görülmelidir. Bunu hep söyledik.
 
KUMPAS DAVALARI BİZİM ÜZERİMİZDEN TEST EDİLİYOR
 
Bu davada yapılan her şey zamanı geldiğinde bütün muhaliflere karşı uygulanacak bir norm yaratma amacını da taşımaktadır. Yani bu davayla sadece HDP’ye karşı, sadece HDP’nin şahsında demokratik siyasete karşı bir tasfiye planı olarak görmek; yanıltıcı olacak demiştik. Ne yazık ki haklı çıktık. Aynı hukuksuzluklar başka yargılamalarda da sürdürüldü ama asıl bu hukuksuzlukların test edildiği yer Kobanê kumpas davası olmuştur.  Bugün bu tür davalara ve tezgahlara karşı geniş bir toplumsal duyarlılık ve kararlı bir demokratik mücadele, en etkili yöntemdir.
 
MUHALEFET SINIFTA KALDI
 
Ne yazık ki Kobanê kumpas davası boyunca başta siyasi muhalefet olmak üzere genel olarak güçlü bir dayanışmanın sergilendiğini söyleyemeyiz. Gerçi iktidarın basın üzerinde yoğun bir baskısı olduğunu biliyoruz ama buna rağmen siyasi muhalefet de çeşitli toplumsal çevrelerde daha yüksek bir ilgi ve dayanışma gösterebilirlerdi. Şüphesiz burada davayı başından beri aynı dayanışma ruhuyla ve demokratik kararlılıkla takip eden dost ve yoldaş çevreleri, bunun dışında tutuyoruz. Eğer bu ülkede adaletin hâkim kılınmasını istiyorsak, yapmamız gereken şey toplumsal dayanışmayı ve ortak demokratik mücadeleyi büyütmektir.
 
DAVAYLA BARIŞ UMUDU YARGILANIYOR
 
Kobanê kumpas davası aynı zamanda demokrasi ve barışa karşı bir tuzak ve kumpastır. Özellikle 2013-15 yılları arasında yürütülen çözüm sürecindeki faaliyetlerin bile isnat konusu, suç konusu yapılması bunun açık göstergesidir. Kobani davası ile barış umudu da yargılanmak isteniyor, Kürt sorununda demokratik çözüm arayışlarının önüne geçilmek isteniyor. Bütün bunları dikkate aldığımızda, Kobani kumpas davasına karış sergilenecek tutum aynı zamanda adalet, demokrasi ve barış için verilecek mücadele açısından çok değerlidir. Bizler, bu konularda mücadelemizde en ufak bir adım geri atmayacağız.  Tam tersine hem Kürt sorununda demokratik çözüm hem de bütün Türkiye’de özgürlük ve demokrasi, hem de kalıcı barış için müsaademize devam edeceğiz.
 
SİVAS KATLİAMI DAVASI ZAMAN AŞIMINA UĞRATILDI
 
Dün 2 Temmuz Sivas katliamının yıldönümüydü. Korkunç bir katliam yaşandı. Katliamın üzerinden 30 yıl geçti. 33 insanımız diri diri diri yakıldı. Hepsini saygıyla minnetle anıyorum. Sivas katliamı davası firari sanıklar hariç zaman aşımına uğradı. Orada yargının da hiçbir acelesi yoktu. Yargıyı kontrol eden iktidar merkezlerin de bir acelesi yoktu. Tersine davanın zaman aşımına uğraması için ellerinden gelen her şeyi yaptılar. Bütün Türkiye’nin hatta dünyanın gözleri önünde 33 insanın diri yakıldığı bu katliamın davası zaman aşımına uğratılıyor, böylece sanıklar serbest kalmış oluyor. Yani sanıklar bir şekilde aklanmış oluyor. Sivas katliamı aklanmış oluyor. Öte yandan hukuksuz ve adaletsiz olduğu apaçık olan Kobanê kumpas davasında mahkeme adete zamanla yarışıyor. Bir an önce sona ulaşmak istiyor.
 
MÜTAALA İKTİDARIN HEDEFLERİNİ YANSITAN BİR MANİFESTODUR
 
Eğer savcının sunduğu mütalaayı okuma imkânınız olursa; 5200 sayfa tutan bir mütalaa göreceksiniz. Mütalaada herhangi bir hukuki argüman yok. Mütalaa, iktidarın siyasi görüş ve hedeflerini yansıtan bir tür manifestosudur. Şimdi durum bu kadar açıkken bu davaya karşı sessiz ve tepkisiz kalmak iktidarın oyunlarını sergilemesine cesaret vermek anlamına gelir. İddianamenin kopyası bir mütalaa söz konusu hiçbir lehe delil dikkate alınmamış çelişkiler iftiralar art arda sıralanmış AİHM kararları yok sayılmış, gizli tanık uygulaması artık pervasızlık sınırlarını aşan bir noktaya gelmiştir. Böyle bir mütalaa ve bunun kopyası olan bir iddianame ile arkadaşlarımız ağır cezalara çarptırılmak isteniyor. Mahkeme salonlarında arkadaşlarımızın gösterdiği onurlu duruş ve direniş; bizler için de ilham kaynağıdır. Bizler de aynı şekilde bu mücadeleyi sonuna kadar ve aynı kararlılıkla sürdüreceğiz.
 
ÇORUM KATLİAMI
 
Bugün aynı zamanda 3 Temmuz Çorum Katliamının yıldönümü orada da hayatını kaybeden canları rahmetle anıyoruz. Adaletsizliği bu ülkeden ortadan kaldırana kadar, Adaleti, demokrasi, barışı, özgürlüğü hâkim kılıncaya kadar her alanda mücadelemiz kararlılıkla devam edecektir. Bundan Sonra bütün bu sorumlulukları dikkate alan çizgimizi ve yürüyüşümüzü güçlendireceğiz.”
 

Diğer başlıklar

18:38 Gazeteci Cihan Berk tutuklandı
18:08 AYM’den 3 kitabın yasaklanmasına hak ihlali kararı
18:03 BM: Gazze’de soğuktan 3 çocuk yaşamını yitirdi
17:17 İstanbul'da ESP'li 6 kişi tutuklandı
16:55 Gazeteci Aykol’a yeni bir antibiyotik tedavisi başlandı
16:52 Çandar’dan Erdoğan’a: Dışişleri Bakanınıza ayar verin
16:37 Mûş'ta kadınlar bir araya geldi
16:19 AKP raporunda eski yöntem ve eski söylemler: Özerk Yönetim “tehdit” olarak tanımlandı
16:18 İŞKUR'da kura hilesi iddiası: AKP'li aileden 5 kişiye kura çıktı
15:21 Çetin Arkaş: Önder Apo’nun istediği kişilerle görüşmesinin imkanları yaratılmalı
15:09 Bozan: Cezaevi İvrendi’ye düşman hukukuyla yaklaşılıyor
15:00 Kamu emekçileri iş bıraktı
14:55 'Hayata Dönüş Operasyonu'nun yıl dönümünde cezaevi tellerine karanfil bırakıldı
14:44 Yazar Tunç’un Mereş katliamını konu alan kitapları yeniden basıldı
14:27 Katledilen Taybet İnan ve 29 kişi anıldı: İnsanlığa karşı suçtur
14:23 Kayyım kararının yürütmesinin durdurulması karara bağlanacak
14:22 İHD: 'Hayata Dönüş' operasyonlarında cezasızlık politikası sürdürülmüştür GÜNCELLENİYOR
14:13 Kaya’nın taziyesine kitlesel ziyaret
14:09 Katledilen gazeteciler Cihan Bilgin ve Daştan için mevlit verildi
12:46 'Katledilen arkadaşlarımızın hesabını sormaktan vazgeçmeyeceğiz'
12:33 AKP raporunu Meclis'e sundu
11:51 DEM Parti İmralı Heyeti ile TİP görüşmesinin tarihi belli oldu
11:13 Farqînli yurttaşlar: Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü halkın özgürlüğüdür
10:53 Cizîr’de taciz faili öğretmen gözaltına alındı
09:53 2025: Küresel güç dengeleri değişti, yeniden mevzilenme başladı
09:29 Cizîr’de çok sayıda öğrencinin taciz edildiği ortaya çıktı
09:25 'Hasta tutsakları hala cezaevinde, barışa nasıl inanalım?'
09:24 10 yıldır kayyımın yönettiği kent komün ve meclislerle yeniden inşa edilecek
09:20 Eril şiddet çemberinde bir yaşam mücadelesi
09:19 Veysi Aktaş'tan 'Umut ve Özgürlük' mitingine katılım çağrısı
09:16 19 Aralık'tan bugüne tecrit daha da derinleşti
09:16 Şanogel kuruldu: Sokağa ve halka ulaşmak istiyoruz
09:15 Rûbarêşîn ve Sergen dereleri HES kıskacında
09:08 Mereş'te 47 yıllık yara: Yüzleşin
09:07 Filozof Holloway: Rojava sistemdeki süper çatlaktır
09:01 İsviçre: Doğrudan demokrasi ilkesi esastır
09:00 19 ARALIK 2025 GÜNDEMİ
08:44 PİRHA muhabiri Cihan Berk gözaltına alındı
08:18 26 şirkete eş zamanlı operasyon: Gözaltılar var
18/12/2025
23:22 DEM Parti’den TFF’ye çağrı: Cezai yaptırım ağırlaştırılmalı
22:33 İlk 8 maddesi görüşüldü: Bu bütçe emeğin değil
21:44 Ayşe Şan, konser ile anıldı
21:12 Cenk Yiğiter’e saldıranlara hapis cezası verildi
21:06 Kuyu Tipi Cezaevleri paneli: Mekanın yarattığı şiddet rejimi
19:53 KESK: Yoksulluk ve adaletsizlik normalleştirildi
19:47 Devrimci Parti: Devrimci tutsaklara özgürlük için harekete geçelim
19:42 Arkaş: Askerlerin mezarına çiçek koymaya varım, peki ya siz var mısınız?
18:22 Denizli’de çocuk işçi yandı
18:20 Hakan Fidan, QSD'yi hedef aldı
17:47 Ebex’te Sima Semend Kadın Eserleri Kütüphanesi açıldı
17:44 Leyla Zana’ya yönelik ırkçı saldırı protesto edildi
17:39 Serhat Bölgesinde toplantılar son buldu: Tarafların imkanları eşit olmalı
17:30 Bahçeli: Abdullah Öcalan’a özgürlük mitingi ifade özgürlüğüdür
17:27 Temel: İktidarın komisyona sunacağı rapor sürecin ciddiyetiyle uyumlu olmalıdır
17:22 CHP'den 53 sayfalık rapor: Sürecin esasına ve ana aktörüne temas yok!
17:18 Bütçe görüşmeleri: Bu ülkenin geleceği muhalefetin cesaretine bağlı
17:10 Akın Birdal: İşçi sınıfının ekmeği barıştadır
16:56 Ev baskınında polis, 5 yavrusu olan köpeği kurşunlayarak öldürdü
16:40 Gazeteci Aykol, 2 ay 4 gündür yoğun bakımda
16:30 Asgari Ücret Tespit Komisyonu ikinci toplantısı gerçekleştirdi
16:22 Bakanlık Kazanhan'ın katili için 1,5 yıl sonra kırmızı bülteni uyguladı
15:37 30 bin TL’lik zam teklifi geri çekildi
15:06 Qers Barosu’ndan ırkçı doktor hakkında suç duyurusu
15:04 Kadınlardan 'Kadın Mitingi'ne katılım çağrısı
14:56 Ayşe Şan mezarı başında anıldı
14:37 DEM Parti İmralı Heyeti ile Özel görüşmesinin tarihi beli oldu
14:37 Dersim Gazeteciler Platformu kuruldu
14:36 CHP raporunu Meclis’e sundu
14:33 Çetin Arkaş: Barış olacaksa yapılanlarla yüzleşilecek
14:30 KESK: Emekçiler bu bütçeyi kabul etmiyor
14:03 DEM Parti Gençlik Meclisi üyesi kaçırılıp işkence yapıldı
13:43 Irkçı akademisyenden Kürtlere hakaret: Hakları kısıtlansın, çalıştırılmasınlar
13:00 Ahmet Türk’ten Bursaspor’a tepki: Bu tüm Kürtlere yapılan hakaret ve tehdittir
12:54 Türkiye’nin Suriye’de hedeflediği ‘üç’ şey
12:42 Barolardan Leyla Zana'ya küfre yaptırım çağrısı
12:02 Sincar davası bir kez daha mütalaa için ertelendi
12:00 Nazım ile Cihan’ın çektiği fotoğraflar sergilenecek
11:18 Asgari ücreti işveren belirleyecek: En yüksek oran yüzde 30
10:48 Efrin'de bir kadın işkenceyle katledildi
10:29 Kenanoğlu: 'Umut ve özgürlük' mitingi sahiplenilmeli
09:52 Fatma Bostan Ünsal: Yaşananlar konuşulmadan barışın toplumsallaşması mümkün olmaz
09:30 AHKEM işçileri: Tazminat ödememek için istifaya zorluyorlar
09:24 İzBB Başkanının gönderisine yorum yaptı, ücretsiz izne çıkarıldı
09:23 İHD Şirnex Eşbaşkanı: Barışın toplumsallaşması için cesur adımlar atılmalı
09:21 '10 yıl değil 100 yıl geçse de unutmayacağız'
09:20 Bir mezar mücadelesi: Oğlunun kemiklerini dördüncü kez gömdü
09:17 Zorlu kış şartlarında hayvancılık
09:15 İzBB işçilerinin mücadelesi kazanımla sonuçlandı
09:13 Yönetmen Eskiköy: Sinema ve televizyon yoluyla toplumun kutuplaşmasına rıza üretiliyor
09:08 Ölüye Saygı İnisiyatifi: Barışın kalıcılaşması için mekansal hafıza konuşulmalı
09:04 Tutsağa işkencenin görüntüleri çıktı, bilirkişi işkenceyi raporladı
09:03 Yasaklı köyler petrol ve madene açılıyor
09:01 Belçika: Merkezi yönetim yerele karışmıyor, komüniteryen anlayış hakim
09:00 Kadınlar 2025’ten 2026’ya mücadeleyi devrediyor
09:00 18 ARALIK 2025 GÜNDEMİ
08:47 ‘Uyuşturucu’ operasyonu: 4 gözaltı
17/12/2025
23:58 Muhittin Böcek hastaneye kaldırıldı
23:54 Leyla Zana'ya yönelik küfürlü tezahüratlara tepki yağdı
23:06 Amed Büyükşehir Belediyesi'nden iddialara yanıt
22:25 Mersin ve İzmir'de eylem: S ve Y Tipi Cezaevleri kapatılsın
21:26 Hindistan’da hava kirliliği ‘aşırı şiddetli' seviyeye ulaştı
21:24 Hasta tutuklu yaşamını yitirdi
21:18 CHP raporunu yarın Meclis'e AKP de Erdoğan'a sunacak
21:08 İnsan hakları haftasının son eylemine polis ablukası
21:01 Mereş Katliamı 47'nci yılında: Kayıplarımızın mezar yerleri bulunsun
20:53 Afgan mülteciler zorla ülkelerine gönderiliyor
20:37 Gazze’de 17 kişi soğuktan yaşamını yitirdi
20:33 Başkurdistan’daki Marksist grup üyelerine ağır ceza
20:27 Amed'de Ayşe Şan için anma
20:20 Barışa İhtiyacım Var Kadın İnisiyatifi: Savaş bütçesiyle militarizm kuşatılıyor
20:11 Ahmet Özer: Süreç için herkese düşen sorumluluklar var
19:52 Ankara'da kadın cinayeti
19:38 KHK eylemi: Hukuksuzluklar son bulana kadar mücadelemiz sürecek
19:31 'Leyla Zana'ya yönelik ırkçı sloganlar kabul edilemez'
19:27 Okulda çocuklara silahlı araçlar tanıtıldı
18:48 Komisyondan rapor için ‘yazım ekibi’ kararı
18:40 Cenevre’den çağrı: 'Umut hakkı' derhal uygulanmalı
18:14 Arkaş: Artık Kürtlerin varlığı inkar edilemez
18:07 Görüşme sona erdi: Kanun teklifinin çerçeve metni Meclis'e sunulacak
17:52 Kızını ve torununu katleden Keskin’e ağırlaştırılmış müebbet
17:49 Veysi Aktaş: Mücadelemiz norm dışı devlete karşıdır
17:43 Avukat Suna Bilgin’e 6 yıl 3 ay hapis cezası
17:12 Arhavi’deki çevreciler: Mücadelemiz devam edecek
16:34 Kurtulmuş ve siyasi parti koordinatörlerin görüşmesi başladı
16:31 Dilan Karaman İnceleme Komisyonu: Bilgiler titizlikle derleniyor
16:28 Diba Keskin: Dilimize sahip çıkmazsak yok olacağız
16:21 DEM Parti Meclis Kadın Grubu’ndan ‘istismar’ açıklaması
16:10 'Hakime rüşvet' haberinin erişim engeli haberine de erişim engeli
16:06 25 yıl hapis cezası verilen taciz faili tutuklanmadı
16:04 Gazeteci Aykol’un tedavisi antibiyotiklerle sürüyor
15:56 Oluç: Cumhurbaşkanlığının kimi merkezi yetkileri yerellere devredilmeli
15:32 Arkaş: Önder Apo dışında kimse Türk-Kürt barışını sağlayamaz
15:22 Diyanet’in bütçesi beş bakanlığa ayrılan paydan fazla
15:20 ‘Dayanışmayı büyüterek barışı inşa etmek mümkün’
15:17 DEM Parti, Meclis'te çocuk istismarı için araştırma komisyonu istedi
14:31 İHD: KHK'liler görevlerine iade edilsin
14:10 AYM, Tayfun Kahraman'ın tedbiren tahliyesini reddetti
13:57 Meclis kreşinde Yerli Malı Haftası konusu: SİHA ve savaş
13:56 Kayyım önce koli dağıttı sonra ihale imzaladı
13:32 Gazeteci Diren Yurtsever'e ceza istemine ret
13:21 İmralı Heyeti üyesi Sancar: Şimdi, barış hukukunu kurmanın zamanıdır
12:14 Kurtulmuş ve komisyondaki partilerin koordinatörleri bir araya gelecek
12:07 Miting deklarasyonu: Hukukun anahtarı ‘umut hakkı’nın uygulanmasındadır
11:58 10 Ekim Katliamı davasında 3 polis için soruşturma izni
11:23 31 yıllık tutsaklığın ardından memleketine döndü
11:17 'Siyaset konuştun' denilerek işten çıkarıldı
10:57 Gazeteciler Nazım Daştan ve Cihan Bilgin İstanbul'da anılacak
09:25 Çiftyürek: Devletin bir beyanda bulunması lazım ki süreç hukuki olarak ilerlesin
09:19 Alman Sosyolog: Abdullah Öcalan'ın çağrısı nadir umut anlarından biridir
09:16 Buluşmaya katılanlar: Meclis Komisyonu tutanakları açıklamalı