Çiçek: Tecride karşı daha büyük direneceğiz

img
İSTANBUL - HDK Eş Sözcüsü Cengiz Çiçek, uluslararası komploya karşı verilen mücadeleye işaret ederek, "İmralı tecridini parçalamak gibi bir görevle karşı karşıyayız. Komplocu güçlerin yönelimleri derinleştirilmişse, o zaman daha büyük direneceğiz” dedi.
 
PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik uluslararası komplo 25’inci yılını geride bıraktı. Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) koordinatörlüğünde NATO ve Almanya’nın dahil edilmesiyle 1985 yılında başlayan, daha sonra İngiltere ile birlikte İsrail, Yunanistan, Suudi Arabistan, Mısır, İran, Suriye, Avrupa Parlamentosu, Avrupa Konseyi, Fransa, İtalya, Hollanda, Rusya, son olarak İsviçre ve Kenya’nın dahil edilmesiyle sürdürülen uluslararası komplo, PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın Türkiye’ye getirilmesiyle devam etti. Uluslararası güçlerin baskısıyla 9 Ekim 1999’da Suriye’den çıkan Abdullah Öcalan, 130 gün boyunca süren Avrupa sürecinin ardından 15 Şubat 1999’da getirildiği Türkiye’de özel dizayn edilen İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi’ne konuldu. 
 
Abdullah Öcalan, getirildiği İmralı’da uluslararası komploya dair “Büyük Ortadoğu Projesi’nin ve 3’üncü Dünya Savaşı'nın ilk operasyonu bana yapıldı, ben Ortadoğu'da oyunu bozan bir aktör olduğum için, aslında bana müdahale edildi” tespitinde bulundu. Bu müdahalenin hedefi olan Abdullah Öcalan, İmralı’da geliştirdiği Demokratik Modernite teziyle uluslararası komployu boşa çıkardı.
 
Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eş Sözcüsü Cengiz Çiçek, uluslararası komplonun hedefi ve gelişim sürecine dair soruları yanıtladı. Abdullah Öcalan’ın Ortadoğu’daki konumu ve geliştirdiği paradigmanın küresel güçlerin “yeni dünya düzeni” projesinde tehdit olarak görüldüğünü belirten Çiçek, komplocu mantığın bu yönüyle ele alınması gerektiğinin altını çizdi. 
 
 (HDK) Eş Sözcüsü Cengiz Çiçek
 
ABD’nin koordinatör olduğu, küresel güçlerin ortaklaştığı, Ortadoğu’ya müdahalenin ilk adımı olan uluslararası komplonun hedefleri neydi?
 
9 Ekim bir başlangıçtan ziyade, aslında bir sürecin sonucu ve başka bir sürecin de başlangıcı olarak değerlendirilebilir. Komployu tanımlayabilmek için öncelikle ABD’nin küresel politikalarını iyi tanımlamak gerekiyor. Sovyetler Birliği'nin dağılmasıyla birlikte yeni Amerikan müdahaleciliği sürecinde, Sayın Öcalan’a ve Kürt özgürlük hareketine dönük adım adım ABD, İngiltere ve NATO öncülüğünde bir süreç örgütlenmeye çalışıldı. ‘Çatışma tezi’ olarak ifade edilen bir tezle küresel terörizm, küresel düşman politikasıyla birlikte Ortadoğu'yu bir şekilde kendi politikalarının kıskacına almak istediler ve aslında bu noktada da Sayın Öcalan ve Kürt özgürlük hareketi görmezden gelinemezdi.
 
 Küresel güçleri bir araya getiren etkenler neler oldu?
 
Örneğin 1973 yılından sonra ilk defa 1994 yılında Amerikan Başkanı Bill Clinton, Şam'ı ziyarete gidiyor ve o ziyarette Hafız Esad’la yaptığı 4 saatlik görüşmenin 3 saati Sayın Öcalan'ın Şam'daki konumlanışı ile ilgili oluyor. Yine aynı şekilde 1996’ya geldiğimizde, Türkiye İsrail'le çok ciddi anlamda stratejik ortaklık, askeri ve istihbarati anlaşmalar yapıyor. Komplo sürecinde özellikle İsrail'e bağlı Mossad'ın çok ciddi bir istihbarat yardımında bulunduğunu görüyoruz. Yine aynı şekilde 1996 yılının Nisan ayında dönemin Yunanistan Başbakanı Kostas Simitis'le Türkiye arasında Ege Adaları’ndaki uzlaşma karşılığında, aslında Türkiye'nin PKK ile olan mücadelesinde yardım sözü veriliyor. En son 17 Eylül 1998’de KDP ve YNK Washington'da ABD ile birlikte Kürt Otonom Sözleşmesi imzalıyor.
 
 Abdullah Öcalan, “3’üncü Dünya Savaşı’nın ilk müdahalesi bana yapıldı” tespitinde bulunuyor. İmha ve tasfiye edilmek istenen neydi? 
 
 
Ortadoğu'da halkların, inançların eşitliğine bir bütün olarak özgürlük, demokrasi, eşitlik ve adalet kıstaslı bir hareketin varlığı, bu sömürgeci politikaları boşa çıkaran, onu tehdit eden bir varlık. 
 
Ortadoğu'da halkların, inançların eşitliğine bir bütün olarak özgürlük, demokrasi, eşitlik ve adalet kıstaslı bir hareketin varlığı, bu sömürgeci politikaları boşa çıkaran, onu tehdit eden bir varlık. Bu açıdan baktığımızda, 9 Ekim 1998 tarihi bir yönüyle ABD, İngiltere ve NATO öncülüğünde günümüze kadar seyreden 3’üncü Dünya Savaşı olarak tanımladığımız sürecin ilk hamlesi ve bugüne kadar olan süreci de 3’üncü Dünya Savaşı'nın aşamaları olarak değerlendirmemiz mümkün. Yani 9 Ekim sonrası bu aktörlerin bir bütün olarak yaklaşık 7-8 yıl boyunca devam ettirdikleri politikaları, Sayın Öcalan’ın 9 Ekim çıkışıyla 15 Şubat’ta Türkiye'ye getirilmesine kadar olan süreçte nasıl roller oynadığını görüyoruz. Bu nedenle 9 Ekim tarihsel olarak bir NATO, Büyük Gladio müdahalesi ve komplosudur. Ama özel olarak hem NATO ve Gladio güçlerinin hem onlarla ekonomik ilişkili olan ulusların bir bütün olarak Sayın Öcalan ve Kürt özgürlük hareketi etrafında komplocu mantıkta buluşarak anlaştığını da görmek mümkün. Bu aynı zamanda kapitalist modernitenin dayandığı ulus devletçi sisteminde Demokratik Ulus paradigmasına, Demokratik Modernite ve Demokratik Konfederalizme dönük bir tasfiyesi olarak da değerlendirilebilir. 
 
Komplo sürecinde uluslararası hukuk da yok sayıldı. Uluslararası yargılanma talebi karşılıksız kaldı, Türkiye’de bir ay süren bir yargılama söz konusu oldu. Nitekim PKK Lideri Abdullah Öcalan bu süreci “tiyatro” olarak tanımladı. Nasıl bir senaryo yazıldı, sonuç aldı mı? 
 
Egemen sahadaki hukuk, her türlü hukuksuzluğun, sömürgeciliğin ve soykırımcılığın da kılıfı. Ezilenlerin hukuku değil, egemenlerin çıkarlarını kollayan bir hukuk söz konusu.  Zaten kendisinin Türkiye'ye teslim edilmesinin en temel amacı, Kürt sorununun kendisini çözümsüzlük girdabına hapsetmek. Sayın Öcalan'ın fiziksel imhasını hedeflediler ancak Sayın Öcalan bu oyunu bozdu. Kürt halkının direnişi bu oyunu bozdu. Sonra işte çürütme politikasına tabi tuttular ve en son bugün itibariyle baktığımızda, habersiz bırakma politikası devrede. Bu süreci fiziksel imha, çürütme ve habersiz bırakma haliyle 3 aşamalı olarak değerlendirebiliriz. Buradan bile baktığımızda İmralı duruşmalarının kendisi bir bu hukuk değil, tiyatroydu. Sayın Öcalan’ın Türkiye'nin getirilmesiyle birlikte Ecevit'in kendisi, ‘Neden Türkiye'ye teslim edildi, ben bilmiyorum’ diyerek itiraf etti. Bu yönüyle de aslında bir Gladio, NATO operasyonu olduğunu çok rahatlıkla söyleyebiliriz. Aslında Sayın Öcalan’ın kendisi de yıllar önce biz avukatlarıyla görüşmelerinde, ‘İşte görüyorsunuz, Türkiye'nin rolü bana gardiyanlık yapmak. “Ben Gladionun, NATO’nun esiriyim” diyordu. Buradan baktığımızda, böylesi büyük bir komployu örenlerin adil bir yargılama yapmasını bekleyemeyiz.
 
Abdullah Öcalan’ın ”Komplo Türkiye’ye yapıldı” tespitine dikkat çekecek olursak, komplonun Türkiye’ye sonuçları neler oldu? 
 
 
Kürt halkının Sayın Öcalan'ın etrafında kenetlenmesi, bir özgürlük duvarı oluşturması hem egemen güçlere hem de ilgili devletlere tekrardan bir hesap yaptırdı.
 
Birincisi Sayın Öcalan'ın esaretiyle birlikte Türkiye'de muazzam bir toplumsal kışkırtma yaratıp, halklar savaşını bu coğrafyaya dayatmak istediler. Sayın Öcalan aslında ilk İmralı yargılamaları olarak ortaya çıkan süreçte, bu oyunu bozmaya çalıştı. Çünkü hepimiz hatırlarız o günleri. Her yerde milliyetçi, ırkçı histeriler Kürt avına çıkıyordu. Gördüğü her Kürt’ün neredeyse “katli vaciptir” atmosferi ortaya çıkıyordu. Bunun hukuki ve adil bir yargılama olmadığı zaten oradan belliydi. Ulus devlet, Sayın Öcalan ve Kürt özgürlük hareketi karşıtlığında İmralı yargılamaları sürecinde milliyetçi, ırkçı, ulus inşasını sağlamak için o süreci bir avantaja çevirmeye çalıştı ama unuttukları şey Kürt halkının on yıllara dayanan ideolojik duruşu, politik bilinci ve özgürlükteki ısrarı bu oyunu bozdu. Yine aynı şekilde Sayın Öcalan’ın idam cezasına mahkum edilmesiyle birlikte idamın kendisinin yasalardan çıkarılması da aslında bir bütün olarak Kürt halkının, Sayın Öcalan'ın ve Kürt özgürlük hareketinin bu komplocu yaklaşımları boşa çıkarmasıyla ilgiliydi. Kürt halkının Sayın Öcalan'ın etrafında kenetlenmesi, bir özgürlük duvarı oluşturması hem egemen güçlere hem de ilgili devletlere tekrardan bir hesap yaptırdı.
 
İmralı’yı bir avukat olarak ziyaret ettiniz, Abdullah Öcalan ile görüşmeler gerçekleştirdiniz. 31 aydır haber alınamama halinin sürdüğü İmralı Adası’nı nasıl tanımlarsınız? 
 
Ada mantığının kendisi çürütme politikalarının bir göstergesidir. Biz şimdi İmralı Cezaevi diyoruz, ama sanki bir adada cezaevi inşa edilmiş ve Sayın Öcalan orada kalıyor. Hayır, İmralı Adası’nın bir bütünü tecrit mantığıyla örülmüş bir sistemin kendisidir. Kürtlerin statü ve özgürlük mücadelesinin önderliğini, liderliğini yapan bir insan şahsında bu hareketin, bu mücadelenin tasfiyesine dönük bir sistem. O yüzden biz adayı bir yönetim tekniği ve bir sistem olarak değerlendirmek zorundayız.
 
Aile ve avukat görüş başvuruları gerçekleşmiyor, 31 aydır haber alınamıyor. Türkiye, uygulamalarıyla İmralı’da nasıl bir hukuk inşa etti? 
 
İmralı Cezaevi’nin hukukla tek ilişkisi hukukun askıya alınmasıdır. Çünkü hukuk, ahlak ve insan hakları yoktur. Kişiye özel bir sistem vardır ve o sistem başta istisna gibi örgütlenmiştir ama zaman içerisinde olağan hale gelmiştir.  
 
Abdullah Öcalan, İmralı tecrit sistemine karşı kendisini yaşatmaya çalışarak ortaya koyduğu duruşla komployu da boşa çıkardığını belirmişti. İmralı duruşunun esası nedir? 
 
 
Sayın Öcalan bugün mutlak sessizliğe gömülmek isteniyor. Ancak Ortadoğu’da filizlenmiş olan Rojava Devrimi, Sayın Öcalan’ın komplocu akla, Gladio ve NATO güçlerine verdiği en büyük cevaptır.
 
Sayın Öcalan’ın İmralı'daki yoğunlaşmaları ve pratik müdahaleleriyle aslında bir bütün olarak uluslararası komplocu akla dönük hem de yerel komplocu akla dönük çok ciddi hamleler yaptı ve bu komplocu aklı birçok yönüyle de boşa çıkardı. Sayın Öcalan'ın kendisi şu anda habersiz bırakılmış bir şekilde ama kendi önermeleri, kendi fikri, kendi paradigması, bugün itibariyle sadece Kürt halkı ve Kurdistan'a değil, aynı zamanda Ortadoğu ve dünya halklarına dönük çok ciddi bir karşılık bulmuş durumda. Zaten Sayın Öcalan 5 ciltlik savunmalarında Büyük Gladio Komplosuna, Batı güçlerine, ABD’ye, İngiltere'ye, kapitalist modernist güçlerin hepsine tarihsel bir cevap verdi. Bir hamleye, bir hamleyle karşılık verdi. Şimdi bu hamleden duyulan korkunun sonucu olarak zaten Sayın Öcalan bugün mutlak sessizliğe gömülmek isteniyor. Ancak Ortadoğu’da filizlenmiş olan Rojava Devrimi, Sayın Öcalan’ın komplocu akla, Gladio ve NATO güçlerine verdiği en büyük cevaptır.
 
Uluslararası komplonun etkilerine değindiniz, İmralı tecrit sisteminin Türkiye’ye yansımaları neler oluyor?
 
Devlet aslında İmralı'da Öcalan üzerindeki tecridi kurumsallaştırdıkça, sistemleştirdikçe ve İmralı tecrit sistemine karşı toplumsal muhalefetin başarısızlığını gördükçe, adım adım bu tecridi derinleştirdi. Bunun yanında tecridin ana mantığı ise Kürt sorununun çözümsüzlüğüne dayanıyor. Türkiye'deki çoklu krizin en temel halkası da Kürt sorununun çözümsüzlüğüdür. Bugün ekonomik krizden bahsediyorsak, savaşa ayrılan bütçeleri hesapladığımızda, ekonomik krizin en temel payının savaşa harcandığını görüyoruz. Savaşa harcanan her kaynak, eğitim, kültürel, ekonomik sorun olarak bize geri dönüyor.
 
Tecridin temelinde Kürt sorununda çözümsüzlük olduğunu söylediniz. Çözüm için toplumsal muhalefete nasıl bir rol düşüyor? 
 
Türkiye'de barışı savunmak, barışın toplumsallaştırılmasını savunmak, Türkiye halklarını Kürt sorunun demokratik barışçıl çözümüne taraf yapmak, toplumsal muhalefetin de önceliği olmak zorunda. Bu sadece Kürtlerin üstüne yığılacak, yıkılacak bir görev değil. Türkiye'de bütün bu çoklu krizden muzdarip olmuş tüm farklı grupların da Kürt sorununu demokratik çözümünü önceleme gibi bir derdi olmak zorunda. 2013- 2015 yılları arası başlatılan diyalog ve müzakere süreci bize psikolojik olarak da ekonomik olarak da bir rahatlamayı gösterdi. O nedenle tecrit politikasına karşı Türkiye'deki bütün toplumsal direniş öznelerinin taraf olması ve bütün mücadelesinin ana halkalarından biri olarak tecride karşı mücadeleyi görev edinmesi gerekiyor.
 
31 aydır haber alınamıyor, İmralı tecridine karşı tepkiler yeterli mi? 
 
 
İmralı tecridini parçalamak gibi bir görevle karşı karşıyayız. Bu görevden hiçbirimiz kaçamayız ve tam tersine yüzleşmeliyiz. Komplocu güçlerin yönelimleri derinleştirilmişse, o zaman daha büyük direneceğiz.
 
31 ay boyunca bir ülkenin cezaevinden, cezaevinde tutulan bir insandan haber alamıyorsunuz ve sıradan bir insan değil. Milyonlarca Kürt’ün, milyonlarca ezilen kimliğin kendisine saygı duyduğu, lideri olarak gördüğü bir kişi. Buradan baktığımızda, 31 ay boyunca habersiz bırakılması çok tehlikeli, kritik bir aşama ama aynı zamanda ama şu özgüvenle hareket etmeliyiz; Sayın Öcalan’ın İmralı’da yıllara yayılan düşünsel, zihinsel, fiziksel, politik ve ideolojik direnişi ve bir bütün olarak coğrafyanın ezilenlerine sundukları göz önünde bulundurulmalı. Bir yönüyle de bir politik vefa duygusu ile Sayın Öcalan’a yoldaşlık yapmanın, ona omuz vermenin yollarını aramak, bunu bir halklar mücadelesi ve günlük mücadelenin en temel parçası haline getirip, tarihe ve güne karşı özeleştirimizi vermeliyiz.
 
 HDK olarak Abdullah Öcalan’ın özgürlüğünü savunuyorsunuz. Uluslararası komplonun 26’ncı yılında, nasıl mücadele hattı izleyeceksiniz? 
 
İmralı tecridini artık parçalamak gibi bir görevle karşı karşıyayız. Bu görevden hiçbirimiz kaçamayız ve tam tersine yüzleşmeliyiz. Tecrit politikaları ile sürekli olumsuz, sürekli negatif ve sürekli olmazı dayatan akılla karşı karşıyayız. Ama biz geçmişte daha büyük komploları boşa çıkardık ve daha da büyük direnişlerin içerisine girebiliriz. Bugün baktığımızda komplocu güçlerin yönelimleri derinleştirilmişse, şu unutulmamalı; O zaman daha büyük direneceğiz. Bir direniş geleneği mirasını devralmışız ve birçok zaman bu komployu direnişimizle boşa çıkarmışız. Bu mücadelenin yarattığı yüzlerce mevzi, kazanım var. Gerçekten kendisini bir dünya hareketine getirmiş bir hareket söz konusu. Bu mücadelenin içerisinde olan insanlar olarak, bugün daha fazla İmralı sistemi ile yüzleşmeli, lağvedilmeli ve Sayın Öcalan’ın fiziksel özgürlüğü başta olmak üzere önümüzdeki mücadele engellerinin aşılmasına dönük büyük bir kararlılık, büyük bir direniş çizgisinin geliştirilmesi yine bizim elimizde.
 
MA / İbrahim Irmak

Diğer başlıklar

12/12/2025
23:20 Maden ocağında 5 işçi gazdan etkilendi
21:46 Yürüyüş Mersin'e ulaştı: Ekmek ve barış istiyoruz
21:38 DEM Parti İmralı Heyeti ile Özel görüşecek
21:12 Epstein albümünden Trump’ın yeni fotoğrafları paylaşıldı
20:59 Türkiye'den giden gemiye Rusya saldırdı
20:54 Riha'dan seslendiler: Talepleri çuvallarla Meclis'e taşıyacağız
20:45 Dêrsim’de kadınlar barışı konuştu
20:37 Sonay Bayramoğlu: Belediyeler kent yönetimi olmaktan çıktı
20:33 ODTÜ'de tecavüz failinin yurtta barındırılmasına karşı protesto
19:50 Asgari Ücret İnisiyatifi: Ücreti emekçiler belirlesin
19:44 Özel ve 6 milletvekillinin dokunulmazlıkların kaldırılması istemiyle fezleke
19:35 Yürüyüşün Ege kolu: Bütçe halka ayrılsın
19:28 223 işçinin direnişi sürüyor: Barış olmadan emek korunmaz
19:25 Bakırhan: Bütçe, savaşa değil emekçiye harcansın diye yola çıktık
19:15 Erzirom’da ‘Ekmek ve barış için bütçe’ şiarıyla açıklama
18:59 Neslihan Şedal: Eşbaşkanlık sistemi ile dünyaya öncülük ettik
18:54 Amed film festivalinde 18 film ve belgesel gösterildi
18:31 Cizîr'de Barış ve Demokratik Toplum buluşması
18:23 Bütçe görüşmeleri: Dillerin yaşatılması için tek bir kuruş dahi ayrılmadı
17:49 İHD: İç Anadolu bölgesi cezaevlerinde 335 ağır hasta tutsak bulunuyor
17:44 Kocaeli’de 7 işçinin yaşamını yitirdiği bina yıkıldı
17:38 UNICEF: Gazze’de 2 çocuk soğuktan hayatını kaybetti
17:35 Ahmet Özer: Sürecin toplumsallaşması için adımlar atılmalı
17:30 Meclis'teki istismar soruşturmasında 4 kişi hakkında gözaltı kararı
17:27 Temelli: Hangi füze karnımızı doyuracak?
17:20 İHD'den tutsaklara yeni yıl dayanışma kartı
17:16 Gazeteci Aykol'a PEG işlemi uygulandı
17:13 Beritan Güneş Altın: Bütçede uyuşturucu ile mücadeleye ayrılan pay 0,02
17:04 Ailesinden 4 kişiyi kaybeden tutsağın taziyeye gelmesi için 200 bin TL istendi
17:02 DEM Parti’nin ‘çözüm’ raporunda neler var?
16:31 Çetin Arkaş: Kalıcı barış için bir zihniyet dönüşümüne ihtiyaç var
16:22 Yüksel Genç: Halk süreç konusunda ciddi anlamda temkinli
16:17 Bakanlık önünde 'asgari ücret' protestosu
16:11 Putin ve Erdoğan görüşmesinde Ukrayna konusu ele alındı
15:46 Şirnex'ta koruculardan pezkovî katliamı
15:45 Karadeniz madenleri Yıldız Holdinge veriliyor
15:40 Agirî Belediyesi, itfaiye binasının açılışını yaptı
15:32 Amed'de petrol için verilen 'ÇED gerekli değil' kararı iptal edildi
15:29 Asgari Ücret Tespit Komisyonu ilk toplantısını gerçekleştirdi
15:10 Colemêrg'te yüksek faturalar protesto edildi
14:58 Rapor: Bin kadından yalnızca 1’i adli yardıma erişiyor
14:45 Pervin Buldan: Barış Yasası olmalı
Devlet Bahçeli: Pervin hanımın her cümlesine imzamı atarım
14:37 Çukurova'da 'Ekmek ve Barış için Bütçe' yürüyüşü: Bütçe barışa aktarılsın
14:26 Cizîrê Kantonu Belediye Birliği Başkanı: Rojava'da kararlar komünlerde alınıyor
14:19 Cezaevi raporu: İnfaz erteleme ve işkence uygulamaları artarak sürüyor
14:08 DEM Parti İmralı Heyeti ile Bahçeli görüşmesi başladı
13:17 Duran Kalkan: Bu sürece katılmayan kaybeder
13:16 Ankara’da toplu taşımaya yüzde 35 zam
13:13 'Barış için yerel yönetimlerin özerkliği desteklenmelidir'
13:03 Emek ve Barış için Bütçe: Ekmek ve barış hakkına ulaşmak zorundayız
12:43 Babacan: Sürecin en büyük eksikliği Erdoğan'ın kamuoyunu bilgilendirmemesi
DEM Parti Heyeti: Yasal düzenlemeler barışı katkı sunmalı
12:30 Mêrdîn’deki kazada ölen Fidan ailesinin 4 ferdi defnedildi
12:10 Mêrdîn’de genç kadına tecavüz eden 2 kişi tutuklandı
12:09 ‘Güvenlik’ gerekçesiyle kapatılan yol kontrol noktası kurularak açıldı
11:52 İmralı Heyeti Ali Babacan’la bir araya geldi
11:47 Tuncer Bakırhan: Hepinizi mücadeleye çağırıyoruz
11:27 Diyarbakır Valiliğinden konsolosluklarla görüşmeyi kısıtlayan karar
11:03 Gülistan Sönük: Demokratik toplumu kurmak hepimizin görevi
10:57 Tülay Hatimoğulları: Savaşa ayrılan bütçeye ‘hayır’ diyeceğiz
10:39 ‘Kalıcı barış için temel hak ve özgürlükler inşa edilmeli’
10:08 İzBB işçileri: Taleplerimiz karşılanana kadar mücadelemiz sürecek
09:53 Polisten ajanlaştırma mesajı: Bu hikayede yanan sen olma
09:42 Daniela Patti: Abdullah Öcalan’ın serbest bırakılmasını sağlamalıyız
09:38 İHD’li Jiyan Tosun: Türkiye hak ihlallerinde ısrar ediyor
09:24 Bolu’da 13 tutsağın tahliyesi engellendi: Sürecin ruhuna aykırı
09:23 Cizîr'deki sokağa çıkma yasağının 10'uncu yılı: 52 dosya AİHM’de
09:21 Yönetmen Kilo: Efrîn'i barış kenti yapalım
09:17 Ra belgeseliyle Alevilik inancındaki asimilasyona dikkat çekiyor
09:16 Licê'deki yürüyüşe çağrı: Özel savaş politikalarına cevap olalım
09:09 Eski Diyanet İşleri Başkanı Görmez rektör olarak atandı
09:06 Aliye Timur'u anlattılar: Dava insanıydı
09:05 Efrîn’deki cezaevleri ve ajanlaştırma ağları
09:01 Cezaevinden mektuba sansür: Tek satır bırakıldı
09:00 12 ARALIK 2025 GÜNDEMİ
08:31 Kürt seçmen, İmralı kararı nedeniyle CHP'yi terk etti
08:29 Birçok kentte karla karışık yağmur uyarısı
11/12/2025
23:54 Portekiz’de 24 saatlik genel grev
23:13 Dilan Ayan: Silivri'deki 3 bin kişilik duruşma salonunun amacı nedir?
22:09 Eskişehir'de barış konuşuldu: Toplumsallaştırmalıyız
21:22 Özel ile görüşen Ahmet Özer'den 'barış süreci' mesajı
20:30 DEM Parti'nin 'ekmek ve barış için bütçe' yürüyüşü yarın başlıyor
20:20 Mêrdîn’de zincirleme kaza: 4 kişi hayatını kaybetti
20:09 DEM Parti ve HDK'den 'asgari ücret 46 bin TL olsun' çağrısı
19:45 31 yıl sonra tahliye olan Öncü: Hep birlikte özgürlüğü kutlayacağız
19:41 Ayşe İnceyol davası yine ertelendi
19:24 Bulgaristan Başbakanı Jelyazkov istifa etti
19:07 Meclis'te çocukları taciz eden personel tutuklandı
19:02 Avukat Naim Eminoğlu tutuklandı
17:42 3. Amed Uluslararası Film Festivali sürüyor
17:24 Onur Yaser Can davasında Yargıtay'a uyma kararı
17:03 Erdoğan: Komisyonun ortak bir perspektif çizmesini temenni ediyorum
16:58 Meclis'te çocuk istismarı: Meclis dahi çocuklar için güvenli alan olmaktan çıktı
16:29 Colemêrg’te serbest kürsü kuruldu
16:26 Özel Okmeydanı Hastanesi çalışanlarından açıklama
16:17 Çetin Arkaş: Demokratik ulus çatısı altında bir arada yaşayabiliriz
16:15 MESEM'in çocuk işçi cinayetinde sanıklara indirim
16:11 DEM Parti İmralı Heyeti Babacan ve Bahçeli'yi ziyaret edecek
15:26 Aykol'un tedavisine yeni antibiyotiklerle devam edilecek
15:25 Roman dernekleri temsilcileri DEM Parti İzmir İl Örgütünü ziyaret etti
15:24 İşçilerden belediyelerden SGK borcu kesintisi yapılmasına tepki
15:00 Kadınlardan Meclis'teki istismara tepki
14:56 DEM Partili Parlak: Fidan ülkeleri silahlandırmaya teşvik ediyor
14:53 Nisêbîn’de ‘Barış ve Demokratik Toplum’ buluşması: Barış en acil ihtiyaç
14:52 MB politika faizini düşürdü
13:30 İzBB işçileri belediyeyi diyaloga çağırdı
13:23 Cezaevleri raporu: Sürece rağmen tutuklular her alanda hukuksuzluklara maruz kalıyor
12:54 Savcılık '19 Aralık Katliamı'nın zaman aşımı kararına itiraz etti
12:46 Cengiz Çiçek: Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı 100 yıllık ezberin bozulmasını gerektirir
12:44 MHP de süreç raporunu Meclis’e iletti: İnfaz düzenlemesi mutlaka yapılacak
12:18 'Uluslararası Konferans' sonuç bildirgesi: Abdullah Öcalan'ın özgürlüğü barışın gereğidir
11:45 Myanmar'da cunta yönetimi hastane bombaladı: En az 31 ölü
11:39 Gazeteci Akyüz'e verilen hapis cezasına itiraz reddedildi
10:26 'Türk'ün gücünü göreceksin' işkencesine suç duyurusu
10:07 Kayyımın Newala Qasaba'yı imara açma kararı durduruldu
09:58 FED politika faizini 25 baz puan indirdi
09:39 Adliyede intihar eden polis öldü
09:27 Hasta tutsak hastanede bir hafta elleri ve ayakları kelepçeli tutuldu
09:12 Suriyeli Aleviler için 'acil adım' çağrısı
09:09 Avukat Kaya: ‘Umut hakkı’ tercih ya da lütuf değil, zorunluluktur
09:07 Sembolîzmin Kürt edebiyatına etkisi
09:05 BES: Antalya Defterdarlığı Memur-Sen aklıyla yönetiliyor
09:03 Tarihi Ermeni bahçeleri kurutulup yapılaşmaya açıldı
09:00 Av. Özoral: Abdullah Öcalan artık serbest kalmalı
09:00 11 ARALIK 2025 GÜNDEMİ
08:42 Pendik’de yangın: 2 çocuk hayatını kaybetti
10/12/2025
23:59 Ulaştırma ve Ticaret Bakanlığı bütçeleri kabul edildi
22:22 Fed, yılın son faiz kararını açıkladı
20:53 Licê’de fuhuşa karşı yürüyüş düzenlenecek
20:48 Barış temalı müzik festivali ilk gününde
20:44 Dîlok’ta ambalaj fabrikasında yangın
20:40 DEM Parti'li Eren: Özerk Yönetim'e kapıları açın
20:23 Sendikalardan MESEM protestosu
20:16 DEM Parti: Meclis çatısı altında işlenen istismar örtülmemeli
20:11 Dindar: Milyonların konuştuğu Kürtçe, yok saymanızla yok olmaz
20:06 İzmir’de su kesintileri her gün uygulanacak
20:03 Wan’da Bîra Sûr’ê gösterimi: İhlal 10 yıldır sürüyor
19:48 Cenevre’den çağrı: Abdullah Öcalan derhal özgür olmalı
19:28 KHK eylemi 350'nci haftasında
19:18 DEM Parti milletvekilleri: İktidarın yaptığı, yapmadığı yollar halkın canına mal oluyor
19:11 Beritan Güneş Altın: Meclis çocuklar için suç mahali
19:02 Kanireş depreme hazır değil
18:58 Werîşe Mûradî’ye verilen idam cezası iptal edildi
18:50 Amed Film Festivali'ne yoğun ilgi
18:35 İsrail mülteci kampına saldırdı
17:47 ABD’nin yeni bütçe tasarısı: QSD Suriye'nin siyasi çerçevesinin parçası olmalıdır
17:24 Yasin B. kendisinden boşanmak isteyen kadına saldırdı
17:20 Avustralya'da çocuklara sanal medya yasağı başladı
17:13 Meclis'ten kız çocuklarının taciz edilmesine dair açıklama
16:57 TKDF Kasım ayı şiddet çağrısı raporunu açıkladı
16:13 Tetwan’da halk buluşması: Sayın Öcalan ilk defa bir sürece bu kadar umutla bakıyor