Çiçek: Tecride karşı daha büyük direneceğiz

img
İSTANBUL - HDK Eş Sözcüsü Cengiz Çiçek, uluslararası komploya karşı verilen mücadeleye işaret ederek, "İmralı tecridini parçalamak gibi bir görevle karşı karşıyayız. Komplocu güçlerin yönelimleri derinleştirilmişse, o zaman daha büyük direneceğiz” dedi.
 
PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik uluslararası komplo 25’inci yılını geride bıraktı. Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) koordinatörlüğünde NATO ve Almanya’nın dahil edilmesiyle 1985 yılında başlayan, daha sonra İngiltere ile birlikte İsrail, Yunanistan, Suudi Arabistan, Mısır, İran, Suriye, Avrupa Parlamentosu, Avrupa Konseyi, Fransa, İtalya, Hollanda, Rusya, son olarak İsviçre ve Kenya’nın dahil edilmesiyle sürdürülen uluslararası komplo, PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın Türkiye’ye getirilmesiyle devam etti. Uluslararası güçlerin baskısıyla 9 Ekim 1999’da Suriye’den çıkan Abdullah Öcalan, 130 gün boyunca süren Avrupa sürecinin ardından 15 Şubat 1999’da getirildiği Türkiye’de özel dizayn edilen İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi’ne konuldu. 
 
Abdullah Öcalan, getirildiği İmralı’da uluslararası komploya dair “Büyük Ortadoğu Projesi’nin ve 3’üncü Dünya Savaşı'nın ilk operasyonu bana yapıldı, ben Ortadoğu'da oyunu bozan bir aktör olduğum için, aslında bana müdahale edildi” tespitinde bulundu. Bu müdahalenin hedefi olan Abdullah Öcalan, İmralı’da geliştirdiği Demokratik Modernite teziyle uluslararası komployu boşa çıkardı.
 
Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eş Sözcüsü Cengiz Çiçek, uluslararası komplonun hedefi ve gelişim sürecine dair soruları yanıtladı. Abdullah Öcalan’ın Ortadoğu’daki konumu ve geliştirdiği paradigmanın küresel güçlerin “yeni dünya düzeni” projesinde tehdit olarak görüldüğünü belirten Çiçek, komplocu mantığın bu yönüyle ele alınması gerektiğinin altını çizdi. 
 
 (HDK) Eş Sözcüsü Cengiz Çiçek
 
ABD’nin koordinatör olduğu, küresel güçlerin ortaklaştığı, Ortadoğu’ya müdahalenin ilk adımı olan uluslararası komplonun hedefleri neydi?
 
9 Ekim bir başlangıçtan ziyade, aslında bir sürecin sonucu ve başka bir sürecin de başlangıcı olarak değerlendirilebilir. Komployu tanımlayabilmek için öncelikle ABD’nin küresel politikalarını iyi tanımlamak gerekiyor. Sovyetler Birliği'nin dağılmasıyla birlikte yeni Amerikan müdahaleciliği sürecinde, Sayın Öcalan’a ve Kürt özgürlük hareketine dönük adım adım ABD, İngiltere ve NATO öncülüğünde bir süreç örgütlenmeye çalışıldı. ‘Çatışma tezi’ olarak ifade edilen bir tezle küresel terörizm, küresel düşman politikasıyla birlikte Ortadoğu'yu bir şekilde kendi politikalarının kıskacına almak istediler ve aslında bu noktada da Sayın Öcalan ve Kürt özgürlük hareketi görmezden gelinemezdi.
 
 Küresel güçleri bir araya getiren etkenler neler oldu?
 
Örneğin 1973 yılından sonra ilk defa 1994 yılında Amerikan Başkanı Bill Clinton, Şam'ı ziyarete gidiyor ve o ziyarette Hafız Esad’la yaptığı 4 saatlik görüşmenin 3 saati Sayın Öcalan'ın Şam'daki konumlanışı ile ilgili oluyor. Yine aynı şekilde 1996’ya geldiğimizde, Türkiye İsrail'le çok ciddi anlamda stratejik ortaklık, askeri ve istihbarati anlaşmalar yapıyor. Komplo sürecinde özellikle İsrail'e bağlı Mossad'ın çok ciddi bir istihbarat yardımında bulunduğunu görüyoruz. Yine aynı şekilde 1996 yılının Nisan ayında dönemin Yunanistan Başbakanı Kostas Simitis'le Türkiye arasında Ege Adaları’ndaki uzlaşma karşılığında, aslında Türkiye'nin PKK ile olan mücadelesinde yardım sözü veriliyor. En son 17 Eylül 1998’de KDP ve YNK Washington'da ABD ile birlikte Kürt Otonom Sözleşmesi imzalıyor.
 
 Abdullah Öcalan, “3’üncü Dünya Savaşı’nın ilk müdahalesi bana yapıldı” tespitinde bulunuyor. İmha ve tasfiye edilmek istenen neydi? 
 
 
Ortadoğu'da halkların, inançların eşitliğine bir bütün olarak özgürlük, demokrasi, eşitlik ve adalet kıstaslı bir hareketin varlığı, bu sömürgeci politikaları boşa çıkaran, onu tehdit eden bir varlık. 
 
Ortadoğu'da halkların, inançların eşitliğine bir bütün olarak özgürlük, demokrasi, eşitlik ve adalet kıstaslı bir hareketin varlığı, bu sömürgeci politikaları boşa çıkaran, onu tehdit eden bir varlık. Bu açıdan baktığımızda, 9 Ekim 1998 tarihi bir yönüyle ABD, İngiltere ve NATO öncülüğünde günümüze kadar seyreden 3’üncü Dünya Savaşı olarak tanımladığımız sürecin ilk hamlesi ve bugüne kadar olan süreci de 3’üncü Dünya Savaşı'nın aşamaları olarak değerlendirmemiz mümkün. Yani 9 Ekim sonrası bu aktörlerin bir bütün olarak yaklaşık 7-8 yıl boyunca devam ettirdikleri politikaları, Sayın Öcalan’ın 9 Ekim çıkışıyla 15 Şubat’ta Türkiye'ye getirilmesine kadar olan süreçte nasıl roller oynadığını görüyoruz. Bu nedenle 9 Ekim tarihsel olarak bir NATO, Büyük Gladio müdahalesi ve komplosudur. Ama özel olarak hem NATO ve Gladio güçlerinin hem onlarla ekonomik ilişkili olan ulusların bir bütün olarak Sayın Öcalan ve Kürt özgürlük hareketi etrafında komplocu mantıkta buluşarak anlaştığını da görmek mümkün. Bu aynı zamanda kapitalist modernitenin dayandığı ulus devletçi sisteminde Demokratik Ulus paradigmasına, Demokratik Modernite ve Demokratik Konfederalizme dönük bir tasfiyesi olarak da değerlendirilebilir. 
 
Komplo sürecinde uluslararası hukuk da yok sayıldı. Uluslararası yargılanma talebi karşılıksız kaldı, Türkiye’de bir ay süren bir yargılama söz konusu oldu. Nitekim PKK Lideri Abdullah Öcalan bu süreci “tiyatro” olarak tanımladı. Nasıl bir senaryo yazıldı, sonuç aldı mı? 
 
Egemen sahadaki hukuk, her türlü hukuksuzluğun, sömürgeciliğin ve soykırımcılığın da kılıfı. Ezilenlerin hukuku değil, egemenlerin çıkarlarını kollayan bir hukuk söz konusu.  Zaten kendisinin Türkiye'ye teslim edilmesinin en temel amacı, Kürt sorununun kendisini çözümsüzlük girdabına hapsetmek. Sayın Öcalan'ın fiziksel imhasını hedeflediler ancak Sayın Öcalan bu oyunu bozdu. Kürt halkının direnişi bu oyunu bozdu. Sonra işte çürütme politikasına tabi tuttular ve en son bugün itibariyle baktığımızda, habersiz bırakma politikası devrede. Bu süreci fiziksel imha, çürütme ve habersiz bırakma haliyle 3 aşamalı olarak değerlendirebiliriz. Buradan bile baktığımızda İmralı duruşmalarının kendisi bir bu hukuk değil, tiyatroydu. Sayın Öcalan’ın Türkiye'nin getirilmesiyle birlikte Ecevit'in kendisi, ‘Neden Türkiye'ye teslim edildi, ben bilmiyorum’ diyerek itiraf etti. Bu yönüyle de aslında bir Gladio, NATO operasyonu olduğunu çok rahatlıkla söyleyebiliriz. Aslında Sayın Öcalan’ın kendisi de yıllar önce biz avukatlarıyla görüşmelerinde, ‘İşte görüyorsunuz, Türkiye'nin rolü bana gardiyanlık yapmak. “Ben Gladionun, NATO’nun esiriyim” diyordu. Buradan baktığımızda, böylesi büyük bir komployu örenlerin adil bir yargılama yapmasını bekleyemeyiz.
 
Abdullah Öcalan’ın ”Komplo Türkiye’ye yapıldı” tespitine dikkat çekecek olursak, komplonun Türkiye’ye sonuçları neler oldu? 
 
 
Kürt halkının Sayın Öcalan'ın etrafında kenetlenmesi, bir özgürlük duvarı oluşturması hem egemen güçlere hem de ilgili devletlere tekrardan bir hesap yaptırdı.
 
Birincisi Sayın Öcalan'ın esaretiyle birlikte Türkiye'de muazzam bir toplumsal kışkırtma yaratıp, halklar savaşını bu coğrafyaya dayatmak istediler. Sayın Öcalan aslında ilk İmralı yargılamaları olarak ortaya çıkan süreçte, bu oyunu bozmaya çalıştı. Çünkü hepimiz hatırlarız o günleri. Her yerde milliyetçi, ırkçı histeriler Kürt avına çıkıyordu. Gördüğü her Kürt’ün neredeyse “katli vaciptir” atmosferi ortaya çıkıyordu. Bunun hukuki ve adil bir yargılama olmadığı zaten oradan belliydi. Ulus devlet, Sayın Öcalan ve Kürt özgürlük hareketi karşıtlığında İmralı yargılamaları sürecinde milliyetçi, ırkçı, ulus inşasını sağlamak için o süreci bir avantaja çevirmeye çalıştı ama unuttukları şey Kürt halkının on yıllara dayanan ideolojik duruşu, politik bilinci ve özgürlükteki ısrarı bu oyunu bozdu. Yine aynı şekilde Sayın Öcalan’ın idam cezasına mahkum edilmesiyle birlikte idamın kendisinin yasalardan çıkarılması da aslında bir bütün olarak Kürt halkının, Sayın Öcalan'ın ve Kürt özgürlük hareketinin bu komplocu yaklaşımları boşa çıkarmasıyla ilgiliydi. Kürt halkının Sayın Öcalan'ın etrafında kenetlenmesi, bir özgürlük duvarı oluşturması hem egemen güçlere hem de ilgili devletlere tekrardan bir hesap yaptırdı.
 
İmralı’yı bir avukat olarak ziyaret ettiniz, Abdullah Öcalan ile görüşmeler gerçekleştirdiniz. 31 aydır haber alınamama halinin sürdüğü İmralı Adası’nı nasıl tanımlarsınız? 
 
Ada mantığının kendisi çürütme politikalarının bir göstergesidir. Biz şimdi İmralı Cezaevi diyoruz, ama sanki bir adada cezaevi inşa edilmiş ve Sayın Öcalan orada kalıyor. Hayır, İmralı Adası’nın bir bütünü tecrit mantığıyla örülmüş bir sistemin kendisidir. Kürtlerin statü ve özgürlük mücadelesinin önderliğini, liderliğini yapan bir insan şahsında bu hareketin, bu mücadelenin tasfiyesine dönük bir sistem. O yüzden biz adayı bir yönetim tekniği ve bir sistem olarak değerlendirmek zorundayız.
 
Aile ve avukat görüş başvuruları gerçekleşmiyor, 31 aydır haber alınamıyor. Türkiye, uygulamalarıyla İmralı’da nasıl bir hukuk inşa etti? 
 
İmralı Cezaevi’nin hukukla tek ilişkisi hukukun askıya alınmasıdır. Çünkü hukuk, ahlak ve insan hakları yoktur. Kişiye özel bir sistem vardır ve o sistem başta istisna gibi örgütlenmiştir ama zaman içerisinde olağan hale gelmiştir.  
 
Abdullah Öcalan, İmralı tecrit sistemine karşı kendisini yaşatmaya çalışarak ortaya koyduğu duruşla komployu da boşa çıkardığını belirmişti. İmralı duruşunun esası nedir? 
 
 
Sayın Öcalan bugün mutlak sessizliğe gömülmek isteniyor. Ancak Ortadoğu’da filizlenmiş olan Rojava Devrimi, Sayın Öcalan’ın komplocu akla, Gladio ve NATO güçlerine verdiği en büyük cevaptır.
 
Sayın Öcalan’ın İmralı'daki yoğunlaşmaları ve pratik müdahaleleriyle aslında bir bütün olarak uluslararası komplocu akla dönük hem de yerel komplocu akla dönük çok ciddi hamleler yaptı ve bu komplocu aklı birçok yönüyle de boşa çıkardı. Sayın Öcalan'ın kendisi şu anda habersiz bırakılmış bir şekilde ama kendi önermeleri, kendi fikri, kendi paradigması, bugün itibariyle sadece Kürt halkı ve Kurdistan'a değil, aynı zamanda Ortadoğu ve dünya halklarına dönük çok ciddi bir karşılık bulmuş durumda. Zaten Sayın Öcalan 5 ciltlik savunmalarında Büyük Gladio Komplosuna, Batı güçlerine, ABD’ye, İngiltere'ye, kapitalist modernist güçlerin hepsine tarihsel bir cevap verdi. Bir hamleye, bir hamleyle karşılık verdi. Şimdi bu hamleden duyulan korkunun sonucu olarak zaten Sayın Öcalan bugün mutlak sessizliğe gömülmek isteniyor. Ancak Ortadoğu’da filizlenmiş olan Rojava Devrimi, Sayın Öcalan’ın komplocu akla, Gladio ve NATO güçlerine verdiği en büyük cevaptır.
 
Uluslararası komplonun etkilerine değindiniz, İmralı tecrit sisteminin Türkiye’ye yansımaları neler oluyor?
 
Devlet aslında İmralı'da Öcalan üzerindeki tecridi kurumsallaştırdıkça, sistemleştirdikçe ve İmralı tecrit sistemine karşı toplumsal muhalefetin başarısızlığını gördükçe, adım adım bu tecridi derinleştirdi. Bunun yanında tecridin ana mantığı ise Kürt sorununun çözümsüzlüğüne dayanıyor. Türkiye'deki çoklu krizin en temel halkası da Kürt sorununun çözümsüzlüğüdür. Bugün ekonomik krizden bahsediyorsak, savaşa ayrılan bütçeleri hesapladığımızda, ekonomik krizin en temel payının savaşa harcandığını görüyoruz. Savaşa harcanan her kaynak, eğitim, kültürel, ekonomik sorun olarak bize geri dönüyor.
 
Tecridin temelinde Kürt sorununda çözümsüzlük olduğunu söylediniz. Çözüm için toplumsal muhalefete nasıl bir rol düşüyor? 
 
Türkiye'de barışı savunmak, barışın toplumsallaştırılmasını savunmak, Türkiye halklarını Kürt sorunun demokratik barışçıl çözümüne taraf yapmak, toplumsal muhalefetin de önceliği olmak zorunda. Bu sadece Kürtlerin üstüne yığılacak, yıkılacak bir görev değil. Türkiye'de bütün bu çoklu krizden muzdarip olmuş tüm farklı grupların da Kürt sorununu demokratik çözümünü önceleme gibi bir derdi olmak zorunda. 2013- 2015 yılları arası başlatılan diyalog ve müzakere süreci bize psikolojik olarak da ekonomik olarak da bir rahatlamayı gösterdi. O nedenle tecrit politikasına karşı Türkiye'deki bütün toplumsal direniş öznelerinin taraf olması ve bütün mücadelesinin ana halkalarından biri olarak tecride karşı mücadeleyi görev edinmesi gerekiyor.
 
31 aydır haber alınamıyor, İmralı tecridine karşı tepkiler yeterli mi? 
 
 
İmralı tecridini parçalamak gibi bir görevle karşı karşıyayız. Bu görevden hiçbirimiz kaçamayız ve tam tersine yüzleşmeliyiz. Komplocu güçlerin yönelimleri derinleştirilmişse, o zaman daha büyük direneceğiz.
 
31 ay boyunca bir ülkenin cezaevinden, cezaevinde tutulan bir insandan haber alamıyorsunuz ve sıradan bir insan değil. Milyonlarca Kürt’ün, milyonlarca ezilen kimliğin kendisine saygı duyduğu, lideri olarak gördüğü bir kişi. Buradan baktığımızda, 31 ay boyunca habersiz bırakılması çok tehlikeli, kritik bir aşama ama aynı zamanda ama şu özgüvenle hareket etmeliyiz; Sayın Öcalan’ın İmralı’da yıllara yayılan düşünsel, zihinsel, fiziksel, politik ve ideolojik direnişi ve bir bütün olarak coğrafyanın ezilenlerine sundukları göz önünde bulundurulmalı. Bir yönüyle de bir politik vefa duygusu ile Sayın Öcalan’a yoldaşlık yapmanın, ona omuz vermenin yollarını aramak, bunu bir halklar mücadelesi ve günlük mücadelenin en temel parçası haline getirip, tarihe ve güne karşı özeleştirimizi vermeliyiz.
 
 HDK olarak Abdullah Öcalan’ın özgürlüğünü savunuyorsunuz. Uluslararası komplonun 26’ncı yılında, nasıl mücadele hattı izleyeceksiniz? 
 
İmralı tecridini artık parçalamak gibi bir görevle karşı karşıyayız. Bu görevden hiçbirimiz kaçamayız ve tam tersine yüzleşmeliyiz. Tecrit politikaları ile sürekli olumsuz, sürekli negatif ve sürekli olmazı dayatan akılla karşı karşıyayız. Ama biz geçmişte daha büyük komploları boşa çıkardık ve daha da büyük direnişlerin içerisine girebiliriz. Bugün baktığımızda komplocu güçlerin yönelimleri derinleştirilmişse, şu unutulmamalı; O zaman daha büyük direneceğiz. Bir direniş geleneği mirasını devralmışız ve birçok zaman bu komployu direnişimizle boşa çıkarmışız. Bu mücadelenin yarattığı yüzlerce mevzi, kazanım var. Gerçekten kendisini bir dünya hareketine getirmiş bir hareket söz konusu. Bu mücadelenin içerisinde olan insanlar olarak, bugün daha fazla İmralı sistemi ile yüzleşmeli, lağvedilmeli ve Sayın Öcalan’ın fiziksel özgürlüğü başta olmak üzere önümüzdeki mücadele engellerinin aşılmasına dönük büyük bir kararlılık, büyük bir direniş çizgisinin geliştirilmesi yine bizim elimizde.
 
MA / İbrahim Irmak

Diğer başlıklar

11:57 'Orhan Doğan' ismine ret kararı mahkemeye taşındı
11:35 DEM Parti Sözcüsü: PKK'nin kongresini topladığını duyurması an meselesi
11:16 Sırrı Süreyya Önder için memleketinde taziye kuruldu
11:14 Hindistan ve Pakistan’da karşılıklı saldırılar yoğunlaşıyor
11:12 Çözüm karşıtları devrede!
10:52 Ailelerden İmralı'ya gitmek için başvuru
10:37 Gardiyan saldırısından şikayetçi olunca sanık durumuna düştü
10:00 Koçerlerin zorlu yolculuğu başladı
09:55 Gazeteci Kanbal hakkında dava açıldı
09:23 Kürt sorununun çözümünde heba edilen süreçler
09:08 Gabar'da orman kıyımının yeni görüntüleri
09:07 Semt pazarındaki yurttaşlar: Çözüm Öcalan’ın çağrısında
09:06 Dicle Anter: Sırrı gerçeklerle yüzleşilmesi için savaştı
09:05 Antalya'daki cezaevlerinde 90 hasta tutsak var: Serbest bırakılmalılar
09:04 Şirnex’te öldüren sağlık hizmeti: Ekipman ve doktor yok
09:03 Uluslararası Kadın Yönetmenler Festivali: Dayanışma güçlendiriyor
09:02 Tutsak yakınları: Gözümüz televizyonda büyük barışı bekliyoruz
09:01 ‘Umut hakkı düzenlemesi tartışmasız atılması gereken adımdır’
09:00 09 MAYIS 2025 GÜNDEMİ
08:30 31 yıl sonra memleketinde coşkulu karşılama
08/05/2025
23:44 ‘Suriye’de 5 ayda 5 bin 500 sivil öldürüldü’
22:48 SOHR: Silahlı gruplar Şam’da yurttaşların evlerine el koydu
22:07 Birçok kentte Abdullah Öcalan posterleri asıldı
21:34 Êlih’te kadınlar buluştu: Kayyım zihniyetine karşı dayanışacağız
21:22 Wan’da Kürt Dili Bayramı şöleni
21:08 Yeni Papa Robert Francis Prevost oldu: Barış sizinle olsun
21:02 Federe Kürdistan’da yaşamını yitiren Işık’ın taziyesine kitlesel ziyaret
20:57 Sırrı Süreyya Önder anısına Beynelmilel gösterimi
20:54 ‘Kürtçe hukuk literatürünün oluşturulması gerekiyor’
19:32 15 yaşında girdiği cezaevinden 46 yaşında çıktı
19:21 Eskişehir'de kadın katliamları protesto edildi
19:15 Dêrsim Belediye Eşbaşkanı Birsen Orhan davasında karar
19:03 Türkiye ile Irak arasında 11 anlaşma imzalandı
18:55 Taciz failine verilen cezanın bozulması protesto edildi
18:45 Şarbajêr’de bir kolber katledildi
18:10 ‘Cezaevinde kalamaz’ raporu dikkate alınmadı: Elisa Ayık tahliye edilmedi
17:44 Qoser Meclisi: Zeyni İpek, araçları yandaşlara peşkeş çekmek için istedi
17:36 Qoser’de bir öğretmen öldürüldü
17:21 Pasûr Belediyesi eşbaşkanları halk buluşması düzenledi
17:12 DEM Parti’den kayıt dışı çalışma koşullarının tespiti için önerge
17:01 Ankara'da bir kadın katledildi
16:54 Wan'da Kürt Dili Sempozyumu düzenleyecek
16:33 Arınç’tan taziye ziyareti: Süreçte yer alanları devlet korumalı
16:01 Amed’de hukuk öğrencileri Önder’i andı
15:51 9 kadın tutsağa ‘sarılma’ ve ‘zılgıt’ cezası
15:39 CHP İl Başkanı Çelik ve 25 kişi hakkında iddianame
15:28 Mersin’de ağaç katliamına karşı nöbet
15:19 Zirai don için 'özel afet bölgesi' çağrısı
14:50 Nisan ayında 8'i çocuk, 152 işçi hayatını kaybetti
14:49 Özel’den İmamoğlu’na ziyaret
14:21 124 isimden Önder’e veda: Hepimizin yüreğine barışı yazdın
14:12 'Çocuk Hastanesi'nin deprem raporu 27 aydır gizleniyor'
14:12 Zırhlı araçla katledilen Öner davası istinafa taşındı
13:31 Hastane yolunda tutsaklara saldırı
13:12 Tutsaklara hücre cezası
12:55 Cezaevindeki şiddet davasında görüntüler istenecek
12:45 Erdoğan: Bizi kolay bir süreç beklemiyor
12:29 TBB'den avukata saldırıya tepki
12:25 Werîşe Muradî’nin tedavi hakkı engelleniyor
12:19 Avukatlardan İmralı başvurusu
12:18 Gazeteci Güneş davasında emniyetten 'bilgi' istenecek
12:14 Amed’de tutsaklar için yapılacak açıklamaya çağrı
12:05 DEM Parti'den Önder'e suikast iddialarına dair açıklama
12:02 Amed'de ArtTigris Sanat Fuarı'nın lansmanı yapıldı
11:08 Hasta tutsak Karatay'ın yeniden yargılanmasına devam edildi
11:03 Serê Gulanê etkinliklerinin startı verildi
10:57 Hindistan-Pakistan çatışmasında en az 43 ölü
10:52 'Kuyu tipi' cezaevlerine karşı açlık grevi başlatılıyor
10:43 Gazeteci Zeynep Kuray hakkında beraat kararı
10:28 Dezenformasyonla Mücadele Merkezi’nden İmamoğlu açıklaması
10:16 İşçiler greve gitti, çöp yığınları oluştu
10:14 GES'e karşı direnenler: Göç etmek istemiyoruz
10:05 DAİŞ’in Dêrazor’a saldırıları sürüyor
09:26 Hasta tutsak Ayık’ın annesi: Barış için önce hasta tutsaklar bırakılmalı
09:25 ‘Sürgüne’ karşı oturma eylemi başlattı
09:13 ‘Sırrı’nın cenazesine katılanlar barış mücadelesi sözünü verdi’
09:12 ‘Şiddetin son bulması için sorumluluk alınmalı’
09:08 30 yılın ardından tahliyesi ertelendi: Ölsem de pişmanlığı kabul etmem
09:06 Amed’de halk ulaşım zammına tepkili: Geri çekin
09:05 'Önder'e sözümüz; bu topraklara onurlu barışı getirmektir'
09:04 33 yıllık sürgünden sonra Amed’te sahneye çıktı
09:03 Ev ev gezerek Öcalan'ın çağrısını anlatıyorlar
09:02 Ateşkese rağmen 23 bin 369 saldırı
09:02 Dünyada barış görüşmeleri: Karşılıklı adımlarla çözüm sağlandı
09:00 08 MAYIS 2025 GÜNDEMİ
07:49 Amêdiyê Bölgesi’ne hava saldırısı
06:12 İmamoğlu'nun X hesabına erişim engeli getirildi
00:10 AYM'nin kararına tepki: Bu düzenlemeye boyun eğmeyeceğiz
07/05/2025
22:37 Suriye sahil kentlerinde 10 kişi kaçırıldı
21:33 'Özgür Özel'e yapılan saldırı araştırılsın' önergesine ret
21:21 Fed faiz kararını açıkladı
21:17 Tutsak kadınlardan Sırrı Süreyya Önder için taziye mesajı
20:47 AK’nin Türkiye raporu onaylandı
20:36 ÖHD ve TUHAD-FED: Hasta tutsakların yeri cezaevi değil hastanedir
20:01 Meclis’te 2025 yıllı ‘Sırrı Süreyya Önder Barış Yılı’ talebi
19:22 Mor Dayanışma: Bir üyemiz ajanlaştırılmaya çalışıldı
18:50 KHK eylemi 330'uncu haftasında: Sırrı’ya sözümüz barış olacak
18:47 Kadın katliamları ve cezasızlık protesto edildi
18:35 Mêrdîn’de köylüler direndi, kepçeler çekildi
18:20 ÇED raporundaki sahte fotoğraflara suç duyurusu
17:43 Emekliler TÜİK önünde: Maaşlarımız sadakaya dönüştürüldü
17:37 AYM’ye yürüyüşleri engellenen kitle oturma eylemi başlattı
17:33 Cenevre eyleminde Sırrı Süreyya Önder anıldı
17:13 İzmir’de 3 belediyede iş bırakma eylemi
17:02 Amik Ovası çiftçileri isyan etti
16:31 Önder için mevlit ve taziye
16:27 Oda ve borsalardan Sudani-Erdoğan görüşmesi öncesi 5 talep
16:21 TÜSİAD'ı ziyaret eden Özel: Bundan sonra yeni bir iktidar var
16:09 Dêrsim'de askeri operasyon
16:07 AYM'ye yürümek isteyen hayvan hakları savunucularına polis engeli
15:29 Meclis'te Önder anması: Eksik bıraktığı süreci tamamlamamız gerekiyor
14:59 AYM'den Hayvan Yasası’nın iptali başvurusuna ret
14:43 Sağlıkçılardan şiddete karşı eylem
14:40 Hayvan hakları için AYM önünde eylem
14:39 İHD’den gözaltılara tepki: Tutsaklarla dayanışma insanidir
14:10 Wan’da 15 Mayıs Kürt Dili Bayramı startı
13:48 SGDF Eşbaşkanı Müslüm Koyun tahliye edildi
13:46 Semra Güzel davasında tanık hakkında zorla getirme kararı
13:34 Bahçeli'den Önder'in Meclis'teki taziyesine ziyaret
13:24 GES'e karşı çıkan yurttaşlar kepçeleri durdurdu
13:07 Avukat İçli'ye dönük silahlı saldırıya tepki
13:02 İstanbul’da 3.4 büyüklüğünde deprem
12:34 Almanya’da Kürt üniversitesi açılıyor
12:34 Rektörden İmamoğlu diploması açıklaması
12:26 'Örgüte yardım' iddiasının 'örgüt üyeliği' kabul edilmesinde ihlal kararı
12:25 Suriye'de 24 saate 13 kişi katledildi
11:23 Gazeteci Diren Yurtsever beraat etti
10:49 JINNEWS şiddet çetelesi: 34 kadın katledildi, 14 şüpheli ölüm
10:39 Bir yılda 6 bin kişi trafik kazalarında yaşamını yitirdi
10:29 Hilal Kar’ın katiline ağırlaştırılmış müebbet hapis
10:16 Hindistan-Pakistan arası çatışma: Onlarca ölü, 3 uçak düştü
10:01 'Kadınların Ayak İzi' yürüyüşü: İşimizi istiyoruz
09:57 Cixsêliler GES’e karşı mücadelede kararlı
09:11 Önder'i anlattı: Hayalini kurduğu Demokratik Cumhuriyet'i Öcalan’ın paradigmasında gördü
09:09 Kerboran'da 3 mahalle yolu 'güvenlik' gerekçesiyle kapatıldı
09:08 Ayla Akat Ata: Önder’in mücadelesi vasiyettir
09:07 Çilek üreticileri artan maliyetlerden şikayetçi
09:06 Zeyneb Murad: Öcalan’ın çağrısı konferansa zemin hazırladı
09:02 Barış Anneleri: Önder'in mücadelesi başarıya ulaşacak
09:00 Hasta tutsaklar için 16 kentte eylem yapılacak
09:00 07 MAYIS 2025 GÜNDEMİ
06/05/2025
23:57 Yüzde 78 engelli hasta tutsak tahliye edildi
23:43 Hindistan'dan Pakistan'a saldırı
23:25 ABD ile Husiler arasında ateşkes sağlandı
23:16 Suriye’de 5 kişi katledildi
22:54 HSK için adaylar belli oldu: CHP seçimden çekildi
21:34 Suriye’de bir cezaevinde isyan çıktı
21:18 Amed’de avukata silahlı saldırı
20:57 Gazeteciler Ercüment Akdeniz ve Yıldız Tar’a ‘örgüt üyeliği’ suçlaması
20:40 Minguzzi cinayetinde iki gözaltı daha