İSTANBUL - AYM kararına rağmen 30 haftadır Galatasaray Meydanı’na sokulmayan Cumartesi Anneleri/İnsanları, engellemelere rağmen ısrarları sonucu ellerindeki karanfilleri meydana bıraktı.
971 haftadır gözaltında kaybettirilen ve katledilen yakınlarının akıbetini sormak ve faillerin yargılanması talebiyle mücadele eden Cumartesi Anneleri/İnsanları, bir kez daha artık kendileriyle özdeşleşmiş Galatasaray Meydanı’na çıkmak istedi. Ancak Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) verdiği “ihlal” kararına rağmen Cumartesi Anneleri/İnsanlarına dönük yasak ve engelleme 30’uncu haftada devam etti.
Beyoğlu Kaymakamlığı’nın “yasak” kararını gerekçe gösteren polisler, eyleme saatler kala meydan ve meydana çıkan bütün yolları bariyerlerle kapatarak, kayıp yakınlarının meydana girişini engellemeye çalıştı.
Buna rağmen bu haftaki eyleme yine çok sayıda kayıp yakını ve insan hakları savunucusu katıldı. İstiklal Caddesi'nde Galatasaray Meydanı'na yürümek isteyen kayıp yakınları, polis tarafından ablukaya alındı. Meydana yürümek isteyenleri engelleyen polisler, dağılmamaları halinde gözaltı işlemi yapma tehdidinde bulundu.
‘KARANFİLLERİMİZİ GALATASARAY'LA BULUŞTURMAK İSTİYORUZ’
Polise tepki gösteren Cumartesi İnsanları’ndan Maside Ocak, basın açıklaması yapmayacaklarını sadece karanfillerini meydana bırakıp çıkacaklarını söyledi. Ocak, “Bir yurttaş olarak buradan yürüme hakkım var. Bugün 12 yaşındaki Davut Altunkaya’nın annesinin isteği üzerine ben bu karanfili Galatasaray’a onun adına bırakmak istiyorum. Biz sadece AYM kararının uygulanmasını istiyoruz. Gözaltına alacaksanız da alın. Biz Galatasaray’la karanfillerimizi buluşturmak istiyoruz” dedi.
POLİS: SİZE İZİN VERİRSEK BAŞKASINA DA VERİRİZ
Ocak’ın bu sözlerinin üzerine polis, geçmiş dönemde İstiklal Caddesi üzerindeki bombalı saldırıları hatırlatarak, şunları söyledi: “Biz sizin etkinliğinize müsaade ettiğimiz zaman bütün sivil toplumun, kuruluşların etkinliklerine müsaade etmek zorundayız. Burası tamamen binlerce basın açıklamasının olduğu noktaya geliyor. Valilik buradaki her tür etkinliği kültürel de dahil tüm etkinlikleri yasakladı.”
MEYDANA KARANFİL BIRAKILDI
Eylemcilerin ısrarı sonucu kayıp yakını Maside Ocak, elindeki karanfilleri meydana bıraktı. Cumartesi Anneleri/İnsanları daha sonra bölgeden ayrılırken, gözaltına alınan olmadı.
'İLK DEFA GÖZALTINA ALINMADIK’
Cumartesi Anneleri/İnsanları eylemin ardından İHD İstanbul Şubesi’nde açıklama yaptı.
“Galatasaray bizim, hafızamızdan vazgeçmiyoruz” pankartının açıldığı açıklamada, masanın üzerine karanfiller bırakıldı. Açıklamayı kayıp yakınları adına Maside Ocak yaptı. Kayıp yakınlarının her hafta kendileri için Galatasaray Meydanı’na karanfil bırakılmasını istediğini aktaran Ocak, “Bugün ailelerin isteğini yerine getirebildiğimiz için omuzlarımızda biraz daha az bir yükle derneğe ulaştık. Haftalar sonra ilk defa gözaltına alınmadık. Bugün yaşananları önümüzdeki haftalarda da devam ederek, karanfillerimizin özgürleşebileceği, kayıplarımızın fotoğraflarının meydana götürebileceğimiz günlerin gelmesini istiyoruz. Çoğumuzun gidecek bir mezar taşı olmadığı için kayıplarımızla orada sözleştik, orada buluştuk. Galatasaray Meydanı bizim için çok önemlidir. Buluşma, hafıza mekanımızdır” ifadelerini kullandı.
Ocak, ısrarlarının görünür olmasıyla Galatasaray Meydanı’na ulaşabileceklerini kaydetti.
Ardından 29 Ekim – Kasım tarihleri arasında Mêrdîn Kerboran’da (Dargeçit) aralarında çocuklarında olduğu gözaltında katledilen 7 kişinin faillerinin akıbeti soruldu. Açıklamayı okuyan Ocak, Kerboran’da ağır silahlı askerler ve korucular tarafından yapılan ev baskınlarında 4 çocuk, 2 lise öğrencisi ve 2 kadının da aralarında olduğu çok sayıda kişinin gözaltına alındığını hatırlattı. Gözaltına alınanlardan 12 yaşındaki Davut Altunkaynak, 13 yaşındaki Seyhan Doğan, 16 yaşındaki Nedim Akyön, 19 yaşındaki Mehmet Emin Aslan, 20 yaşındaki Abdurrahman Olcay, 21 yaşındaki Abdurrahman Coşkun ve 57 yaşındaki Süleyman Seyhan’dan bir daha haber alınamadığını aktaran
Ocak, onları soran ailelerine, 'Sorgu sonrası serbest bırakıldılar, dağa gitmişler' cevabı verildiğini aktardı.
SORUMLULAR BERAAT ETTİ
Olaydan 4 ay sonra Süleyman Seyhan’ın yakılmış bedeninin, bir kuyuda bulunduğunu belirten Ocak, üst makamlara aktarma potansiyeli taşıdığı gerekçesiyle, Dargeçit Jandarma Taburunda görevli uzman çavuş Bilal Batırır’ın da kaybedildiğini ifade etti. Çabalar sonucunda 2009’da Dargeçit Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından dosyanın yeniden açıldığını belirten Ocak, “Savcılığın yürüttüğü soruşturma kapsamında Dargeçit kayıplarının gözaltında öldürülerek kuyulara gömüldüğü gerçeği ortaya çıktı. 2012–2013 ve 2015 tarihleri arasında tanık beyanlarına dayanarak yapılan kazılar sonucunda, gözaltına alınan kişilerin ağır işkence izleri taşıyan kemiklerine ulaşıldı” dedi.
Sonrasında aralarında subay, uzman çavuş ve koruculardan oluşan 18 kişi hakkında dava açıldığını, fakat tüm kanıtlara rağmen bu kişilerin 4 Temmuz 2022’de beraat ettiğini söyleyen Ocak, Kerboran kayıpları ve diğer tüm kayıpların faillerinin etkin bir yargılamayla cezalandırılması talebinden vazgeçmeyeceklerini ifade etti.