HEDEP Eş Genel Başkanı Hatimoğlulları: 50+1 bizim için erkek+erkektir

 
ANKARA – Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ndeki 50+1 tartışmalarına değinen HEDEP Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, “50+1 bizim için erkek+erkek demektir. Erdoğan’ın oyları düştüğü için Anayasa’da oynama meselesine ihtiyacımız yoktur. Demokratik bir sisteme ihtiyacımız var” dedi. 
  
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (HEDEP) Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, partisinin Meclis kadın grubu toplantısında gündemdeki gelişmeleri değerlendirdi. 
 
‘KELEBEK ETKİSİ YARATTILAR’
 
25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü’ne değinen Hatimoğulları, 25 Kasım 1960’da Mirabal Kız Kardeşler’in  Dominik Cumhuriyeti’nde Trujillo diktatörlüğüne karşı özgürlük, eşitlik ve adalet mücadelesi verdikleri için işkence edilerek katledildiğini söyledi. Mirabel Kardeşleri saygı ile andığını belirten Hatimoğulları, “Onların miraslarını bıraktıkları yerden devralarak daha da büyüterek ileriye taşıyacağız. Mirabel Kızkardeşler ve yoldaşları Dominik Cumhuriyeti’nde diktatörlüğe karşı verdikleri mücadelede ülke çapında bir kelebek etkisi yarattılar. Kelebekler kanat çırptıklarında doğada birçok canlıyı harekete geçirirler, işte o yüzden yarattıkları kelebek etkisine bu faşist diktatörlük tahammül etmedi ve onları işkence ederek katletti” dedi. 
 
‘BAYRAKLARINI YERDE BIRAKMAYACAĞIZ’
 
Hatimoğulları, bu bağlamda sözlerini şöyle sürdürdü: “Erkek-devlet şiddetine karşı evde, sokakta, alanlarda, meydanlarda, fabrikalarda, tarım arazilerinde, işyerlerinde, zindanlarda direnen kadınlar gibi. Jin, jiyan, azadî şiarını evrenselleştiren Jîna Mahsa Amînî gibi, Deniz Poyraz gibi, Filistin’den Rojava’ya Afganistan’dan Amerika’ya, Fransa'dan Arjantin’den Şili’ye, İran’a kadar erkek egemenliğine boyun eğmeyen, isyanlarını haykıran kadınlar gibi, biat etmeyen inat eden kadınlar gibi. Selam olsun mücadelede yitirdiğimiz bütün kız kardeşlerimize. Selam olsun yoldaşlarımıza, onları saygıyla anıyoruz, bayraklarını asla yerde bırakmayacağız” diye konuştu. 
 
‘İKTİDARIN DÜŞMAN SİYASETİ NEDENİYLE’
 
AKP’nin kadınları eve hapsetmeye çalıştığını ifade eden Hatimoğulları, “Sadece son 2,5 yılda bin 79 kadın erkekler tarafından katledildi, her gün en az bir kadın katlediliyor. Kadın cinayetlerinde kaybettiklerimiz yaşamlarını tesadüfen kaybetmiyor. Onlar erkek egemen anlayışın sonucu katlediliyor, bu iktidarın düşman siyasetinden dolayı katlediliyor, cezasızlık siyasetinden dolayı katlediliyor. Kadınlar diyor ki ‘Benim can güvenliğim yok; eşim, kardeşim, abim, sevdiğim insan ya da hiç tanımadığım bir erkek tehdit ediyor, koruma verin’ diyor ama devlet koruma vermiyor. Devlet korumadığı için kadınlar katlediliyor. Erkek yargı kadın katillerine haksız tahrik indirimi uyguladığı için kadınları katleden erkekler elini kolunu sallayarak 3-5 sene sonra dışarı çıktığı için kadınlar her gün katledilmeye devam ediyor. AKP iktidarı ortaklarıyla beraber farklı cinsel yönelimlere sahip insanları nefret suçlarının hedefi haline getirdiği için onlar katlediliyor. Kadın yaşam özgürlük şiarımızı dilimizden düşürmedik. Bizler yaşam hakkımız için mücadelemizden bir an bile geri durmadık, buradan bir kere daha haykırıyoruz; Kadın Yaşam Özgürlük, Jin Jiyan Azadî, Mara Haye Hirriye ve bu mücadele başarıya ulaşana dek bu sloganlar sokaklarda yankılanmaya devam edecek” ifadelerini kullandı. 
 
‘HESABINI BİZ SORACAĞIZ’
 
Devam eden bütçe görüşmelerine de değinen Hatimoğulları, “Kadınlar bu ülkede ve dünya ölçeğinde gittikçe yoksullaşıyor. Dünya sermayesinin sadece yüzde 1’ine kadınlar sahip. Sermayenin yüzde 99’unu erkekler yönetiyor. Kadınların yoksulluğuna merdiven altı işçilik, evde parça güvencesiz ve düşük ücretle çalışmak ekleniyor. Evde pişmeyen yemeğin hesabı bizden soruluyor, oysa pişmeyen yemeğin hesabını sistemden soracaksınız. Çocuğumuzun yatağa aç girmesinin nedeni de bizden soruluyor. Oysa bunun nedeni bu sistem ve ekonomiyi yöneten iktidarın kendisidir. Hesabını da bizim onlardan sorması lazım” diye belirtti. 
 
KADIN BAKANLIĞI BÜTÇESİ
 
Hatimoğulları, sözlerini şöyle sürdürdü: “Depremde çadırlarda konteynerlerde yaşamak zorunda kalan kadınların, oradaki hayatı da inşa etmek ve kurmak yine biz kadınlara kaldı. Bakın geçen bir video yayınlandı. Kadınlar bu yağan yağmurda terlikle dolaşıyor Bu devlet depremzede kadınlara bir ayakkabı bile vermedi. Bir ayakkabı verecek gücü olmayan bu devlet depremin rantını kapmaya çalışıyor. hayatın gerçekleri böyle iken mecliste bütçe görüşmelerinden de bahsettim. İnanın sevgili kadınlar, bu bütçede kadının adın yok, çocuğun yok, farklı cinsel yönetimlere sahip insanlar yok, engelli yok, engelli kadınlarsa hiç yok, deprem formalite icabı var. Bu bütçe toplumsal cinsiyete ve insana duyarlı olmayan bir bütçe. Bu bütçede ne var. bu bütçede sermaye var, yandaşa kaynak var, yolsuzluklara kapı aralamak var, var da var. Biz bütçemizi kendi ellerimizle yapacağız. Komisyon aşamasında her bakanlığın bütçesi ayrı ayrı görüşülüyor ya işte sevgili kadınlar, biz HEDEP’li kadınlar olarak programımızda çok önemli bir noktanın altını çizmek isterim. Biz kadın bakanlığı kuracağız ve kadın bakanlığının bütçesi ayrı görüşülecek.
 
 HAKKIMIZI OLANI ALACAĞIZ
 
Kadınların görünen ve görünmeyen ev emeğinin sömürüsüne son vermek için mücadele ediyoruz. Bunun için erkek egemen sistemin, kapitalizm ve ortaklığına son vereceğiz, eşit işe eşit ücret mücadelemizi sürdüreceğiz ve bunu başaracağız. Kreş ve yaşlı bakım evlerini kuracağız. Kadın istihdamını sağlayacak kooperatiflerin önünü açacağız. Kış koşullarında depremzedelerin yaşadıklarını çözüme kavuşturana dek hep toplantımızda sorunlarını dile getirmekten, gündem yapmaktan hiç geri durmayacağız. Son sözüm şudur, bütçeden biz kadınlar hakkımızı olanı söke söke alacağız.
 
EVE HAPSETMEK İSTİYOR
 
Sevgili kadınlar, kız kardeşlerim. Bu iktidar kadınlara o kadar kötü davrandı ki, o kadar büyük kötülükler yaptı ki bize, kendi elleriyle inşa ettikleri yapılandırdıkları İstanbul Sözleşmesi’nden bir gece ansızın vazgeçtiler. Şimdi ortaklarıyla beraber 6284 sayılı kanuna göz dikmişler, nafaka hakkımıza göz dikmişler, sadece bununla mı yetiniyorlar. Hayır biz kadınları tamamen eve hapsetmek istiyorlar. Kamusal alandan, işten, okuldan, her yerden alıp bizi evlerin içine hapsetmek istiyorlar. Diyorlar ki ‘elinizin hamuruyla erkek işine karışmayın.’ Mantıkları tamamen bu. Biz de onlara diyoruz ki ‘Ey Erdoğanlar, Erdoğancıklar, ey kendini siyasetin merkezinde Kaf dağında sanan erkekler, erkek eşitliği fıtrata aykırı diyenler bizler köhnemiş zihniyetlerinizle sonuna kadar mücadele edeceğiz. Kadın erkek eşitliği fıtrata aykırı değil. Onların karanlık zihniyetine aykırı, o karanlık zihniyetle hep beraber birlikte mücadele edeceğiz. 
 
AYNI YERDEYİZ
 
Sevgili kadınlar ve özellikle ekranları bizi dinleyen HEDEP’e hiç oy vermemiş kadınlara seslenmek istiyorum. Bahsini ettiğim yasal değişiklikler gerçekleştiği zaman sadece biz belli bir kesimin kadınları etkilenmiyor. Herkes etkileniyor. AKP’ye ve diğer siyasi partilere oy veren kadınlar da etkileniyor. Nafaka hakkımız elimizden alındığı zaman hangi partiye mensup olduğunun, her hangi etnisiteye bakılmaksızın bütün kadınların elinden alınmış oluyor. Bu iktidar son genel seçimlerden sonra düğmeye bastı ve kadınları daha çok ayrıştırmak için politika geliştiriyor. Biz kadınları başörtümüzle, kılık kıyafetimizle, eteğimizin boyuyla birbirimizin arasına nifak tohumu ekmeye ve ayrıştırmaya çalışıyorlar. Başörtümüzü ve eteğimizin boyu onların siyasi malzemesi değil. Siyasi malzeme olarak kullanmalarına asla izin vermeyeceğiz. Başörtüsü mücadelesi veren kız kardeşlerimize vakti zamanında Türkiye kadın hareketi ve Kürt kadın hareketi ortak bir dayanışma gösterdi. Biz HEDEP’li kadınlar olarak aynı yerdeyiz. 
 
EL ELE VERMELİYİZ
 
Herkesin kılık kıyafetinde özgür olma hakkı vardır, bunu hiç kimse siyasi malzeme haline getirmeye sakın ola kalkmasın. Kıyafetlerimizi, yaşam tarzlarımızı ne AKP ne HÜDA-PAR belirleyemez. Kadınları bölmek isteyenlere karşı daha güçlü bir dayanışmayı başı kapalı ya da örtülü fark etmez bütün kadınlar olarak ortak şekilde vereceğiz. Buradan özellikle başörtülü kız kardeşlerime seslenmek istiyorum. Başımız açık ya da kapalı olabilir, eteğimiz uzun ya da kısa olabilir önemli değil. Biz kadınlar özgürlüklerimiz için bir arada olmalıyız, dayanışmayı büyütmeliyiz, el ele vermeliyiz, bu iktidarı alaşağı etmeliyiz. 
 
GÖZ DİKTİLER
 
Sevgili kız kardeşlerim bugün konuşacak çok şeyimiz var, bir kadın grubunu yapıyoruz, o kadar çok sorunumuz var ki. Kadınların siyasetteki yeri. Bakın biraz önce bahsettiğimiz AKP iktidarı ve diğerleri kadınların siyasetteki temsil oranını o kadar düşük tutuyorlar ki ve mevcut kadın milletvekillerine kürsüde doğru dürüst söz vermiyorlar. Biz defalarca o parlamento kürsüsünden ifade ettik. Kadınlar daha çok söz kullanmalı. Kadınlar siyasette daha belirleyici olmalı diye bununla ilgili konuşmalarımız olmuştu. Bu iktidar kadına o kadar düşman bir iktidar ki HEDEP’li kadınların, Kürt kadın hareketi ve Türkiye kadın hareketinin el ele vererek geliştirmiş olduğu eş başkanlık ve eşit temsiliyet sistemimize göz diktiler. Koca koca adamlar diyor ki, siyaseti biz yaparız, adamlar olarak yaparız diyorlar ve bize müdahale ediyorlar. 
 
ERKEK ARTI ERKEK DEMEK
 
Bu hafta biliyorsunuz Erdoğan 50+1’i gündemleştirdi. Günlerdir basın sadece bunları yazıyor. Erdoğan anayasayı buruşturulacak kağıt, canı istediğinde oynanacak oyuncak zannediyor. 50+1’i sen getirdin. Tek adam rejiminin inşa edilmesi için AKP iktidarı otoriter rejimin öncülüğünü yaptı. Onun şahsi öncülüğü senin şahsında cisimleşmiştir. 50+1 bizim için erkek+erkek demektir. Bu 40+1’e de inse erkek+erkek demektir. O nedenle bizler HEDEP olarak bütün siyasi partilerin doğrudan temsil hakkını savunduğumuzu buradan ifade ediyorum. Demokratik bir sisteme ihtiyacımız var. Erdoğan’ın oyları düştüğü için anayasada oynama meselesine ihtiyacımız yoktur. Bu nedenle bu tartışmalar içinde bu şekilde yerimizi alacağız.
 
SALTANATLARINI YIKARAK YAPACAĞIZ
 
Biraz önce izlediğiniz sinevizyonda Sevgili Gültan Kışanak ne güzel söylemiş değil mi? ‘And olsun ki biz kadınlar en büyük kariyerimizi sizin saltanatınızı yıkarak yapacağız’ demişti. Buradan cezaevlerinde siyasi rehine tutulan bütün kadınlara, Gültan’lara, Figen’lere, Sebahat’lere, Ayla’lara, Hüda’lara, Semra’lara ve adını sayamadığımız bütün siyasi rehine kız kardeşlerimize ve yoldaşlarımıza selam ve sevgilerimizi gönderiyorum. Ve and olsun ki en büyük kariyerimizi onların saltanatını yıkarak yapacağız. 
 
EN İYİ BİZ KADINLAR BİLİRİZ
 
Savaşların bitmek bilmediği çok acılı bir coğrafyada yaşıyoruz. Kürtlerin özgürlük mücadelesi 40 yıldır devam ediyor. Kürt halkı çözüm dedikçe bu iktidar ne yazık ki savaş dedi, çatışma dedi, daha çok tecrit ve asimilasyon dedi. İsrail de Filistin halkına aynısını yapıyor, fark eden hiç bir şey yok. Savaş yıkıcıdır, acıdır, kandır, gözyaşıdır. Bunu en iyi biz kadınlar biliriz. Çünkü bunun bedelini en fazla biz kadınlar ödüyoruz. Ankara'nın göbeğinde kaçırılan Êzidî kız çocuklarının nasıl satıldıklarına hep birlikte tanıklık etmedik mi? Göç eden kadınlar, çocuklar, çektikleri acılar, sınırların tellerinde sadece tenleri değil ruhları paramparça oluyor o sınırları aşarken o kadınlar. Yine aynı kadınlar ve çocuklara Akdeniz'in derin suları mezar olmuyor mu? İşte savaş budur. Nusra'nın IŞİD’in eline düşen kadınlar 21. yy adeta köle pazarında satılıyorlar. Bunlar yetmiyor aynı zamanda fidye için de kadınlar kullanıyorlar. Kürtlerin çocuklarının cenazeleri kargo ile gönderiliyor, mezarları tahrip ediliyor. 
 
BARIŞIN ELLİNİ TUTMAK
 
Bugün Uğur Kaymaz’ın ölüm yıl dönümü, Uğur Kaymaz’ın da mezarı tahrip edildi. Ben burada onları saygı ile anıyorum. Bütün bunlara rağmen, Kürt anaları diyor ki acımızı çok büyük, bu Kürt halkı için ödediğimiz bedeldir. Kürtler onurlu bir barışa kavuşana dek mücadelemiz devam edecek. Yani yaşadıkları bütün acılara rağmen analar hala barış diyor. Bu ne büyük onur, bu ne büyük mücadele azmi. Biz kadınlara Türkiyeli kadınlara Türk, Kürt, Arap, Çerkes bütün halklardan kadınlara düşen en önemli görev, barış analarının uzattığı barış elini hep birlikte tutmak, barışı haykırmak, bunun mücadelesini vermektir.
 
YARIN OLACAKMIŞ GİBİ
 
Sevgili kadınlar,  sevgili kız kardeşlerim, değerli katılımcılar önümüzde yerel seçimlerdeki tutumumuzu önceki toplantılarda açıklamış olduk. Bu çağrıyı yapmak istiyorum. Lütfen hız kesmeden seçim yarın olacakmış gibi hep birlikte çalışmalarımızı sürdürelim. HEDEP’ten önce geleneğini sürdürdüğümüz siyasi partiler, 3 kadın temsiliyeti ile yola çıkmıştı. Şimdi ise kadınlar yüzde 50 temsil ediliyor. Kota sistemi geldi bu partiye. Kota sistemi bütün topluma model olma konusunda çok iddialı. Geldiğimiz aşamada yerinden ve yerelden demokrasiyi esas alarak kadın özgürlükçü yerel yönetimler paradigmamızla eşit temsiliyet ve eş başkanlık modelimizi hayata geçirdik. Kadın Daire Başkanlıkları, Kadın Müdürlükleri oluşturduk. Bu müdürlükler bünyesinde kadın eğitim ve ekonomi birimleri oluşturduk. Kadına yönelik şiddetle mücadele için merkezler oluşturduk, kadın sığınakları oluşturduk. Binlerce kadın bu merkezlerde ücretsiz verilen psikolojik danışmanlıktan hukuk desteğinden faydalandı. Şiddet gören kadınların kendi yaşamlarını idame ettirebilmesi için çok önemli çalışmalara imza attık. Kadın merkezlerinde meslek edindirme kursları açtık açtığımız kurslarda binlerce kadın meslek edindi. Kadınların üretimde yer almasını sağlamak için, üretim alanları oluşturduk, bu ürünlerin aracısız satılabilmesi için kadın semt pazarları, mor marketler oluşturduk. İşte biz belediyeleri böyle yönettik. İşte belediyeleri yönetme böyle olmalıdır. Ama kayyımcı zihniyet belediyelerimizin bu şekilde yönetilmesini engellemek için atanmış olan bir rejime dönüştü ve kayyım sistemi açtığımız bu kadın kurumlarını ve oluşturduğumuz bu çözüm yöntemlerinin hepsini yok etmeyi hedeflediler.
 
HER KAPIYI ÇALALIM
 
Buradan kayyımlara diyoruz ki Sayıştay’daki halinize bakın, yolsuzluklarınıza, hizmetsizliğinize bakın. İşte kayyım bu demektir. Rüşvet diz boyu kayyımlarda. Bizlerin bütün bunları topluma çok iyi anlatması lazım. Belediyelerimizde bugüne kadar neler yaptığımızı, kayyımın ne demek olduğunu hepsini tek tek anlatmamız lazım. Ey kendini kaf dağlarında zanneden sahte muktedirler, halkımızın evi olan belediyeleri kendi tasarruf alanlarında göremezsiniz. Biz kadınlar bu yerel seçimlerde kayyımcı talancı zihniyetten hesap soracağız. Bizim olanı kesinlikle geri alacağız. Yok etmeye çalıştıkları üzerine daha fazlasını ekleyerek belediyelerimizi yeniden inşa edeceğiz. Kadın düşmanı kayyımcı zihniyeti kesinlikle göndereceğiz. Kadın odaklı yerel yönetimlerin nasıl olacağını Türkiye’ye ve bütün dünyaya bir kez daha göstereceğiz. Bunun için bu seçimlerde bizlere büyük görev ve sorumluluklar düşüyor. Büyük bir kararlılıkla hazırlanmalıyız. Özellikle analarımıza seslenmek istiyorum. Sizden rica ediyorum her biriniz kendi mahallesinde kendi sokağında çalmadık kapı bırakmasın. Tek tek komşularımıza gidelim. Bazen şöyle bir kanıya sahip olabiliyoruz ‘bu aile bize oy vermez’. Kime oy verdiğine bakmaksınız her kapıyı çalalım şimdiden gidelim ki hazırlıklarımızı yetiştirelim. Mutlaka kapılarını çalalım ve onlara her şeyi tek tek anlatalım. Belediyelerimizin elimizden nasıl alındığını tek tek anlatalım. Eş başkanlarımızı ön seçimle nasıl belirleyeceğimizi tek tek anlatalım. 
 
BELEDİYELERİMİZİ AKP ATANMIŞI YÖNETEMEZ
 
Belediyelerimizi AKP’nin kaymakamı, valisi, atanmışı yönetemez. Bunu tek tek anlatalım. AKP ile ortakları ve özellikle Kürdistan’daki ortağı buna önem vermiyor ve görmüyor olabilir. Görseydi kayyım atamazdı, Kürdistan’daki ortak, iyi ki kayyım atanmış diye sevinmezdi. Kürtler bu ülkenin kadim halkıdır, asli yurttaşıdır. Bakın Ankara’da, Konya’da belediye seçimleri olduğu zaman seçilmiş belediye başkanı bu belediyeyi yönetemez diyorlar mı? Demiyorlar. Ama Kürdün seçtiği belediye için bu hakkı kendilerinde görüyorlar. Ama buna haklarının olmadığını, bütün halkımıza anlatmalıyız. Hakkımız olanı almak için büyük bir birlik kurmalıyız. Buradan sizlere soruyorum. Kapı kapı dolaşacak mıyız? Kürdistan’da girmediğimiz ev kalmayana kadar dolaşacak mıyız? Biz, eş başkanlar MYK ve PM olarak kentlerimizi tek tek dolaşmaya başladık. Halkımızla birlikte toplantılarımıza şimdiden başladık. Bizler mutlaka başaracağız, bundan hiç kimsenin kuşkusu olmasın yeter ki gece gündüz demeden emek verelim.  
 
ASLA VAZGEÇMEYECEĞİZ
 
Bin bir bedel verdik bugünkü kazanımlara erişmek için. Kazanımlarımızdan hiç bir zaman vazgeçmedik, asla vaz geçmeyeceğiz. Tam tersine yeni kazanımları eklemek için mücadelemizi daha fazla büyüteceğiz. 25 Kasım’da vazgeçmiyoruz, her yerdeyiz şiarıyla Türkiye’nin Kürdistan'ın her yerinde olacağız kadınlarla beraber. İrademizi tanımayan bizi eve hapsetmek isteyen erkek ittifakına karşı en geniş kadın ittifakının özgürlük ruhuyla karşılık vereceğiz. Sözlerimiz tamamlarken, bir önceki dönem vekilliğimiz yapmış olan sevgili Filiz Kerestecioğlu’nun kaleme aldığı ama Türkiye'deki bütün kadınlara mal olmuş şarkının sözleriyle tamamlayacağım. ‘Susmamız, oturmamız, hep boyun eğmemiz, hayatı seyretmemiz istendi bugüne dek. suskunduk ve bekledik, yaşandı seyrettik, sonunda yeter dedik. Bir daha susmayana dek kadınlar vardır, kadınlar her yerde. Vardık, varız, var olacağız.’”
 
‘YAŞAMLARIMIZA TEHDİT’
 
Hatimoğulları’nın ardından Van Star Derneği’nden Serap Güvenç de söz aldı. Güvenç, “Bu ülkede yaşamak için erkek şiddetine, erkek devlet şiddetine karşı mücadele etmemiz, en temel hakkımız sokaklardan çekilmemiz, birbirimizle dayanışmaktan vazgeçmemiz mümkün değildir. Cinsiyetçi söylemler üreten ve kadın düşmanı politikalar iktidarın kendisi bizim için bir hak ve özgürlük sorunudur. Haklarımızı gasp etmek ve yaşam alanlarımızı daraltan erkek adaleti ve politikaları ile yaşamlarımıza tehdit. Kadın kırımına varan cinayetler, taciz ve tecavüzün artması ülkenin en acil ve yakıcı sorunlarının başında gelmektedir” dedi. 
 
BAŞARACAĞIZ
 
Grupta Kürtçe konuşan Barış Annesi Narin Yalçın ise, evlerinin yakıldığını ve zorla köylerinden çıkarıldıklarını paylaştı. Yalçın, barış istediğini yineledi. Kanın durmasını istediğini söyleyen Yalçın, “Özgür olmak istiyoruz. Dilimizin ve halkımızın davasını veriyoruz. İnanıyorum ki başaracağız" dedi. 
 
 

Diğer başlıklar

13:27 Yiğit'in taziyesine kitlesel ziyaret
13:19 'Esas duruş' dayatmasını reddeden tutsak, 10 gardiyan tarafından darp edildi
13:13 Mehmet Güler ve Rojhat Özdel için adalet istendi
13:11 Cumartesi Anneleri Hüseyin Taşkaya’nın akıbetini sordu
12:28 İstinaf da 'yetki davası'nda DİSK Basın-İş'i haklı buldu
12:26 Barzani: Sürece her anlamda katkı sunmaya hazırım
Talabani: Barış ve demokrasi umudu için atılan her adımı savunuruz
12:01 Îlham Ehmed: Kendimizi Türkiye’de, Türkiye’yi burada görmek istiyoruz
11:26 15'inci İnsan Hakları Film Günleri başlıyor
11:18 Boşanmak isteyen kadın ve kız kardeşine saldırı
11:07 Abdullah Öcalan: Demokratik toplum sosyalizmi temelinde kurtuluşa yürüme zamanı
10:53 ‘Uluslararası konferasta’ barış deneyimleri tartışılacak
10:38 Uluslararası konferans: Abdullah Öcalan’ın demokratik paradigması büyük bir çözümdür
10:30 Osmaniye'de kaza: Çok sayıda ölü ve yaralı var
09:41 Dilan Karaman’ın ölümüne dair açılan soruşturma ne aşamada?
09:31 DAİŞ Suriye'de yeniden varlık gösteriyor
09:13 Kuvvetli yağış ve rüzgar uyarısı
09:12 ‘Katıldığı sınav bulunmadı’ iddiasıyla 30 yıllık tutsağın tahliyesi 9 ay ertelendi
09:11 1 ayda 4 kez hastane sevk edildi: Artık beni hastaneye götürmesinler
09:09 Her Yer Çocuk Derneği gönüllüsü: İktidarın politikalarıyla çocukluk kısalıyor
09:08 Wan-Bedlîs-Colemêrg Eczacılar Odası Başkanı: Fiyat belirsizliği ilaçları vurdu
09:07 'Savaş engelliliği artırıyor, barış için mücadele edeceğiz'
09:07 Kayyıma gerekçe yapılan davadan beraat etti: Belediye iade edilmeli
09:06 Avukat Özdemir: 11'inci Yargı Paketi beklentileri karşılamadı
09:05 ÖHD'li Kantarci: Abdullah Öcalan'ın özgür yaşar ve çalışır koşulları sağlanmalı
09:04 Türkdoğan: Komisyon raporunun en önemli başlığı entegrasyon olacak
09:04 Licêlilerden 'fuhuş ağına' karşı birlik çağrısı
09:03 31 yıllık tutsağı arkadaşı anlattı:Yaşamını halkının mücadelesine adadı
09:02 Kırmızı halısız festival
09:00 06 ARALIK 2025 GÜNDEMİ
05/12/2025
23:34 Rojin Kabaiş’in telefonu 10 gün içinde İspanya’ya gönderilecek
22:56 BM: Gazze'de insani kriz kritik seviyede
22:38 Suriye Geçiş Hükümeti’ne bağlı silahı grup, Alevi türbelerini yaktı
22:06 Abdullah Öcalan'dan komisyona: Görüşme tarihidir
21:37 Provokatör polis açığa alındı
21:27 Barış paneli: Daha somut uygulamaların tartışılması gerekiyor
21:06 Licê’de fuhuşa karşı çalışmalar 5’inci gününde
20:52 Tetwan’da Zîn Kadın Dinlenme Merkezi açıldı
19:35 SAMER araştırması: Katılımcıların yüzde 70'i boykotu etkili buluyor
19:25 Alevi katliamına karşı birlik olma çağrısı
19:17 30 yıldan sonra tahliye edildi: Artık Kürt halkının özgürlüğünün zamanı
19:08 Erxenî'de kavga: İki kişi hayatını kaybetti
19:01 İşçilerin hak arayışı 129'uncu gününde
18:15 Ferdi Zeyrek davasında tahliye
18:08 İstanbul’da yapılacak konferansın hazırlıkları tamamlandı
17:34 Son bir yılda 85 çocuk işçi yaşamını yitirdi
16:40 Gazeteci Aykol’un tedavisi antibiyotiklerle sürüyor
16:30 Cizîr’de Kezi Dayanışma Mağazası açıldı
16:29 ÇHD: İdare ve Gözlem Kurulları lağvedilmeli
16:20 Kadri Bağdu'nun anısına 'Yara' belgeseli yayımlandı
16:05 Kadınlardan uyuşturucu ve fuhuşa karşı ortak mücadele çağrısı
15:30 İzBB işçileri, eylem takvimini açıkladı
15:29 Rapçı Barody madde bağımlılığına karşı şarkı besteledi
15:26 'Hasta tutsak Yıldırım tahliye edilmeli'
14:42 Şerzan Kurt öykü ödülü sahiplerini buldu
14:41 Sosyolog Holloway’den Asrın Hukuk Bürosu’na ziyaret
14:39 BM ve AK'ye Suriye'deki katliamlara karşı sorumluluk alma çağrısı
14:11 Neslihan Şedal hakkında beraat kararı
13:49 Îlham Ehmed de İstanbul’daki konferansta konuşacak
13:44 BES'ten 'adil ücret' çağrısı
12:56 HPG'li Ali Kaya'nın taziyesine kitlesel ziyaret
12:34 Ajanlaştırma baskısı ve takip tacizine suç duyurusu yapılacak
11:54 Filozof Bourg: Kürtlerin siyasete aktif katılımı demokratikleşme için zorunlu
11:41 Eğitim Sen: MESEM iktidarın eğitimi piyasalaştırma politikasıdır
11:36 İmralı görüşmesini anlattı: Bir güç orduya katılacak, diğer güç asayişi sağlayacak
11:22 Abdullah Öcalan’dan Mexmûr Kadın Meclisi Konferansı’na mesaj
11:12 Barış ve Demokratik Toplum Konferansı'na kimler katılacak, neler tartışılacak?
10:39 Kayyım atama davasında beraat
10:34 Bahis soruşturmasında 46 kişi hakkında gözaltı kararı verildi
10:02 Ebru Günay: Kürt sorunu uluslararası zeminde tartışılacak
10:00 11. Yargı Paketi Adalet Komisyonu'nda kabul edildi
09:22 Siyaset bilimci İnsel: Bütüncül hukuk ikili hukuk yapısına son vermektir
09:21 KYK yurdundan ‘çalışmayan kombi’ savunması: Mülk sahibi yaptıracak
09:20 Katı atık toplayıcısı: Barışın gelmesi refah ve huzurun gelmesidir
09:19 DAD Eş Genel Başkanı: Abdullah Öcalan’ın toplumla buluşacak koşulları oluşturulmalı
09:17 Hedef iki milyon palamudu toprakla buluşturmak
09:16 'Koza Altın Bergama için yeni bir facianın habercisi'
09:15 Bölgesel savaşlar ve fahiş fiyatlar Wan turizmini vurdu
09:14 Wan'da festival: Müzik özgürleştirir, barış büyür
09:13 İntihara sürüklenen kadının dosyasında şüphelilere tahliye
09:12 Licê'deki kadınlardan 'fuhuş çetesine’ tepki: Herkes ayaklanmalı
09:10 Amed Uluslararası Film Festivali: Sanatla iç içe olalım
09:05 'Hasta tutsaklar kaderine terk edildi'
09:02 Zenobia'nın kenti Palmira'daki tahribatı görüntüledik
09:00 05 ARALIK 2025 GÜNDEMİ
04/12/2025
23:57 ABD'den Venezuela'ya yönelik seyahat uyarısı
22:44 Licê’deki fuhuş çetesine karşı çalışmalar sürüyor
21:29 TİP'li gençlerin tutuklanması protesto edildi
21:21 Madenciler anıldı: Çıkış yolu direnişlerin birleşmesinde
21:17 AKP'li belediye 3 sokağı borç karşılığı sattı
21:14 DEM Parti komisyon üyeleri: Görüşme içeriği bağlamından koparıldı, tamamı paylaşılsın
20:37 Güngören’de 6 katlı binada patlama
20:32 'Hakime rüşvet suçlaması, eşine 9 milyon TL avukatlık ücreti kararı' haberine erişim engeli
20:24 DEM Parti’den tarım işçisi kadınlara ziyaret
20:17 DEM Parti komisyona sunacağı raporunun ana hatlarını paylaştı
19:30 'Barış ve halkların kardeşliği inşa edilmeli'
19:25 Abdullah Öcalan: Sürecin başarıya ulaşması için tüm gayretimi ortaya koyuyorum
19:06 BM’den Sudan’daki iç çatışmanın durdurulması çağrısı
19:01 MSD: Krizden çıkmanın yolu diyalog
17:47 Dilovası’nda 7 işçinin yaşamını yitirdiği yangına ilişkin rapor hazırlandı
17:46 Komisyonda 'tutanak' krizi
17:15 İsrail'in saldırıları sürüyor
17:11 MHP'li Yıldız: İmralı görüşmesi çok olumlu geçti
17:01 Ayşegül Doğan: Tutanaklar açık biçimde okunmalıdır
16:56 Gazeteci Aykol’un durumu stabil
16:52 Kınık Merası'nın statüsünün değiştirilmesine tepki
16:51 AKP: Kayyum uygulaması düşmeli
CHP: TMK değişmeli, eşit yurttaşlık sağlanmalı
16:37 İHD ve TİHV İnsan Hakları Haftası programını açıkladı
15:24 HPG'li Can'ın taziyesine kitlesel ziyaret
15:07 Wan'da şüpheli kadın ölümü
15:06 Tutuklanan öğrencilere destek eylemi: Talepleri taleplerimizdir
14:14 Zınar Altuntaş hayalini gerçekleştirdi
14:07 Komisyonda tutanakların okunmasında 'fikir' ayrılığı
14:01 Komisyon ‘İmralı ziyareti’ gündemiyle toplandı
13:19 AP Türkiye Raportörü Amor DEM Parti'yi ziyaret etti
13:06 Mêrdîn’in gizli cenneti Qurdîs’te sonbahar görüntüleri
13:03 DEM Parti Eskişehir'de halk toplantısı düzenleyecek
13:01 Artuklu Üniversitesi’nde ‘kişiye özel kadro’ alımı mahkemeden döndü
12:27 Kurtulmuş: Mühim olan İmralı ziyaretinin komisyon ile paylaşılması
12:26 BM Güvenlik Konseyi'nden Suriye’ye ilk resmi ziyaret
12:24 Tahliye edilen 30 yıllık tutsak: Kürtler özgürlüğüne kavuşacaktır
12:23 AB Komisyonu Rusya'yı kara listeye aldı
11:50 İSİG Kasım ayı raporu: 216 iş cinayeti yaşandı
11:43 Sağlıkçılar temizlikte çalıştırılmak zorunda bırakılıyor
10:04 Bahçeli'den süreç için yasal düzenleme açıklaması
10:00 Nobel Ödüllü isimler Barış ve Demokratik Toplum Konferansı’na katılacak
09:47 Ukrayna ve ABD heyeti Miami'de görüşecek
09:33 Kuvvetli yağış ve buzlanma bekleniyor
09:19 İlk ziyaretine 7 yaşında gitti, 29 yıldır cezaevindeki babasının yolunu gözlüyor
09:11 ÖHD Eş Genel Başkanı: Meseleye bütüncül hukuk çerçevesinde yaklaşılmalı
09:10 İlahiyatçı Salar: Diyanet hutbelerde süreci halka anlatmalı
09:09 Prof. Dr. Levent Köker: Çözümle Türkiye demokratikleşme sürecine girecek
09:07 TÜGVA'nın 'asimilasyoncu' projelerini kayyım finanse ediyor
09:05 Devrim komünlerle adım adım ilerliyor
09:00 04 ARALIK 2025 GÜNDEMİ
03/12/2025
23:47 Tecavüz faillerine beraat!
23:43 Stutgart’ta Alevi ve Durzi halka saldırılar protesto edildi
23:03 Çocuk ölümlerini protesto eden 16 TİP'li genç tutuklandı
22:54 Amedspor Down Sendromlu Zınar’ın hayalini gerçekleştirecek
22:50 İsrail 10 yıl sonra Lübnanlı yetkililerle görüştü
21:01 Akış’ın tutukluluğuna devam kararına tepki: Darbe sürüyor
20:37 KDP, Xebat ve Lecan’a ağır silahlı güçleri yerleştirdi
20:18 BMGK 14 yıl sonra Şam’ı ziyaret edecek
20:16 Cenevre eyleminde Abdullah Öcalan'ın fiziki özgürlüğü istendi
19:00 Şam’a füzeli saldırı
18:52 Serra Bucak’tan Ongözlü Köprü ve Hevsel Bahçeleri açıklaması
18:49 KHK eylemi: Arkadaşlarımız derhal görevlerine iade edilmeli
18:31 Asgari ücret için ilk toplantı tarihi belli oldu
18:24 TÖP üyeleri serbest bırakıldı
18:19 30 yıldan sonra tahliye edilen Çirik: Diğer tutsakların da özgürlüğü yakındır
18:03 Barış Annesi Aliye Timur son yolculuğuna uğurlandı