Demirtaş: Milyonlarca insan Abdullah Öcalan’ı halk önderi ilan etti

img

ANKARA - Kobanê Davası'nda savunmasını sürdüren Selahattin Demirtaş, "Bir kişinin halk tarafından önder olarak kabul edilip edilmediği siyasi eleştiri ve tartışma konusudur. Ama yargı konusu olamaz. Ben değil, milyonlarca insan Öcalan’ı halk önderi ilan etti” dedi. 

 
DAİŞ’in Kobanê’ye yönelik saldırılarına karşı 6-8 Ekim 2014 tarihinde gerçekleşen protesto eylemleri gerekçe gösterilerek Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkanları ve Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyelerinin de aralarında olduğu 108 siyasetçi hakkında açılan dava sürüyor. 
 
18’i tutuklu 108 ismin davası,  Sincan Cezaevi Kampüsü'nde Ankara 22'nci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından görülüyor. Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) milletvekilleri ve Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) üyesi avukatların yanı sıra çok sayıda kişi duruşmayı izledi. 
 
Tutsak siyasetçiler Sebahat Tuncel, Günay Kubilay, Ali Ürküt, Nazmi Gür ve Bülent Parmaksız, duruşma salonunda hazır bulundu. Diğer siyasetçiler ise, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla duruşmaya bağlandı.
 
Duruşma HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın esasa dair savunmasıyla devam etti.
 
'KÜRT HALK ÖNDERİ' NASIL SUÇLUYU ÖVMEK OLUYOR?'
 
Hakkındaki fezlekeler ve birleşen iddianamelere değinen Demirtaş, 19 No’lu fezlekenin PKK Lideri Abdullah Öcalan ile ilgili bir konuşması hakkında hazırlandığını aktardı. Demirtaş, "Uzun bir basın toplantısı yapmışız. Diyarbakır’da Newroz hazırlıkları yapılırken Türkçe ve Kürtçe billboardlar hazırlanmış ama valilik Kürtçe olanları yasaklamış. Aynı zamanda Newroz’u da yasaklamaya yönelik valilik kararı var. Bir basın açıklaması yaparak, Newroz’u ve Kürtçeyi savunmuşuz, Öcalan’a yönelik tepkilerimizi ifade etmişiz. Yıllardır 19’uncu Ağır Ceza Mahkemesi’nde yaptığım savunmalarda tümüyle siyasi düşüncelerimiz, siyasi eleştirilerimiz ve görüşlerimiz eleştiriliyor. Nasıl suçluyu övmüşüz? Nasıl şiddet propagandası yapmışız? Hiçbir fezlekede somut bir yaklaşım yok. Abdullah Öcalan’a 'Sayın Kürt Halk Önderi' olarak hitap etmek nasıl suçluyu övmek oluyor; bunu tartışalım. Bir kişinin halk tarafından önder olarak kabul edilip edilmediği siyasi eleştiri ve tartışma konusudur. Ama yargı konusu olamaz. Ben değil, milyonlarca insan Öcalan’ı halk önderi ilan etti” dedi. 
 
SAVCI BUNU SUÇLAMA KONUSU YAPAMAZ
 
Hakeme yumruk atan Ankaragücü Spor Kulübü başkanının, MHP’li çete yöneticilerinin ve Kemal Kılıçdaroğlu'na yumruk atanların övüldüğüne dikkati çeken Demirtaş, şunları söyledi: "Ya da Dersim Katliamını örgütleyen komutanlardan Abdullah Alpdoğan’ı bu eyleminden dolayı övmek, suçu ve suçluyu övmektir. Topal Osman’ı övmek, bir tetikçiyi övmek suçu ve suçluyu övmektir. Biz konuşmalarımızda Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan derken neyi diyoruz; barış girişimlerini sahipleniyoruz. 93 yılından bu yana Öcalan’ın barış girişimleri var. Dışarıda da devletin muhatap olarak kabul ettiği, görüşürken devlet yetkililerinin ‘Sayın Öcalan’ diye hitap ettiği birinden bahsediyoruz. Türkiye’de tuhaf bir linç kültürü oluştu. İngilizce birine 'Sayın' diye hitap etmemek ayıptır. Mr. denir. Ben yurtdışında konuşmalarımda Öcalan derken çevirmen ‘Sayın Öcalan’ diye çeviriyordu. Dilin karakteriyle ilgilidir. Bunun krize dönüşmüş olmasının nedeni Kürt nedenidir. Bu bir siyasi eleştiri olabilir, saygı ile karşılarız. Biz Sayın Öcalan dedik diye, herkes bunu kabul edecek diye de dayatacak değiliz ama savcı bunu suçlama konusu yapamaz. 
 
KİME SAYIN DİYECEĞİMİZE BIRAKIN BİZ KARAR VERELİM
 
Kime 'Sayın' diyeceğimize bırakın biz karar verelim. Kenan Evren’e 'Sayın' demek suç mu, Esat Oktay Yıldıran’ın ismini okula verdiler. Bize de en fazla eleştiri yapılabilir, biz de cevabımızı verebiliriz. Eğer savcı bu fezleke ile Öcalan Kürt halk önderi mi değil mi diye tartışmaya girecekse o zaman bilirkişi raporu almalıdır. Bu konuda milyonlarca insanın verdiği dilekçeler meclis arşivlerinde bulunuyor. Ben Abdullah Öcalan’ı Kürt halk önderi ilan eden kişi değilim. Ben değil milyonlarca insan Öcalan’ı Halk Önderi olarak ilan etti. Mliyonlarca kişi ‘onunla görüşün sorunumuzu çözün’ diye defalarca kampanya yürüttü. Savcıların mahkemelerin bunu suç konusu yapması travmatik bir vakadır. Özgüveni olan devlet bunlarla mı uğraşır. ‘Niye sayın dedin? Niye Kürt halk önderi dedin?’ Ortada yüzyıllık devasa bir sorun var bunun içeriğini tartışmak yerine ‘niye sayın dedin? Bu ifadeler tümüyle ifade özgürlüğü kapsamındadır.
 
KÜRDİSTAN DEDİĞİM İÇİN YARGILANIYORUM
 
Şimdi bazıları diyor ya ‘Demirtaş Kürt, Kürdistan' diyor. Ben yıllardır yaptığım konuşmaları burada savunuyorum. Bazıları ilk defa duyuyor olabilir ama biz ilk defa Kürt, Kürdistan demiyoruz ki. Kürdistan dediğim için, Kürt dediğim için burada yargılanıyorum. 46 konuşmamdan yargılanıyorum, 50’ye yakın konuşmamdan yargılanıyorum. Bunların tamamı Kürt sorunu ile ilgili. Ben 12 yıllık parlamenterlik görevimde 7 yıldır buradayım. 50 defa mı konuşmuşum. Hayır, en az bin defa konuşmam var. Sadece Kürt, Kürdistan dediğim konuşmalar, Öcalan dediğim konuşmalar suçlama konusu yapılmış. Ben Soma Katliamı konusunda da çok sert konuşmuştum, niye dava açılmamış? Çünkü içinde Kürt geçmiyor. Biz Kürt olduğumuz Kürdistan dediğimiz için yargılanıyoruz.”
 
ÖCALAN BARIŞ İÇİN UĞRAŞIYOR
 
Çözüm sürecinde iktidar yetkililerinin Öcalan hakkında neler söylediğini burada ifade etmek istemiyorum, çünkü meşruiyetimi onlardan ve oradan almıyorum. Ama iki yüzlülüğün daniskası…Ne övgüler yaptılar Öcalan’a. Ben inandığım için bunları söylüyorum. Kendisi (Öcalan) ile İmralı’da görüşürken kendisine başkan dedim. Suçluyorsanız; oradan bulup çıkarın onu yargılayın. Öcalan barış için uğraşıyor, buna tanık oldum. Bu ülkedeki pek çok milliyetçiden, ırkçıdan daha fazla bu ülkenin geleceğini düşünüyor.
 
MAZLUM DOĞAN İŞKENCEYE DİRENEN EFSANE İSİMDİR
 
Zafer işareti nasıl propagandaya giriyor ya da nasıl yaparsak örgüt propagandasına girmez? Savcıya göre bazıları örgüt propagandası sayılmıyor. Savcı, burada bana hükümet komiseri görevi yüklemiş, kitleyi dağıtmamı beklemiş. Ben de bir hükümet komiseri görüntüsü mü oluştu? Saçma sapan bir iddia. ‘Gençler yükseklere tutkun olduğunuzu biliyorum’ sözümü gençleri dağa çıkmaya teşvik ettiğim şeklinde yorumlamış savcı. Bu kadar zorlama bir fezleke. Mazlum Doğan ile ifade kurmuşum. Newroz Mazlum Doğan’la anılır; çünkü Esat Oktay işkencelerini Newroz’da protesto etmiştir. Mazlum Doğan efsaneleşmiştir, çağdaş Kawa olarak nitelendirilir. İşkenceye direnen 80’lerin efsane ismidir Mazlum Doğan. Mazlum Doğan’ın işkenceye karşı direnmenin saygıdeğer olduğunu söylemem suç ise, bunun tersini savunmak işkenceyi savunmaktır. Esat Oktay’ı savunmaktır. Savcı niye Mazlum Doğan’ı savunmamdan rahatsız olmuş? Savcı tam olarak neyi savunuyor? Türkiye Cumhuriyeti işkence de yapar mı demek istiyor? Kusura bakmayın, o dönem binlerce insan işkence yapıldı. PKK’yi silaha yönelten de o işkenceler oldu. İnsanları dağa çıkaran biz değil, o işkencelerdir.
 
ESAT OKTAYI YILDIRAN'I SAVUNANLAR YARGILANMALI
 
Burada da iki yüzlülük vardır; Türkiye Cumhuriyeti bununla samimiyetle yüzleşmiyor. Diyarbakır Cezaevi müze yapıldı ve iktidar bununla övünüyor. Ahmet Türk orada işkence görenlerdendir, Ahmet Tan’ın babası orada işkence görenlerdendir, Gültan Kışanak orada en ağır işkenceleri görenlerdendir. Mazlum Doğan direnenlerden biridir. Mazlum Doğan’ın direnişi deyince suç oluyor ya da Gültan Kışanak’ın direnişi deyince suç olmuyor. Savcı neye göre ayırıyor bunları? Mazlum Doğan’ın suç olması işkenceye karşı hayatını kaybetmiş Karakoçanlı bir Kürt olması mıdır? Birileri yargılanacaksa; Esat Oktay Yıldıran’ı savunanlar yargılanmalıdır. Burada yargılama konusu yapılan Kürtlük bilincidir. Newroz değil, Nevruz kutlasaydık suçlama konusu olmazdı. O zaman Mazlum Doğan’ı anmamızı da suçlama konusu yapmazlardı. Savcıyı rahatsız eden, Newroz’un direniş ruhudur. Gençleri dağa gönderen ben değil savcıların, mahkemelerin kendisidir siyaseti tıkayanlardır.”
 
‘TELEVİZYONA ÇIKIP HAKİKATLERİ KONUŞALIM’
 
KCK yargılamalarında da Kürt siyasetçilerin “Kürt Halk Önderi” dedikleri için yargılandığını ve bunu bir konuşmasında eleştirdiğini ifade eden Demirtaş, aradan geçen onca yıldan sonra bu kez kendisinin aynı nedenle yargılandığını söyledi. “Konuşmalarımızdan dolayı yargılanıyoruz” diyen Demirtaş, fezleke konusu yapılan 2012 yılındaki bir konuşmasını okudu. Demirtaş, şöyle devam etti: "Orada senin kardeşinin Kürdistan diye bir ülkesi var, onu kabul edecek misin? Her yerin eski ismini iade edeceğiz diyorlar; Tunceli, Dersim olacakmış. Peki Kürdistan, Kürdistan olacak mı onu soruyoruz’ demişim. Aradan geçen onca yıl sonra burada aynı şeyleri konuşuyoruz. Siyaset yapma hakkı ancak böyle olabilir. Hakaret etmemek, tutuklamalar şartıyla biz bunları tartışmaya varız. Hilafet isteyene bakan çıkıp diyecek normaldir. Normaldir biz de onu yapmışız, federasyon, eyalet ve özerklik idari bir modeldir. Bunları tartışmayacaksak ne yapacağız?
 
BİRİLERİNİN HAKİKATİ ANLATMASI LAZIM
 
Gerçekten bizim dağa çıkmamızı istiyorlar. Partimizin programına güveniyoruz, kendimize güveniyoruz. Çağrı yapıyorum Recep Tayyip Erdoğan, Devlet Bahçeli, Meral Akşener, Ümit Özdağ milliyetçi cephenin ne kadar siyasi liderleri varsa bir canlı yayında buluşalım. Koşullar eşit olsun biz fikirlerimizi savunalım, onlar da istediklerini söylesinler. İddia ediyorum program sonunda demokratik özerkliğin ne olduğu çok daha iyi anlaşılır. Bizimle bu konuda başa çıkamazlar. Ne yapabilirler ancak manipülasyon yapabilirler. Bizim üzerimizde yargı baskısı kurulması da namertliktir. Bir taraf her türlü imkanı, televizyonları, yayınları kullanacak ama bir tarafı da bütün bunlardan mahrum olacak. Bir de üstüne yargı baskısı kur, tutukla. Hakikat nasıl anlaşılacak? Kimse anlatmıyor, Kürtler kendi derdini kendisi anlatıyor. Biz anlatıyoruz, bizimle hareket eden sosyalistler anlatıyor. Bizim dışımızdaki sosyalistler ve komünistler bile anlatmıyor. Biz anlatamıyoruz, diğerleri anlatmıyor, hakikat nasıl anlaşılacak? Hakikat anlaşılmadan silah ve şiddet sorunu nasıl aşılacak? Bu tartışmaların yeri mahkeme salonları değildir. Biz sınırlı imkanlarla anlatınca Kürtlerin neler yaşadığını anlaşıldı. Bunların arasında akademisyeni var, okumuşu var. Çünkü araştırmıyorlar, tek taraflı yalan yanlış beslenmişler ve birilerinin burada hakikati anlatması lazım.
 
KÜRDİSTAN’I YASAKLAMASAYDINIZ BUNLARI KONUŞMAZDIK
 
Biz bir halkız, ayrı bir halkız. Ezilmezsek, dilimiz ve kültürümüz baskılanmasa bunları dile getirme ihtiyacı da duymayız. Hatta hiç dile getirmeyiz. Biz sürekli ortalıkta ‘Kürdüz, Kürdüz’ diye ortalıkta dolaşan meczuplar değiliz ki. ‘Kürtsen övün değilsen itaat et’ gibi şeyler de yapmayız. Bunları konuşuyoruz; çünkü Kürtlerin dilini yasaklamışsın. Yasaklamazsan biz de konuşmayız. Bunu bize sorma dönüp devletine sor. ‘Ey devlet niye yasaklamışsın dillerini, Kürt, Kürdistan demeyi niye yasaklamışsın’ diye sorun. Savcılara sesleniyorum; biraz ekolojiyle, balıkçılıkla diğer alanlarla ilgili yaptığımız konuşmalara da dava açın. Onlara dava açmıyorsunuz, insanlar da sanıyor ki biz sadece Kürt ve Kürtçeyi konuşuyoruz. Onlara da dava açın onları da konuşalım. Ama Kürtçe halen yasaktır, eğitim zaten yasaktır. Almanya, Fransa, İngiltere gibi Avrupa’nın büyük devletlerinden hariç diğer bütün Avrupa devletlerinden daha kalabalık bir nüfusa sahibiz ama ismimiz mevzuatta geçmiyor. Sadece fezlekelerde ve iddianamelerde geçiyor. Biz bunları söyleyince niye suçlu oluyoruz da Nihal Atsız gibi kafatasçı birini anınca niye ırkçılık olmuyor. Adam 84 bin kişinin kafatasını ölçmüş sadece. Kendisi 'ben ırkçıyım' diyor.  
 
SİZE GÖRE SÖZ KONUSU DOLARSA GERİSİ TEFERRUATTIR 
 
Geçen ırkçı bir gazeteci yazmış: ‘Demirtaş iyice uçtu, Kürt marşından bahsediyor’ vs. demiş. Arkadaşlar getirdi okudum. Yahu ben bu marşı cezaevinden bestelemedim ki, Kürdistan sınırlarını ben belirlemedim ki. O marş 80 yıldır var Mahabad Cumhuriyeti’nden beri var. Ama bunlar cahil. Okumuyorlar, bilmiyorlar. Bir Kürdistan bölgesine gidin bakın orada dalgalanan bayrak ne, hangi marş okunuyor? Gitmişken Hewlêr’deki ticaret odasından ticaret yapan şirketlerin listesini isteyin. Yüzde 80’i MHP’li, hilal bıyıklı, tuğralı, yüzüklü o zaman belgelerine Kürdistan Bölge Başkanlığı yazıyorlar. Antetli kağıtlarının altına bunu yazıyorlar. Parayı götürürken Kürdistan var, ama burada bunları konuşunca suç. Milyon dolarları götürürken Kürdistan ne zaman Ankara’ya dönüyorlar burada Kürdistan diyeni linç ediyorlar. 10 milyon dolar sizin milliyetçiliğinden daha mı değerli? Hani söz konusu vatansa gerisi teferruat diyordunuz ya öyle değil, size göre esas söz konusu dolarsa gerisi teferruattır.
 
KÜRT MİLLİ MARŞINI DEMİRTAŞ DEĞİL, DILDAR YAZDI
 
Kürt Milli Marşı Ey Reqîb’i ben yazmadım. 1946’da Mahabad’da Dildar yazdı cezaevinde. Herhalde oradan kafalar karıştı, cezaevi olunca Demirtaş yazdı sanıyorlar. Bin yıldan beri Kürtler var. Kürtler 20 Haziran 2015’te Türkiye’ye gelmediler. Bunu inkar etmenin suç olduğunu anlatmaya çalışıyoruz. Kürtlerin dili var. Annem, dedelerim Türkçeyi doğru düzgün bilmezler. Siz onların dilini yasaklarsanız, hakaret ederseniz nasıl hisseder? Yeni nesilde asimilasyonla Kürtçe dili ortadan kalkıyor. Kürtler bir onur meselesi olarak dillerine sahip çıkıyorlar. Bütün bakanlıklara kota getirmek lazım. Kürtçe bilen memur alınması gerekiyor. Bunu yapmıyor aksine Kürtçe konuşanı kriminalize ediyor. Türkçeye ilişkin yapılan çalışmalara bakın, onlarca kurum var araştırma yapıyor, çalışma yürütüyor. Peki niye Kürtçeye ilişkin çalışma yapmıyorsunuz. Kürtler de vergi veriyor bana niye hizmet etmiyor bu devlet. Parasını veriyorum. Kürde Aleviye niye hizmet etmiyor. Bunlar ayrımcılıktır. Bütün Kürt isyanları bu ayrımcılık nedenle ortaya çıkmıştır. Bunu dile getiriyoruz. Biz sorunu şiddet sorunu olarak görüyoruz ve bunun önüne geçmeye çalışıyoruz. Biz bunu söyleyince bizi suçluyorlar, sonra gençler bunu görünce dağa çıkıyor. PKK’yi dağa çıkaran devletin bu politikalarıdır. Ben değilim. Bundan geri dönmesi gereken de devlettir, bu politikalarından geri adım atmasıdır.
 
BAŞKAN APO İLE YÜZ YÜZE GÖRÜŞÜP SELAMI DOĞRUDAN İLETİYORDUM
 
'Başkan Apo’ya selam olsun' sözlerim suçlama konusu yapıldı. Savcı bilmiyor olabilir ama ben Başkan Apo ile yüz yüze görüşüp, selamları doğrudan iletiyordum zaten. Yine PYD ile ilgili sözlerim de suçlama konusu yapıldı. Davutoğlu o zaman PYD ile görüşüyordu. Yapılması gereken şey Kürtlerin elini tutmaktır. Burada savaş naraları atan Davutoğlu’dur. barış elini tutan Demirtaş’tır. ama suçlanan Demirtaş’tır. PYD, Fırat’ın batısına geçti, kötü mü oldu? Şimdi Katil Esed’ten kardeş Esad’a dönüş var. Doğru olan bizim tutumumuzdu, yanlış olan o gün sürdürülen politikalardı. O dönem gidip bakın PYD, Fırat'ın batısına geçmiş mi o zaman Davutoğlu bön bön bakmış mı görün dedin. PYD geçtiyse Davutoğlu bön bön baktıysa ben tespit yapmışım. Sen orada tehdit ediyorsun biz de yapmayın diyoruz.
 
İKTİDARI ELEŞTİRMEK SAVCIYI NİYE RAHATSIZ EDİYOR?
 
İktidarı eleştirmek niye savcıyı rahatsız ediyor? Mesela 'sınır ötesi operasyon yap' diyen, bombaların üstüne ismini yazan belediye başkanı şiddet ve savaş propagandası olmuyor. Ama Demirtaş’ın 'barış elini tutun' sözü propagandaya dönüşüyor. Tam bir zulüm ve tam bir ikiyüzlülük. Kürtler orada toprağını IŞİD’e karşı korurken sana ne oluyor? Efendim 'terör devleti' kuruluyormuş. Hadi oradan. Türkiye Cumhuriyeti devleti nasıl kuruldu? Terörmüş! Bunu kabul etmiyoruz, siyasetimiz budur biz siyasete böyle bakıyoruz. PYD ile ilişkileri geliştirmesi gerektiğini düşünüyoruz. Ben Kürtlerin orada Amerika ile ilişki kurmasından çok memnun değilim, ama oradaki halk tercihini öyle kullanıyor. Ne yapabiliriz, ne diyebiliriz? Dönüp onlara bunu desek ‘bir gece ansızın sabah akşam geleceğiz diyorlar’ diyecekler. Ne diyebilirim? PYD ile görüşün diyoruz. Kıyamet mi kopar. Esad ile görüşün desek sorun değil, ama Kürtlerle görüşün desek kıyamet kopar. Neden?
 
TÜRK MİLLET TEZİ KÜRT İNKARI ÜZERİNE KURULMUŞ
 
Bu Kürt fobisi, Kürt korkusu düşmanlığı nasıl beyinlere nasıl bu kadar işlendi? 'Kürtlerle görüş' dediğimizde, 'PYD ile görüşün' dediğimizde kıyamet koparıyorlar. Yahu senin onca askerini öldüren adamı odasında dakikalarca ayakta bekledin. Blinken’in elini tutarken sorun yok ama ben PYD ile görüşün deyince ırkçılık tavan yapıyor. Çünkü Türk millet tezi Kürt inkârı üzerine kurulmuştur.
 
Onlar bin defa Türkiye’ye hakaret etse onlarla görüşürler ama sıra Kürde gelince devletin temelleri sarsılır. Kürt vardır dediğin anda herkes 'Türk’tür tezi ne olacak.' Sıra Kürde gelince bütün dünya bir yana Türk devletinin bekası tartışması açılıyor. Sorun Kürdün varlığı değil, bu tezin yanlışlığıdır. Sorun Kürdün kendisine 'Kürdüm' demesi değil, sorun yasalardadır. Bu inkardır. Bunun çıkarılması gerekiyor. Kürt halkıyla kardeşiz diyorsun aynı kıbleye namaz kılıyoruz diyorsun. Yahu herkesle görüşüyorsun niye Kürtler ile görüşmüyorsun? En rahat en meşru görüşülmesi gereken bizleriz.
 
BU ÜLKEYİ DÜZELTMEYE ÇALIŞIYORUZ
 
Bu ülkeyi düzeltmeye çalışıyoruz. En rahat görüşülecek olanlar bizken görüşülmeyecekler listesinin başında bir tek biz varız. Bunları niye söylüyoruz; aciz olduğumuz için değil barış sevdalısı olmak böyledir. Bugün Türkiye aydının, gazetecisinin, siyasetçisinin kullandığı dili biz kullansak iç savaşın çıkması 15 günü bulmaz. Kürt’ten ırkçılık duymazsın. Hiçbir Kürt’ten ‘Kürtsen övün değilsen itaat lafını duyamazsın.’ Mazlumdur, daha kimliğini kabul ettirecek. Mecburuz derdimizi biz anlatmak zorundayız. Karşı taraf cinnet halinde. 50 yılda şekillenen ırkçı kafaya anlatmak kolay değil. Kopsan kopulmuyor, İstanbul’da 4 milyon Kürt yaşıyor. Bağdat Hewler gibi değil. Edirne’den biz 10 bin oy alıyoruz, Tekirdağ’dan milletvekili çıkaracak duruma gelmişiz. Ne yapacağız bu Kürtleri. HDP budur, birlikte yaşam ancak böyle mümkün olabilir. Kürdistan coğrafyadır var, orayı kabul et. Sınırlarını çizmeye de gerek yok. Tarih boyunca Kürdistan’ın sınırları çizilmemiş coğrafya olarak var. Bunun inkar edilmemesini istiyoruz. Kürtlerin nüfusunun çoğu Kürdistan coğrafyasının dışında yaşıyor. Birlikte yaşamaya mecburuz. Bu mecburiyetten kaynaklı bunu gönüllülüğe dönüştürelim, mecburiyetten çıksın. Bunun yolu da bizim dilimizden kimliğimizden vazgeçmemiz değil. Devlet politikalarından vazgeçmelidir."

Diğer başlıklar

22:11 Dîlok'ta 18 saati aşan elektrik kesintisi
21:52 Dünya genelinde internet kesintisi
21:47 Türkiye'ye bağlı grupların işkence ettiği M.S. artık hareket edemiyor
21:24 Fed, politika faizini indirdi
21:19 Gebze’de çöken binanın enkazından bir kişi sağ çıkarıldı
20:05 Gazeteci Ezgi Soysal'a saldırı: Ölebilirdim
19:53 Kayyımın işsiz bıraktığı işçiler: Eve ekmek götüremiyoruz
19:04 İhraç edilen bin 700 emekçi mahkeme kararı bekliyor
17:41 Payizava’da üç kişinin katledildiği saldırıya dair bir gözaltı
17:39 25 Kasım’da gözaltına alınan 168 kadına dava
17:21 Entübe edilen Gazeteci Aykol'un kritik hali sürüyor
16:46 KESK, Meclis Komisyonu'ndan KHK'liler için yasal düzenleme istedi
16:46 DEM Parti’den ‘Yerel Demokrasi Konferansı’
16:27 Gebze'de yıkılan binada 2 kişinin cenazesine ulaşıldı
16:18 İmralı Heyeti ve Erdoğan görüşmesinin saati belli oldu
15:26 Aykol’a cezaevinden mektup: Bizi hiç yalnız bırakmadı
14:59 MSD’den Şam-Süveyda yolundaki saldırıya kınama
14:54 Almanya'da Köln yürüyüşü için seferberlik
14:36 Darp edilerek gözaltına alınan gazeteci Yıldız suç duyurusunda bulundu
14:03 Tutsak Ayşe Gökkan’dan gazeteci Aykol için mektup
13:50 Özgür Basın'ın Mamoste'si mezarı başında anıldı
13:41 Tarım işçilerini taşıyan araç kaza yaptı: 3 ölü, 12 yaralı
11:39 DEM Parti PM: Özgürlükçü yasal düzenlemeler yapılmalı
10:04 Abdullah Öcalan: Cumhuriyeti iki kritik kavşak bekliyor, ciddi olan kazanır
09:44 Sosyalist parti ve örgütlerden 'süreç' çalıştayı
09:29 Rojin Kabaiş haberimize erişim engelli
09:27 İsrail’in Gazze'ye saldırıları sürüyor: 63 Filistinli katledildi
09:19 MEBYA-DER Êlih Eşbaşkanı: Sürece rağmen taziyelere saldırı var
09:17 ÖHD Eş Genel Başkanı: Abdullah Öcalan'ın koşulları sürecin ruhuna uygun hale getirilmeli
09:16 Akademisyen Coşkun: Sürece özgü geçiş hukuku benimsenmeli
09:06 120'den 50 kiloya düşen hasta tutsak tahliye edilmiyor
09:04 Bakır, onların elinde yeniden hayat buluyor
09:04 'Kadına dönük şiddet İstanbul’dan Wan’a farklılaşabiliyor'
09:01 Akademisyen Yasemin Özgün: İktidarın adım atmaması süreci tıkıyor
09:00 29 EKİM 2025 GÜNDEMİ
08:23 Meteoroloji’den kar ve yağmur uyarısı
08:12 Gebze'de bina çöktü: Enkazda kalanlar var
28/10/2025
23:16 Tuncer Bakırhan: Cumhuriyetin 102. yılında: Nasıl birlikte yaşayacağız?
22:31 DEM Parti Kadın Meclisi'nden Hüda Kaya'ya verilen cezaya tepki
22:17 Sındırgı depreminde Manisa’da 83 yapı etkilendi
21:51 Konya'da yolcu otobüsünde yangın
21:46 Van Valiliği, 29 Ekim’i şarkıları yasaklanan Grup Yorum’un marşıyla kutladı
21:00 Ateşkese rağmen Netanyahu'dan yeni saldırı emri
20:56 Hüda Kaya hakkında tutuklama kararı
20:46 Gazeteci Hıdır Yıldız gözaltına alındı
20:28 Berçem Şaşmaz taziyesine kitlesel ziyaret
19:50 17 il için 'sarı kod' uyarısı
19:42 Kadınlardan 11. Yargı Paketi tepkisi: Yasaklara karşı birlikte duracağız
19:20 Gözaltındaki 24 öğrenci serbest bırakıldı
19:18 Muğla'da çocuk cenazesi bulundu
19:11 İşçiler direniyor: İrademizi teslim etmeyeceğiz
18:26 Hak savunucusu Halime Pejvak İran’da gözaltına alındı
18:16 CHP’li Enginyurt, hakkında taciz iddiaları olan Tekinoğlu'nu danışmanı yaptı
16:59 Emniyet müdürü şiddetten tutuklandı
16:55 Hacettepe öğrencilerine palalı saldırı protesto edildi
16:49 Eşref ve Mustafa Akyıldız için kurulan taziyeye kitlesel ziyaret
16:22 İhraç edilen emekçiler için çağrı: Tüm haklarıyla görevlerine iade edin
16:19 Gazeteci Aykol'un durumu kritik aşamada
16:06 ‘Çıplak aramaya sessiz kalmayacağız’
15:51 Emek ve Demokrasi Güçleri’nden Hacettepe Üniversitesi'ndeki ırkçı saldırıya tepki
15:07 İHD: İfade özgürlüğü yaşamsal bir öneme sahiptir
15:02 Roboskî İçin Adalet Girişimi: Barış için yüzleşme şart
15:00 ‘Ölene kadar tutsaklık ilkesi tutsakların yaşam hakkını engelliyor’
14:43 Kadın öğrencilere çıplak arama dayatmasında takipsizlik kararı
14:34 Haber-Sen TELE1'e kayyım atanmasını protesto etti
14:04 Katledilen Sevcan Demir için adalet ve duyarlılık çağrısı
14:03 Durdurma kararına rağmen geyik avı sürüyor
13:23 Manavgat Belediyesi soruşturmasında 24 gözaltı
13:08 'Kuyu Tipi' cezaevlerine ilişkin açıklama: Tutsakların seslerini duyurun
13:00 Feminist filozof Eva Kittay’dan Abdullah Öcalan’ın çağrısına destek mesajı
12:58 DEM Parti, 11 yıl önce su baskınında yaşamını yitiren 18 işçiyi andı
12:29 Amed Barosu ‘süreç’ komisyonu kurdu
11:51 İki kentte ev baskınları: En az 15 gözaltı
11:37 Cemil Bayık: Entegrasyon yasaları bir an önce çıkarılmalı
11:22 'Eşit yurttaşlık temelinde hukuki, yasal ve idari düzenlemeler yapılmalı'
10:42 Özgür Basın'ın Mamoste'si: Kadri Kaya
10:11 İranlı Prof. Dr. Mansuran: Öcalan'ın paradigması yeni bir çağın başlangıcıdır
10:03 İzmir ve Manisa'da su baskınları
10:02 Mêrdîn Baro Başkanı: Güven için Meclis artık adım atmalı
09:57 'Ukrayna Savaşı Rusya'da iç dengeleri tetikleyebilir'
09:51 DBP'den 'süreç' için kapsamlı eylem planı
09:46 ‘Tecrit altında barış sürecinin işlemesi mümkün değil’
09:39 Türkdoğan: ‘Şiddet’ bahanesi kalmayan iktidar adım atmazsa teşhir olur
09:36 Hasta tutsak Çam günde 17 ilaçla hayata tutunuyor
09:34 EMEP Genel Başkanı: Taraflara eşit koşullarda görüşme şansı tanınmalı
09:31 DİSK Basın İş Genel Başkanı Dedeoğlu: Yüzde 95’lik medya gücü iktidara yetmiyor
09:31 Gabar Dağı’ndaki ağaç kıyımı Sêrt tarafına kaydırıldı
09:28 Koma Amed: Burada ilk güne döndük, Evdilmelik Şêx Bekir’i hissederek
09:13 Eğitim Sen Kadın Sekreteri: Cezasızlık çocuğa yönelik suçları yaygınlaştırıyor
09:03 Wan'da 21 ayda 2 bin 299 kadın ve çocuk hedef alındı!
09:02 Cumhuriyet’in 102’nci yılı: Tek güvence kadın kurtuluş hareketi
09:00 28 EKİM 2025 GÜNDEMİ
08:12 Dêrik Zeytin Festivali’nde binler buluştu
08:07 Adana'da bir kadın katledildi
27/10/2025
23:01 Balıkesir'de 6.1 büyüklüğünde deprem
22:20 BM'den PKK'nin kararına dair açıklama: Tüm taraflar iyi niyetle hareket etmeli
21:15 Süveyda’ya 12 kez dron saldırısı düzenlendi
21:11 Irkçı saldırıda yaralanan arkadaşları için hastaneye giden öğrencilere gözaltı
20:22 Papa 14. Leo Türkiye'ye geliyor
20:09 Türkiye 44 Eurofighter savaş uçağı alacak
20:02 Wan-Colemêrg yolunda kaza: 2 kişi hayatını kaybetti
19:28 KESK'ten Şık Makas işçilerine destek
18:48 TFF'de bahis skandalı
18:39 223 işçinin eylemi aylardır sürüyor
18:13 İsrail'in Gazze'ye saldırıları sürüyor
18:10 Tarsus'ta 26 öğrenci zehirlendi
17:58 İzBB'de 40 işçinin işine son verildi
17:55 Hakları gasp edilen işçiler ve sendika temsilcileri gözaltına alındı
17:52 Engin Baltaş, evli olduğu kadını katletti
17:48 Türkiye’den çekilme kararı nasıl alındı, bundan sonra hangi adımlar atılacak?
17:46 Tutsak yakını çocuğa çıplak arama dayatması
17:35 DBP Kadın Meclisi: Özgür bireyin varlık zemini demokratik komündür
17:23 Hacettepe Üniversitesi'nde ırkçı saldırı
16:17 Kadın Ormanı Projesi'nde 500 meşe fidanı dikildi
15:58 Gazeteci Hüseyin Aykol'un hayati riski devam ediyor
15:38 Halay videosu gerekçesiyle tutuklamaya tepki
15:35 DİSK-AR: Geniş tanımlı işsizlik 11 milyona ulaştı
15:25 Hol Kampı’ndan 840 kişi Irak’a gönderildi
15:15 Zozan Ayaz’ın taziyesine kitlesel ziyaret
15:03 DFG: Barışın sesine sansür vurulamaz
14:21 Kurtulmuş: Fikirlerin konuşulduğu yeni bir döneme girilecek
14:06 Marmara için fırtına ve sağanak uyarısı
13:54 Siyasetçi Tepeli'nin tutukluluğuna itiraz edildi
13:30 Arjantin’de ara seçim: Trump'un müttefiki kazandı
13:09 ‘Merîwan ormanları tehlikede’
12:26 TÜİK’e göre işsizlik oranı Ağustos ayı ile aynı
11:50 İstanbul Adliyesi önünde silahla kendisini yaraladı
11:00 Tuncer Bakırhan: Sürecin ikinci aşaması hukuki adımlardır
Tülay Hatimoğulları: Atılan adım Cumhuriyeti demokratikleştirmek için fırsat
10:30 BUDO'nun 8 seferine fırtına iptali
10:28 Amed’li yurttaşlar: Kürt hareketi ve Abdullah Öcalan barışta net, devlet adım atmalı
10:03 Mehmet Bayrak: Cumhuriyetin içi demokrasi ile doldurulmalı, çözüm süreci hızlandırılmalı
09:29 ‘Satılıktır’ afişi örgütsel pankart sayılıp tutuklandı
09:27 Gazeteci Yurtsever: Fermuar sürekli Kürt tarafınca çekiliyor
09:22 SYKP Eş Genel Başkanı: İlk iş Kürtlerin kolektif haklarını tanımaktır
09:19 Eren Keskin: Asıl adım atması gereken devletin kendisidir
09:16 Ünsal: Abdullah Öcalan’ın koşulları bir müzakerecinin koşullarına evrilmeli
09:00 27 EKİM 2025 GÜNDEMİ
08:49 İmamoğlu, Yanardağ ve Özkan tutuklandı
26/10/2025
22:02 Amed Kitap Fuarı son buldu
20:22 Karadeniz'de 3,7 şiddetinde deprem meydana geldi
19:58 DAD Eş Genel Başkanı Kete: Barışın toplumsallaşması için devlet somut adım atmalı
19:55 Sultan Özcan: Demokratik cumhuriyetin yeniden inşası için fırsat
18:45 Amedspor-İstanbulspor maçı berabere bitti
18:43 Anatolia Kültür Sanat ve Edebiyat Derneği açıldı
18:39 Kadınlar toplumu 11'inci Yargı Paketi'ne karşı durmaya çağırdı
17:29 Amedspor maçında dev Rojin Kabaiş dev kareografisi açıldı
16:55 Motokuryelerden Rojin Kabaiş için eylem
16:53 Koma Amed konserine katılanlar: Önderliğin özgürlüğü her şeyden önemli
16:21 Meral Danış Beştaş: Hukuk olmadan barış da demokrasi de inşa edilemez
16:09 HPG'li Deniz ve Sevgi'nin taziyelerine kitlesel ziyaret