Demirtaş: Milyonlarca insan Abdullah Öcalan’ı halk önderi ilan etti

img

ANKARA - Kobanê Davası'nda savunmasını sürdüren Selahattin Demirtaş, "Bir kişinin halk tarafından önder olarak kabul edilip edilmediği siyasi eleştiri ve tartışma konusudur. Ama yargı konusu olamaz. Ben değil, milyonlarca insan Öcalan’ı halk önderi ilan etti” dedi. 

 
DAİŞ’in Kobanê’ye yönelik saldırılarına karşı 6-8 Ekim 2014 tarihinde gerçekleşen protesto eylemleri gerekçe gösterilerek Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkanları ve Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyelerinin de aralarında olduğu 108 siyasetçi hakkında açılan dava sürüyor. 
 
18’i tutuklu 108 ismin davası,  Sincan Cezaevi Kampüsü'nde Ankara 22'nci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından görülüyor. Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) milletvekilleri ve Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) üyesi avukatların yanı sıra çok sayıda kişi duruşmayı izledi. 
 
Tutsak siyasetçiler Sebahat Tuncel, Günay Kubilay, Ali Ürküt, Nazmi Gür ve Bülent Parmaksız, duruşma salonunda hazır bulundu. Diğer siyasetçiler ise, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla duruşmaya bağlandı.
 
Duruşma HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın esasa dair savunmasıyla devam etti.
 
'KÜRT HALK ÖNDERİ' NASIL SUÇLUYU ÖVMEK OLUYOR?'
 
Hakkındaki fezlekeler ve birleşen iddianamelere değinen Demirtaş, 19 No’lu fezlekenin PKK Lideri Abdullah Öcalan ile ilgili bir konuşması hakkında hazırlandığını aktardı. Demirtaş, "Uzun bir basın toplantısı yapmışız. Diyarbakır’da Newroz hazırlıkları yapılırken Türkçe ve Kürtçe billboardlar hazırlanmış ama valilik Kürtçe olanları yasaklamış. Aynı zamanda Newroz’u da yasaklamaya yönelik valilik kararı var. Bir basın açıklaması yaparak, Newroz’u ve Kürtçeyi savunmuşuz, Öcalan’a yönelik tepkilerimizi ifade etmişiz. Yıllardır 19’uncu Ağır Ceza Mahkemesi’nde yaptığım savunmalarda tümüyle siyasi düşüncelerimiz, siyasi eleştirilerimiz ve görüşlerimiz eleştiriliyor. Nasıl suçluyu övmüşüz? Nasıl şiddet propagandası yapmışız? Hiçbir fezlekede somut bir yaklaşım yok. Abdullah Öcalan’a 'Sayın Kürt Halk Önderi' olarak hitap etmek nasıl suçluyu övmek oluyor; bunu tartışalım. Bir kişinin halk tarafından önder olarak kabul edilip edilmediği siyasi eleştiri ve tartışma konusudur. Ama yargı konusu olamaz. Ben değil, milyonlarca insan Öcalan’ı halk önderi ilan etti” dedi. 
 
SAVCI BUNU SUÇLAMA KONUSU YAPAMAZ
 
Hakeme yumruk atan Ankaragücü Spor Kulübü başkanının, MHP’li çete yöneticilerinin ve Kemal Kılıçdaroğlu'na yumruk atanların övüldüğüne dikkati çeken Demirtaş, şunları söyledi: "Ya da Dersim Katliamını örgütleyen komutanlardan Abdullah Alpdoğan’ı bu eyleminden dolayı övmek, suçu ve suçluyu övmektir. Topal Osman’ı övmek, bir tetikçiyi övmek suçu ve suçluyu övmektir. Biz konuşmalarımızda Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan derken neyi diyoruz; barış girişimlerini sahipleniyoruz. 93 yılından bu yana Öcalan’ın barış girişimleri var. Dışarıda da devletin muhatap olarak kabul ettiği, görüşürken devlet yetkililerinin ‘Sayın Öcalan’ diye hitap ettiği birinden bahsediyoruz. Türkiye’de tuhaf bir linç kültürü oluştu. İngilizce birine 'Sayın' diye hitap etmemek ayıptır. Mr. denir. Ben yurtdışında konuşmalarımda Öcalan derken çevirmen ‘Sayın Öcalan’ diye çeviriyordu. Dilin karakteriyle ilgilidir. Bunun krize dönüşmüş olmasının nedeni Kürt nedenidir. Bu bir siyasi eleştiri olabilir, saygı ile karşılarız. Biz Sayın Öcalan dedik diye, herkes bunu kabul edecek diye de dayatacak değiliz ama savcı bunu suçlama konusu yapamaz. 
 
KİME SAYIN DİYECEĞİMİZE BIRAKIN BİZ KARAR VERELİM
 
Kime 'Sayın' diyeceğimize bırakın biz karar verelim. Kenan Evren’e 'Sayın' demek suç mu, Esat Oktay Yıldıran’ın ismini okula verdiler. Bize de en fazla eleştiri yapılabilir, biz de cevabımızı verebiliriz. Eğer savcı bu fezleke ile Öcalan Kürt halk önderi mi değil mi diye tartışmaya girecekse o zaman bilirkişi raporu almalıdır. Bu konuda milyonlarca insanın verdiği dilekçeler meclis arşivlerinde bulunuyor. Ben Abdullah Öcalan’ı Kürt halk önderi ilan eden kişi değilim. Ben değil milyonlarca insan Öcalan’ı Halk Önderi olarak ilan etti. Mliyonlarca kişi ‘onunla görüşün sorunumuzu çözün’ diye defalarca kampanya yürüttü. Savcıların mahkemelerin bunu suç konusu yapması travmatik bir vakadır. Özgüveni olan devlet bunlarla mı uğraşır. ‘Niye sayın dedin? Niye Kürt halk önderi dedin?’ Ortada yüzyıllık devasa bir sorun var bunun içeriğini tartışmak yerine ‘niye sayın dedin? Bu ifadeler tümüyle ifade özgürlüğü kapsamındadır.
 
KÜRDİSTAN DEDİĞİM İÇİN YARGILANIYORUM
 
Şimdi bazıları diyor ya ‘Demirtaş Kürt, Kürdistan' diyor. Ben yıllardır yaptığım konuşmaları burada savunuyorum. Bazıları ilk defa duyuyor olabilir ama biz ilk defa Kürt, Kürdistan demiyoruz ki. Kürdistan dediğim için, Kürt dediğim için burada yargılanıyorum. 46 konuşmamdan yargılanıyorum, 50’ye yakın konuşmamdan yargılanıyorum. Bunların tamamı Kürt sorunu ile ilgili. Ben 12 yıllık parlamenterlik görevimde 7 yıldır buradayım. 50 defa mı konuşmuşum. Hayır, en az bin defa konuşmam var. Sadece Kürt, Kürdistan dediğim konuşmalar, Öcalan dediğim konuşmalar suçlama konusu yapılmış. Ben Soma Katliamı konusunda da çok sert konuşmuştum, niye dava açılmamış? Çünkü içinde Kürt geçmiyor. Biz Kürt olduğumuz Kürdistan dediğimiz için yargılanıyoruz.”
 
ÖCALAN BARIŞ İÇİN UĞRAŞIYOR
 
Çözüm sürecinde iktidar yetkililerinin Öcalan hakkında neler söylediğini burada ifade etmek istemiyorum, çünkü meşruiyetimi onlardan ve oradan almıyorum. Ama iki yüzlülüğün daniskası…Ne övgüler yaptılar Öcalan’a. Ben inandığım için bunları söylüyorum. Kendisi (Öcalan) ile İmralı’da görüşürken kendisine başkan dedim. Suçluyorsanız; oradan bulup çıkarın onu yargılayın. Öcalan barış için uğraşıyor, buna tanık oldum. Bu ülkedeki pek çok milliyetçiden, ırkçıdan daha fazla bu ülkenin geleceğini düşünüyor.
 
MAZLUM DOĞAN İŞKENCEYE DİRENEN EFSANE İSİMDİR
 
Zafer işareti nasıl propagandaya giriyor ya da nasıl yaparsak örgüt propagandasına girmez? Savcıya göre bazıları örgüt propagandası sayılmıyor. Savcı, burada bana hükümet komiseri görevi yüklemiş, kitleyi dağıtmamı beklemiş. Ben de bir hükümet komiseri görüntüsü mü oluştu? Saçma sapan bir iddia. ‘Gençler yükseklere tutkun olduğunuzu biliyorum’ sözümü gençleri dağa çıkmaya teşvik ettiğim şeklinde yorumlamış savcı. Bu kadar zorlama bir fezleke. Mazlum Doğan ile ifade kurmuşum. Newroz Mazlum Doğan’la anılır; çünkü Esat Oktay işkencelerini Newroz’da protesto etmiştir. Mazlum Doğan efsaneleşmiştir, çağdaş Kawa olarak nitelendirilir. İşkenceye direnen 80’lerin efsane ismidir Mazlum Doğan. Mazlum Doğan’ın işkenceye karşı direnmenin saygıdeğer olduğunu söylemem suç ise, bunun tersini savunmak işkenceyi savunmaktır. Esat Oktay’ı savunmaktır. Savcı niye Mazlum Doğan’ı savunmamdan rahatsız olmuş? Savcı tam olarak neyi savunuyor? Türkiye Cumhuriyeti işkence de yapar mı demek istiyor? Kusura bakmayın, o dönem binlerce insan işkence yapıldı. PKK’yi silaha yönelten de o işkenceler oldu. İnsanları dağa çıkaran biz değil, o işkencelerdir.
 
ESAT OKTAYI YILDIRAN'I SAVUNANLAR YARGILANMALI
 
Burada da iki yüzlülük vardır; Türkiye Cumhuriyeti bununla samimiyetle yüzleşmiyor. Diyarbakır Cezaevi müze yapıldı ve iktidar bununla övünüyor. Ahmet Türk orada işkence görenlerdendir, Ahmet Tan’ın babası orada işkence görenlerdendir, Gültan Kışanak orada en ağır işkenceleri görenlerdendir. Mazlum Doğan direnenlerden biridir. Mazlum Doğan’ın direnişi deyince suç oluyor ya da Gültan Kışanak’ın direnişi deyince suç olmuyor. Savcı neye göre ayırıyor bunları? Mazlum Doğan’ın suç olması işkenceye karşı hayatını kaybetmiş Karakoçanlı bir Kürt olması mıdır? Birileri yargılanacaksa; Esat Oktay Yıldıran’ı savunanlar yargılanmalıdır. Burada yargılama konusu yapılan Kürtlük bilincidir. Newroz değil, Nevruz kutlasaydık suçlama konusu olmazdı. O zaman Mazlum Doğan’ı anmamızı da suçlama konusu yapmazlardı. Savcıyı rahatsız eden, Newroz’un direniş ruhudur. Gençleri dağa gönderen ben değil savcıların, mahkemelerin kendisidir siyaseti tıkayanlardır.”
 
‘TELEVİZYONA ÇIKIP HAKİKATLERİ KONUŞALIM’
 
KCK yargılamalarında da Kürt siyasetçilerin “Kürt Halk Önderi” dedikleri için yargılandığını ve bunu bir konuşmasında eleştirdiğini ifade eden Demirtaş, aradan geçen onca yıldan sonra bu kez kendisinin aynı nedenle yargılandığını söyledi. “Konuşmalarımızdan dolayı yargılanıyoruz” diyen Demirtaş, fezleke konusu yapılan 2012 yılındaki bir konuşmasını okudu. Demirtaş, şöyle devam etti: "Orada senin kardeşinin Kürdistan diye bir ülkesi var, onu kabul edecek misin? Her yerin eski ismini iade edeceğiz diyorlar; Tunceli, Dersim olacakmış. Peki Kürdistan, Kürdistan olacak mı onu soruyoruz’ demişim. Aradan geçen onca yıl sonra burada aynı şeyleri konuşuyoruz. Siyaset yapma hakkı ancak böyle olabilir. Hakaret etmemek, tutuklamalar şartıyla biz bunları tartışmaya varız. Hilafet isteyene bakan çıkıp diyecek normaldir. Normaldir biz de onu yapmışız, federasyon, eyalet ve özerklik idari bir modeldir. Bunları tartışmayacaksak ne yapacağız?
 
BİRİLERİNİN HAKİKATİ ANLATMASI LAZIM
 
Gerçekten bizim dağa çıkmamızı istiyorlar. Partimizin programına güveniyoruz, kendimize güveniyoruz. Çağrı yapıyorum Recep Tayyip Erdoğan, Devlet Bahçeli, Meral Akşener, Ümit Özdağ milliyetçi cephenin ne kadar siyasi liderleri varsa bir canlı yayında buluşalım. Koşullar eşit olsun biz fikirlerimizi savunalım, onlar da istediklerini söylesinler. İddia ediyorum program sonunda demokratik özerkliğin ne olduğu çok daha iyi anlaşılır. Bizimle bu konuda başa çıkamazlar. Ne yapabilirler ancak manipülasyon yapabilirler. Bizim üzerimizde yargı baskısı kurulması da namertliktir. Bir taraf her türlü imkanı, televizyonları, yayınları kullanacak ama bir tarafı da bütün bunlardan mahrum olacak. Bir de üstüne yargı baskısı kur, tutukla. Hakikat nasıl anlaşılacak? Kimse anlatmıyor, Kürtler kendi derdini kendisi anlatıyor. Biz anlatıyoruz, bizimle hareket eden sosyalistler anlatıyor. Bizim dışımızdaki sosyalistler ve komünistler bile anlatmıyor. Biz anlatamıyoruz, diğerleri anlatmıyor, hakikat nasıl anlaşılacak? Hakikat anlaşılmadan silah ve şiddet sorunu nasıl aşılacak? Bu tartışmaların yeri mahkeme salonları değildir. Biz sınırlı imkanlarla anlatınca Kürtlerin neler yaşadığını anlaşıldı. Bunların arasında akademisyeni var, okumuşu var. Çünkü araştırmıyorlar, tek taraflı yalan yanlış beslenmişler ve birilerinin burada hakikati anlatması lazım.
 
KÜRDİSTAN’I YASAKLAMASAYDINIZ BUNLARI KONUŞMAZDIK
 
Biz bir halkız, ayrı bir halkız. Ezilmezsek, dilimiz ve kültürümüz baskılanmasa bunları dile getirme ihtiyacı da duymayız. Hatta hiç dile getirmeyiz. Biz sürekli ortalıkta ‘Kürdüz, Kürdüz’ diye ortalıkta dolaşan meczuplar değiliz ki. ‘Kürtsen övün değilsen itaat et’ gibi şeyler de yapmayız. Bunları konuşuyoruz; çünkü Kürtlerin dilini yasaklamışsın. Yasaklamazsan biz de konuşmayız. Bunu bize sorma dönüp devletine sor. ‘Ey devlet niye yasaklamışsın dillerini, Kürt, Kürdistan demeyi niye yasaklamışsın’ diye sorun. Savcılara sesleniyorum; biraz ekolojiyle, balıkçılıkla diğer alanlarla ilgili yaptığımız konuşmalara da dava açın. Onlara dava açmıyorsunuz, insanlar da sanıyor ki biz sadece Kürt ve Kürtçeyi konuşuyoruz. Onlara da dava açın onları da konuşalım. Ama Kürtçe halen yasaktır, eğitim zaten yasaktır. Almanya, Fransa, İngiltere gibi Avrupa’nın büyük devletlerinden hariç diğer bütün Avrupa devletlerinden daha kalabalık bir nüfusa sahibiz ama ismimiz mevzuatta geçmiyor. Sadece fezlekelerde ve iddianamelerde geçiyor. Biz bunları söyleyince niye suçlu oluyoruz da Nihal Atsız gibi kafatasçı birini anınca niye ırkçılık olmuyor. Adam 84 bin kişinin kafatasını ölçmüş sadece. Kendisi 'ben ırkçıyım' diyor.  
 
SİZE GÖRE SÖZ KONUSU DOLARSA GERİSİ TEFERRUATTIR 
 
Geçen ırkçı bir gazeteci yazmış: ‘Demirtaş iyice uçtu, Kürt marşından bahsediyor’ vs. demiş. Arkadaşlar getirdi okudum. Yahu ben bu marşı cezaevinden bestelemedim ki, Kürdistan sınırlarını ben belirlemedim ki. O marş 80 yıldır var Mahabad Cumhuriyeti’nden beri var. Ama bunlar cahil. Okumuyorlar, bilmiyorlar. Bir Kürdistan bölgesine gidin bakın orada dalgalanan bayrak ne, hangi marş okunuyor? Gitmişken Hewlêr’deki ticaret odasından ticaret yapan şirketlerin listesini isteyin. Yüzde 80’i MHP’li, hilal bıyıklı, tuğralı, yüzüklü o zaman belgelerine Kürdistan Bölge Başkanlığı yazıyorlar. Antetli kağıtlarının altına bunu yazıyorlar. Parayı götürürken Kürdistan var, ama burada bunları konuşunca suç. Milyon dolarları götürürken Kürdistan ne zaman Ankara’ya dönüyorlar burada Kürdistan diyeni linç ediyorlar. 10 milyon dolar sizin milliyetçiliğinden daha mı değerli? Hani söz konusu vatansa gerisi teferruat diyordunuz ya öyle değil, size göre esas söz konusu dolarsa gerisi teferruattır.
 
KÜRT MİLLİ MARŞINI DEMİRTAŞ DEĞİL, DILDAR YAZDI
 
Kürt Milli Marşı Ey Reqîb’i ben yazmadım. 1946’da Mahabad’da Dildar yazdı cezaevinde. Herhalde oradan kafalar karıştı, cezaevi olunca Demirtaş yazdı sanıyorlar. Bin yıldan beri Kürtler var. Kürtler 20 Haziran 2015’te Türkiye’ye gelmediler. Bunu inkar etmenin suç olduğunu anlatmaya çalışıyoruz. Kürtlerin dili var. Annem, dedelerim Türkçeyi doğru düzgün bilmezler. Siz onların dilini yasaklarsanız, hakaret ederseniz nasıl hisseder? Yeni nesilde asimilasyonla Kürtçe dili ortadan kalkıyor. Kürtler bir onur meselesi olarak dillerine sahip çıkıyorlar. Bütün bakanlıklara kota getirmek lazım. Kürtçe bilen memur alınması gerekiyor. Bunu yapmıyor aksine Kürtçe konuşanı kriminalize ediyor. Türkçeye ilişkin yapılan çalışmalara bakın, onlarca kurum var araştırma yapıyor, çalışma yürütüyor. Peki niye Kürtçeye ilişkin çalışma yapmıyorsunuz. Kürtler de vergi veriyor bana niye hizmet etmiyor bu devlet. Parasını veriyorum. Kürde Aleviye niye hizmet etmiyor. Bunlar ayrımcılıktır. Bütün Kürt isyanları bu ayrımcılık nedenle ortaya çıkmıştır. Bunu dile getiriyoruz. Biz sorunu şiddet sorunu olarak görüyoruz ve bunun önüne geçmeye çalışıyoruz. Biz bunu söyleyince bizi suçluyorlar, sonra gençler bunu görünce dağa çıkıyor. PKK’yi dağa çıkaran devletin bu politikalarıdır. Ben değilim. Bundan geri dönmesi gereken de devlettir, bu politikalarından geri adım atmasıdır.
 
BAŞKAN APO İLE YÜZ YÜZE GÖRÜŞÜP SELAMI DOĞRUDAN İLETİYORDUM
 
'Başkan Apo’ya selam olsun' sözlerim suçlama konusu yapıldı. Savcı bilmiyor olabilir ama ben Başkan Apo ile yüz yüze görüşüp, selamları doğrudan iletiyordum zaten. Yine PYD ile ilgili sözlerim de suçlama konusu yapıldı. Davutoğlu o zaman PYD ile görüşüyordu. Yapılması gereken şey Kürtlerin elini tutmaktır. Burada savaş naraları atan Davutoğlu’dur. barış elini tutan Demirtaş’tır. ama suçlanan Demirtaş’tır. PYD, Fırat’ın batısına geçti, kötü mü oldu? Şimdi Katil Esed’ten kardeş Esad’a dönüş var. Doğru olan bizim tutumumuzdu, yanlış olan o gün sürdürülen politikalardı. O dönem gidip bakın PYD, Fırat'ın batısına geçmiş mi o zaman Davutoğlu bön bön bakmış mı görün dedin. PYD geçtiyse Davutoğlu bön bön baktıysa ben tespit yapmışım. Sen orada tehdit ediyorsun biz de yapmayın diyoruz.
 
İKTİDARI ELEŞTİRMEK SAVCIYI NİYE RAHATSIZ EDİYOR?
 
İktidarı eleştirmek niye savcıyı rahatsız ediyor? Mesela 'sınır ötesi operasyon yap' diyen, bombaların üstüne ismini yazan belediye başkanı şiddet ve savaş propagandası olmuyor. Ama Demirtaş’ın 'barış elini tutun' sözü propagandaya dönüşüyor. Tam bir zulüm ve tam bir ikiyüzlülük. Kürtler orada toprağını IŞİD’e karşı korurken sana ne oluyor? Efendim 'terör devleti' kuruluyormuş. Hadi oradan. Türkiye Cumhuriyeti devleti nasıl kuruldu? Terörmüş! Bunu kabul etmiyoruz, siyasetimiz budur biz siyasete böyle bakıyoruz. PYD ile ilişkileri geliştirmesi gerektiğini düşünüyoruz. Ben Kürtlerin orada Amerika ile ilişki kurmasından çok memnun değilim, ama oradaki halk tercihini öyle kullanıyor. Ne yapabiliriz, ne diyebiliriz? Dönüp onlara bunu desek ‘bir gece ansızın sabah akşam geleceğiz diyorlar’ diyecekler. Ne diyebilirim? PYD ile görüşün diyoruz. Kıyamet mi kopar. Esad ile görüşün desek sorun değil, ama Kürtlerle görüşün desek kıyamet kopar. Neden?
 
TÜRK MİLLET TEZİ KÜRT İNKARI ÜZERİNE KURULMUŞ
 
Bu Kürt fobisi, Kürt korkusu düşmanlığı nasıl beyinlere nasıl bu kadar işlendi? 'Kürtlerle görüş' dediğimizde, 'PYD ile görüşün' dediğimizde kıyamet koparıyorlar. Yahu senin onca askerini öldüren adamı odasında dakikalarca ayakta bekledin. Blinken’in elini tutarken sorun yok ama ben PYD ile görüşün deyince ırkçılık tavan yapıyor. Çünkü Türk millet tezi Kürt inkârı üzerine kurulmuştur.
 
Onlar bin defa Türkiye’ye hakaret etse onlarla görüşürler ama sıra Kürde gelince devletin temelleri sarsılır. Kürt vardır dediğin anda herkes 'Türk’tür tezi ne olacak.' Sıra Kürde gelince bütün dünya bir yana Türk devletinin bekası tartışması açılıyor. Sorun Kürdün varlığı değil, bu tezin yanlışlığıdır. Sorun Kürdün kendisine 'Kürdüm' demesi değil, sorun yasalardadır. Bu inkardır. Bunun çıkarılması gerekiyor. Kürt halkıyla kardeşiz diyorsun aynı kıbleye namaz kılıyoruz diyorsun. Yahu herkesle görüşüyorsun niye Kürtler ile görüşmüyorsun? En rahat en meşru görüşülmesi gereken bizleriz.
 
BU ÜLKEYİ DÜZELTMEYE ÇALIŞIYORUZ
 
Bu ülkeyi düzeltmeye çalışıyoruz. En rahat görüşülecek olanlar bizken görüşülmeyecekler listesinin başında bir tek biz varız. Bunları niye söylüyoruz; aciz olduğumuz için değil barış sevdalısı olmak böyledir. Bugün Türkiye aydının, gazetecisinin, siyasetçisinin kullandığı dili biz kullansak iç savaşın çıkması 15 günü bulmaz. Kürt’ten ırkçılık duymazsın. Hiçbir Kürt’ten ‘Kürtsen övün değilsen itaat lafını duyamazsın.’ Mazlumdur, daha kimliğini kabul ettirecek. Mecburuz derdimizi biz anlatmak zorundayız. Karşı taraf cinnet halinde. 50 yılda şekillenen ırkçı kafaya anlatmak kolay değil. Kopsan kopulmuyor, İstanbul’da 4 milyon Kürt yaşıyor. Bağdat Hewler gibi değil. Edirne’den biz 10 bin oy alıyoruz, Tekirdağ’dan milletvekili çıkaracak duruma gelmişiz. Ne yapacağız bu Kürtleri. HDP budur, birlikte yaşam ancak böyle mümkün olabilir. Kürdistan coğrafyadır var, orayı kabul et. Sınırlarını çizmeye de gerek yok. Tarih boyunca Kürdistan’ın sınırları çizilmemiş coğrafya olarak var. Bunun inkar edilmemesini istiyoruz. Kürtlerin nüfusunun çoğu Kürdistan coğrafyasının dışında yaşıyor. Birlikte yaşamaya mecburuz. Bu mecburiyetten kaynaklı bunu gönüllülüğe dönüştürelim, mecburiyetten çıksın. Bunun yolu da bizim dilimizden kimliğimizden vazgeçmemiz değil. Devlet politikalarından vazgeçmelidir."

Diğer başlıklar

17:19 Mêrdîn’de iş cinayeti
16:55 Amûdê ve Kobanê’den saldırılara tepki
16:25 Suriye Kadın Meclisi’nden 13 maddelik deklarasyon
15:22 Wernicke Korsakoff hastası tutsakların tahliyesi istendi
15:15 Gazetecilerin katledilmesine öfke: Hakikatleri duyurmayı sürdüreceğiz
15:03 Tişrîn Barajı çevresinde şiddetli çatışma
15:01 Hesekê'de 2 araca SİHA saldırısı: 3 kişi katledildi
15:00 Kadınlardan Nimet Tanrıkulu ile dayanışma eylemi
14:50 Maraş Katliamı anması: Yüzleşme çağrısı
14:49 Artuklu'da iş cinayeti
14:30 İhraç edilen emekçilerin işe iadesi istendi
14:07 Gazeteciler Qamişlo sınırında seslendi: Özgür Basın’ı susturamayacaksınız
14:04 Kayıp yakınları gazetecilerin katledilmesini kınadı
13:44 Sınırdaki direnişte katledilen gazeteciler anıldı
13:39 İsmail Bahçeci ve katledilen gazeteciler için adalet istendi
13:14 HPG: KDP bir timimize pusu kurarak ateş açtı
13:13 TMMOB Kadın Komisyonu: Rojava’daki kazanımları korumalıyız
12:49 Meslektaşlarının katledilmesini protesto eden gazetecilere gözaltı
12:47 Antalya Cezaevi’nde kitap ve özel eşyalara el konuldu
12:44 Rûbarok’ta ağaç kıyımı
12:22 RES’lere karşı eyleme çağrı
11:19 Nazım Daştan ve Cihan Bilgin'in cenazeleri için başvuru
10:46 Cezaevinde Türkçe dışında konuşmaya 'dilekçe' şartı getirildi
10:44 Patnos Cezaevi’nde kadın tutsaklar darp edildi
10:00 ‘Kalemleri yerde kalmayacak’
09:59 Türkiye 5 yılda 13 gazeteciyi katletti
09:22 ‘2024 yılı emeklilerin ölüm yılı oldu’
09:06 Yeni Yaşam Gazetesi’ne erişim engeli
09:04 Uluslararası PEN Başkanı Sönmez: Gazeteciler hakikatin peşinden koşarken katledildi
09:04 Besiciler: Et ithalatını durdurun, hayvancılığı destekleyin
09:03 Basın örgütleri: Gazetecilerin hedef alınması savaş suçudur
09:01 3. Dünya Savaşı'nın merkezi: Ortadoğu
09:00 21 ARALIK 2024 GÜNDEMİ
08:56 ABD Kongresi'nde Türkiye’ye yaptırım hazırlığı
07:57 Çok sayıda kent için sağanak uyarısı
20/12/2024
23:37 Irak, DAİŞ konusunda uyardı!
23:03 Kolombiya Cumhurbaşkanı: Yeni bir soykırıma gidiliyor Kürt halkına sahip çıkalım
22:55 Washington, Şam’da geçici hükümetle görüştü
22:44 Almanya’da Noel pazarına saldırı
22:05 CPT: Türkiye, Federe Kürdistan Bölgesi’ni 13 kez bombaladı
21:47 14 barodan gazeteciler için çağrı: Sorumlular hakkında soruşturma başlatılsın
21:25 Kobanê sınırına tank sevkiyatı
21:20 Haber-Sen: Bilgin ve Daştan’ın hedef alınması savaş suçudur
21:11 Gazeteci Özlem Gürses gözaltına alındı
20:16 CPJ: Aracın üzerinde ‘basın’ yazmasına rağmen saldırı düzenlendi
20:05 Wan’da gözaltına alınanlar serbest bırakıldı
20:01 Gözaltı sonrası yine bir araya geldiler: Hakikati susturamazsınız
19:29 Suruç Aileleri adalet istedi
19:06 ÖHD'den katledilen gazeteciler için çağrı: Adli ve idari süreç başlatılsın
18:27 IFJ: Gazetecilere yönelik saldırının sorumluları hesap versin
17:58 Êzidî gazeteciler: Hakikat bayrağı yerde kalmayacak
17:38 Gazeteci Daştan ve Bilgin'in ailelerine taziye ziyareti
17:31 Sağlık çalışanlarından ‘yönetmelik’ protestosu
17:26 KESK, DİSK, TTB ve TMMOB: Halk için bütçe istiyoruz
17:21 Emekliler: Suriye gündemiyle yoksulluğu örtemezsiniz
17:18 Gazetecilerin katledilmesi Dêrsim’de protesto edildi
16:48 Temelli: Demokratikleşmeye İmralı ile başlayın
16:40 ROJIN: Vahşetiniz hakikat takipçilerini korkutmuyor
16:34 Riha ve Amed Barosu gazetecilerin katledilmesini kınadı
16:16 Şêx Murşîd El-Xeznewî: Kürtler Şam’a tek ses gitmelidir
16:05 ‘Doktora işkence yapan polisler soruşturulsun’
15:49 Gülistan Kılıç Koçyiğit: Rojava tehdit değil, istikrar ve barış bölgesidir
14:57 Kimyasal silah protestosu davası ertelendi
14:41 PEN International’dan gazetecilerin katledilmesine tepki
14:33 Wan’da açıklamaya polis saldırısı: 10’u gazeteci en az 39 gözaltı
14:30 Sınırda nöbet 8'inci gününde: Rojava'nın statüsünü tanıyın
14:22 BES Göç İdaresi'ni hak gasplarına son vermeye çağırdı
14:04 Qamişlo sınırında nöbet eylemi: Özgür Basın onurumuzdur
13:26 CFWIJ: Gazetecilerin hedef alınması savaş suçudur
13:20 DEM Parti: Gazetecilerin katledilmesini lanetliyoruz
13:06 Gazetecilerin katledilmesi protesto edildi: Kalemlerini yerde bırakmayacağız
13:05 Ailelerden İmralı için 2 ayrı başvuru
12:46 İhraç edilen eşbaşkana 'istifa et' çağrısı
12:13 Nazım'ın hakikat ısrarı
12:08 Kırklareli’nde tren minibüse çarptı
12:07 Bakırhan: Rojava'da SİHA kaldırarak mesele çözülmez
11:58 Gazetecilerin katledilmesine tepki yağdı: Hakikatin kalemi susturulamaz
11:57 Meral Danış Beştaş: Rojava’ya her saldırı çözüme set çekmektir
11:41 Qamişlo’dan seslendiler: Nazım ve Cihan’ın mücadelesi yerde kalmayacak
11:23 Sosyo Politik araştırması: İntiharlar artıyor, Sêrt ilk sırada
11:07 'Çözüm ve özgürlük' yürüyüşçülerinden Meclis'e çağrı: Sorumluluk alın
10:58 Şişli'de 3 katlı binada yangın
10:56 Özgür Basın’a saldırılar Meclis gündeminde: Hakikat susmayacak
10:55 ‘Gerçekleri susturamayacaklar’
10:54 İsviçreli parlamenterlerden Rojava çağrısı: Harekete geçin
10:07 Amed'de gazetecilerin katledilmesi protesto edilecek
09:52 Kadrajı hep halkın mücadelesine dönüktü
09:45 Kamerasıyla 'tarihi süreçlere' ışık tuttu
09:33 DFG: Katledilen gazetecilerden aldığımız güçle hakikati dile getireceğiz
09:28 Sanatçılardan Rojava'ya sahip çıkma çağrısı
09:24 Amed’de polis kitap avına çıktı
09:13 2024: Üçüncü Dünya Savaşı'nda yeni aşama
09:12 AYM'den Bozan Karayılan davasında 'ihlal' kararı
09:12 Eskişehir maden kıskacında: Tarım arazilerimiz yok olacak
09:11 Rojin Kabaiş dosyasında ATK'nin raporuna itiraz edilecek
09:10 Kriz spotçuları da vurdu: Cepten harcıyoruz
09:09 Emniyette işkence iddiası: Müdür darp etti, amir kayda aldı
09:08 Dêrsim'de kara mayın tehlikesi
09:07 'İzmir körfezindeki kirlilik sorunu siyasi malzeme ve ranta dönüştü'
09:07 Wan’daki yurttaşlardan fatura tepkisi: İktidar değişmeli
09:03 Botan'da 8 yıl sonra ilk Kürtçe tiyatro sahnesi kuruldu
09:00 20 ARALIK 2024 GÜNDEMİ
08:34 Gazeteciler Nazım Daştan ve Cihan Bilgin katledildi
19/12/2024
23:29 Saldırılara ‘Rojava Toplum Sözleşmesi’ ile tepki gösterdi
22:21 Enternasyonalistler AP oturumunu bastı: Türkiye’ye yaptırım istedi
22:11 ‘Rojava’daki gelişmeler ile Türkiye’de süreç birbirine göbekten bağlı’
22:03 Çiğdem Kılıçgün Uçar: Kürt sorununun çözüm anahtarı Abdullah Öcalan'dır
21:17 Ankara Emek ve Demokrasi Güçleri: Tecridin en somut hali İmralı’daki rejim
21:00 QSD: Meidan'da ki temizlik operasyonu tamamlandı
20:24 Hesekê'de çocuk hastanesi açıldı
20:21 ‘Barış çağrıcıları’nın çözüm talebine destekler sürüyor: Barış nefes almaktır
19:58 Azadiya Welat çalışanı tahliye edildi
19:55 Taybet Ana’nın oğlunun röportajını Meclis kürsüsünde okudu
19:38 Mazlum Abdi: Kobanê riskli bir durumda
19:24 30 yılın ardından tahliye edilen Öngüllü'ye ziyaret
19:19 Kürt Halk Birliği İnsiyatifi'nden 'birliği sağlama' çalıştayı
18:45 Gisele Pelicot'a tecavüz davasında 20 yıl hapis cezası
18:16 Meclis’e çatışmaları bitirmeye dair karar alma çağrısı
18:07 Türkiye Kobanê'nin köyünü bombaladı
17:51 DAİŞ, Suriye’de bir kişiyi katletti
17:42 Kuzey ve Doğu Suriye’ye saldırı tepkisi: Mesele Kürt olunca zebani dost olur anlayışı
17:39 Giyadîn Belediyesi’nden tiyatro gösterimi
16:48 Tûşba’da kapalı semt pazarı açıldı
16:46 Gülistan Kılıç Koçyiğit: Roboskî’yi İsrail uçakları mı bombaladı?
16:43 CHP’li Tanrıkulu’ndan Kobanê açıklaması: Kürtlerin ortak duygusudur
16:40 ‘YPG IŞİD'lileri tutarken, Türkiye neden serbest bırakıyor?’
16:39 Gazeteci Oruç’a verilen beraatın gerekçesi açıklandı
16:34 Aydeniz: Yüzyıl önceki Kürtler ile bugünkü Kürtler aynı değil
16:15 Türk-İş asgari ücret talebini açıkladı
15:53 Sanatçılar Qamişlo sınırında açıklama yaptı: Saldırıların karşısında duracağız
15:45 QSD’den çağrı: Kobanê’yi direniş kalesine dönüştürmeliyiz
15:24 DİSK Bakanlık önünden seslendi: Asgari ücretlinin 55 bin lirasına el konuldu
15:21 30 yıllık tutsak Taşlı’nın tahliyesi bir yıl ertelendi
14:56 Taybet İnan katledildiği sokakta anıldı
14:52 19 Aralık Katliamı yıldönümü: Tecrit ağırlaştı, cezaevlerinde hak ihlalleri arttı
14:49 Avukatlardan İmralı’ya gitmek için yeni başvuru
14:19 Araştırma: Kürt sorunu diyalog ve müzakereyle çözülür
13:57 DEM Parti 'Hayata Dönüş Operasyonu'nda katledilenleri andı
13:56 Aydınların Kürt sorununda çözüm çağrısına İzmir'den destek
13:36 'Kürt'ü yok sayan politikalarla Türkiye'de hangi iç barışı sağlayacaksınız?'
12:54 15 kişi yaşamını yitirmişti: Bilirkişiden 'Haziran ayında yıldırım düştü' iddiası
12:49 Hezex Belediye Eşbaşkanı ihraç edildi
12:15 Sakık’tan Hakan Fidan'a: Siz oradan gitmelisiniz
12:04 ‘Öcalan’ın misyonunu yerine getirmesi için koşullar sağlanmalı’
11:45 İzmir'de iş cinayeti
11:34 30 yıllık tutsağın annesinin cenazesine katılmasına engel
11:34 DEM Parti Sözcüsü: Müsait zaman keyfilik göstergesidir, Öcalan’a giden yol açılmalı
11:17 Gümüşhane'de 10'uncu maden aramasına onay
10:41 ‘Demokratik Çözüm ve Özgürlük’ yürüyüşçülerinden Ankara çağrısı
10:15 ‘Kadrolar şehir hastanesine çekildi diğerleri işlevsizleştirildi’