TJA yerel seçim tutum belgesini açıkladı: Tek kurtuluş 'Jin jiyan azadî'

AMED - TJA, 31 Mart yerel seçimlerine dair açıkladığı tutum belgesinde, demokratik, ekolojik, kadın özgürlükçü paradigmanın hayata geçirilmesinin önemine vurgu yaparak, “ ‘Jin, jiyan, azadî’ felsefesinin başta kadınların olmak üzere tüm insanlığın ve doğanın tek kurtuluşu olduğunu göstermeye devam edeceğiz” dedi. 

Tevgera Jinên Azad (TJA-Özgür Kadın Hareketi), 31 Mart yerel seçimlerine dair tutum belgesini Sûr’da bulunan bir mekanda açıkladı. Açıklamaya, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Çiğdem Kılıçgün Uçar, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) kadın milletvekilleri ile belediye eşbaşkan adayları ve çok sayıda kadın katıldı. Açıklamanın yapıldığı yere, Kürtçe “Jin, jiyan, azadî ile özgürlüğe doğru” pankartı asıldı. Açıklamayı TJA adına Nurcan Deli okudu. 
 
‘KADINLARIN POLİTİK TAVRI ORTAYA ÇIKTI’ 
 
Ön seçimlerin en geniş, örgütlü, toplumsal bileşenle gerçekleştirildiğine ve belediye eşbaşkan aday ile meclis üyelerinin belirlendiğine değinilen tutum belgesinde, yaşamın tüm hücrelerine tecrit uygulamaya çalışan tahakküm odaklarının radikal demokrasi hamlesiyle boşa çıkarıldığı belirtildi. 
 
Özgür kadın hareketi öncülüğündeki gerçekleşen bu radikal demokrasi hamlesinin motivasyon kaynağı olduğuna değinilen tutum belgesinin devamında şu ifadelere yer verildi: “Erkek egemen sistemin kadınsız siyaset kurgusuna karşı kadın yoldaşlarımızın hem adaylık süreçlerine hem de önseçim çalışmalarına bu denli yoğun katılımı politik bir tavır olarak gerçekleşmiştir. Ancak bu süreç kadın kurtuluş ilkelerimizden olan etik estetik yaklaşımımızın ve yurtsever ölçülerimizin pratiklerimize yansımasında zayıflamalar olduğunu da göstermiştir. Kürt kadınlar salt nicel çokluklarıyla değil dayandıkları paradigma ile zihniyetlerini de yaşamın, mücadelenin bütün katmanlarında esas haline getirme çabasını sürdürmek durumundadır.
 
 EKOLOJİK KADIN ÖZGÜRLÜKÇÜ FELSEFENİN ÖNEMİ
 
Şüphesiz devrim yaşayan, canlı bir süreçtir; en zorlu zamanlarda radikal demokrasiden taviz vermeyen örgütsel yapımız, mevcut eksiklikleri güçlü yoldaşlıklar ile eleştiri-özeleştiri mekanizmalarıyla, ideolojik güçlenme ve hiç kaybetmediği cesareti ile çözümleyecek, devrimi inşa etmeye devam edecektir. Mevcut motivasyonumuz, mücadelemizi koşulsuz bir biçimde özgür kadın değerleriyle ve yurtsever ölçülerle bütünleştirecek kudrete dönüşmelidir. Başta adaylarımız olmak üzere, seçim çalışmalarına devam edecek bütün kadın yoldaşlarımızın bu inançla mücadelelerini sürdüreceklerine güvenimiz tamdır. Mücadelemizin gerekçesi olan özgür bir yaşamı inşa etmek, yerellerin halkçı ve demokratik yönetimini esas almakta; bu esas toplumun tüm kesimlerine sorumluluk yüklemektedir. Ahlaki ve politik toplum için gerekli olan kendini yerelden yönetmek radikal demokrasinin pratikleşmesiyle hayat bulur. Yerelden yönetim anlayışı merkeziyetçiliğe karşı en güçlü alternatifken bunun gerçekleşmesi de demokratik, ekolojik, kadın özgürlükçü felsefe ile mümkündür. Kadın özgürlükçü bakış açımız ekolojik dengeyi korumayı, kültürleri ve kimlikleri özgür ifadeye kavuşturmayı, emeğin toplumsallaşmasını ve yoksullukla mücadeleyi içerir. Demokratik ulusun ön gördüğü çok dilli, çok kültürlü, çok kimlikli yerellerin inşası kadın özgürlük çizgisiyle hayat bulur.
 
SEÇİMLER PARADİGMANIN TOPLUMSALLAŞMASI İÇİN VİRAJDIR 
 
Bu anlamda önümüzdeki süreç salt bir seçim arifesi olarak değerlendirilmemelidir. Süreci, kadınlar, gençler, Kurdistan halkları, inanç grupları üzerindeki tecridi kırabilecek, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünü sağlayacak ve paradigmasını toplumsallaştıracak bir viraj olarak görme sorumluluğumuz bulunmaktadır. Bu sorumluluk, içinde tutulduğumuz tecrit sistemini doğru anlamayı ve kendini tahakküm odaklarının politikalarına göre konumlandırma eğilimden çıkmayı gerektirmektedir. Kürt kadınlar, Kurdistan halkları başta olmak üzere bütün dünya halkları için savunma pozisyonunu aşarak kurucu unsur haline gelmeli, kurduğu sistem özgür eş yaşamın sistemi olmalıdır. Toplumda özgürlük inancının filizlendiği her hücreyi denetleme, şekil verme, kapatma politikalarıyla tecrit sistemi içinde tutan, kadın kırımını yerleşik politikası haline getirmiş kapitalist modernite karşısında, demokratik modernite güçlerinin asli hedefi özgür eş yaşamın inşasıdır. Bunu gerçekleştirmenin yolu ise özgür kadın ve özgür erkek kimliklerinin açığa çıkarılması, özgür kadın ve özgür erkek arasındaki ilişkiden başlayarak yaşamın bütün bileşenlerinin özgür, eşit ve özerk birlikteliğinin gerçekleşeceği zemini inşa edebilmektedir. Bu zemin mahallelerden, köylere, kentlere doğru örgütlenecek toplumsal damarların özgürlükçü-demokratik yerel yönetimlerin eşbaşkanlık uygulamasıyla mümkündür.
 
EŞBAŞKANLARIN TUTUMU
 
Eşbaşkanlık uygulamasını kadınların ve erkeklerin özgür eş yaşam sisteminin yönetimsel faaliyetlerinin tamamını istisnaya yer vermeksizin bütünlük ve birliktelikle yürütmesi olarak ifade edebiliriz. Meclislerin tamamının özgür düşünce ve irade ile belirlediği, temsilci olmanın ötesinde bütün meclislerin ortak aklının ve pratiğinin yansıması olarak bir kadın ve bir erkek eşbaşkan seçilir. Ancak onlar şahsında yönetim toplumundur, toplumsal olan açığa çıkarılmalıdır. Eşbaşkanlık kaba bir iş bölümü olarak ele alınamayacağı gibi inşa edilen kadınlık ve erkeklik rollerinden de arındırılmak zorundadır. Bu anlamda eşbaşkan adaylarımızın toplum karşısındaki uslüp, tavır, yöntemleri kadar bireysel yaşamları ve yaklaşımları da toplumsal olmak zorundadır. Kürdistan sömürgedir ve sömürge Kürdistan’ın özgürleştirilmesi ancak mücadelenin bütün katmanlarında kapitalist moderniteden kopuşun mümkün olduğunu, sosyalist değerlerle, sınıfsız, sömürüsüz, kadın özgürlükçü yaşayarak gösterebiliriz. Bu dönemde de başta eşbaşkan adaylarımız olmak üzere bütün kadın ve erkek yöneticilerimizden beklentimiz bu olacaktır.
 
Binlerce yıldır erkek egemen zihniyetin kodladığı klasik erkeklik yönetimde, irade olma aşamalarında kadın düşmanlığını, kadını küçümseyen, kadını hazmedemeyen, kadınları birbirine düşüren pratiklerde kendini göstermektedir.  Eşit temsiliyet sistemine karşı çıkmak, kadınları tartıştırmak, yaratılan mücadele değerlerini ortadan kaldırmaya çalışmak, eşit temsiliyeti gereksiz görmek bireyci ve küçük hesapları olan kadın düşmanı zihniyetlerin ürünüdür. Somut pratikler ele alındığında eşit temsiliyet ilkesinin kurumsallaşamamasını, şekilsel kalmasını ve sorunlar yumağına dönüşmesini hedeflemek ancak demokrasi ve halk düşmanlığı olarak tanımlanabilir. Yönetim kademelerinde kimin imza atacağı, kimin resmi görüneceği, kimin hangi alanlarda sorumlu olacağı tartışmaları krize dönüşüyorsa zihniyetlerin iktidardan kopmadığı anlamına gelmektedir. Atılan o imza bir bireyin değil; halk tarafından seçilmiş ve irade olan meclisin yansıması olarak görüldüğünde kimin attığı anlamsız kalacaktır. Unutulmamalıdır ki eşbaşkanlık uygulaması ‘kadınla olmaz, yereller bunu kaldıramaz, kadın erkek ne fark eder’ gibi anlayışlarla mücadele ederek bu günlere gelmiş; halkımız tarafından sahiplenilmiştir. İktidar ve tahakküm temsilcilerinin binlerce yıldır ilk hedef aldığı kesimler kadınlar ve kadın yaratımları ise mücadeleyi kadın özgürlükçü esasta yürütme iddiamız da kesintisiz devam edecektir.
 
ÖZGÜR EŞ YAŞAM İLKELERİ OLMAZSA OLMAZ
 
Binlerce yıllık mirası ve son 50 yıllık mücadelesiyle Özgür Kadın Hareketi, kadınların özgün özerk varoluşunun garantisidir. Gücünü toplumsallığından alan hareketimiz, kadınların özgün özerk örgütlülüğünü özgürlükçü-demokratik yerel yönetim sistemimizde de en etkili şekilde işletecektir. Kadın daire başkanlıkları, müdürlükleri ve bunlara bağlı birimler yeni iktidar odakları yaratmak için değil aksine iktidarı, erkek egemen eğilimleri paramparça etmek içindir. Yeniden kuracağımız bu mekanizmalar arasındaki ilişkinin özgür eşyaşam ilkelerine; kadın özgürlükçü esasa, demokratik, yatay karar almaya dayanması olmazsa olmaz tutumumuzdur. Bu anlamda karşıtlıklar karşısında cins sevgisine ve yoldaşlığına dayalı, etik estetik ölçülerle hareket etmek esas yöntemimiz olmalıdır. Diğer tarafta yaşamı erkeklerle paylaştığımız gibi özgürlükçü-demokratik yerel yönetim mekanizmalarımızı da erkeklerle birlikte yürüteceğimiz gerçekliği bulunmaktadır. Erkeklerle kurulacak bütün ilişkilerin kadın özgürlükçü ilkelerden taviz verilmeksizin, karşıtlaşmalardan uzak, yoldaşlığa dayalı, etik estetik ölçülerle geliştirilmesi esas aldığımız tarzdır. Ancak özgür eşyaşamın özgürlükçü-demokratik yerel yönetim deneyimini inşa ederken büyük mücadeleler vererek bugüne gelen Özgür Kadın Hareketi’nin yarattığı değerleri sahiplenmenin, korumanın, büyütmenin tüm kadınların ve erkeklerin ortak sorumluluğu olduğu asla unutulmamalıdır.  
 
KADIN YOKSULLUĞUNA KARŞI DESTEK MERKEZLERİ
 
Tarihsel ve güncel anlamda karşılaştığımız saldırıların başında kadın emeğinin sömürülmesi vardır. Düşüncesinin, duygusunun, bedeninin toplamı olarak kadın emeğinin şiddet aracıyla, aralıksız sömürüldüğü sistem karşısında özgürlükçü-demokratik yerel yönetimlerin toplumun bütün bileşenlerini kadın özgürlükçü bakış açısıyla üretime ve ürettiklerini yönetmeye çağırması, bunun için uygun zeminler yaratması gerekir. Kadına yönelik şiddetin ekonomik, sosyal, psikolojik vb. bütün biçimleriyle sadece şiddet sonrasında hukuki, psikolojik, ekonomik destekler sunarak değil toplumun şiddetten arındırılmasını esas alan önleyici politikalarla ortadan kaldırılabileceği, yine yoksullaştırılan kadınlığa karşı üretici kadın kimliğinin açığa çıkacağı kooperatifleşme temel anlayışımızdır. Özgürlükçü-demokratik yerel yönetim sistemimiz önceki yönetim dönemlerimizde olduğu gibi bu dönemde de mahalle mahalle yaygınlaşmış kadın destek-dayanışma-üretim merkezleri kurarak ulaşılmadık tek bir kadın bırakmama hedefiyle hareket edecektir.
 
Kapitalist modernitenin inşa ettiği kadınlık karşısında kadın özgürlükçü bilgi, deneyim ve duygu ile tahakküm karşıtı, yatay, demokratik edimlerin özgürlükçü-demokratik yerel yönetimlerin bütün faaliyetlerine yedirilmesi gerekir. Kapitalist modernite ve uygulayıcısı ulus devlet gerçekliğini doğru çözümleme, kadın erkek ilişkileri başta olmak üzere egemene benzemeden mekanizmalar oluşturma ve bu mekanizmaları yönetme konusunda muazzam bir farkındalığın gelişmesi hedeflenmelidir. Bu anlamda ne büyükşehir, şehir, ilçe ayrımı ne de müdürlükler, daire başkanlıkları vb. şeklinde örgütlenen mekanizmaların birbirinden hiçbir surette ayrı, parçalı görülmemesi ortak zihniyetle, kadın özgürlükçe zihniyet ve pratikle yönetilmesi esastır.
 
ASİMİLASYONCU POLİTİKA ÇÖZÜMLENMELİ
 
Kendi düşünsel zenginliğimizin, politikalarımızın ve literatürümüzün derinliğine ve gücüne olan inancımızı sürekli diri tutmak, toplumda da bu yaklaşımı örgütlemek son derece önemlidir. Ulus devlet ve ulus devlet koalisyonlarının medya, teknoloji, moda, estetik politikalarıyla ya da hibe kuruluşlarının projecilik ile getirdiği modernizmin, bunun için inşa ettiği kadınlığın ve asimilasyoncu politikaların doğru çözümlenmesi, yönetimsel faaliyetlerde bu farkındalıkla hareket edilmesi gerekir. Kültürel asimilasyona karşı tahakküm odaklarının salt simetrik değil asimetrik olarak projecilik gibi sinsi, yavaş politikalarının her ne sebeple olursa olsun asıl iş, asıl kaynak haline getirilmesi engellenmeli, bu konuda dengeli tutum geliştirilmelidir.
 
Özgürlükçü-demokratik yerel yönetimler kültürel soykırımla karşı karşıya bırakılan Kürdistan halkının, Kürt kadınların ve kız çocukların asimilasyon karşısında kendi dilleriyle, kültürüyle, doğalarıyla buluşacağı, kültürünü inşa edeceği ve sürdüreceği en temel mekanizmadır. Kadın özgürlükçü yaklaşımla buluşmamış, bunun içinden yeşermemiş hiçbir politika ve pratiğe aman verilmemelidir. Kültürel kimlik bir bütün olarak görülmeli, bütün faaliyetler bu eksende örgütlendirilmelidir. Özgürlükçü-demokratik yerel yönetimler, tüm toplumsal kesimler içindir. Farklı yaş grupları, cinsiyetler, yaşam tarzları ve pedagojilerden gelenlerin demokratik, ekolojik ve kadın özgürlükçü ilkelerden taviz vermeden kuşaklar arası aktarımı ve birlikteliği inşa edecek zeminler, çalışmalar açığa çıkarmak bu sebeple çok önemlidir.
 
AKADEMİLER KURULMALI
 
En büyük kaynağımız özgürlük eğilimini kaybetmemiş esnek zihinlerimizdir. Zihniyet devrimindeki en önemli rol özgürlükçü-demokratik yerel yönetimler bünyesinde kurulacak, dil, kültür, tarih, siyaset akademilerine düşecektir. İdeolojik gücümüz, cesaretimiz, deneyimlerimiz en büyük mirasımızdır. Bu anlamda hafızayı diri tutmak, deneyim paylaşımlarını sürekli hale getirmek, mücadele tarihini kendimizle başlatmamak gerekir. Köklü yerel yönetim deneyimimizi, tarihsel varlığımızı ve nasıl bir yaşam sorusuna verdiğimiz cevabı harmanlamak özgürlükçü-demokratik yerel yönetim planlamamızda da akademilerimizde de kıblemiz olmalıdır. Gündelik planlamaların, programsız yönetim biçimlerinin alışkanlık haline getirildiği tüketim toplumunun, erkek egemen ve kapitalist sistemin bütün öğretilmişlerine karşı esaslı bir dönüşüm yerel, demokratik, ekolojik yaşam ve kadın özgürlükçü bilgiye dayanan akademiler ile sağlanabilir. Aksi durumda, zihinsel yoğunlaşmaların yön vermediği yönetme pratikleri açığa çıkacak ve bu da köklü toplumsal dönüşümü sağlayamayacaktır.
 
Yürüttüğümüz mücadele tüm bu boyutlarıyla yeni yaşamın inşasını yerellerden enternasyonele akıtacak o nehrin yatağıdır. Yerellerin çeşitliliklerinin ve farklılıklarının, değişim ve dönüşümde ne denli etkili olabileceğini görerek, iddiamızın coğrafi sınırların ötesinde olduğunu da bu güce dayandırarak mücadele etmek, toplumsal sorumluluğumuzdur.
 
Özgürlükçü-demokratik yerel yönetimler için bir kez daha yola koyulduğumuz bu dönemde ‘jin, jiyan, azadî’ felsefesinin başta kadınların olmak üzere tüm insanlığın ve doğanın tek kurtuluşu olduğunu göstermeye devam edeceğiz. Demokratik dünya konfederalizminin, demokratik kadın konfederalizminin üzerine yeşereceği zemin, toprak olan özgürlükçü-demokratik yerel yönetim modelimizle, kapitalist modernitenin karşısında bir an durmaksızın kadın özgürlükçü, demokratik ve ekolojik yaşam paradigmasını Ortadoğu’daki ve dünyadaki tüm toplumsal mekanizmalara taşımaya devam edeceğiz.”
 
 
 

Diğer başlıklar

17:08 Kerboran Belediyesi’nin kayyımdan kalan borcu 72 milyon TL
16:36 Soydan'ın taziyesine kitlesel ziyaret
16:30 ‘Her yerde Kürtçe konuşmalıyız’
16:27 Gezi'de yeniden yargılama kararını değerlendirecek heyet değişti
16:02 Tutsaklar Halis Tekin ve Yılmaz Suncak tahliye edildi | YENİLENDİ
15:48 Antik kente kurulacak mermer ocağına itiraz
15:33 Bildirilerle Kobanê Davası'nı anlattılar
15:28 Özgür Özel: Kobanê Davası’ndan adalet bekliyoruz
15:05 Kadınlardan Kobanê Davası paneli: Yargılayanlar yargılanıyor
15:02 Riha'da 'Anneler Günü' pikniği
14:48 Curnê Reş'te kapı kapı seçim çalışması
14:39 Maden ocağında göçük: 1 işçi hayatını kaybetti
14:34 Selden kapanan Cizîr-Şirnex yolu açıldı
14:34 Ankara’da üç polis müdürü gözaltına alındı
14:16 SES: Hemşire açığı iş yükünü arttırıyor
14:13 Wan'da gözaltı protestosu
13:40 Gazeteci Oruç hakkındaki yurtdışı yasağı kaldırılmadı
13:32 Melen Çayı’na kirli su döken belediyeye ceza
13:11 Mêrdîn'de 1'inci Kitap Festivali düzenlenecek
12:43 Bakırhan'dan siyasi partilere 5 maddelik çözüm önerisi
12:29 İspanya’daki 27 milletvekili ve senatörden CPT’ye İmralı mektubu
12:18 Abdullah Öcalan’ın avukatlarından görüşme başvurusu
12:15 Gözaltında kaybedilen Kırbayır’ın kardeşi yaşamını yitirdi
12:06 Yemekten zehirlenen tutsaklar taburcu edildi
11:57 Yargıtay'da yeni başkan 37'nci turda seçilebildi
11:56 Tarlabaşı Toplumu Destekleme Derneği’nin ‘yokluğun tespiti’ davası reddedildi
10:44 Ekokırım Yasası için dava açıldı
10:20 Aydın'da bir kadın katledildi
10:14 Wan’da gözaltına alınan 55 kişinin ifade işlemleri başladı
10:04 Irak’ta DAİŞ saldırısında 5 asker öldü
09:33 KDP’nin alıkoyduğu gazeteci Ahmet'ten 203 gündür haber alınamıyor
09:30 Tutsakların ‘özgürlük’ eylemi sürüyor
09:29 Ekolojist Şener: Tahribat sadece bölge halkının sorunu değil
09:25 9 il için sel ve su baskını uyarısı
09:20 Ziya Türk reklam şirketi üzerinden de yüzbinlerce TL kazanmış
09:16 Karataş: İmralı için CPT’ye diplomatik baskı eylemleri başlatılacak
09:15 75 yaşındaki tutsak Hatice Yıldız'ın durumu ağırlaşıyor
09:14 Ekonomist Nas: Fatura halka ve kamu çalışanlarına kesildi
09:10 Kürtçe için 10 yıldır çalışıyorlar
09:10 Patlayan sondaj kuyusu tehlike saçıyor
09:09 Kürt Dil Bayramı: En büyük sorumluluk ailelerde
09:07 İşletmeci Altun: Kar etmeden ayı kapatıyoruz
09:06 Tutsak çocuklarından haber alamayan anneler 'çözüm' istiyor
09:05 Fiyatlar katlanınca alım da satım da düştü
09:03 Cezaevindeki 'hukuksuz' uygulamaya dair yeni detaylar
09:03 Kayyımdan yağmayan kara 13 milyon harcama!
09:00 14 MAYIS 2024 GÜNDEMİ
08:48 AKP’li eski başkan uyuşturucudan tutuklandı
13/05/2024
22:53 Diyarbakır Cezaevi'nde tutuklu ve personeller yemekten zehirlendi
21:41 Soma Katliamı 10’uncu yılında: Birleşik mücadeleyle hesap soracağız
20:17 Ege’de Kobanê Davası açıklaması: Kumpası boşa düşüreceğiz
20:06 Amed ve Şirnex'te Kürtçe paneli: Dilimiz belleğimizdir
18:18 Barış Annesi’nden Şenyaşar’a destek ziyareti
17:37 ÖHD’den Kobanê Davası için dayanışma çağrısı
17:11 Curnê Reş’te 4 koldan seçim çalışması
16:29 Wan'da yürüyüş, Şirnex'te panel
16:16 İHD'den tasarruf önerisi: Askeri harcamaları kıs
15:58 ‘Özgürlüğe ses ver’ eylemi: Mücadelemizden geri adım atmayacağız
15:44 Belediyeden Ziya Türk'e dair açıklama
15:42 Reber Soydan’ın taziyesine ziyaret
15:33 Irak Parlamentosu yeni başkanını seçecek
15:26 Engelli haklarına dair kanun değişikliği teklifi
15:20 AKP gitti, Kürtçe tabela geri geldi
15:16 Hemşirelerden 11 talep
14:51 İzmir Tabip Odası: Onaylı Randevu Sistemi sorunları derinleştirecek
14:34 Sûr'da Kürt Dil Bayramı etkinliklerine davet
13:41 Hasta tutsağın tahliyesi 3 yıldır erteleniyor
13:01 DEM Parti'den hükümetin paketine ilk tepki: Tasarruf barıştadır
12:34 Hatay’da sel: Konteyner kent su altında kaldı
12:31 Kırkazak: Kobanê Davası hukuki değil siyasi bir dava
12:21 Wan'da gözaltı sayısı 55'e ulaştı
12:06 Katalonya’da Sosyalist Parti birinci oldu
12:05 Komiser yardımcısı eşi ve iki çocuğunu katletti
11:58 Tasarruf paketinden emekçinin istihdamının durdurulması çıktı
11:32 DBP Kadın Meclisi Sözcüsü: Öcalan'ın özgürlüğü sağlanana kadar eylemler sürecek
11:27 Düğünde açılan ateşte yaralanan kadın yaşamını yitirdi
10:44 159 isimden Kobanê Davası açıklaması: Ülkenin geleceğini etkileyecek
10:25 TAJÊ heyetinden Bağdat’a ziyaret
10:13 Yüreği güzel bir insan: Celal Başlangıç
09:57 Dîlok’ta erkek şiddeti: 1 ölü 2 yaralı
09:44 KDP’nin yanıt vermediği soru: Gazeteci Ahmet nerede?
09:43 Cezaevlerinde ‘özgürlük’ eylemi
09:42 Saha araştırması: Yaş küçüldükçe anadilde konuşma oranı düşüyor
09:29 İşkence görüntüleri çıkan Ali Veli soruşturmasında takipsizlik kararı
09:23 Tutsak Ayfer Başlığ’ın infazı yakıldı
09:11 Xwebûn 'Her dem kurdî' manşetiyle çıktı
09:07 Mızrağın çuvala sığmadığı davada neler yaşandı?
09:03 İmralı için Adalet Bakanlığı’na yeni bir başvuru yapılacak
09:02 Yeni ceza mahkemeleri: İGK
09:00 13 MAYIS 2024 GÜNDEMİ
12/05/2024
23:50 Kuzey ve Doğu Suriye’de tarlalar yakılıyor
20:42 Soydan’ın cenazesi Gever’de defnedildi
20:18 Mêrdîn’de 15 Mayıs kutlamaları sürüyor
20:13 Feqîyê Teyran'ın mezarına kitlesel ziyaret
19:54 DEDAŞ’ın 6 gündür elektrik vermediği site sakinleri tepkili
19:49 Mêrdîn halkına hakaret eden Akgündüz'den ‘vatandaşlıktan çıkarın’ açıklaması
19:19 Şerzan Kurt Muğla'da anıldı
19:15 Cizîr’de Dil, Kültür ve Sanat Festivali başladı
18:43 Kobanê Davası öncesi kadınlardan buluşma: Yargılanan ortak mücadelemiz
18:22 Engellemelere rağmen Emine Şenyaşar'a ziyaret: Hepimizi temsil ediyor
17:35 Amed'te Kürt Dili Bayramı etkinlikleri
17:03 Soma Katliamı'nın 10'uncu yılı: 301'i unutma unutturma
16:39 Soydan’ın cenazesi Gever'e doğru yola çıkarıldı
16:36 Tutsak yakınlarından 'özgürlük' eylemine destek
16:33 Adana’da sağanak yağış ve fırtına
16:25 Gazze'de ölü sayısı 35 bini geçti
15:01 Bakırköy Cezaevi önünde ‘Özgürlüğe ses ver’ eylemi
14:32 AFAD 4 saat sonra ulaştı: 1 ölü, 6 yaralı
14:26 Endonezya’da öğrencileri taşıyan araç kaza yaptı: 11 ölü 53 yaralı
14:15 Anneler Günü etkinlikleri: Bize verilecek en büyük hediye barıştır
13:40 Tahliye olan Arat: Herkes elini taşın altına koymalı
12:04 Irak cumhurbaşkanı: Su sorununun nedeni komşu ülkeler
11:54 Erdoğan’dan enerji açıklaması
11:11 Afganistan ve Endonezya’da sel: 327 ölü
10:43 Cezaevinde şüpheli ölüm
10:20 İmar izni kaldıran yeni yasa yürürlükte
09:16 Savaş ve ekonomik krizin yükünü taşıyan kadınlar
09:09 Jin dergi ‘Asimilasyona karşı Kürtçe’nin direnişi’ manşetiyle çıktı
09:07 1 günde en az bin 97 kadın şiddete maruz kalıyor
09:06 Tutsaklar ‘Abdullah Öcalan’a özgürlük’ eyleminde
09:05 Ekoloji Birliği eko-kırıma karşı ortak hareket edecek
09:04 Gazeteci Ahmet’ten 201 gündür haber yok
09:03 Botan'da Gülistan Doku Turnuvası için hedef 100 takım
09:02 31 yıllık tutsağa ‘karikatür' davası
09:01 'Ağız içi arama' başvurusuna yanıt: Yetki bizde değil, jandarmada!
09:00 12 MAYIS 2024 GÜNDEMİ
08:42 19 kent için sağanak uyarısı
11/05/2024
22:31 Çocukları için mücadele eden anneler: Adalet istiyoruz
21:57 Mêrdîn’de 15 Mayıs kutlamaları başladı
21:15 Taksim tutuklamaları Kadıköy’de protesto edildi
19:46 Kuzey ve Doğu Suriye’de belediye seçimleri ertelendi
18:54 'Hozan Mizgîn Kürt kültürünün ışığı oldu'
18:38 Emine Şenyaşar’ın Adalet Nöbeti 100’üncü gününde
18:13 'OHAL’de kadın örgütlülüğü hedef alındı'
17:31 Colemêrg’te cisim patlaması sonucu bir kişi yaralandı
17:27 Sara Kaya 7 yıl sonra memleketinde: Nisêbîn yine direniyor
17:13 Amedspor şampiyonluk kupasını görkemli bir törenle aldı
17:06 Jîn Art açılışını büyük bir coşkuyla yaptı
16:56 DEM Parti’den Mersin raporu: Uyuşturucu, çeteleşme, şiddet ve işsizlik
16:49 Depremzede Kaya'nın 'adalet' eylemi 6'ncı gününde
16:28 Kadınlardan CPT’ye mektup
15:08 3 kentte ağır hasta tutsakların tahliyesi için çağrı
14:49 AKP’li başkan belediye şirketinden her ay 33 bin TL maaş almış
14:10 Şakran’daki işkence protesto edildi
14:07 Kürt Yayıncılar Çalıştayı başladı
14:03 Emek örgütleri DEM Parti'ye saldırı protesto etti
13:55 İHD ve kayıp yakınlarından 3 kentte eylem
13:54 İsrail ordusunda Refah’a yeni saldırı öncesi açıklama
13:50 Halil ve Kasım Alpsoy için adalet istediler
13:38 ‘Öcalan konuştuğunda çözümün önü açılır'