TJA yerel seçim tutum belgesini açıkladı: Tek kurtuluş 'Jin jiyan azadî'

AMED - TJA, 31 Mart yerel seçimlerine dair açıkladığı tutum belgesinde, demokratik, ekolojik, kadın özgürlükçü paradigmanın hayata geçirilmesinin önemine vurgu yaparak, “ ‘Jin, jiyan, azadî’ felsefesinin başta kadınların olmak üzere tüm insanlığın ve doğanın tek kurtuluşu olduğunu göstermeye devam edeceğiz” dedi. 

Tevgera Jinên Azad (TJA-Özgür Kadın Hareketi), 31 Mart yerel seçimlerine dair tutum belgesini Sûr’da bulunan bir mekanda açıkladı. Açıklamaya, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Çiğdem Kılıçgün Uçar, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) kadın milletvekilleri ile belediye eşbaşkan adayları ve çok sayıda kadın katıldı. Açıklamanın yapıldığı yere, Kürtçe “Jin, jiyan, azadî ile özgürlüğe doğru” pankartı asıldı. Açıklamayı TJA adına Nurcan Deli okudu. 
 
‘KADINLARIN POLİTİK TAVRI ORTAYA ÇIKTI’ 
 
Ön seçimlerin en geniş, örgütlü, toplumsal bileşenle gerçekleştirildiğine ve belediye eşbaşkan aday ile meclis üyelerinin belirlendiğine değinilen tutum belgesinde, yaşamın tüm hücrelerine tecrit uygulamaya çalışan tahakküm odaklarının radikal demokrasi hamlesiyle boşa çıkarıldığı belirtildi. 
 
Özgür kadın hareketi öncülüğündeki gerçekleşen bu radikal demokrasi hamlesinin motivasyon kaynağı olduğuna değinilen tutum belgesinin devamında şu ifadelere yer verildi: “Erkek egemen sistemin kadınsız siyaset kurgusuna karşı kadın yoldaşlarımızın hem adaylık süreçlerine hem de önseçim çalışmalarına bu denli yoğun katılımı politik bir tavır olarak gerçekleşmiştir. Ancak bu süreç kadın kurtuluş ilkelerimizden olan etik estetik yaklaşımımızın ve yurtsever ölçülerimizin pratiklerimize yansımasında zayıflamalar olduğunu da göstermiştir. Kürt kadınlar salt nicel çokluklarıyla değil dayandıkları paradigma ile zihniyetlerini de yaşamın, mücadelenin bütün katmanlarında esas haline getirme çabasını sürdürmek durumundadır.
 
 EKOLOJİK KADIN ÖZGÜRLÜKÇÜ FELSEFENİN ÖNEMİ
 
Şüphesiz devrim yaşayan, canlı bir süreçtir; en zorlu zamanlarda radikal demokrasiden taviz vermeyen örgütsel yapımız, mevcut eksiklikleri güçlü yoldaşlıklar ile eleştiri-özeleştiri mekanizmalarıyla, ideolojik güçlenme ve hiç kaybetmediği cesareti ile çözümleyecek, devrimi inşa etmeye devam edecektir. Mevcut motivasyonumuz, mücadelemizi koşulsuz bir biçimde özgür kadın değerleriyle ve yurtsever ölçülerle bütünleştirecek kudrete dönüşmelidir. Başta adaylarımız olmak üzere, seçim çalışmalarına devam edecek bütün kadın yoldaşlarımızın bu inançla mücadelelerini sürdüreceklerine güvenimiz tamdır. Mücadelemizin gerekçesi olan özgür bir yaşamı inşa etmek, yerellerin halkçı ve demokratik yönetimini esas almakta; bu esas toplumun tüm kesimlerine sorumluluk yüklemektedir. Ahlaki ve politik toplum için gerekli olan kendini yerelden yönetmek radikal demokrasinin pratikleşmesiyle hayat bulur. Yerelden yönetim anlayışı merkeziyetçiliğe karşı en güçlü alternatifken bunun gerçekleşmesi de demokratik, ekolojik, kadın özgürlükçü felsefe ile mümkündür. Kadın özgürlükçü bakış açımız ekolojik dengeyi korumayı, kültürleri ve kimlikleri özgür ifadeye kavuşturmayı, emeğin toplumsallaşmasını ve yoksullukla mücadeleyi içerir. Demokratik ulusun ön gördüğü çok dilli, çok kültürlü, çok kimlikli yerellerin inşası kadın özgürlük çizgisiyle hayat bulur.
 
SEÇİMLER PARADİGMANIN TOPLUMSALLAŞMASI İÇİN VİRAJDIR 
 
Bu anlamda önümüzdeki süreç salt bir seçim arifesi olarak değerlendirilmemelidir. Süreci, kadınlar, gençler, Kurdistan halkları, inanç grupları üzerindeki tecridi kırabilecek, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünü sağlayacak ve paradigmasını toplumsallaştıracak bir viraj olarak görme sorumluluğumuz bulunmaktadır. Bu sorumluluk, içinde tutulduğumuz tecrit sistemini doğru anlamayı ve kendini tahakküm odaklarının politikalarına göre konumlandırma eğilimden çıkmayı gerektirmektedir. Kürt kadınlar, Kurdistan halkları başta olmak üzere bütün dünya halkları için savunma pozisyonunu aşarak kurucu unsur haline gelmeli, kurduğu sistem özgür eş yaşamın sistemi olmalıdır. Toplumda özgürlük inancının filizlendiği her hücreyi denetleme, şekil verme, kapatma politikalarıyla tecrit sistemi içinde tutan, kadın kırımını yerleşik politikası haline getirmiş kapitalist modernite karşısında, demokratik modernite güçlerinin asli hedefi özgür eş yaşamın inşasıdır. Bunu gerçekleştirmenin yolu ise özgür kadın ve özgür erkek kimliklerinin açığa çıkarılması, özgür kadın ve özgür erkek arasındaki ilişkiden başlayarak yaşamın bütün bileşenlerinin özgür, eşit ve özerk birlikteliğinin gerçekleşeceği zemini inşa edebilmektedir. Bu zemin mahallelerden, köylere, kentlere doğru örgütlenecek toplumsal damarların özgürlükçü-demokratik yerel yönetimlerin eşbaşkanlık uygulamasıyla mümkündür.
 
EŞBAŞKANLARIN TUTUMU
 
Eşbaşkanlık uygulamasını kadınların ve erkeklerin özgür eş yaşam sisteminin yönetimsel faaliyetlerinin tamamını istisnaya yer vermeksizin bütünlük ve birliktelikle yürütmesi olarak ifade edebiliriz. Meclislerin tamamının özgür düşünce ve irade ile belirlediği, temsilci olmanın ötesinde bütün meclislerin ortak aklının ve pratiğinin yansıması olarak bir kadın ve bir erkek eşbaşkan seçilir. Ancak onlar şahsında yönetim toplumundur, toplumsal olan açığa çıkarılmalıdır. Eşbaşkanlık kaba bir iş bölümü olarak ele alınamayacağı gibi inşa edilen kadınlık ve erkeklik rollerinden de arındırılmak zorundadır. Bu anlamda eşbaşkan adaylarımızın toplum karşısındaki uslüp, tavır, yöntemleri kadar bireysel yaşamları ve yaklaşımları da toplumsal olmak zorundadır. Kürdistan sömürgedir ve sömürge Kürdistan’ın özgürleştirilmesi ancak mücadelenin bütün katmanlarında kapitalist moderniteden kopuşun mümkün olduğunu, sosyalist değerlerle, sınıfsız, sömürüsüz, kadın özgürlükçü yaşayarak gösterebiliriz. Bu dönemde de başta eşbaşkan adaylarımız olmak üzere bütün kadın ve erkek yöneticilerimizden beklentimiz bu olacaktır.
 
Binlerce yıldır erkek egemen zihniyetin kodladığı klasik erkeklik yönetimde, irade olma aşamalarında kadın düşmanlığını, kadını küçümseyen, kadını hazmedemeyen, kadınları birbirine düşüren pratiklerde kendini göstermektedir.  Eşit temsiliyet sistemine karşı çıkmak, kadınları tartıştırmak, yaratılan mücadele değerlerini ortadan kaldırmaya çalışmak, eşit temsiliyeti gereksiz görmek bireyci ve küçük hesapları olan kadın düşmanı zihniyetlerin ürünüdür. Somut pratikler ele alındığında eşit temsiliyet ilkesinin kurumsallaşamamasını, şekilsel kalmasını ve sorunlar yumağına dönüşmesini hedeflemek ancak demokrasi ve halk düşmanlığı olarak tanımlanabilir. Yönetim kademelerinde kimin imza atacağı, kimin resmi görüneceği, kimin hangi alanlarda sorumlu olacağı tartışmaları krize dönüşüyorsa zihniyetlerin iktidardan kopmadığı anlamına gelmektedir. Atılan o imza bir bireyin değil; halk tarafından seçilmiş ve irade olan meclisin yansıması olarak görüldüğünde kimin attığı anlamsız kalacaktır. Unutulmamalıdır ki eşbaşkanlık uygulaması ‘kadınla olmaz, yereller bunu kaldıramaz, kadın erkek ne fark eder’ gibi anlayışlarla mücadele ederek bu günlere gelmiş; halkımız tarafından sahiplenilmiştir. İktidar ve tahakküm temsilcilerinin binlerce yıldır ilk hedef aldığı kesimler kadınlar ve kadın yaratımları ise mücadeleyi kadın özgürlükçü esasta yürütme iddiamız da kesintisiz devam edecektir.
 
ÖZGÜR EŞ YAŞAM İLKELERİ OLMAZSA OLMAZ
 
Binlerce yıllık mirası ve son 50 yıllık mücadelesiyle Özgür Kadın Hareketi, kadınların özgün özerk varoluşunun garantisidir. Gücünü toplumsallığından alan hareketimiz, kadınların özgün özerk örgütlülüğünü özgürlükçü-demokratik yerel yönetim sistemimizde de en etkili şekilde işletecektir. Kadın daire başkanlıkları, müdürlükleri ve bunlara bağlı birimler yeni iktidar odakları yaratmak için değil aksine iktidarı, erkek egemen eğilimleri paramparça etmek içindir. Yeniden kuracağımız bu mekanizmalar arasındaki ilişkinin özgür eşyaşam ilkelerine; kadın özgürlükçü esasa, demokratik, yatay karar almaya dayanması olmazsa olmaz tutumumuzdur. Bu anlamda karşıtlıklar karşısında cins sevgisine ve yoldaşlığına dayalı, etik estetik ölçülerle hareket etmek esas yöntemimiz olmalıdır. Diğer tarafta yaşamı erkeklerle paylaştığımız gibi özgürlükçü-demokratik yerel yönetim mekanizmalarımızı da erkeklerle birlikte yürüteceğimiz gerçekliği bulunmaktadır. Erkeklerle kurulacak bütün ilişkilerin kadın özgürlükçü ilkelerden taviz verilmeksizin, karşıtlaşmalardan uzak, yoldaşlığa dayalı, etik estetik ölçülerle geliştirilmesi esas aldığımız tarzdır. Ancak özgür eşyaşamın özgürlükçü-demokratik yerel yönetim deneyimini inşa ederken büyük mücadeleler vererek bugüne gelen Özgür Kadın Hareketi’nin yarattığı değerleri sahiplenmenin, korumanın, büyütmenin tüm kadınların ve erkeklerin ortak sorumluluğu olduğu asla unutulmamalıdır.  
 
KADIN YOKSULLUĞUNA KARŞI DESTEK MERKEZLERİ
 
Tarihsel ve güncel anlamda karşılaştığımız saldırıların başında kadın emeğinin sömürülmesi vardır. Düşüncesinin, duygusunun, bedeninin toplamı olarak kadın emeğinin şiddet aracıyla, aralıksız sömürüldüğü sistem karşısında özgürlükçü-demokratik yerel yönetimlerin toplumun bütün bileşenlerini kadın özgürlükçü bakış açısıyla üretime ve ürettiklerini yönetmeye çağırması, bunun için uygun zeminler yaratması gerekir. Kadına yönelik şiddetin ekonomik, sosyal, psikolojik vb. bütün biçimleriyle sadece şiddet sonrasında hukuki, psikolojik, ekonomik destekler sunarak değil toplumun şiddetten arındırılmasını esas alan önleyici politikalarla ortadan kaldırılabileceği, yine yoksullaştırılan kadınlığa karşı üretici kadın kimliğinin açığa çıkacağı kooperatifleşme temel anlayışımızdır. Özgürlükçü-demokratik yerel yönetim sistemimiz önceki yönetim dönemlerimizde olduğu gibi bu dönemde de mahalle mahalle yaygınlaşmış kadın destek-dayanışma-üretim merkezleri kurarak ulaşılmadık tek bir kadın bırakmama hedefiyle hareket edecektir.
 
Kapitalist modernitenin inşa ettiği kadınlık karşısında kadın özgürlükçü bilgi, deneyim ve duygu ile tahakküm karşıtı, yatay, demokratik edimlerin özgürlükçü-demokratik yerel yönetimlerin bütün faaliyetlerine yedirilmesi gerekir. Kapitalist modernite ve uygulayıcısı ulus devlet gerçekliğini doğru çözümleme, kadın erkek ilişkileri başta olmak üzere egemene benzemeden mekanizmalar oluşturma ve bu mekanizmaları yönetme konusunda muazzam bir farkındalığın gelişmesi hedeflenmelidir. Bu anlamda ne büyükşehir, şehir, ilçe ayrımı ne de müdürlükler, daire başkanlıkları vb. şeklinde örgütlenen mekanizmaların birbirinden hiçbir surette ayrı, parçalı görülmemesi ortak zihniyetle, kadın özgürlükçe zihniyet ve pratikle yönetilmesi esastır.
 
ASİMİLASYONCU POLİTİKA ÇÖZÜMLENMELİ
 
Kendi düşünsel zenginliğimizin, politikalarımızın ve literatürümüzün derinliğine ve gücüne olan inancımızı sürekli diri tutmak, toplumda da bu yaklaşımı örgütlemek son derece önemlidir. Ulus devlet ve ulus devlet koalisyonlarının medya, teknoloji, moda, estetik politikalarıyla ya da hibe kuruluşlarının projecilik ile getirdiği modernizmin, bunun için inşa ettiği kadınlığın ve asimilasyoncu politikaların doğru çözümlenmesi, yönetimsel faaliyetlerde bu farkındalıkla hareket edilmesi gerekir. Kültürel asimilasyona karşı tahakküm odaklarının salt simetrik değil asimetrik olarak projecilik gibi sinsi, yavaş politikalarının her ne sebeple olursa olsun asıl iş, asıl kaynak haline getirilmesi engellenmeli, bu konuda dengeli tutum geliştirilmelidir.
 
Özgürlükçü-demokratik yerel yönetimler kültürel soykırımla karşı karşıya bırakılan Kürdistan halkının, Kürt kadınların ve kız çocukların asimilasyon karşısında kendi dilleriyle, kültürüyle, doğalarıyla buluşacağı, kültürünü inşa edeceği ve sürdüreceği en temel mekanizmadır. Kadın özgürlükçü yaklaşımla buluşmamış, bunun içinden yeşermemiş hiçbir politika ve pratiğe aman verilmemelidir. Kültürel kimlik bir bütün olarak görülmeli, bütün faaliyetler bu eksende örgütlendirilmelidir. Özgürlükçü-demokratik yerel yönetimler, tüm toplumsal kesimler içindir. Farklı yaş grupları, cinsiyetler, yaşam tarzları ve pedagojilerden gelenlerin demokratik, ekolojik ve kadın özgürlükçü ilkelerden taviz vermeden kuşaklar arası aktarımı ve birlikteliği inşa edecek zeminler, çalışmalar açığa çıkarmak bu sebeple çok önemlidir.
 
AKADEMİLER KURULMALI
 
En büyük kaynağımız özgürlük eğilimini kaybetmemiş esnek zihinlerimizdir. Zihniyet devrimindeki en önemli rol özgürlükçü-demokratik yerel yönetimler bünyesinde kurulacak, dil, kültür, tarih, siyaset akademilerine düşecektir. İdeolojik gücümüz, cesaretimiz, deneyimlerimiz en büyük mirasımızdır. Bu anlamda hafızayı diri tutmak, deneyim paylaşımlarını sürekli hale getirmek, mücadele tarihini kendimizle başlatmamak gerekir. Köklü yerel yönetim deneyimimizi, tarihsel varlığımızı ve nasıl bir yaşam sorusuna verdiğimiz cevabı harmanlamak özgürlükçü-demokratik yerel yönetim planlamamızda da akademilerimizde de kıblemiz olmalıdır. Gündelik planlamaların, programsız yönetim biçimlerinin alışkanlık haline getirildiği tüketim toplumunun, erkek egemen ve kapitalist sistemin bütün öğretilmişlerine karşı esaslı bir dönüşüm yerel, demokratik, ekolojik yaşam ve kadın özgürlükçü bilgiye dayanan akademiler ile sağlanabilir. Aksi durumda, zihinsel yoğunlaşmaların yön vermediği yönetme pratikleri açığa çıkacak ve bu da köklü toplumsal dönüşümü sağlayamayacaktır.
 
Yürüttüğümüz mücadele tüm bu boyutlarıyla yeni yaşamın inşasını yerellerden enternasyonele akıtacak o nehrin yatağıdır. Yerellerin çeşitliliklerinin ve farklılıklarının, değişim ve dönüşümde ne denli etkili olabileceğini görerek, iddiamızın coğrafi sınırların ötesinde olduğunu da bu güce dayandırarak mücadele etmek, toplumsal sorumluluğumuzdur.
 
Özgürlükçü-demokratik yerel yönetimler için bir kez daha yola koyulduğumuz bu dönemde ‘jin, jiyan, azadî’ felsefesinin başta kadınların olmak üzere tüm insanlığın ve doğanın tek kurtuluşu olduğunu göstermeye devam edeceğiz. Demokratik dünya konfederalizminin, demokratik kadın konfederalizminin üzerine yeşereceği zemin, toprak olan özgürlükçü-demokratik yerel yönetim modelimizle, kapitalist modernitenin karşısında bir an durmaksızın kadın özgürlükçü, demokratik ve ekolojik yaşam paradigmasını Ortadoğu’daki ve dünyadaki tüm toplumsal mekanizmalara taşımaya devam edeceğiz.”
 
 
 

Diğer başlıklar

10:00 Koçerlerin zorlu yolculuğu başladı
09:55 Gazeteci Kanbal hakkında dava açıldı
09:23 Kürt sorununun çözümünde heba edilen süreçler
09:08 Gabar'da orman kıyımının yeni görüntüleri
09:07 Semt pazarındaki yurttaşlar: Çözüm Öcalan’ın çağrısında
09:06 Dicle Anter: Sırrı gerçeklerle yüzleşilmesi için savaştı
09:05 Antalya'daki cezaevlerinde 90 hasta tutsak var: Serbest bırakılmalılar
09:04 Şirnex’te öldüren sağlık hizmeti: Ekipman ve doktor yok
09:03 Uluslararası Kadın Yönetmenler Festivali: Dayanışma güçlendiriyor
09:02 Tutsak yakınları: Gözümüz televizyonda büyük barışı bekliyoruz
09:01 ‘Umut hakkı düzenlemesi tartışmasız atılması gereken adımdır’
09:00 09 MAYIS 2025 GÜNDEMİ
08:30 31 yıl sonra memleketinde coşkulu karşılama
08/05/2025
23:44 ‘Suriye’de 5 ayda 5 bin 500 sivil öldürüldü’
22:48 SOHR: Silahlı gruplar Şam’da yurttaşların evlerine el koydu
22:07 Birçok kentte Abdullah Öcalan posterleri asıldı
21:34 Êlih’te kadınlar buluştu: Kayyım zihniyetine karşı dayanışacağız
21:22 Wan’da Kürt Dili Bayramı şöleni
21:08 Yeni Papa Robert Francis Prevost oldu: Barış sizinle olsun
21:02 Federe Kürdistan’da yaşamını yitiren Işık’ın taziyesine kitlesel ziyaret
20:57 Sırrı Süreyya Önder anısına Beynelmilel gösterimi
20:54 ‘Kürtçe hukuk literatürünün oluşturulması gerekiyor’
19:32 15 yaşında girdiği cezaevinden 46 yaşında çıktı
19:21 Eskişehir'de kadın katliamları protesto edildi
19:15 Dêrsim Belediye Eşbaşkanı Birsen Orhan davasında karar
19:03 Türkiye ile Irak arasında 11 anlaşma imzalandı
18:55 Taciz failine verilen cezanın bozulması protesto edildi
18:45 Şarbajêr’de bir kolber katledildi
18:10 ‘Cezaevinde kalamaz’ raporu dikkate alınmadı: Elisa Ayık tahliye edilmedi
17:44 Qoser Meclisi: Zeyni İpek, araçları yandaşlara peşkeş çekmek için istedi
17:36 Qoser’de bir öğretmen öldürüldü
17:21 Pasûr Belediyesi eşbaşkanları halk buluşması düzenledi
17:12 DEM Parti’den kayıt dışı çalışma koşullarının tespiti için önerge
17:01 Ankara'da bir kadın katledildi
16:54 Wan'da Kürt Dili Sempozyumu düzenleyecek
16:33 Arınç’tan taziye ziyareti: Süreçte yer alanları devlet korumalı
16:01 Amed’de hukuk öğrencileri Önder’i andı
15:51 9 kadın tutsağa ‘sarılma’ ve ‘zılgıt’ cezası
15:39 CHP İl Başkanı Çelik ve 25 kişi hakkında iddianame
15:28 Mersin’de ağaç katliamına karşı nöbet
15:19 Zirai don için 'özel afet bölgesi' çağrısı
14:50 Nisan ayında 8'i çocuk, 152 işçi hayatını kaybetti
14:49 Özel’den İmamoğlu’na ziyaret
14:21 124 isimden Önder’e veda: Hepimizin yüreğine barışı yazdın
14:12 'Çocuk Hastanesi'nin deprem raporu 27 aydır gizleniyor'
14:12 Zırhlı araçla katledilen Öner davası istinafa taşındı
13:31 Hastane yolunda tutsaklara saldırı
13:12 Tutsaklara hücre cezası
12:55 Cezaevindeki şiddet davasında görüntüler istenecek
12:45 Erdoğan: Bizi kolay bir süreç beklemiyor
12:29 TBB'den avukata saldırıya tepki
12:25 Werîşe Muradî’nin tedavi hakkı engelleniyor
12:19 Avukatlardan İmralı başvurusu
12:18 Gazeteci Güneş davasında emniyetten 'bilgi' istenecek
12:14 Amed’de tutsaklar için yapılacak açıklamaya çağrı
12:05 DEM Parti'den Önder'e suikast iddialarına dair açıklama
12:02 Amed'de ArtTigris Sanat Fuarı'nın lansmanı yapıldı
11:08 Hasta tutsak Karatay'ın yeniden yargılanmasına devam edildi
11:03 Serê Gulanê etkinliklerinin startı verildi
10:57 Hindistan-Pakistan çatışmasında en az 43 ölü
10:52 'Kuyu tipi' cezaevlerine karşı açlık grevi başlatılıyor
10:43 Gazeteci Zeynep Kuray hakkında beraat kararı
10:28 Dezenformasyonla Mücadele Merkezi’nden İmamoğlu açıklaması
10:16 İşçiler greve gitti, çöp yığınları oluştu
10:14 GES'e karşı direnenler: Göç etmek istemiyoruz
10:05 DAİŞ’in Dêrazor’a saldırıları sürüyor
09:26 Hasta tutsak Ayık’ın annesi: Barış için önce hasta tutsaklar bırakılmalı
09:25 ‘Sürgüne’ karşı oturma eylemi başlattı
09:13 ‘Sırrı’nın cenazesine katılanlar barış mücadelesi sözünü verdi’
09:12 ‘Şiddetin son bulması için sorumluluk alınmalı’
09:08 30 yılın ardından tahliyesi ertelendi: Ölsem de pişmanlığı kabul etmem
09:06 Amed’de halk ulaşım zammına tepkili: Geri çekin
09:05 'Önder'e sözümüz; bu topraklara onurlu barışı getirmektir'
09:04 33 yıllık sürgünden sonra Amed’te sahneye çıktı
09:03 Ev ev gezerek Öcalan'ın çağrısını anlatıyorlar
09:02 Ateşkese rağmen 23 bin 369 saldırı
09:02 Dünyada barış görüşmeleri: Karşılıklı adımlarla çözüm sağlandı
09:00 08 MAYIS 2025 GÜNDEMİ
07:49 Amêdiyê Bölgesi’ne hava saldırısı
06:12 İmamoğlu'nun X hesabına erişim engeli getirildi
00:10 AYM'nin kararına tepki: Bu düzenlemeye boyun eğmeyeceğiz
07/05/2025
22:37 Suriye sahil kentlerinde 10 kişi kaçırıldı
21:33 'Özgür Özel'e yapılan saldırı araştırılsın' önergesine ret
21:21 Fed faiz kararını açıkladı
21:17 Tutsak kadınlardan Sırrı Süreyya Önder için taziye mesajı
20:47 AK’nin Türkiye raporu onaylandı
20:36 ÖHD ve TUHAD-FED: Hasta tutsakların yeri cezaevi değil hastanedir
20:01 Meclis’te 2025 yıllı ‘Sırrı Süreyya Önder Barış Yılı’ talebi
19:22 Mor Dayanışma: Bir üyemiz ajanlaştırılmaya çalışıldı
18:50 KHK eylemi 330'uncu haftasında: Sırrı’ya sözümüz barış olacak
18:47 Kadın katliamları ve cezasızlık protesto edildi
18:35 Mêrdîn’de köylüler direndi, kepçeler çekildi
18:20 ÇED raporundaki sahte fotoğraflara suç duyurusu
17:43 Emekliler TÜİK önünde: Maaşlarımız sadakaya dönüştürüldü
17:37 AYM’ye yürüyüşleri engellenen kitle oturma eylemi başlattı
17:33 Cenevre eyleminde Sırrı Süreyya Önder anıldı
17:13 İzmir’de 3 belediyede iş bırakma eylemi
17:02 Amik Ovası çiftçileri isyan etti
16:31 Önder için mevlit ve taziye
16:27 Oda ve borsalardan Sudani-Erdoğan görüşmesi öncesi 5 talep
16:21 TÜSİAD'ı ziyaret eden Özel: Bundan sonra yeni bir iktidar var
16:09 Dêrsim'de askeri operasyon
16:07 AYM'ye yürümek isteyen hayvan hakları savunucularına polis engeli
15:29 Meclis'te Önder anması: Eksik bıraktığı süreci tamamlamamız gerekiyor
14:59 AYM'den Hayvan Yasası’nın iptali başvurusuna ret
14:43 Sağlıkçılardan şiddete karşı eylem
14:40 Hayvan hakları için AYM önünde eylem
14:39 İHD’den gözaltılara tepki: Tutsaklarla dayanışma insanidir
14:10 Wan’da 15 Mayıs Kürt Dili Bayramı startı
13:48 SGDF Eşbaşkanı Müslüm Koyun tahliye edildi
13:46 Semra Güzel davasında tanık hakkında zorla getirme kararı
13:34 Bahçeli'den Önder'in Meclis'teki taziyesine ziyaret
13:24 GES'e karşı çıkan yurttaşlar kepçeleri durdurdu
13:07 Avukat İçli'ye dönük silahlı saldırıya tepki
13:02 İstanbul’da 3.4 büyüklüğünde deprem
12:34 Almanya’da Kürt üniversitesi açılıyor
12:34 Rektörden İmamoğlu diploması açıklaması
12:26 'Örgüte yardım' iddiasının 'örgüt üyeliği' kabul edilmesinde ihlal kararı
12:25 Suriye'de 24 saate 13 kişi katledildi
11:23 Gazeteci Diren Yurtsever beraat etti
10:49 JINNEWS şiddet çetelesi: 34 kadın katledildi, 14 şüpheli ölüm
10:39 Bir yılda 6 bin kişi trafik kazalarında yaşamını yitirdi
10:29 Hilal Kar’ın katiline ağırlaştırılmış müebbet hapis
10:16 Hindistan-Pakistan arası çatışma: Onlarca ölü, 3 uçak düştü
10:01 'Kadınların Ayak İzi' yürüyüşü: İşimizi istiyoruz
09:57 Cixsêliler GES’e karşı mücadelede kararlı
09:11 Önder'i anlattı: Hayalini kurduğu Demokratik Cumhuriyet'i Öcalan’ın paradigmasında gördü
09:09 Kerboran'da 3 mahalle yolu 'güvenlik' gerekçesiyle kapatıldı
09:08 Ayla Akat Ata: Önder’in mücadelesi vasiyettir
09:07 Çilek üreticileri artan maliyetlerden şikayetçi
09:06 Zeyneb Murad: Öcalan’ın çağrısı konferansa zemin hazırladı
09:02 Barış Anneleri: Önder'in mücadelesi başarıya ulaşacak
09:00 Hasta tutsaklar için 16 kentte eylem yapılacak
09:00 07 MAYIS 2025 GÜNDEMİ
06/05/2025
23:57 Yüzde 78 engelli hasta tutsak tahliye edildi
23:43 Hindistan'dan Pakistan'a saldırı
23:25 ABD ile Husiler arasında ateşkes sağlandı
23:16 Suriye’de 5 kişi katledildi
22:54 HSK için adaylar belli oldu: CHP seçimden çekildi
21:34 Suriye’de bir cezaevinde isyan çıktı
21:18 Amed’de avukata silahlı saldırı
20:57 Gazeteciler Ercüment Akdeniz ve Yıldız Tar’a ‘örgüt üyeliği’ suçlaması
20:40 Minguzzi cinayetinde iki gözaltı daha
20:36 ‘Sokak hayvanlarının katledilmesini öngören yasa iptal edilsin’
20:26 İşçilerin yürüyüşü 6’ncı gününde
20:06 Rişmîl’de GES protestosu: AKP’li başkanının istifası istendi
19:53 Trump: Husilere saldırıları durduruyoruz
19:22 Açlık grevindeki tutsakların sevk talebi karşılandı
19:13 İsrail, Gazze’ye saldırı planını genişletti
19:06 Birçok kentte Üç Fidan anması: Yolumuz Denizlerin yoludur