Doğu Ergil: Türkiye Suriye’de oluşacak özerk yönetimi kabul etmek zorunda

ANKARA - Prof. Dr. Doğu Ergil, Suriye’de Kürtlerin yaşadığı bölgede özerk bir yönetimin kurulacağını ve Türkiye'nin bunu kabul etmek zorunda kalacağına işaret ederek, "O zaman Kürt sorununda da bir takım ilerlemeler olur” dedi. 

Ortadoğu coğrafyasında savaş ve çatışmalar tüm hızıyla devam ediyor. İsrail'in Gazze ve Lübnan'a dönük saldırıları büyük bir yıkım ve can kaybına neden olurken, Suriye'de de 2011'de patlak veren iç savaş yeni bir döneme evrildi. Heyet Tahrir el-Şam'ın (HTŞ) 26 Kasım'da başlattığı saldırılar sonrası Baas rejimi düştü, aynı dönemde Türkiye ve güdümündeki SMO adlı paramiliter grup da Kuzey ve Doğu Suriye kentlerini hedef almaya başladı. 
 
Kürt sorununa dair araştırmalar yapan siyaset sosyoloğu ve yazar Prof. Dr. Doğu Ergil, Ortadoğu’da yaşanan gelişmeleri değerlendirdi. Doğu Ergil'e göre mevcut gelişmeler Ortadoğu'da büyük bir değişimin habercisi. 
 
Ortadoğu coğrafyasında yaşanan gelişmeler, dünyadaki küresel güçler ve attıkları adımlardan bağımsız ele alınamıyor. Rusya-Ukrayna savaşı, ABD ve Çin eksenli gerilim gibi gelişmelere bir bütünen baktığınızda nasıl bir tablo görüyorsunuz? 
 
Birkaç tane çok belirgin olgu var ki, bunlar giderek gelişmekte olan dünyada ön plana çıkıyor. Büyüyen nüfuslar ve gelişen ekonomilerle paralel olarak artan büyük bir enerji açlığıdır. Yani ne kadar güçlü ve ne kadar sanayisi ilerlemişse, o toplumların enerji kaynaklarına ve tabii ki sürdürülebilir enerji kaynaklarına olan ihtiyacı giderek artıyor. Bu yüzden dünyada büyük bir rekabet yaşanıyor bu konuda. İşte bu enerji kaynakları üzerinde egemenlik kurmak ve bunlardan mümkün olduğu kadar yararlanmak büyük bir devlet rekabetine yol açıyor.
 
Çin'in Kuşak ve Yol Girişimi projesi, ABD'nin Hindistan-Orta Doğu-Avrupa Ekonomik Koridoru (IMEC) projesi ve sonrasında Türkiye ile Irak arasında imzalanan Kalkınma Yolu projesi... Tüm bunlar da bu rekabetle bağlantılı mı? 
 
 
Ulus devletlerin özgürlük ihtiyacını karşılama, kültürel kimlikleri tatmin etme sorunları var. Çoklu kimliklerin gönüllü birliği anlayışı giderek ağırlık kazanıyor. 
 
Onlar da hem kendilerinde var olan kaynaklardan azami istifadeyi sağlamak hem de tedarik olgusunu gerçekleştirebilmek için kendilerine en karlı olacak biçimde çabalıyorlar. Şimdi Türkiye de bu rekabet alanı içinde. Kimi hatların kendi toprakları üzerinde geçmesini istiyor. Dünyada yaşanan büyük felaketin nedeni bu. 
 
Ana aktörler devletlerdi şimdiye kadar. Fakat ulus devletler giderek zayıfladı. Çünkü bu küreselleşme öyle bir düzeye vardı ki; güvenliği sağlamak, halkını tatmin etme ve giderek artan özgürlük ihtiyacını karşılama, bir de tabii kültürel kimlikleri tatmin etme, onlara özgürlük alanı açma sorunları var ulus devletlerin. O yüzden artık böyle tek, tekil bir kitleye dayanan bir ulustan çok, çoklu kimliklerin gönüllü birliğine, hukuki ve siyasi birliğine dayanan bir çoğulcu ulus anlayışı giderek gerçekleşiyor.
 
Daha çoğulcu, farklı kimlik ve inançları yok saymayan bir mekanizmaya mı ihtiyaç var? 
 
Evet. Bizim bölgemizde, hatta bizim ülkemizde de buna ihtiyaç var. Onun ötesinde bir de inanılmaz bir teknolojik hızlılık var. Fakat sosyal ve kültürel hayat buna ayak uyduramıyor. Büyük gerilimler doğuyor. Mesela bakın şimdi bir otomobil sanayi var. Bu otomobil sanayinde her gün yeni icatlar çıkıyor. Japonya, hidrojenle yani suyla çalışan motor icat etti. Şimdi her şey değişecek. Bu içten patlamalı motorlar yerine elektrikli motor gelirken, elektrikli motorun yerini şimdi suyla çalışan hidrojen motoru aldı. Bu bütün sanayi altyapısını çalışma sistemini falan değiştirdi. Yani dünyada artık teknoloji gelişmeler, çalışma düzeni, üretim biçimi ile sosyal yaşam, kültürel alışkanlıkların uyumu da büyük bir gerilim içine girdi. O yüzden çok hızlı değişen bir dünya var. Buna insanlığın, devletlerin yani var olan yapısıyla ayak uydurması bir hayli zor.
 
Ortadoğu'da da sancılı bir değişim süreci söz konusu. Buradaki değişim, dönüşüm ve krizlerin temelinde ne yatıyor? 
 
 
Farklı etnik gruplara özgürlük alanı sağlayacak, ekonomik olarak tatmin edecek sistemi kuramayan ülkeler istikrarsızlığa düştü. Halklar, yeni koşullarda kendilerine daha uygun bir siyasal sistem istiyor. 
 
Bir kere Ortadoğu'daki devletlerin önemli bir kısmının tarihi çok yeni. Osmanlı İmparatorluğu çözüldükten sonra neredeyse ortaya 40 tane devlet çıktı. Bu devletlerin hepsi böyle homojen bir halk bulmadılar. Hepsinin içinde farklı etnik gruplar, farklı dinsel gruplar, farklı mezhebi kümeler vardı. Bütün bunları içerecek, bütün bunlara özgürlük alanı sağlayacak, ekonomik olarak tatmin edecek ve siyasal sisteme eşit olarak katacak sistem öyle kolay bir şey değil. Bunu başaramayan ülkeler istikrarsızlığa düştüler. Ortadoğu böyle. Ortadoğu, Osmanlı'dan sonra işte sınırları siyasal olarak çizilmiş bir ulus karakteri arzu etmeyen halklardan oluşuyor. Şimdi bu halklar, yeni koşullarda kendilerine daha uygun bir siyasal sistem istiyorlar. İkincisi, kendilerini ezmiş olanlara başkaldırarak, onlarla daha iyi koşullarda ya da onlarsız bir siyasal düzen kurmak istiyorlar.
 
Siyasal düzenin kurulması yeterli olur mu sizce?
 
Siyasal düzen kurmak da yetmez. Ekonomik olarak sürdürülebilirliğini sağlaması lazım. Siyasal birimler diyorum, bunlara devlet bile demiyorum. Devlet altı özerk bölgeler oluşabilir. Bunlar tek başına varlıklarını sürdüremeyebilir. Zor olur. Bu artık federasyon mu olur? Konfederasyon mu olur? Bunları bilmiyoruz. Ama bunlar yavaş yavaş şekillenecek. Şimdi şekillenene kadar akışkan bir tablo var. Bu billurlaşınca diyeceğiz ki işte bak şu şu şu oldu. Ama şu anda yapılar çözüldü. Fakat yeni yapılar oluşmadı daha.
 
Ortadoğu’nun bu karmaşık denklemi içerisinde Kürtleri nasıl bir konumda görüyorsunuz? 
 
Türkiye kurulurken Türklük üzerinden kuruldu. O yüzden Kürt belki fiili olarak vardı, kültür olarak vardı, ama siyasal olarak yoktu. Şimdi Kürtler 'Bulunduğumuz yerlerde çoğunluk oluşturuyorsak yönetimde daha etkili olmak, özerklik şartına uygun bir düzenleme istiyoruz’ dediler. Talebi karşılanmadı. Bu tehlikeli göründü. Bu işte Türklüğün sulandırılacağı, Türk unsurun parçalanacağı, Türk vatanının bölüneceği gibi endişeler yarattı.
 
 Bu kaygının gerçekliği nedir? 
 
Önemli değil. Kaygı bir gerçekliktir. Kaygı gerçeklere dayanmasa bile kaygının kendisi bir gerçekliktir. Hani diyoruz ya olgudan çok algının önemi var. Bir olgu var ama sen onu nasıl algılıyorsun? O gerçeklik hali de geliyor. Belki sahte bir gerçeklik ama gerçeklik. Sen onları öyle yaşıyorsun çünkü. Twitter ortamında “Biliyor musunuz, İsviçre'nin bir devlet başkanı yok! Yedi kişilik bir yönetim konseyi vardır" diye bir paylaşım yaptım. Birisi çıkıp diyor ki, “Ne yani Türkiye'yi yedi bölüme, eyalete mi ayırmak istiyorsunuz? Bunu mu söylemeye çalışıyorsun?" Sürekli bir endişe ve korku var. Bu sizin söylediğiniz gerçekliği olmasa bile bunu bir gerçek olarak algılıyor.
 
Suriye'deki gelişmelerle devam edecek olursak; son yaşananlarla birlikte nasıl bir tablo ortaya çıktı? 
 
Suriye fevkalade belirsiz bir ortam. Suriye'de yaşayan halkların belirlediği bir ortam değil. Dışarı müdahil olmuş durumda. Bu unsurların kimisi legal devletler, kimisi devlet altı illegal olarak tescil edilmiş oluşumlar. Mesela şuanda Şam'a girmiş, iktidarını ilan etmiş, bir terörist örgütler listesinde yer alan bir koalisyon var.
 
Baas rejimi düştü, HTŞ şu an yönetimde... Türkiye ve bağlı SMO da bu gelişmelere paralel olarak Kuzey ve Doğu Suriye'ye saldırıyor. İktidar, aynı zamanda orada bir statüye izin verilmeyeceğini söylüyor. Bu sorunu daha da derinleştiren bir bakış açısı değil mi? 
 
 
 Türkiye'de Kürt kuşkusu nefrete dönüşmüş. Türkiye'deki bu Kürt kuşkusu ve nefret, hastalıklı bir hale geldi. Kürt sorununu çözmek için hep şiddet yöntemi seçildi. 
 
Bu yaşananlar, var olan çelişkinin yansımasıdır. Eğer Türkiye'de Kürt olmasaydı ben çok eminim ki Türkiye, Suriye'deki Kürtlerin orada kendi özerk bölgelerini kurmalarını, hatta Irak Kürtleri ile birleşmelerini isterdi. Onlarla birleşerek bir Kürt devletinin kurulmasını desteklerdi. Ama kendi içindeki Kürtler ülkeyi bölecek diye kuşku duyuyor. Şimdi duymaması da o kadar kolay değil. Bakın Türkiye yönetimleri Kürt taleplerini hep ihanet olarak nitelemiş. Geçmişten beri böyle bir durum var. Bunlar ile siyasi, hukuki yollarla çözüm aramak yerine bastırarak çözmeye çalışmış. Bu bir yöntemdir. Seçimini bu doğrultuda yapmıştır. Bundan dolayı Kürt kuşkusu nefrete dönüşmüştür. Kürt kuşkusu ve korkusu bulaşmış onlara. Bir tür hastalık gibi. Türkiye'deki bu Kürt kuşkusu ve nefret, hastalıklı bir hale geldi. Çünkü Kürt sorununu çözmek için şiddet hep yönetim olarak seçildi. Ve şiddetin sonucunda tabii ölmek ve öldürmek var.
 
Bu kaygıyı yaşayanlar, bahsettiğiniz "nefret ve hastalıklı" halden nasıl kurtulabilir? 
 
Şimdi bakın yeni bir hamle başlatıldı. Tabii başlatan da ilginç, başlatma nedeni de. "Türkiye'deki bu istikrarsızlık sona ersin, Kürtlerden kaynaklanan bu kuşku ve nefret ülkeyi hakikaten hastalandırıyor, bunu tedavi edelim”den çok Türkiye'nin en milliyetçi ve Kürt'ün adını ağzına almaktan sakınan biri (MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli), “Bu örgütün lideri gelsin, Mecliste konuşsun” diyor. Ama tabii bir şartı var onun. 'Silahı bırakacak, örgütünü dağıtacak' şartı. KDP’ye başta karşı çıktılar, ‘Geliriz, dağıtırız’ dediler, ama şimdi en iyi müttefikleri. Ondan sonra Rojava denilen Suriye geliyor. Şimdi Türkiye’de DEM Parti, Kandil var. Türkiye Kürtlerinin silahlı örgütünün bulunduğu oluşum ise PKK. Ondan sonra Rojava var. Orada PYD ve onun silahlı örgütü var. Bunların üzerinde en etkili şahıs olarak Abdullah Öcalan’ı gördüler. Abdullah Öcalan da Türkiye'ye hep bir anlaşma olacaksa 'bunu ben sağlarım' demiş. Bunu yapacak siyasal gücünün olduğunu söylemiş. Esad'ın kaçmasına yol açacak bu sürecin başında anlaşılan derslere iyi çalışıldı.
 
İktidar bu süreçten haberdar mıydı?  
 
Diğerlerin de haberi var. Zaten Amerika'nın haberi var. Rusya'nın haberi var. İsrail’in haberi var. İsrail, Amerika ve Ankara hattında oldu bu olaylar. Birleşik düşünülmüş bir şey. Öyle olduğunu anlıyoruz. Sonuçlarına bakarak anlıyoruz. Daha öncesini bilmiyoruz.
 
Bahçeli'nin son dönemlerdeki çıkışlarını nasıl değerlendirdiniz?  
 
Türkiye, örgütün (PKK) ortadan kaldırılmamasından bıktı. Ankara'da yakın zamanda bir saldırı oldu. Hala eylem yapabilecek ama başta taktik nedenler ile yapmayan bir örgüt var. Onlara göre bunun artık ortadan kaldırılması, eritilmesi lazım. Ama Ortadoğu'daki yeni gelişmelerden sonra dağılan Suriye'de, muhakkak bir Kürt varlığı olacağı, bu Kürt varlığının da Amerika ve İsrail'in himayesinde varlığını sürdüreceğine inanılıyor. Ayrıca PKK ile de ilintisi olduğu, PKK’nin ortadan kalkmayacağını düşünüyor, oluşacak Kürt oluşumunda sözünün geçeceğini düşünüyor. Bu endişelerden ötürü Türkiye, PKK'yi en azından etkisizleştirmeye karar verdi.
 
 
Bu bir çözüm girişimi değil. Türkiye'de tekrar hukuk devletine dönülmesi, demokrasi, çoğulculuk falan filan gibi bir kaygılar taşınmıyor. Yani öyle bir arayıştan çıkmadı bu şey.
 
Bu bir güvenlik endişesi sorunudur. Yani bu bir siyasi, hukuki sonuçlar doğuracak bir girişim değil. Yani bu bir çözüm girişimi değil. Öyle anlaşılıyor. Başta öyle sanıldı. Eski gibi bir çözüm, açılım falan filandan çok PKK'nin varlığını ve etkisini Türkiye içinde ama özellikle Rojava’da ortadan kaldırmak olduğu anlaşıldı. Güvenlik kaygısıyla oluşan ve Türkiye koşullarından doğan değil, Ortadoğu'nun özellikle de Suriye'deki gelişmelerin sonucunda ortaya çıktığı anlaşılıyor. Yoksa Türkiye'de tekrar hukuk devletine dönülmesi, demokrasi, çoğulculuk falan filan gibi bir kaygılar taşınmıyor. Yani öyle bir arayıştan çıkmadı bu şey.
 
Bu girişim, Kürtlerin taleplerinin önüne geçebilir mi? 
 
Bunu kişisel değerlendirme olmaktan çok aktörler üzerinden yapmak lazım. Şimdi mesele Öcalan değil mi; buradaki kilit aktör olarak görüldü. Yani onunla anlaşılırsa ‘PKK de son bulur, PYD de son bulur. Kürt tehdidi Suriye'de de ortadan kalkar, Türkiye'de de kalkar’ şeklinde düşünüyorlar. Şimdi bunca yıl hapiste yattıktan sonra “Tamam kardeşim. Beni ev hapsine ve sınırın öteki tarafına gönderin. Ben her şeyi çözeceğim” dese bizim hükümetimiz inanır mı bilmiyorum. Devletleşmeye doğru giden bir ulusal hareket var. Şimdi bütün bunlar bir kişinin kararıyla birden buharlaşacak mı? Bu mümkün mü? Bunun cevabını ben vermeyeceğim diyeyim. İzleyenler versin. Benim şahsi cevabımın hiç önemi yok. Sahada olaylarda ne gelişecek göreceğiz. Anladığım kadarıyla Suriye bölünecek. İsrail önemli bir kısmına el koyacak. Bir Kürt bölgesi olacak. 
 
Yeni Suriye'de Kürtlerin yaşadığı bölgede özerk bir yönetim olacak diyorsunuz?  
 
Şu anda var. Türkiye bunu önlemeye çalışıyor ama şu anda var. Burada da bir tür anlaşmaya varılacak. Orada bir Kürt özerk yönetimi ve Kürt bölgesi olacaksa, yani yeni Suriye'de bir Kürt bölgesi olacaksa Türkiye de bir şekilde anlaşacaktır. 
 
Türkiye'nin anlaşacağını düşünüyor musunuz? 
 
Anlaşır tabii. Türkiye daha önce Irak'ta anlaştı. Irak'taki Kürdistan Özerk Yönetimi Türkiye için hiçbir tehdit değil ve çok da iyi bir ortam. Burada da öyle bir şey gerçekleşeceği anlaşılırsa kabul eder. Kabul etmek zorunda. Zorla olması da gerekmiyor bu arada. Mantıken böyle olur. O zaman Türkiye'deki Kürt sorununda da bir takım ilerlemeler olur, kültürel haklar konusunda ciddi bir rahatlama olabilir. 
 
CHP, Kuzey ve Doğu Suriye'nin tanınması ve Kürt sorununun çözümünde nerede duruyor?
 
Bakıyorum, bakıyorum da pek göremiyorum. Nerede durduğunu göremiyorum. Basının büyük ölçüde kontrol edildiği bir ortamda belki de ben göremiyorum. 
 
 CHP "Biz bu işi Meclis’te kendi aramızda çözelim" diyor. 
 
Keşke çözebilseydi. Şimdiye kadar çözerdi.
 
Sizce Kürt sorunu nasıl çözülür?
 
Bunun için 2-3 kitap yazdım. Alan araştırmaları yaptım. Benim bulgularım; Kürtler, Türklerden fazla bir şey istemiyorlar. Fakat işte o kimlik sorunu var ya… Kürt olarak dışlanmak... Bunun da en önemli simgesi dildir. Dil konusundaki bu baskıcılığı, bu ayrımcılığı anlamakta zorlanıyorlar. Bunlar eğer olmasaydı gerçekten şu anda öyle büyük bir Kürt sorunu yaşanmazdık. Türkiye bütün bölgedeki Kürtlerin yarısının vatandaşı olduğu bir devlet. Onunla Türkiye yaratacağı nüfuz alanları; Ortadoğu'da büyüyeceğine Kürtleriyle kavga ederek küçülüyor. En azından o nüfus alanlarını Kürtler üzerinden sağlayabilseydi çok daha gerçekçi, çok daha etkili bir devlet olurdu.
 
MA / Mehmet Aslan 
 

Diğer başlıklar

12:54 15 kişi yaşamını yitirmişti: Bilirkişiden 'Haziran ayında yıldırım düştü' iddiası
12:49 Hezex Belediye Eşbaşkanı ihraç edildi
12:15 Sakık’tan Hakan Fidan'a: Siz oradan gitmelisiniz
12:04 'Demokratik Çözüm ve Özgürlük Yürüyüşü' Adana’da CANLI
11:45 İzmir'de iş cinayeti
11:34 30 yıllık tutsağın annesinin cenazesine katılmasına engel
11:34 DEM Parti Sözcüsü: Müsait zaman keyfilik göstergesidir, Öcalan’a giden yol açılmalı YENİLENDİ
11:17 Gümüşhane'de 10'uncu maden aramasına onay
10:41 ‘Demokratik Çözüm ve Özgürlük’ yürüyüşçülerinden Ankara çağrısı
10:15 ‘Kadrolar şehir hastanesine çekildi diğerleri işlevsizleştirildi’
10:14 'Katliam, Alevilerin Kürt kimliğiyle buluşmalarını engellemek için tertiplendi'
10:06 EMEP Genel Başkanı Aslan: Sosyalist örgütler Türkiye’yi barışa zorlamalı
09:32 Sınır nöbetindeki yurttaşlar: Özgürlüğün yolu Rojava'dan geçer
09:31 Doğu Ergil: Türkiye Suriye’de oluşacak özerk yönetimi kabul etmek zorunda
09:28 Kongra Star Sözcüsü'nden çağrı: Kadın kazanımlarını koruyalım
09:27 YPG Sözcüsü Siyamend Elî: Halk eliyle kurulan tek gücüz
09:17 Gazeteci Cihan Bilgin: Türbe bahane, hedef işgal
09:11 Amed'de yoğun sis
09:09 İtalyan eski Bakan: Rojava'yı savunmalıyız
09:07 Dumlu 2 Nolu Cezaevi'nden tutsaklar: Sesimizi duyun
09:05 Av. Akbulut: 'Umut hakkı'nın tanınmaması eşitlik ilkesine aykırı
09:01 Belediyeden günde 30 hastaya ücretsiz fizyoterapi
09:00 19 ARALIK 2024 GÜNDEMİ
08:48 Qereqozak’a saldırı
08:31 Kar, sağanak ve rüzgar uyarısı
08:25 Denizli'de deprem
18/12/2024
23:35 Tiryaki: Bir tek Türkiye barışa şans vermiyor
23:03 Fransa: Özerk Yönetim, siyasi geçiş sürecinin bir parçası olmalı
22:13 Fed, faizi 25 baz puan düşürdü
22:09 45 kişinin ölümüne neden olan 6 DAİŞ’li tahliye edildi
21:10 Demokratik Çözüm ve Özgürlük Yürüyüşü: Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü sağlansın
20:25 Perihan Koca Doğan: Sarayda günlük 46 milyon lira harcanacak
20:00 DBP: Kürtlere statü, Abdullah Öcalan’a özgürlük
19:42 Gazeteci Murat Verim’e hapis cezası
19:34 İstanbul’da Kürt sorunu tartışıldı: Çözüm için ortak yol alalım
19:25 Eyşe Şan, mezarı başında anıldı
18:46 Hayvanseverlerden CHP’li belediyelere: Bu kaçıncı katliam?
18:37 KHK eylemi 310’uncu haftasında
18:28 Pedersen: Ateşkesin devam etmesini umuyorum
18:22 Cenevre eylemi: Barışın anahtarı İmralı’da
18:07 İzmir'de asgari ücret ve halk için bütçe talebi
18:05 Bozan Karayılan hakkında tahliye kararı
18:01 Cizîr’de 2 kişi tutuklandı
17:58 Türkiye, Kobanê FM cihazlarını hedef aldı
17:49 Aslan: Suriye’de 2 milyon olan Hristiyan nüfusu yüzbinlere düştü
17:28 İzmir Demokrasi Üniversitesi'nde usulsüzlük iddiası
17:21 Saldırılara tepki: Devletin Kürt realitesine gözlerini yumması artık sürdürülemez
17:13 İHD eski Genel Başkanı Öndül toprağa verildi
16:51 Emeklilerden 'sendikal hak ve sözleşme' talepleri
16:49 Kadınlardan Kuzey ve Doğu Suriye için yaşam zinciri
16:46 Mersin'de tutuklama protestosu
16:34 QSD: Türkiye ateşkesi istismar ediyor
16:06 Erdoğan: Ufkumuzu 782 bin kilometreyle sınırlandıramayız
15:40 Sınırda direniş 6'ncı gününde: Çözüm istiyorsanız İmralı kapılarını açın
15:37 Halide Türkoğlu: SMO çeteleri insanlık suçu işliyor
15:36 Kayyımın kaçak yapıları sözleşme feshine gerekçe yapıldı
14:34 Silopiya'da saldırılara karşı yürüyüş
14:02 Bakanlık Kürtçe tiyatro yasağını savundu: Kamu güvenliği için
13:24 Üye hakimden avukatlara: Ne konuşuyorsunuz lan!
13:00 ‘Özgürlük’ yürüyüşü Dîlok’ta: Çözümün ilk esası Öcalan’ın özgürlüğüdür
12:45 Paris'te katledilenler kitlesel anılacak
12:14 DEM Parti: Saldırılar nedeniyle binlerce kişi göç etti
11:36 Bakanlık 23 gündür İmralı için 'müsait zaman' belirleyemedi!
10:32 SEP üyeleri 'hayali' örgütle suçlandı
09:57 'Rojava umuttur, oradaki direnişin yanındayız'
09:56 Sınırdaki direnişe katılan siyasetçiler: Rojava modelini esas alın
09:55 Cinsel taciz suçundan gözaltına alınan öğretmen tutuklandı
09:42 Bakanlıktan İkizdere kararı: ÇED gerekli değildir!
09:36 Oğlu için atılan 'İnsanlık utansın!' manşetini 30 yıldır saklıyor
09:35 Agirî'de halk belediye hizmetlerinden memnun
09:19 Meteoroloji kar yağışı ve kuvvetli rüzgar için uyardı
09:06 Greve katılan sağlıkçıların maaşından usule aykırı kesinti
09:05 Dört parçadan 'şimdi birlik zamanı' çağrısı
09:04 Dünden bugüne petrol savaşları
09:00 Taybet İnan'ın failleri 9 yıldır açığa çıkarılmadı
09:00 18 ARALIK 2024 GÜNDEMİ
08:13 Bilirkişi heyetinden Zorê Vadisi’ndeki HES için keşif
17/12/2024
23:59 Kürtçe’nin yasaklandığı Meclis’te ‘Kürtçeyle sorunumuz yok’ inkarı
23:53 Sancar: Rojava’daki Kürtlerin haklarını kabul etmeden barış için yol almamız imkansız
23:31 Mazlum Abdi’den Kobanê için ‘askerden arındırılmış bölge’ teklifi
23:21 DEM Partili Kamaç: Diyanet’in 19 dilli yayınında Kürtçe yok!
23:02 Dêrsim’de 5 kişi serbest bırakıldı
22:38 Abdullah Öcalan'ın sözlerini hatırlattı: 36 yılda fırsatlar hangi çıkarlar adına kaçırıldı?
21:04 İsrail: Suriye'de işgal hakkında konuşabilecek son ülke Türkiye’dir
20:44 İsviçre Parlamentosu, Êzidî soykırımını tanıdı
20:38 Türkiye saldırılarına tepki: Rojava çölde açan bir güldür soldurmayın
20:26 Saadet Partili Kaya: Türkiye, Suriye’deki Kürtlerin anayasal haklarının en büyük destekçisi olmalı
19:35 Süte yüzde 17 zam
19:21 İnsan Hakları Haftası eylemleri: Barış yaşatır
18:25 Riha ilçelerinde özgürlük yürüyüşü buluşmaları
18:09 Annalena Baerbock: Kobanê Kürtlerin mücadele sembolüdür
17:54 Riha cezaevlerinde ihlaller artıyor
17:41 Çiğdem Kılıçgün Uçar: Rojava, tarih yazan bir halkın mücadelesidir
17:35 Wan Barosu’ndan Rojin Kabaiş’in ek rapor açıklaması
17:21 Öğretmen taciz iddiasıyla gözaltına alındı
17:05 Ursula Von der Leyen: DAİŞ’in canlanmasına izin veremeyiz
15:51 Qamişlo sınırından çağrı: Samimiyseniz Kürt halkı hazır
15:38 İHD kurucularından Hüsnü Öndül hayatını kaybetti
15:36 Êlih’te kayyıma karşı direniş sürüyor: Boyun eğmeyeceğiz
15:25 Karadenizli kadınlar toplumsal cinsiyet eşitliği için bir araya geldi
15:01 Türkiye Girê Spî kırsalını bombaladı
14:52 BES-AR: Yoksulluk sınırı 80 bine dayandı
14:44 Tutsaklara dayanışma kartı gönderildi
14:37 Tahliyesi 8 kez ertelenen Jiyan Ateş cezaevinden çıktı
14:20 Dina Davası’nda sanık Acar hakkında beraat kararı
14:12 Barış Anneleri'nden saldırılara karşı birlik çağrısı
13:51 CHP’li Uzun: Halkın iradesine kayyım atayana bütçe emanet edilmez
13:47 Sınırdaki nöbet 5'inci gününde
13:43 Avukatlardan İmralı için yeni başvuru
13:33 MED-DER eski Eşbaşkanı Rıfat Ronî tahliye edildi
13:26 Bayındır, Meclis’i Kürt sorununun çözümü için toplanmaya çağırdı
13:01 Kayyım 33 kişiyi daha işten çıkardı
12:38 Kopan elektrik teli tehlike saçıyor
12:26 Dêrsim’de ev baskınları
12:04 Rıfat Ronî’nin duruşması öncesi açıklama: Dilimiz varlığımızdır
11:30 Wan’da 21 yerleşim yerinin yolu kapandı
09:56 'Çözüm ve özgürlük' için yola koyuldular: Yürüyüşe güç verelim
09:53 'Çözümün muhatabı İmralı'da'
09:47 Cenazesi verilmeyen Anna Campbell’in ailesi: Öcalan’ın fikirleri en iyi çözüm
09:34 'Demokratik Çözüm ve Özgürlük Yürüyüşü'nün Adana programı
09:29 Süryani Birliği Başkanı Aktaş: Özerk Yönetim kimliklerin güvencesidir
09:22 'Asgari ücret komisyonu işçileri temsil etmiyor'
09:21 AKP'li Alagöz, Giresun'da ÇED beklemeden atık havuzu yapmaya hazırlanıyor
09:20 Mücadelesi ve sesiyle unutulmaz bir iz bıraktı
09:19 Öğrenciler geçinebilecekleri bir burs istiyor
09:18 Çocuklar yeterli gıdaya ulaşamıyor
09:16 Jiyan Dêrik: Kadınlar var oldukça direnecek
09:15 Êzidîlerden Kuzey ve Doğu Suriye için seferberlik
09:12 'Emperyalist ve gerici güçlere karşı alternatif Rojava'dır'
09:09 Direnenlere destek: Eşit ve özgür bir yaşam istiyoruz
09:06 Murat Karayılan: Rojava'da hiçbir örgütle bağımız yok
09:05 Aydın ve sanatçılar: Mesele Kürt sorunu değil Türkiye meselesi
09:04 Arap ve Ermeni kadınlar Türkiye ve SMO’nun saldırılarına direniyor
09:00 17 ARALIK 2024 GÜNDEMİ
08:12 SEP ve KESK'liler adli kontrol şartıyla serbest
16/12/2024
23:19 Ahmet Özer ile telefonda konuşan 11 kişiye tutuklama
23:10 QSD: Ateşkes görüşmeleri başarısızlıkla sonuçlandı
22:50 Özerk Yönetim heyeti Avrupa Parlamentosu’nda görüşmelere başladı
21:55 Serêkaniye’de saldırılar protesto edildi
21:50 DEM Parti milletvekilleri: İki alkış arasında Türkiye hazinesi çöktü
21:06 Riha'da Kürtçe tiyatro gösterimi
21:00 Çandar’dan Erdoğan’a: Sakın kendini Yavuz Sultan Selim sanmasın
20:46 İHD ve THİV’den kayyım ve GGM’ler paneli
19:43 Rosa Kadın Derneği’nde Rojava için barış çağrısı
19:33 Gülcan Kaçmaz Sayyiğit’ten AKP’ye tepki: Son muhteşem olacaktır
19:15 KESK ve SEP üyesi 17 kişiye tutuklama istemi
19:09 Almanya'da hükümet düştü
18:57 175 akademisyen ve araştırmacıdan metal işçilerine destek
18:39 Eskişehir Doğa ve Yaşam Platformu: Doğamıza sahip çıkacağız
18:34 Bahçeli: Türkiye ve İsrail karşı karşıya gelebilir