ANKARA - Ankara'da özel halk otobüslerinin ücretsiz, abonman ve indirimli ulaşım kartı uygulamasını sonlandırmasına tepki gösteren emekli ve öğrenciler, geçinemediklerini belirterek, kararın geri alınmasını istedi. 

 

Ankara'da özel halk otobüsleri, 1 Şubat'tan itibaren ücretsiz, indirimli ve abonman ulaşım kartlarının geçerli olmayacağını duyurdu. Uygulamadan en çok faydalanan ve sonlandırılan uygulamanın bütçelerine ek masraf getireceği emekli ve öğrenciler kararı tepkiyle karşıladı. Öğrenciler, ulaşım masraflarını bütçelerini aşacağını belirtirken, emekliler ise yıllarca çalıştıktan sonra serbest gezme haklarının elinden alınmasını "vicdansızlık" olduğunu belirterek, kararın geri alınmasını istedi. 

 

'MECBUR YÜRÜMEK ZORUNDA KALACAĞIM'

 

Ortadoğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) öğrencisi Sıla Kılıç, abonman kartı kullandığını söyleyerek, kararın uygulanması halinde ciddi mağduriyet yaşayacağını belirtti. Sıla Kılıç, "Öğrenci olarak zaten gelirimiz yok. Ulaşım noktasında abonman bizi kurtarıyordu. Bu karar beni çok kötü etkiler. Çünkü her gün özel halk otobüsünü kullanıyorum. Eğer özel halk otobüsleri aldıkları kararı uygularlarsa günlük 100 TL yola vermiş olacağım. Karar uygulanırsa kampüse yürüyerek gidip geleceğim" dedi. 

 

'BURSLAR SADECE ULAŞIMA YETECEK'

 

ODTÜ İktisat ikinci sınıf öğrencisi Simra Şirin, günde yaklaşık 5-6 kez özel halk otobüsünü kullandığını belirterek, "ODTÜ'deki her öğrenci kampüs içine girip çıkarken en az iki kere halk otobüsü kullanmak zorunda kalıyor. Çoğu öğrencinin tek gelir kaynağı olan 3 bin liralık KYK kredileri üzerinden düşününce geçinmek mümkün değil. Halk otobüsüne günde 2 kere binince günde en 50 lira, aylık bin 500 ile 2 bin lira harcayacağız" ifadelerini kullandı. 

 

'BU ŞEKİLDE ÇOK KÖTÜ ETKİLER'

 

Dershane öğrencisi Yiğit Aykaç, "Neredeyse bütün öğrenciler abonman kullanıyor. Dolmuşlar 25 TL olmuş. Karar uygulanırsa bu insanlar nasıl binecek bu otobüse? Okula nasıl gidecek. Okul harçlığım 100-150 TL arasında. Beslenmeyi okul kantininden karşılıyorum. Bu şekilde çok kötü etkiler. Yani en fazla bir ay bir buçuk ay devam edebilirim" dedi. 

 

'SIK SIK AKTARIM YAPMAK ZORUNDAYIM'

 

Spor öğrencisi Emine Balcı Ankara'da ulaşım sağlamak için sık sık aktarma yapmak zorunda kaldığını söyleyerek "Şimdi ben de öğrenciyim aynı şekilde ben de abonman kullanıyorum. Ama her gün para yükleyip şuraya buraya gitmek gerçekten fuzuli masraf ve gerçekten çok fazla para gidiyor yol açısından. Çünkü Ankara'daki trafikten kaynaklı biraz da yollar çok ters. Sürekli in-bin, in-bin yapıyoruz ve bu gerçekten avantaja denk geliyor. Trafikten kaynaklı gideceğim yer on beş dakikalık bir mesafe olsa bile benim otobüsle gidişim kırk beş dakikaya geçiyor" diye konuştu. 

 

'ÖĞRENCİLER ZATEN BU ÜLKEDE ZOR YAŞIYOR'

 

Ankara’da bir ulaşım sorununun olduğunu söyleyen öğrenci Semanur Canan, "Zaten öğrenciler bu ülkede zor yaşıyor. Fiyatlardan dolayı veya başka nedenlerden dolayı. Bu kararın kesinlikle kaldırılması gerek. Kime sorarsanız sorun, bence o da bu şekilde düşünecektir. Sadece öğrenciler için değil, herkes için çalışan veya yaşlılar için de 25 lira pahalı bir miktar. Ücretler çok pahalı ve ben yine dediğim gibi bu kararı hiç doğru bulmuyorum. Bize zarardan başka hiçbir şey getirmeyecek. Ve bir amacı yok bu kararın" şeklinde konuştu. 

 

'EMEKLİLER ZATEN PERİŞAN'

 

Kararın en çok etkiyeceği gruplar arasında bulunan emeklilerden Cuma Çiğci, emeklilerin otobüsleri keyfi olarak kullandığı iddialarına karşı "Zaten yıllarca çalışmış emekliler hepsi perişan. Herkes imkanı dahilinde çalışıyor. Otobüsler kalabalık zaten. Bir kere oraya bindiğim zaman o havasızlık beni berbat ediyor. Mecbur kalmayınca ben niye bineyim" diye belirtti. 

 

YAŞLILARA AYRIMCI YAKLAŞIM

 

Kararın kendilerini zor bırakacağını belirten emekli Kemal Çeliker (80)  şöyle devam etti: "Ben yıllarca gece gündüz Ankara'nın ilçelerinde treyler şoförü olarak çalışıyordum. Onlar da yarın yaşlı olacak. Zaten bizim gibi yaşlıları bedavacı zannediyor ama doğru değil. Çünkü onlardan emekli olacak. Bunun bilincinde değil. Zaman değişiyor yani. Gece gündüz yirmi beş yıl dağda, taşta çalışmışsın. Şimdi bana böyle şartlar getiriyorlar. Ben bunları onların vicdanına bırakıyorum."

 

'BİR ÇÖZÜM BULUNMASI LAZIM'

 

Memur emeklisi Seyhan Palazoğlu (75) ise, tepkisini şöyle dile getirdi: "Zaten halk çok zor durumda. Çok zor geçiniyor. Halkımızın yüzde 90'ı yiyecek ekmeği zor buluyor. Buna bir çözüm bulunması lazım. Bu böyle olmaz. Hiç orantılı değil. Öğrenciye de çok, biz emekliler de çok zor durumdayız. Ben asgari ücretin 50 bin lira olmasını istiyordum. Çok değil ki bir ailenin üç dört çocuğu varsa kirada da oturuyorsa 50 bin lira çok mu soruyorum size? Ellerini vicdanlarına koysunlar. Bir an önce masaya yatırılsın, çözüm bulunsun. Öğrencilere de, yaşlılara da kolaylık getirsin. Bizim ülkede kolay olan her şey zorlaştırılıyor."