AMED - Amed Büyükşehir Belediyesi Kadın ve Aile Hizmetleri Dairesi Başkanı Özden Gürbüz Sümer, "Döngümüzle dönüşüyoruz" projesiyle yıkanabilir ped üretmenin yanı sıra tabuları da dönüştürmeyi hedeflediklerini söyledi. 

 

Amed Büyükşehir Belediyesi Kadın ve Aile Hizmetleri Dairesi Başkanlığı ve İzmir Büyükşehir Belediyesi ortaklığıyla regl yoksulluğuna karşı "Döngümüzle dönüşüyoruz" ismiyle Ben û Sen'deki Kadın Yaşam Merkezi içinde yıkanabilir ped atölyesi açıldı. Proje kapsamında, regl konusunda hijyenik ürünlere ulaşmakta zorluk yaşayan kadınlara, regl ile ilgili yaşadıkları sağlık sorunlarına ve sosyal yaşamda karşılaştıkları sorunları çözmeye destek olma hedefleniyor. Aynı zamanda sürdürülebilir bir yaşam için atıksız ürün kullanarak, ekolojik yıkanabilir ped üretilerek destek olunması planlanıyor. Pilot bölge olarak seçilen Ben û Sen Mahallesi'nde bulunan atölyede üretilen ürünlerle ayda en az 100 kadına hizmet verilecek. İlerleyen süreçlerde 6 atölye daha açılması da hedefler arasında yer alıyor.  

 

 

Projelerin detaylarını anlatan Amed Büyükşehir Belediyesi Kadın ve Aile Hizmetleri Daire Başkanı Özden Gürbüz Sümer, amaçlarının kadınların dayanışmasını örgütlemek olduğunu belirtti. Özden Gürbüz Sümer, kadınların kendi pedlerini üretebilecekleri ve kendi bedenlerine ait olan doğal bir döngünün eril erkek egemen zihniyetin bakış açısıyla kötü görülmesinden çıkarmayı hedeflediklerini belirtti. Projenin ilk hayata geçiricisinin İzmir Büyükşehir Belediyesi olduğunu ifade eden Özden Gürbüz Sümer, görünce heyecanlandıklarını ve "Neden Amed'de olmasın" sorusuyla çalışma başlattıklarını aktardı. 

 

'362 EVDE 2 KADIN TEK SİGORTALI ÇALIŞIYOR'

 

İzmir Büyükşehir Belediyesi ile yaptıkları görüşme ve olumlu dönütler ardından atölyenin açılması için çalışmalara başladıklarını anlatan Özden Gürbüz Sümer, Ben û Sen'i de özel olarak seçtiklerini belirtti. Ben û Sen'i pilot bölge olarak seçtiklerini ve atölye açılması öncesi sahada 3 ay boyunca 362 evde kadınlarla yapacakları proje kapsamında görüşme aldıklarını vurgulayan Özden Gürbüz Sümer, "Özellikle bu mahalledeki kadınlar kendilerine ait kente dair yaşadıkları sorunları bizlerle konuştu. Bu sorunların içerisinde kadınlar açısından öne çıkan sorunların başında ekonomik sorunlardı. İstihdam sorunu, ciddi bir sıkıntıydı. Bizim görüştüğümüz görüşme kadın yoksulluk haritası çıkarma temelindeydi. Buradan çıkan temel sorunlardan birebir evlerde aldığımız görüşmelerin ardından bu kadınlardan sadece 2 tanesi sigortalı çalışıyordu. Onun dışında kadınların büyük çoğunluğu ailecek derin yoksulluğun içerisindeler. Bu yoksulluktan da en çok kadınlar zarar görüp, birebir etkileniyor. Hem bu görüşmelerde derinleşen yoksulluğu gördük. En temel ihtiyaçlarını karşılayamıyor. Hijyenik pedden tutunda sağlığa, eğitim hakkına ulaşma gibi en temel ihtiyaçlarını karşılayamayacaklarını gördük" diye konuştu.

 

TABULARI DÖNÜŞTÜRME DE HEDEFLENİYOR

 

Çalışma ile kadınların sadece ped sorunlarını değil, regl tabusunu yıkabilecekleri sağlıklı beden algısını da inşa etmeye çalıştıklarını belirten Özden Gürbüz Sümer, "Bizler burada kadınların dayanışma ile bir araya gelmesini sağlayacağız. Kadınlar hem kendi pedlerini üretebilecek hem de kendi bedenlerine ait regl döngüsünün doğal bir döngü olduğunu anlatacak projeyi hayata geçirmek istiyoruz. İzmir Büyükşehir Belediyesinde bu projenin adı 'Adettendir' diye geçiyordu, ama biz  'Döngümüzle dönüşüyoruz' dedik. Biz de gerçekten de menstrual (regl) döngü içerisinde hem bedensel olarak hem de aynı zamanda zihniyet olarak da toplumsal tabuları yıkan bir dönüşümden bahsediyoruz. Burada kadınlar öncelikle yaklaşık 1-1.5 saatlik farkındalık eğitimi genel tabuları yıkabildikleri, kendi beden algılarını oluşturabilecekleri menstrual dönemiyle ilgili genel bilgileri edinecekler. Ardından kısa bir dikiş eğitimi alıyorlar. Dikiş eğitimi çok hızlı ilerleyen bir eğitim en fazla 1-2 atölyeden sonra bu kadın arkadaşlar işi öğrenecekler, kendi pedlerini üretmeye başlayacaklar. Bu pedler hijyen standartlarında kumaşları, oluşturulmuş kumaşlardan oluşacak. Kumaşları bizler temin ediyoruz. Kadınlar burada pedlerini sadece kendileri için değil aileleri içinde üretebilecek" ifadelerini kullandı. 

 

'İLÇE BELEDİYELERİNDE YAYGINLAŞTIRMAK İSTİYORUZ'

 

Ben û Sen Kadın Yaşam Merkezi'nin 2011 yılında kadınlar için çamaşır evi olarak kurulduğunu hatırlatan Özden Gürbüz Sümer, "Yine özellikle artan göç olgusuyla mücadele için kurulmuştu. Çamaşır evine gelen kadınların aynı zamanda farkındalık çalışmalarına katıldığı bir merkezdi. Şuan da daha da gelişmiş, sınıfları olan mesleki kurslarında yapıldığı bir yer burası. Bu bölgede yoksulluğun yoğun bir şekilde yaşanıyor olmasından dolayı burada ilk atölye kuruldu. Niye çünkü sürdürülebilir, yıkanabilir pedler doğru şekilde kullanılır,  hijyen koşullarında tutulursa 5 aya kadar kullanabilecek. Daha sonra tükenmesi halinde tekrar gelip o üretime dahil olabilirler. Ne kadar çok kadına ulaşabilirsek o kadar iyi olur. Bu sadece yoksullukla mücadele için değil, sürdürülebilirlik açısından kadınların tercih edebileceklerini düşündüğümüz ve üretimine de geçebileceğimiz bir proje olarak ele alıyoruz. Şu an için en azından günlük 20 kadınla haftada 1-2 defa yapmayı planladık. Ayda 100 kadına ulaşmak gibi bir hedefimiz var.  Bu projeyi Yeniköy, Koşuyolu, Lalebey'deki merkezlerde de geliştirmeyi planlıyoruz. Bu projeyi Büyükşehir Belediyesi hayata geçirdi ancak dış ilçe belediyelerinde de bu modeli yaygınlaştırmak istiyoruz" şeklinde konuştu. 

 

MA / Şirvan Şilan Çil