İZMİR - Suriye'de yaşanan Alevi katliamlarına yönelik basın açıklaması gerçekleştiren Alevi örgütleri, HTŞ'nin meşrulaştırılmaması, gerek HTŞ'nin gerekse rejimin işlediği suçlardan kaynaklı yargılanması çağrısında bulundu.
Demokratik Alevi Dernekleri (DAD) İzmir Şubesi ve İzmir Dersim Kültür ve Dayanışma Derneği, Suriye'de Alevilere ve Suriye halklarına yönelik gerçekleşen saldırı ve katliamlara ilişkin Karşıyaka çarşı girişinde basın açıklaması gerçekleştirdi. "Suriye’de katliam var, soykırım var, ölüm var. Durdurun" pankartı açılan açıklamada sık sık “Susma, sustukça sıra sana gelecek”, “Savaşa hayır barış hemen şimdi”, “HTŞ terörüne hayır”, “Alevi halkı yalnız değildir” ve “Yaşasın halkların kardeşliği” sloganları atıldı. Açıklamaya kentte bulunan çok sayıda siyasi parti temsilcisi ve sivil toplum örgütü de destek verdi.
Açıklamayı yapan DAD İzmir Şubesi Eşbaşkanı Nebat Çelik, Ortadoğu'nun emperyalist güçler tarafından başlatılan 3'üncü paylaşım savaşının merkezi olduğunu belirtti. Bölgenin, emperyalist güçlerin ve devletlerin çıkarları doğrultusunda şekillendirilmeye çalışıldığını söyleyen Nebat Çelik bu düzenlemenin etnisite ve inanç farklılıklarına yıkım ve katliam getirdiğini vurguladı. Bölgenin enerji ve su kaynaklarına el konulması, ticaret yollarının denetlenmesi gibi nedenlerle Suriye'nin yıkıma uğratıldığını dile getiren Nebat Çelik, "Heyet Tahrir El-Şam (HTŞ) Şam'da iktidara oturmasının ardından başta Aleviler olmak üzere Suriye halklarına yönelik insanlık suçu işliyor. Suriye halklarını boğazlaştıran, BAAS rejimini devirerek HTŞ’yi yeni iktidar gücü olarak kurgulayan küresel ve bölgesel güçler, birbirleriyle rekabet ve çıkar hesapları nedeniyle bu katliamları görmezden gelmekte ya da onaylamaktadırlar. Hep dışlanan ve tehdit altında olan Aleviler ise güvenlik kaygısı ve seçeneksizlik nedeniyle rejime sadece yakın durmak zorunda kalmıştır" diye belirtti.
'KADIN VE ALEVİ OLDUĞU İÇİN KATLEDİLDİ'
Son olarak Arap Yazarlar Birliği üyesi, şair Dr. Rasha Al-Ali'nin katledildiğini anımsatan Nebat Çelik, "Rasha Al-Ali, bir bilim insanı olduğu için, Alevi olduğu için, kadın olduğu için katledildi. Rasha Al-Aii’yi katledenler Kadınları katlettiler, Alevi Toplumunu katlettiler, bilimi ve sanatı katlettiler, şiiri ve edebiyatı katlettiler. Uluslar arası topluma sesleniyor, HTŞ gibi terör örgütlerinin Suriye halklarının temsilcisi olarak meşrulaştırılmaması, gerek HTŞ’nin, gerekse rejimin işlediği suçların uluslararası bir mahkemede yargılanması ve Suriye halklarının demokratik, çoğulcu bir rejime kavuşması için çaba gösterilmesi çağrısında bulunuyoruz" ifadelerini kullandı.
'BÖLGESEL BARIŞ MÜMKÜN'
Kürt siyasetiyle başlatılan diyalog sürecinin kalıcı barış ve huzurla sonuçlanmasının aynı zamanda bölgesel barışla mümkün olduğunu sözlerine ekleyen Nebat Çelik, "Bu nedenle demokratik Suriye bağlamında Rojava ile de barışmak tüm halkların ve Türkiye’nin de yararına olacağı gibi Suriye barışına dahi ciddi katkı sunacaktır. Suriye'nin geleceği, halklarımızın, bölgenin ve ülkemizin geleceğiyle sıkı sıkıya bağlı olduğundan barış mücadelesini yükseltmemiz, halkların rızalı-ikrarlı birliğini esas almamız bir zorunluluktur. Suriye’de ki Alevi katliamlarına dur, otoriter rejim inşasına hayır demek için halklarımızı mücadeleye, uluslararası toplumu da acil müdahaleye davet ediyor, Alevi katliamlarını lanetliyoruz" diye konuştu.