İSTANBUL - DEM Parti Milletvekili Newroz Uysal Aslan, süreç için gençler, kadınlar başta olmak üzere farklı kesimlerin süreçte inisiyatif almasının çözümün kalıcılaşmasına katkı sağlayacağını belirterek, “Önümüzde kritik, sorumluluğu büyük bir süreç bekliyor” dedi.
Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın "Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı" ardından PKK ateşkes ilan etti. Yapılan çağrılar büyük heyecan yaratsa da birçok kesim tarafından devletin pratik adımlar atması bekleniyor. Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Şırnak Milletvekili Newroz Uysal Aslan da bu süreçte iktidarın pratiklerinin çok kritik olduğuna dikkat çekti.
Abdullah Öcalan'ın çağrının işaret ettiği durumun gerçekleşmesi ve kalıcılaşması için "demokratik siyaset" ve "hukuk zeminini" olmak üzere iki hat ortaya koyduğunu vurgulayan Newroz Uysal Aslan, "Burada demokratik siyasetten kastımız sadece AKP, MHP ya da sadece DEM Parti değil. Bugün Meclis içerisinde tüm siyasi partilerin, halkın kendisinin siyaset üretme, politika yapma zeminlerini de içerisine aldığı ve yine hukuki zeminden kasıt anayasa ve yasa yapıcı rolüyle Meclis. O yönüyle bu çağrının tek taraflı bir çağrı değildir. Tam tersine tüm taraflara, muhataplara yapılan bir çağrı olduğu ve her muhatabın da üstüne düşen sorumluluğu yerine getirmesi için demokratik siyasetin bu süreci doğru ve güçlendirici bir şekilde okuması gerekir. Hukuki zemin olarak ifade edilen Meclis'in de anayasal ve yasal adımları atması gerekir. Ki Sayın Öcalan da 'Sorumluluğu üstlenmeye hazırım' diyor mesajında" diye konuştu.
'İKTİDARIN NE YACAPACAĞI KRİTİK'
Bundan sonraki süreçte devletin nasıl bir yol haritası çizeceği, mevcut savaş-çatışma politikalarında nasıl bir değişime gideceğinin belirleyici olduğunu vurgulayan Newroz Uysal Aslan, "Bu yönüyle beklenti; toplumu bekleyen demokratik dönüşümde, yeni Türkiye'nin yaratılmasında demokratik siyasetin nasıl bir yol alacağıdır. Önümüzdeki süreç ve günler çok kritik. Tabii ki her bir aşama çok önemli. Tarafların bu sorumluklarını yerine getirmesi için zamana ve imkana ihtiyacı vardır. Bu sadece 1-2 günde olabilecek bir mesele değil. Sayın Öcalan çözüme yönelik duruşu, PKK'nin ortaya çıkışı, süreç içerisinde değişimi, mevcut haliyle ilgili değerlendirmeyi yansıttı. Bu noktadan sonra bu dönüşümü, paradigmayı ve çağrıyı gören devlet aklının, iktidar aklının neler yapacağı bu sürecin gidişatı açısından en kritik mesele" ifadelerini kullandı.
'KÜRT HAREKETİ SİYASİ ÇÖZÜMDEN YANA'
Kürt halkının 90'lı yıllardan itibaren demokratik siyasetle çözüm yolunu denediğini ifade eden Newroz Uysal Aslan, devletin buna karşılık baskı politikalarıyla cevap verdiğini söyledi. Newroz Uysal Aslan, "O günlerden bugüne kadar demokratik ve siyasi çözüm yolu deneyen, bu yönlü adımlar atan Kürt Hareketi, ya parti kapatmalarla ya da daha büyük yasaklamalarla, operasyonlarla, daha büyük askeri çatışma halleriyle karşılaştı. Bu yönlü Kürt halkının, Kürt Hareketi'nin demokratik siyaset ve hukuk zemininde çözüm noktasındaki tavrı net ve bilinen bir tavırdır. Bu durumun devam etmesinde devletin gerçek anlamda bu yasaklamacı, özgürlükleri yok sayıcı, inkar edici siyasetlerinin büyük etkisi var" şeklinde konuştu.
'FARKLI DİNAMİKLER SÜRECE KATILMALI'
Dünya üzerindeki barış süreçleri deneyimlerini hatırlatan Newroz Uysal Aslan, sürecin tarafları, çağrıları ve konumları kadar bu süreci ileriye götürebilecek farklı kesimlerin sürece katılımına da ihtiyaç olduğunu vurguladı. Newroz Uysal Aslan, "Demokratik, siyasi, toplumsal dinamiklere; bugün toplum içerisinde gençlerin, kadınların, farklı inisiyatiflerin hepsinin bu sürecin gidişatında, kalıcılaşması büyük bir etkisi ve katkısı olacaktır. Barışı ve çözümü sadece taraflar arasında bir mesele olmaktan çıkarıp tam da Kürt sorununun karakterine uygun bir biçimde toplumsal bir mesele haline, özgürlükler, temel haklar meselesi haline getirebilmek bu açıklamadan sonra daha da temel bir ihtiyaç haline geldi. Bu yönüyle yapacaklarımız çok; önümüzde çok ağır, kritik, sorumluluğu büyük bir süreç bekliyor" diye belirtti.
MA / Yeşim Tükel