AMED - Kürt dili üzerine çalışma yürüten derneklerin üyeleri, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın tarihi çağrısını desteklediklerini yineleyerek, herkesin de dili, kültürü ve sanatı için süreci desteklemesi çağrısında bulundu.
Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın “Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı"na her alandan destek gelmeye devam ediyor. Kürtçe üzerine çalışmalar yürüten derneklerin üyeleri de Kürtçenin statüye kavuşması için çağrıyı desteklediklerini açıklayarak, herkesin bu sürece katılmasını istedi.
Birca Belek Dil ve Kültür Derneği üyesi Cahit Akıl, Abdullah Öcalan’ın tarihi çağrısının yeni bir dönemi araladığını ve dünyada yankı uyandırdığını söyledi. Akıl, “100 yıldan fazla süredir Ortadoğu ve dünyada farklı halklar, dili ve kültürleri nedeniyle inkar ve asimilasyon politikalarıyla yok sayıldılar. Bu politikalar onlarca yıldır halklara büyük acılar yaşattı ve bu farklılıklar savaş, çatışma gerekçesi yapıldı” dedi. Bu nedenle “Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı"nın önemli olduğunu söyleyen Akıl, “Bir an önce bu çağrıya hukuki, siyasi adımlarla cevap verilmeli ve Abdullah Öcalan özgür koşullarda çalışma yapabilmelidir. Yapılan saldırlar, savaş ve operasyonlarda bu sürecin başarıya ulaşması için durdurulmalıdır. Ahlaki politik toplum kapsamında halkın sorunları da çözülmelidir. Devlet bu sürecin ilerlemesi için Kürt dilinin önünü açmalı, Kürt dili resmi dil ve eğitim dili olarak tanınmalı. Bunu yanlış bir şey olarak görmemeli, halkların birliği için önemli görmelidir. Farklılıklar umudu daha fazla artırır” dedi.
‘KÜRTÇE EĞİTİM DİLİ OLMALI’
Êlih Arî Dil Araştırmaları ve Kültür Derneği üyesi Meral Kaptan da “Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü sağlanmadan bu süreç amacına varmaz. Biz Kürt halkı olarak kendi toprağımızda kimliğimizle, dilimizle özgür yaşamak istiyoruz. Devletin de buna göre sürece yanıt vermesi gerekiyor. Dil kurumları olarak okul öncesi eğitimden üniversitelere kadar Kürtçenin resmi dil ve statüye kavuşmasını istiyoruz” diye belirtti.
‘DEVLET ADIM ATMALI'
Kürt Dili ve Kültürünü Geliştirme Derneği (KURDÎGEH) üyesi Evindar Akbulut ise çağrıyı sonuna kadar desteklerini söyledi. Bu sürecin Kürt halkı için çok önemli olduğunu belirten Evindar Akbulut, “Kürt halkı dili, kültürü için bu sürece destek vermelidir. Bir dil kaybolduğunda bir halk da kaybolur. O nedenle bizler dilimizin kurumlardan çıkararak, resmi ve eğitim dili olmasını istiyoruz” diye aktardı. Devletin Kürt dili üzerinde olumlu adımlar atmasının önemine de değinen Evindar Akbulut, “Öyle olursa bu sürece inanç daha fazla artar” ifadelerini kullandı.
Mezopotamya Dil ve Kültür Araştırmaları Derneği (MED-DER) eğitmenlerinden Yasin Oral, onurlu bir barışın gelmesini yıllarca beklediklerini söyledi. Bu çağrının bu nedenle tarihi olduğunu ifade eden Oral, ezilen tüm halkların, barış isteyenlerin bu çağrıya destek vermesi gerektiğinin altını çizdi. Oral, “Bu çağrı aynı zamanda Kürt dilinin de önünü açıyor. Bu çağrı amacına ulaşırsa Kürtçe eğitimin önü de açılır ve Kürtçe her alanda konuşulur” şeklinde konuştu. Oral son olarak toplumsal ya da bireysel olarak bu sürecin başarıya ulaşması için ellerinden geleni yapacaklarının altını çizdi.
'SORUMLULUK ALACAĞIZ'
MED-DER üyesi Mehmet Asena da çağrıyı desteklediklerini ifade etti. Bütün dünyada savaşın sona ermesi ve onurlu bir barışın sağlanması için çağrıyı tarihi bulduğunun altını çizen Asena, “Bu çağrı Kürt dili, kültürü ve sanatının sahiplenmesini de beraberinde getiriyor. Bizlerde üzerimize düşen sorumluluğu alacağız, çağrının başarısına destek vereceğiz” dedi. Hükümetin de hukuki adımlar atması, parlamentoyu harekete geçirmesi gerektiğini belirten Asena, hükümetten adım atılması halinde dil çalışmalarının, dil eğitimlerin ve Kürtçenin statüsünün de önünün açılacağını belirtti.
MA / Müjdat Can