Çağlar Demirel: Kadınlar Abdullah Öcalan ile görüşmek istiyor

  • kadın
  • 10:14 19 Nisan 2025
  • |
AMED - Abdullah Öcalan ile görüşen heyette kadınların da yer almak istediğini belirten TJA’lı Çağlar Demirel, “Hem TJA olarak hem de Dünya, Ortadoğu’dan kadınların yer almasını önemsiyoruz. Ortadoğu ve dünyadaki kadın örgütleri, akademisyenlerin, Nobel ödüllü kadınların böyle bir talebi var” dedi. 
 
İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde tutulan Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) üyelerinden oluşan 7 kişilik heyetle yaptığı 3’üncü görüşmenin ardından 27 Şubat’ta "Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı" kamuoyu ile paylaşıldı. Tüm kesimler tarafından desteklenen çağrı, kadınlar cephesinde de büyük bir ilgi ve sahiplenmeyle karşılandı. Çağrının ardından 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla gerçekleşen mitinglere ise Abdullah Öcalan’ın hem çağrısı hem de kadınlara gönderdiği mesajı damga vurdu.
 
Özgür Kadın Hareketi (Tevgera Jinên Azad- TJA) aktivisti Çağlar Demirel, Abdullah Öcalan'ın çağrısı ve kadınların bu süreçteki rolüne dair sorularımızı yanıtladı. 
 
Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın yaptığı tarihi çağrı ile Türkiye yeni bir sürece girdi. Kadınlar tarihi çağrıyı ve etkisini nasıl değerlendiriyor? 
 
Yapılan bu çağrı yeni bir başlangıcın çağrısıdır. Çağrıyı coşkuyla ve heyecanla karşılayan kadınlar, bir de mücadele ve direnişi büyütme, daha fazla omuzlarındaki sorumluluğu hisseden bir yerden ele aldı. Çünkü kadınların mücadelesi sadece bugüne dayanan bir mücadele değil. “Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı”nı demokratik toplumun inşası olarak ele aldığımızda kadınlar, yıllardır bu mücadeleyi ve örgütlülüğü büyüterek aslında bunu inşa etmek istiyor. Bundan dolayı da bu çağrıyı en çok da kadınların pratikleştirmesi gereken bir çağrı olarak algıladık. Kadın mücadelesi 5 bin yıllık ve hatta daha eski yıllara dayanan bir mücadeledir. Bu nedenle Sayın Öcalan'ın bu çağrısı kadınlara bir umut, bir ışık, bir gelecek vaat eden bir çağrı olarak görüldü. Bundan dolayı kadınlar, bu çağrının yaşamsallaşması için mücadele ve direniş mesajları verdi. 
 
Abdullah Öcalan İmralı heyeti ile yaptığı her toplantıda kadın meselesi ve özgürlüğüne önemle vurgu yapıyor. Bu durum kadınlarda nasıl bir duygu yaratıyor?
 
Yıllardır Sayın Öcalan'ın paradigmasında, savunmalarında açığa çıkan bir süreç var. Sayın Öcalan kadın mücadelesinin ne kadar önemli olduğunu yıllardır yazan bu konuda yoğunlaşan ve ön açıcı bir yerde duruyor. Sayın Öcalan, yıllardır her görüşmede İmralı tecrit sistemindeki o ağır koşullarda bile en çok yoğunlaştığı konulardan birinin kadın sorunu olduğunu ifade ediyor. Sayın Öcalan, kadının tarihini aslında yazan ve yeni bir tarihi oluşturacak bir süreci anlatıyor. Burada önemli olan noktalardan biri de kadının kölelik tarihinden artık özgürlük tarihinin yazılacağı bir süreci ele alıyor. 
 
Aslında tarihi süreçlere baktığımızda; kadının ana tanrıça sürecinden geldiğimiz sürece kadar bilginin aslında ana ekseni kadın üzerinden kurulu. Fakat erkek egemen zihniyetin kurnazlığıyla birlikte bilgiyi çalan süreç, kadını ötekileştiren, baskılayan, tahakküm altına alan bir süreçle kendisini var etti. Tarihsel okumalarda kadın toplumsallaşmayı gerçekleştiren bir yerde dururken, erkek egemen zihniyet ise tekçilik ve tahakküm üzerinden kadını yok sayarak, köleleştirmek üzerinden kurduğu bir sistemi temsil ediyor. Tam da bu noktada Sayın Öcalan'ın kadının özgürleştirilmesi konusunda tespitleri var. Sayın Öcalan Jineoloji gibi önemli bir kadın bilimini gündeme koyan ve bunun üzerine yoğunlaşmayı sağlayan yeni bir süreci ele aldı. Dolayısıyla Sayın Öcalan kölelik zincirinden kopup, özgürlüğü esas alan bir süreci ele almak gerektiğini ifade ediyor. Biliyorsunuz Ortadoğu'da ve dünyada şu anda erkek egemen sağ eğilimin rövanşta olduğu bir süreç yaşanıyor. Yani Sayın Öcalan kapitalist modernitedeki tekçilik, milliyetçilik, cinsiyetçilik, bilimcilik ve dincilik ideolojilerinin alternatifini oluşturan, demokratik, ekolojik ve kadın özgürlükçü bir paradigmanın hayat bulması için üzerinde yoğunlaştığı ve savunmalarında da ifade ettiği bir süreci ifade ediyor. Biz kadınlarda tam da bu noktada kadın özgürlüğünü daha fazla büyüten, daha fazla toplumsallaştıran bir yerden hareket ederek; bu süreci algılıyor ve bunun bundan sonraki süreci de bu şekilde evrilmesi gerektiğini düşünüyoruz.
 
 
Kadının yok sayıldığı bir yerde Sayın Öcalan’ın ‘özgür eş yaşamı’ ortaya koyan paradigması var. Özgürlük arayışını büyüten kadın paradigması, kadın konfederalizmi ile mümkün olur.
 
Çağrı sonrası yapılan değerlendirmelerde Abdullah Öcalan’ın 21’nci yüzyılın kadın yüzyılı olması vurgusu yaptığı açıklamaları kamuoyuna yansıdı. Kadınlarda uzun süredir bu tema üzerinden mücadelesini yürütüyor. Neler söylemek istersiniz?
 
19-20 yüzyıllarda kadın köleliği üzerinden ifade edilen tekleştiren, tahakküm altında tutan, erkek egemen zihniyetin aslında geliştiği bir süreçte kadınların da özgürlük, demokrasi mücadelesi her dönem devam etti. Kadının yok sayıldığı bir yerde Sayın Öcalan’ın ‘özgür eş yaşamı’ ortaya koyan paradigması var. Sayın Öcalan’ın yine ‘içindeki erkeği öldürme’ konusunda da önemli tespitleri var. Burada bahsedilen erkek egemen zihniyetin, tahakkümcü devlet iktidar erkek zihniyetinin toplumsal olarak kadın mücadelesi ve özgürleşmesiyle aşılmasıdır. Dolayısıyla biz bunların bir bütününü düşündüğümüzde, kadınların vermiş olduğu direniş ve mücadele bu 21’nci yüzyılda artık zirveye ulaşmalı ve zafere kavuşmalı. Yani 21’nci yüzyılın, kadın yüzyılı olması demek; aslında toplumun özgür, demokratik inşasının gerçekleştiği bir yüzyıl olması demektir. Çünkü geçmiş dönemlerde sadece tekçilik üzerinden yaşam bulan erkek-devlet egemenliğinin artık aşılması gerek. Buna da toplumun yarısını oluşturan kadının öncülük etmesi demektir. 
 
Dolayısıyla buna öncülük eden ve özgürlük arayışını büyüten kadın paradigmasının, sadece Kürt Kadın Hareketiyle değil, Türkiye'deki, Ortadoğu'daki ve dünyadaki kadın örgütleriyle ortak bir kadın konfederalizmi gerçekleştirmesiyle mümkün olacağını ifade edebilirim. Birçok devrimci hareketler yıllarca  ‘Devrim olsun devrimden sonra kadın sorununa bakılır’ anlayışıyla hareket etti. Ancak Sayın Öcalan, ‘21’nci yüzyıl kadın yüzyılı’ derken de şunu ifade ediyor; ‘Kadın sorunu çözülmeden toplumsal bir demokrasiden ve toplumun sorunlarının çözülmesinden yönelik bir şey diyemezsiniz. Yani kadın özgürleşmeden toplum özgürleşemez.’ Bu felsefenin 21’nci yüzyılda kadın mücadelesine katacağı ivmeyi gösteren bir süreci ifade ediyor. Dolayısıyla bu felsefenin, bu yoğunlaşmanın getirdiği aşamada, kadının önüne kendisini özgürleştirerek; toplumu, erkeği, devleti değiştirip, dönüştürmesini hedef olarak koyuyor. 
 
Kadınlar bu sürece nasıl katılmalı, neler yapmalı? Kadınların öncülük ettiği yeni süreç nasıl olur? 
 
Kadınlar öncelikle örgütlenmeli. Kendisini eğitmeli, özgür bir paradigmayla özgür bir alanı yaratabilecek genel bir örgütlenmeye gitmelidir. Erkek egemen zihniyetin baskısına, tahakkümüne karşı mücadele etmeli. Kendi bilimini yaratmalı ki Jineoloji bunun en önemli aşamalarından biridir. Özgür eş yaşamı, yaşamsallaştırmalıdır. Erkeğin değişim ve dönüşümünü kendi önüne hedef olarak koymalıdır. Çünkü toplumda aslında bu çok tartışılan bir konudur. Bazen Türkiye’deki feminist hareketlerdeki kadınlarla konuşuyoruz; erkeği değiştirip dönüştürmek bizim sorumluluğumuzda mı diye? Öyle bir toplumda yaşıyoruz ki; kadın erkeğin ortak mücadele yürüttüğü bir alan var. Ama orada tahakkümcü erkek zihniyetini değiştirip dönüştürmek kadının özgürleşmesiyle gerçekleşen bir durumdur. Bu nedenle dünyanın her yerinde öncülük rolünü ve misyonunu kadın üstlenmelidir. Demokrasiyi, barışı, yaşamın örgütlenmesini sağlayacak her adıma, yaşamı pratikleştirebileceğimiz bütün alanları özgürlük alanına çevireceğiniz zaman aslında bu süreci örmüş olacaksınız. Bu da nedir? Kadının hem özgür yaşam alanlarını yaratması ve yaşamın alanına dokunduğumuz her alanda kadın örgütlülüğünü ve öncülüğünü yapabilecek zeminlerin oluşturmasıyla mümkündür. 
 
Tüm dünya kadınlarının kendisine ait özgür alanlarını yaratabileceği bir aşamaya gelmesi gerekiyor. İlk kez bir kadın devriminin gerçekleştirdiği bir model Rojava modelidir ve bu dünyaya örnek olan bir modeldir. Kadın devriminde, kadınlar eşit ve özgür bir şekilde yaşamın her alanını inşa edebilecek söz ve karar mekanizmasında yer alabilecek bir yaklaşımı hayata geçirmektir. 
 
 
Bu süreçte hem TJA olarak hem de Dünya, Ortadoğu kadınlarının yer almasını önemsiyoruz. Ortadoğu, dünyadaki kadın örgütleri akademisyenlerin böyle bir talebi var. Nobel ödülü alan kadınların böyle bir talebi var.
Bu süreç ile birlikte birçok kesim Abdullah Öcalan ile görüşmek istediğini açıkladı. TJA olarak sizin de böylesi bir talep veya girişiminiz olacak mı?
 
İmralı İşkence Sistemi'nden bugüne kadar Kürt Kadın Hareketi olarak her dönem Sayın Öcalan'la buluşmak, onunla tartışmak, konuşmak bütün kadınların istediği bir durumdur. 2013-2015 süreçlerinde bir ilk yaşandı. Sayın Öcalan, “Bu masada kadın olmazsa bu masa eksiktir” demişti. Ve bu tartışmalarda o dönemde Demokratik Özgür Kadın Hareketi “Kadınların bu masada da olması gerekiyor” diye ısrar etmişti. Herkes buna çok farklı yaklaşmıştı ama Sayın Öcalan bunu çözümlemesini çok güçlü yapmıştı. Ve iktidarı, devleti buna ikna etmişti. Bizden bir kadın arkadaşta Kürt Kadın Hareketi adına o masada yer aldı. Bu sürecin bundan sonraki döneminde de bunu yansıtmak gerekiyor. Aslında, heyette yer alan kadın arkadaşlarımız var ama yoğunluklu kadın katılımının olması gerektiğini ifade ediyoruz. Hem TJA olarak hem de Dünya, Ortadoğu kadınlarının yer almasını önemsiyoruz. Bizim de taleplerimiz var. Ortadoğu'da hem dünyadaki kadın örgütlerini akademisyenlerin böyle bir talebi var. Nobel ödülü alan kadınların böyle bir talebi var. Hem bize gelen talepleri var hem de gidip bu konuyu tartışmak istiyorlar. Çünkü savunmalarını ve kadına yönelik aslında bakış açısını çok önemsiyorlar. Türkiye'deki kadın örgütleri açısından söyleyebilirim. Kadınlar, Sayın Öcalan'la kadın konusunu tartışma, konuşma, bunu derinleştirmek dünya kadın örgütleri mücadelesini bir bütün olarak bugüne uyarlayabilme aşamasını geliştirmek istiyorlar. 
 
''Barış ve Demokratik Toplum" çağrısını nasıl toplumsallaştıracaksınız? Kadınlara süreci nasıl anlatacaksınız? 
 
TJA aktivistleri bu süreci sahiplendiğini ifade etti. Bu sürecin dinamiğini geliştiren kadınlardır. Çünkü kadınlar bugüne gelinceye kadar zaten kendi öz örgütlülükleriyle barışı çok elzem gören ve bunun için mücadele yürüten bir yerde durdu. Bu süreçte kaybettiğimiz kadın yoldaşlarımız var. Bu mücadele bir bütün devam eden bir mücadeledir. Bu nedenle barış ve demokratik toplumun inşasının öncülüğünü kadınlar yapacak. 8 Mart sürecinden de başlayarak; “Kadın kırımına isyan ediyoruz ve özgürlüğe yürüyoruz” sloganıyla da tüm alanda kadınlara bu süreci anlatan, bu sürecin demokratik toplumun inşasında rol ve misyon öncülüğünü yürütmesi için çalışmalarımız sürüyor. Çünkü demokratik toplumu oluşturmadığınız sürece siz barışı gerçekleştiremezsiniz. Demokratik toplumun oluşabilmesinin en önemli kısmı da kendi öz örgütlülüğümüzle bu süreci örmemizdir. Bunu gerçekleştirebilmek için her yerde toplantılar yapılacak. Kürt kadın hareketi-TJA arak her yerde kadınlarla buluşmalar gerçekleşecek. Ve bu süreci daha örgütlü, daha mücadeleci ve daha direniş haline getirebilecek ve karar alma mekanizmalarında öncülük rolünü oynayacak bir sistemi öreceğiz. Biliyorsunuz zaten Eşbaşkanlık sisteminden tutalım, Özgür eş yaşamın oluşmasına kadar kendimizi eğitmek, örgütlemek ve bunun mücadelesini büyütmek bizler için elzemdir.
 
 
Sayın Öcalan'ın gönderdiği özel selamın kadınlarda yarattığı heyecanı, ruhu ve coşkuyu anlatmak mümkün değil. Kadınların isteği Sayın Öcalan'ın bir an önce özgürlüğüne kavuşması ve tüm kadınlarla buluşmasıdır. 
 
Kadınların Abdullah Öcalan ile ola ki bir görüşmesi oldu, nasıl bir etki yaratır? 
 
Sayın Öcalan'ın kadınlara özel selam göndermesinin bile kadınlarda yarattığı heyecanı, ruhu,  coşkuyu anlatmak mümkün değil. Düşünün ki; sadece fotoğrafının görülmesi bile aslında büyük bir heyecan ve duygusallık anlarını yarattı. Biz bu heyecan ve duygusallığın Kürt halkı ve kadınlarının bağlılığının aslında bir sonucu olduğunu çok net olarak ifade edebiliriz. Ve dolayısıyla Sayın Öcalan'ın fiziki özgürlüğüne kavuşarak, halkla kadınlarla buluşması yani tarifi zor bir ifadedir. Mutluluğun umudun yeşerdiği bir anın görüldüğü bir süreç olacaktır. Kadının özgürlüğünün gerçekleşmesi için atılan en önemli adımlardan biri olacaktır. Çünkü buluştukça, erkek egemen zihniyeti öldürerek; bir ivme kazanan kadın özgürlük mücadelesi, büyüten bir yerden hareket edecek bir kadın mücadelesi olacaktır. Bu nedenle bütün kadınların talebi, isteği Sayın Öcalan'ın bir an önce özgürlüğüne kavuşarak, tüm kadınlarla buluşmasını sağlamaktır. 
 
Bu sürece dair umudumuz, temennimiz büyük ama kendimize güvenerek, bunu yapmak zorundayız. Birçok alanda mücadele verildi. Bu süreçte umudumuzu büyütmek, mücadelemizi büyütmek, sorumluluğumuzun daha ağır olduğunu görmek kadınlar açısından bu süreci anlamak, anlamlandırmak, içselleştirmek ve barış ve demokrasisinin toplumsallaşmasını sağlayarak kadın özgürlüğüne adım attığımızı bir kez daha görmek açısından önemlidir. Önemli olan bir başka durum da kadınların ortak paydada bütünlüklü olarak hareket etmesini sağlamaktır. Buda hem birbirimize dokunmak, birbirimizi eğitmek, değişim ve dönüşümlerimizi gerçekleştirmekle mümkündür. O yüzden hepimiz bu süreçte kadın kırımının olmadığı, kadınların katledilmediği, çocukların ve kadın özgür bir ortamda yaşamasını sağlayacak bir sürecin olması umut edilen bir durumdur. Tabii bunu umut etmek tek başına yeterli değil. Bunun inşasını gerçekleştirmek de hepimizin sorumluluğundadır. Bu nedenle bizlere çok büyük görevler düşüyor.
 
MA / Şirvan Şilan Çil 
 
 

Diğer başlıklar

17/05/2025
23:48 Arap Birliği Zirvesi’nden Gazze için ateşkes ve yeniden inşa çağrısı
23:10 Paris 4. Kürt Kültür Festivali başladı
22:29 Mereş’te 4 büyüklüğünde deprem
21:10 Licê’de bulunan kemikler ATK’ye gönderildi
20:15 ‘Toplumsal inşada kadınlara büyük sorumluluk düşüyor’
20:10 Dörtler anıldı: Hayalleri Öcalan’ın öncülüğünde hayat buluyor
19:20 Amedspor, olağanüstü kongreye gidiyor
19:17 ‘Türkiye’den soykırıma giden petrol akışı durdurulsun’
19:00 İstanbul ve Mersin’de Kaytan ve Altun anması
18:46 4 yaşındaki çocuğun yaşamını yitirdiği tesisin ruhsatı iptal edilmiş!
18:41 Trump, Putin ve Zelenski ile görüşecek
18:35 Gazze’de 65 bin çocuk ölüm riskiyle karşı karşıya
18:31 NADA sonuç bildirgesi açıklandı
17:58 78 kişinin ölümüne neden olan yangına dair iddianame hazırlandı
17:41 DBP Eş Genel Başkanı, Şanaz İbrahim Ehmed’i ziyaret etti
17:38 Silêmanî’de ‘inanç’ çalıştayı: Ortak yaşamı yaymalıyız
17:19 'Kalıcı barış demokratik anayasa ile mümkün'
17:09 Uyuşturucu ve fuhuşa karşı örgütlü mücadele çağrısı
17:01 Mithat Sancar: Öcalan’ın çağrısı iyi analiz edilmeli
16:38 Zekiye Ayhan'ın hayati riski devam ediyor
16:37 Amed'de Kaytan ve Altun anmasına çağrı
16:07 Kürt basını ve yayıncılığının eğitimdeki rolü tartışıldı
15:45 Barışın inşasında ilk adım konuşuldu: Hasta tutsaklar serbest bırakılsın
15:31 Belediye'den 'beyit' açıklaması
15:30 Hasta tutsaklar Avcı ve Balatacı için çağrı
15:17 Dêrsim’de Kaytan ve Altun binler tarafından anıldı: Mücadelelerini sürdüreceğiz
14:53 'Mesleğimiz diplomalı işsizliğin sembolü haline geldi'
14:19 NADA Kongresi: Kadın Devrimi Belgesi onaya sunuldu
14:10 Kayıp yakınları sordu: Sevdiklerimiz nerede?
13:53 255 demokratik kitle ve meslek örgütünden ortak metin: Hasta tutsaklar serbest bırakılsın
13:46 Binler Kaytan ve Altun’un anması için Seyit Rıza Meydanı’nda
13:07 Bakırhan: Toplumsal barış için yüzleşme sağlanmalı
Buldan: Kayıplar bulunmazsa barış yarım kalır
13:03 Kayıplar için hakikat komisyonu oluşturulması talebi
12:56 ‘Kürt Dili Sempozyumu’ başladı: İnsan diliyle insandır
12:55 Uçan Süpürge Film Festivali başlıyor
12:52 Dêrsim’de direniş sonuç aldı
12:02 Cumartesi Anneleri’nden hakikat ve yüzleşme çağrısı
11:55 Cemil Bayık: Yeni bir paradigma geliştiriyoruz
11:14 Zeynep Celaliyan'ın tedavi hakkı engelleniyor
11:02 Mexmur’da ambargoya karşı eylem sürüyor
10:17 Toplumsal seferberlik ruhuyla uyuşturucuya karşı mücadele edecekler
10:07 Dörtler'i koğuş arkadaşı anlattı: Verilen bedel ve emekler boşa gitmedi
09:41 TJA: Yeni sürecin öznesiyiz
09:17 İHD Dêrsim Eşbaşkanı: Abdullah Öcalan’ın sürece doğrudan katılım şartları sağlanmalı
09:16 Ceza verilen Viyan Tekçe: Seçilmişler olarak hakkımızı savunacağız
09:09 Haki Karer'den Kürt olduğunu öğrendi
09:09 6 kişiye 'Newroz' davası
09:08 AP Raportörü Amor: PKK’nin kararı umut verici, yaratılan fırsat heba edilmemeli
09:07 'Heval' dediği kardeşini anlattı: Süreci sahiplenerek değerlerini yaşatabiliriz
09:05 EHP Genel Başkanı: PKK’nin sosyalizm hedefi dikkate alınmalı
09:00 17 MAYIS 2025 GÜNDEMİ
08:44 Şêx Seîd Meydanı’ndaki anmaya çağrı
16/05/2025
23:58 İsveçli gazeteci Joakim Medin tahliye edildi
22:45 BM: Gazze'de son 36 saatte 250 kişi hayatını kaybetti
21:17 Suriye’nin Dünya Bankası borcu ödendi
21:13 Erzincan Cezaevi’ndeki işkence ve kötü muameleye karşı suç duyurusu
20:51 ‘Özgür medyayı savunmak insanlık için hayatidir’
20:04 Köln’de Kaytan ve Altun anması 5’inci gününde
19:52 Til Temir’de patlama: Bir çocuk yaşamını yitirdi
19:19 Hasta tutsaklar için seslendiler: Keyfi uygulamalara son verilsin
18:01 Anadolu Üniversitesi'nde 'aile yılı' protestosu
17:53 Kaytan ve Altun için Amed’de yapılacak anmaya çağrı
17:29 İstanbul’da Kaytan ve Altun anması: Onlara layık olacağız
17:17 Tülay Hatimoğulları NADA kongresinde: Barış için tarihi bir sayfa açıldı
16:52 İmamoğlu hakkında tutukluluğa devam kararı
16:37 BES-AR: Mayıs ayı açlık sınırı 34 bin 888
16:33 Mizgin Deniz defnedildi
16:21 Licê’de insana ait olduğu düşünülen kemikler bulundu
16:13 ‘Bergiro’ davasına beraat
16:01 Şirnex'te 'nitelikli cinsel istismar' davasında 82 yıl ceza
16:00 Pınar Gültekin davasında savcılıktan itiraz
15:55 İstanbul’da Rusya-Ukrayna zirvesi
15:25 DEM Parti’nin kadın buluşmaları devam ediyor
15:14 KURDÎ-DER Gever yöneticisi tahliye oldu
15:13 Abdullah Öcalan’ın 42 yıl önceki fotoğrafı yayınlandı
14:21 Beykoz Belediyesi soruşturmasında iddianame hazırlandı
14:00 Polislerin öldürdüğü Özbahçeci dosyası Jandarma Kriminal'e gönderildi
13:40 Ne eğitimde ne de istihdamda olan gençlerin sayısında artış
13:16 Gazeteci Boltan hakkında soruşturma
13:14 Kayyım protestosu davası ertelendi
12:58 Dêrsim’de yarın yapılacak anmaya çağrı
12:55 Gurbeteli Ersöz'ün ‘Yüreğimi Dağlara Nakşettim’ kitabı Yunancaya çevrildi
12:44 Berkin Elvan’ı katleden polisin cezası onandı
12:44 NADA kongresi ikinci günde atölyelerle başladı
12:27 Boğaziçili öğrencilerden 1'i tahliye edildi
11:38 Kaytan ve Altun Wan’da anıldı: Hiçbir zaman boyun eğmediler
10:37 Aileler İmralı’ya gitmek için başvurdu
10:19 Colemêrg’te şap görüldü
10:00 Sabri Ok: Kendinize ve Önder Apo'ya güvenin
Besta Botan: Demokratik siyasete dayalı mücadele başlıyor
09:38 Sosyolog Küçükaydın: Yeni bir atılım başladı, değişim sancılı olacak
09:16 Dêrsim'deki anmaya çağrı: Herkes evlatlarına sahip çıkmalı
09:13 Rıza Altun’u anlattı: İyi bir örgütleyici ve öğretmendi
09:07 'Bu süreç Dörtler'in bizlere mirasıdır'
09:06 Kuraklık ekini vurdu: 300 bin dönüm tarla kurudu
09:05 ÖHD Amed Eşbaşkanı: Demokratik çözüm için hukuki adımlar atılmalı
09:04 Yumurtlama dönemiyle arıcıların yaylalara göçü başladı
09:03 Emniyetin 'imar değişikliği' başvurusuna ret
09:02 12 mahalle ve 72 köyde 5 bin aileye 'süreç' ziyareti
09:01 Yöre dernekleri: Sürecin içinde yer almalıyız
09:00 16 MAYIS 2025 GÜNDEMİ
07:36 Hasta tutsağın annesi kazada hayatını kaybetti
07:33 Mêrdîn'de şüpheli kadın ölümü
15/05/2025
23:15 CPT: Türkiye, Federe Kürdistan Bölgesi’ni 23 defa bombaladı
23:04 Putin, kara kuvvetleri komutanını görevden aldı
22:58 Gülistan Kılıç Koçyiğit: Artık dil üzerindeki baskılar tarihe karışmalı
21:34 15 baro: Pozitif barışı inşa etmeliyiz
20:53 Hüseyin Deniz Öykü Yarışması Ödülleri sahiplerini buldu
20:47 Mersin'de öğrencilerin yurttan uzaklaştırılması protesto edildi
19:18 Ege kentlerinde ormana girişler yasaklandı
19:14 NADA Kongresi’nin ilk günü sona erdi
18:53 Gazze'de katledilenlerin sayısı 53 bini geçti
18:44 Muğla'da krom ocağı için keşif yapıldı
18:35 Birçok kentte Kürt Dil Bayramı kutlaması: Kürtçe'ye statü tanınsın
18:24 Arjen Ari Şiir Yarışması’nın sonuçları açıklandı
18:12 30 yıllık tutsaklığın ardından çiçeklerle karşılandı
18:01 Erdoğan, Zelenski ile görüştü
17:59 Erdoğan’dan ‘süreç’ açıklaması: İyimseriz, umutluyuz
17:51 Sûr’daki petrol arama-çıkarma faaliyeti projesi için keşif yapıldı
17:33 Şedal ve Zeydan: Kayyım uygulaması derhal geri çekilsin
17:13 Petrol arama, çıkarma faaliyetlere karşı açılan dava görüldü
16:57 ‘Yeni yaşamı kurmak için mücadele etmeliyiz’
16:23 Konya’da 5.2 büyüklüğünde deprem
16:19 Kaytan ve Altun için Amed’te yapılacak anmaya çağrı
16:13 ‘Altun ve Kaytan’ın hayallerini zafere ulaştıracağız’
15:52 Gazeteci Furkan Karabay tutuklandı
15:43 32 yıl sonra tahliye olan Tekmenüray: Mücadeleye devam
15:23 Ambargoya karşı yürüyen Mexmurlular çadır eylemi başlattı
15:17 Yönetmen Ali Özgentürk yaşamını yitirdi
15:10 BES'liler sözleşme, grev, özlük hakları için alanlara çıktı
15:08 Kürt şairlerinin beyitleri kaldırım taşlarına işlendi
15:08 4 çocuğa cinsel saldırı suçundan yargılanan failin duruşması ertelendi
14:29 Demokratik siyaset zemininde yeni döneme kapı aralandı
14:11 Gazeteci Çoban davasında mütalaa hazırlanacak
13:44 İHD İstanbul Şubesi yönetimi belli oldu
13:36 Riha'da sağlıkçılara şiddet
13:35 'Diktatör Erdoğan' dövizi davasında 3 tahliye
13:24 Çıplak aramaya karşı çıkan hasta tutsak darp edildi
13:01 İşten çıkartılan kadınlar: Hakkımızı almadan dönmeyeceğiz
12:56 Bayındır ve Bakırhan, Kaytan ve Altun anmasında
12:56 Eşbaşkan Dündar'ın adli kontrol tedbirleri bire düşürüldü
12:19 'Kuyu tipi hapishanelere' karşı açlık grevi
12:17 'Kürtçe resmi ve eğitim dili olsun' çağrısı
12:06 NADA kongresi: Demokratik toplum haritamızı şekillendirelim
11:59 Diyarbakır İl Sağlık Müdürü görevden alındı
11:51 Kaytan ve Altun anması: Büyük bir gelenek inşa ettiler
11:28 Başakşehir’de İETT otobüsü yandı
11:23 Hatıra defterinden notlar: Sizler Kürtlerin onurusunuz
10:57 NADA’nın 1’inci kongresi başladı
10:53 10 gençten 6’sı istihdama katılamıyor
10:45 DEM Parti süreci 'inşa edici ve kurucu' perspektifle ele alacak