Sebahat Tuncel: Mela Mustafa’nın projesine ihanet ediliyor

img
ANKARA - Türkiye’nin temel amacının Kürt varlığını ortadan kaldırmak olduğunu belirten DBP eski Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel, KDP’ye “işgal politikalarına karşı dur” çağrısı yaptı.
 
AKP’nin KDP işbirliğiyle sınır ötesinde yürüttüğü saldırılar bir ayını geride bıraktı. Sincan Cezaevi’nde tutuklu Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) eski Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel, içerde ve dışarıda Kürt sorununda çatışmacı siyaseti esas alan iktidarın politikalarını, Ortadoğu’nun yeniden şekillenmesi ve KDP’nin AKP ile girdiği ilişkilere dair değerlendirmelerde bulundu.
 
İngiltere, ABD ve İsrail’in Ortadoğu’nun yeniden şekillenmesinde esasta İsrail’in güvenliğini önceleyen bir politika izlediği belirten Tuncel, “Ortadoğu’nun sürekli savaş ve çatışmalı bir zeminde tutulması, kapitalist modernist güçlerin çıkarlarının bir sonucu olarak, Ortadoğu halklarının kendi kaderlerini tayin etmeleri engellenmektedir” dedi.
 
KDP’nin Türkiye ilişkilerini değerlendiren Tuncel, “KDP Kürt halkının -Federe Kürdistan Bölgesi de dahil- geleceğini etkileyecek, Kürt varlığını ortadan kaldırmaya yönelik bu politikalara ortak olmamalıdır. Sayın Mesut Barzani verdiği sözün arkasında durup Kürtler arası brakujîye ve siyasi brakujîye son vermeli ve Mela Mustafa Barzani’nin sağlamaya çalıştığı Kürt ulusal birliğinin sağlanması için çaba harcamalıdır” diye belirtti. 
 
ÇATIŞMAYLA DENETİM ALTINA ALMA POLİTİKASI
 
Tuncel’in, ajansımız için kaleme aldığı değerlendirmeleri şöyle: “Kürt halkının ulusal birliğini sağlamamış olması 21’inci yüzyılın şafağında Kürtlerin kazanımlarını da tehlikeye atmaktadır. Toplam nüfusu 40 milyonu aşan Kürtlerin büyük bir kısmı statüsüz yaşamaya mahkum edilmiştir. Emperyalistler tarafından coğrafyası dörde parçalanmış, sürekli çatışma zemininde tutularak Kürt halkının birliği ve özgürlüğü engellenmek istenmiştir. Kürtler yaşadıkları ülkelerin (İran, Irak, Suriye, Türkiye) zor ve zulüm politikaları ile karşı karşıya bırakılmıştır. Son 200 yıllık süreçte Ortadoğu ve Kürdistan coğrafyasında yaşanan siyasal, toplumsal, ekonomik gelişmelere bakarsanız Kürt halkının sadece statüsüz bırakılmadığını, Kürtlerin sürekli çatışma, savaş zemininde tutularak Ortadoğu’nun istikrarsızlaştığını, Ortadoğu ülkelerinin bu politika ile denetim altında tutulduğunu da görüyoruz. İngiltere, ABD ve İsrail’in Ortadoğu’nun şekillenmesinde, esasta İsrail’in güvenliğini önceleyen bir politika izlediği günümüzde daha net görülmektedir. Ortadoğu’nun sürekli savaş ve çatışmalı bir zeminde tutulması kapitalist modernist güçlerin çıkarlarının bir sonucu Ortadoğu halkları kendi geleceğini kendilerinin belirlemesi ve kaderlerini tayin etmeleri engellenmektedir.
 
KÜRTLER TARİH SAHNESİNDEN SİLİNMEK İSTENİYOR
 
Türkiye 1925’ten bugüne İngiltere, ABD ve İsrail başta olmak üzere batılı emperyalist ülkelerle geliştirdiği diplomatik ilişkilerin, imzaladığı anlaşmaların, ortaklıkların temelini Kürtlerin tarih sahnesinden silinmesi, Kürt varlığının ortadan kaldırılması esasına dayandığını bugün çok daha geniş bir kamuoyu bilmektedir. Türkiye’nin Suriye iç savaşına müdahil olması, El Kaide, El-Nusra, DAİŞ gibi cihatçı çete örgütlerini destekleyerek Kürt halkının ortadan kaldırılmasını hedeflediğini, Kürt halkının yoğun yaşadığı bölgeleri işgal ederek oradaki Kürt nüfus yerine cihatçıları yerleştirdiğini herkes biliyor. Türkiye uluslararası arenada Kürt halkının Suriye’deki örgütlü yapısını, DAİŞ çetelerine karşı büyük bir mücadele yürüten ve insanlığı DAİŞ çetelerinden kurtaran halkı ‘terörist’ ilan etmesi de bu politikanın sonucudur.
 
ZOR AYGITLARI DEVREDE
 
Türkiye, 3’üncü paylaşım savaşının Rusya’nın Ukrayna’yı işgal girişimi ile birlikte yeni bir aşamaya girdiği bir süreçte kendi hegemonik, Neo-Osmanlı planları çerçevesinde değerlendirmek ve bu süreçte karlı çıkmak istemektedir. AKP-MHP-Ergenekon faşist iktidarı, kurmak istedikleri 2’nci Cumhuriyeti Kürt karşıtı politika üzerinden şekillendirmek için devletin tüm baskı ve zor araçlarını da devreye sokmuştur. İçeride Kürt siyasi hareketine, Kürt halkının örgütlü tüm kurumlarına saldırarak, Kürt siyasetçileri hapsedilip kayyum siyaseti ile halk iradesini gasp ederek HDP’nin kapatılması için her türlü hileye başvurarak; Kürtlerin özgürlük, eşitlik talebini boğmak istemekte ve Kürtlerin birliği, Kürtlerin, Türkiye halklarıyla ortak bir gelecek kurmasını engellemeye çalışmaktadır. Hem içeride hem dışarıda Kürt düşmanlığı üzerinden yürüttüğü politika, Türkiye’de siyasi ve ekonomik krizi derinleştirdiği gibi demokrasi ve özgürlüklerden uzaklaştırmıştır. Türkiye’nin, Kürdistan coğrafyasını işgal politikasını Misak-ı Milli sınırlarımız diye meşrulaştırmaya çalıştığı ‘sınır güvenliğimizi sağlıyoruz’ bahanesi gerçek niyetini gizleyememektedir.
 
İŞGAL GİRİŞİMİ VAR
 
Bildiğimiz gibi 28 Ocak 1920’de ilan edilen Misak-ı Milli, daha önceden Osmanlı İmparatorluğu’nun bir parçası olan bölgelerin 1918’deki anlaşmayla (30 Ekim 1918 Mondros Antlaşması) çizilen hattın güneyindeki Arap yerleşim yerlerinde kendi geleceklerini tayin etme hakkı tanırken; Arap kökenli olmayan Müslüman toplulukların yaşadığı bölgelerin Türkiye’nin ayrılmaz bir parçası olduğunu kabul etmektedir. Bahsedilen bölge ise Musul-Kerkük’tür. Mondros Antlaşması sonrası bölgede yaşanan kargaşanın giderilmesi için İngiltere-Irak-Türkiye arasında 1926’da imzalanan Ankara Antlaşması’nda Musul-Kerkük meselesinde Kürt halkının iradesini yok saymıştır. Türkiye’nin son süreçte devreye koyduğu Neo-Osmanlı stratejisinin bir parçası olarak Kürdistan topraklarını kendi sınırları içine katmak için ‘işgal’ girişiminde bulunmaktadır.
 
BARZANİLERE TARİH HATIRLATMASI
 
Türkiye’nin hem Suriye’de hem Irak’ta Kürtlere karşı yürüttüğü politikayı Kürtlerin doğru değerlendirmesi, Kürt varlığını ortadan kaldırmaya yönelik AKP-MHP-Ergenekon ittifakı tarafından güncellenen inkar, imha ve asimilasyon politikasına yol vermemesi, Kürt halkının geleceği açısından hayati bir önem taşımaktadır. Irak Federe Kürdistan Bölgesi yöneticilerinin bilerek veya bilmeyerek Türkiye’nin Osmanlı planına destek sunması, kendi küçük çıkarları, burjuva siyasetinin kısa vadede etkili olacağını düşünse de orta ve uzun vadede Kürt halkına, Federe Kürdistan halkı da dahil, kaybettirecektir. Kürdistan halkı bu gerçeği görmüş ve bunun için Türkiye’nin işgal politikasına ve KDP’nin Türkiye ile ortak hareket etmesine, ortak operasyona katılmasına büyük tepki göstermektedir. Bu toplumun ne kadar haklı olduğunu tarihsel gelişmeler de bize göstermektedir. Tarihin tekerrür etmemesi ancak tarihsel, toplumsal gelişmelerden ders çıkarmakla mümkündür. KDP’nin Kek Mesut’un Barzani ailesinin kendi yakın geçmişine bakması bile bugün içine düştükleri gafletin hatta ihanetin nasıl bir sonuca yol açacağını gösterecektir.
 
KÜRTLERİN YENİ YAŞAM MÜCADELESİ
 
Molla Mustafa Barzani 1943’te Irak hükümetine karşı isyan ettiğinde, Kürt halkının kendi kaderini belirlemesi, Kürdistan’ın kültürel, ekonomik ve siyasi özerkliğinin en geniş biçimde tanınması -ordu ve jandarma ile ilgili meseleler haricinde- Kürtçenin resmi dil olması, Kürtlerin Irak hükümetinin yönetiminde yer alması gibi taleplerini sıralıyordu. Bugün Türkiye’de Kürt halkının talepleri ile ne kadar benzerlik gösteriyor değil mi? Türkiye’deki Kürtler de Türkiye’nin siyasi ve idari yapısında reform istiyor ve Kürtlerin kendi kendini yönetmesi ve Türkiye halklarıyla eşit-özgür, barış içinde yeni bir ilişki kurmak istiyor. Kürt dilinin, kimliğinin, kültürünün tanınmasını ve anayasal güvenceye alınmasını talep ediyor. Bunun için Demokratik Özerklik, Demokratik Cumhuriyet projesini öneriyor. Kürtler dünyanın neresinde yaşarlarsa yaşasınlar, kendi dili, kimliği, kültürünün tanınması ve birlikte yaşadıkları halklarla eşit-özgür, barış içinde bir yaşamı inşa etmek için mücadele yürütmektedir.
 
Mela Mustafa Barzani’de kendi siyasetinin merkezine bunu almıştır. Ancak Mela Mustafa’nın isyanı hem İngilizlerin yürüttüğü siyaset, Kürdü kürde kırdırma politikası hem de Türkiye’nin sınırlarını Mela Mustafa’ya kapatması, başarısızlığa uğramasına yol açmıştır. Yaşanan tarihsel gerçekleri sanırım Irak Federe Kürdistan yönetimi benden daha iyi bilir. 1945’te Barzan’da düzenlenen toplantı ile yeni yönetimin, program ve tüzüğünü yeniden şekillendiren Hiva Partisi, Kürtlerin özerkliğini ilan etmek ve herhangi bir yabancı güçle bağlantı kurulmamasını, aşiretlerin tek çatı altında birleştirilmesini, Irak Kürdistan’ına siyasi yollarla bağımsızlık kazandırılmasını, özgürlük için mücadele eden partilerle temasa geçilmesini, Irak’ın sömürgeci politikalarına karşı durulmasını karar altına almıştır. Bu toplantı sonrasında Mela Mustafa Akra, Seyhan, Behdinan, Bradost, ve diğer bölgelerdeki aşiretlerle görüşmeler yaparak birlik çağrısı yapıyor. İran’daki Kürt siyasi örgütler ile Suriye’deki Hoybun ile yakın ilişkiler kurmaya çalışıyor. Mela Mustafa’nın bu çalışmaları sonucunda Zhori, Mızuri, Zheri, Berazi, Şervani, Dolamari ve Bradost aşiretlerinden oluşan bir konfederasyon oluşturuluyor. Bugün Mela Mustafa Barzani’nin Kürt ulusal birliğini geliştirmekteki emeği, çabası tüm Kürt örgütleri, siyasetleri tarafından sahiplenilmektedir. Ancak anlaşılan o ki Irak Federe Kürdistan bölgesindeki yetkililer Mela Mustafa’nın temsilcisi olduğunu söyleyenler kendi tarihine ihanet etmekte bir sakınca görmemektedir.
 
KDP ŞİRKET GİBİ HAREKET EDİYOR
 
Irak Federe Kürdistan’ı yönetenler kendi dar aşiret çıkarlarını esas alarak Kürt halkının istem ve taleplerini yok saymaktadır. Türkiye-İsrail-KDP arasında Kürdistan petrolü üzerine, Kürdistan’ın ekonomik kaynakları üzerine yapılan anlaşma belki kısa vadede ekonomik olarak bir getirisi olabilir. Ancak Kürtlere, Kürt siyasetine çok şey kaybettireceğini görmeleri gerekir. KDP bugün kendi tarihsel toplumsal misyonuna göre Kürt halkının eşitliği, özgürlüğü, Kürtler arası birlik, halklar arası dayanışmayı esas alan bir siyasi parti, hareket gibi hareket etmekten ziyade, bir şirket gibi hareket ettiği izlenimi verdiklerinin farkındalar mı acaba? Bir şirket toplumu, halkı değil kendi ekonomik çıkarlarını düşünür. Ama bir siyasi parti halkını, yoksul emekçi halkının yaşam koşullarını, ulusal onurunu, demokratik özgürlükçü katılımcı bir yönetimi düşünür. Halkın çıkarlarını kendi çıkarlarının önünde tutarlar.
 
KDP KENDİ DIŞINDAKİ SİYASETLERE TUTUM ALDI
 
Ortadoğu’daki, dünyadaki dengelerin yeniden kurulduğu bir süreçte Kürtler arası birlik ve dayanışmanın kritik bir önemi olduğu ortada. KDP’nin, Barzani ailesinin Kürtler arası çatışmanın, Kürt halkının kazanımlarına saldıranlarla iş birliği yapmasının Kürtler tarafından kabul görmeyeceğini bilmesi gerekir. Daha önce sayın Mesut Barzani’ye yaptığımız ziyaretlerin temel gündemlerinden birisi Kürtler arası birlik, Kürt ulusal birliğinin sağlanmasıydı. Hatta o süreçte sayın eş başkanlığını yürüteceği, 4 parçada Kürtlerin bir araya gelerek Kürt halkının siyasi, ekonomik, kültürel, barış taleplerini ve çalışmalarını bir çatı altında yürüteceği bir ulusal meclisin kurulması önerilmiş, bu konuda birçok çalışma da yapılmıştı. Ancak KDP’nin çeşitli bahanelerle Kürt ulusal birliğini engellemekle kalmadı, Kek Mesut’un ‘Kürtler arası ‘brakujî’ sona erdi, ben yaşadığım sürece buna izin vermeyeceğim’ sözü de pratikte boşa çıkarılmış oldu. KDP kendi dışındaki tüm siyasetlere -Türkiye’de olduğu gibi- hareketlere karşı tutum aldı. Türkiye’nin Kürt düşmanı politikalarına da destek vererek; Kürt ulusal birliğinin önünde engel bir konuma geldi. KDP’li yetkililer Kürtlere, Kürt halkına karşı Türkiye’nin yürüttüğü politikayı eleştirmek yerine eleştirilerini Kürt siyasetine yöneltti. Türkiye’nin Kürt düşmanı politikalarına destek sunmakta bir sorun görmeyen KDP’li yetkililer Mesrur ve Neçirvan Barzani Türkiye’ye gelip Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile görüşmeleri ne yazık ki Kürt halkının aleyhine kararlarla sonuçlandı.
 
HDP’Yİ ZİYARET AKILLARINA GELMEDİ
 
Türkiye’de, HDP’ye yönelik iktidar tarafından yürütülen siyasi soykırım operasyonları, HDP’li siyasetçilerin tutuklanması, halk iradesini gasp eden kayyım siyasetine, Kürt halkına karşı devlet tarafından sistematik olarak uygulanan şiddet ve zor politikalarına karşı herhangi bir itirazları olmadığı gibi AKP-MHP-Ergenekon faşist blokunun Kürt düşmanı politikalarını onaylamış oldular. Türkiye’ye gelen KDP yetkilileri HDP’yi ziyaret etmek, dayanışma göstermek akıllarına bile gelmemiştir.
 
SİYASİ BIRAKUJÎYE SON VERİN
 
Sonuç itibariyle bugün Türkiye’nin Irak sınırları içinde Federe Kürdistan bölgesindeki işgal girişimini hiçbir Kürt kabul etmez, etmemelidir. KDP Kürt halkının -Federe Kürdistan bölgesi de dahil- geleceğini etkileyecek, Kürt varlığını ortadan kaldırmaya yönelik bu politikalara ortak olmamalıdır. Sayın Mesut Barzani verdiği sözün arkasında durup Kürtler arası birakujîye, siyasi birakujîye son vermeli ve Mela Mustafa Barzani’nin sağlamaya çalıştığı Kürt ulusal birliğinin sağlanması için çaba harcamalıdır. Şunu kimsenin unutmaması gerekir. Bizler zorunlu olarak farklı ülke sınırları içinde yaşamak zorunda bırakılsak da aynı halkın üyeleriyiz ve tarih bize göstermiştir ki birlik olmadan kazanmak mümkün değildir. Bugün Bakur, Başur, Rojhılat, Rojava halklarımızın büyük emek ve çabaları ile elde ettikleri kazanımları korumanın yolu da Kürt ulusal birliğini sağlamaktan geçer.
 
YAPILMASI GEREKEN İŞGALE KARŞI DURMAK
 
Bizler cezaevinde olan Kürt siyasetçiler olarak yaşanan gelişmelerden rahatsızız ve kaygılıyız. Sayın Mesut Barzani’nin, KDP’li kadınların bizim kaygılarımızı anlayacağını düşünüyorum. KDP gerçekten Kürt halkının özgürlük mücadelesine katkı vermek ve kendi tarihine sahip çıkmak istiyorsa yapması gereken; Türkiye’nin işgal politikalarına karşı durmak ve Türkiye’deki Kürt siyasetine, halk iradesine yönelik saldırılara son vermesini, sayın Abdullah Öcalan üzerindeki tecrit uygulamalarının sona erdirilerek, müzakerelerin başlatılması, Kürt sorununun demokratik, barışçıl çözümü, özgürlükçü çözümü için çaba içerisinde olması gerekir.
 
ÖZGÜRLÜK MÜCADELESİ 
 
Bu süreçte Kürt ulusal birliğini sağlamak Kürt halkının adil demokratik, özgür ve barış içinde bir arada yaşaması için mücadele eden aydın, yazar, akademisyen ve siyasetçileri, dostları, halklarımızı selamlıyorum. Bu emek ve çabaların, halklarımızın, bizlerin umudunu büyüttüğünü ve bu emekleri asla unutmayacağını bilmelerini istiyoruz. Halkımızın özgürlük mücadelesi mutlaka başarıya ulaşacaktır. Buna inanıyorum. Herkese selam ve sevgilerimi sunuyorum."

Diğer başlıklar

14/11/2025
23:56 Yeni kurulan TELE2’nin haberine erişim engeli
23:42 Licê'nin Qelesi mezrasında ev baskını
23:19 Şam'da art arda patlamalar meydana geldi
22:50 Gençlerden Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü için meşaleli yürüyüş
22:43 DEM Parti eski il eşbaşkanına 13 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası
22:36 Mêrdîn'de fırtınada motosikleti devrilen kurye yaralandı
22:10 Rahman A. boşanma aşamasında olduğu kadını katletti
21:36 Kürdistan kentlerine ayrılan kültür ve turizm bütçesi yüzde 5'in altında
21:23 Şêxmeqsûd ve Eşrefiyê girişlerindeki kontrol noktaları kaldırıldı
21:20 Sabahat Tuncel: Barış bizim için bir tercih değil zorunluluktur
20:46 İstanbul'da Rojin Kabaiş için eylem
20:35 Êlih'te iş cinayeti
19:46 Gülhan'ı katleden faile ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası
19:19 ‘Aç kalalım ama kültürsüz kalmayalım’
18:37 İşçiler 107 gündür eylemde: Taleplerimiz karşılansın
18:24 CHP'den İBB iddianamesine ilişkin HSK'ye başvuru
18:18 DEM Partili Oluç: Eli kulağındadır, kayyım rejiminin sonuna geliniyor
18:08 Riha’da toz taşınımı etkili oldu
18:02 HPG’li İş, kitlesel bir şekilde toprağa verildi
17:32 25 Kasım eylemleri: Dayanışmayla karanlığı yeneceğiz
17:06 Çetin'in taziyesine 'şehit namirin' sloganıyla ziyaret
17:01 Vince çıkan işçilerin eylemi kazanımla sonuçlandı
16:42 DEM Parti Kadın Meclisi direnişteki kadınları ziyaret etti
16:41 DEM Parti Turizm Bakanlığından Kürtçe ve diğer dilleri teşvik edilmesini istedi
15:52 Dilek İmamoğlu: Adalet yara alırsa umut yeşermez
15:19 İHD: 6 bin 94 kişinin yaşam hakkı ihlal edildi
15:00 Bireysel silahlanma protestosu
14:07 Silahlı saldırıda 4 kişiyi yaralayan korucular serbest bırakıldı
13:54 LeMan davasında Pehlevan hakkında tahliye kararı
13:09 KESK'li kadınlar 25 Kasım programını açıkladı: Barış talebinde ısrarcıyız
12:26 MB anketine göre enflasyon beklentisi yükseldi
11:45 Çakıroğlu: Cumhuriyetin 2'nci yüzyılının kurucularından biri Abdullah Öcalan olacak
11:31 Tanrıkulu: Güven artırıcı adımlar atılmalı
Ekmen: Toplumun desteği süreç için önemli
11:13 AB Türkiye Delegasyonu Amed Büyükşehir Belediyesi'ni ziyaret etti
11:09 Sürecin etkili öncülere ihtiyacı var
10:55 Seyîd Rıza'nın mezar yeri açıklansın: Gidersem gözüm açık kalacak
10:51 Bakırhan: Süreçte belediyelere büyük sorumluluk ve görev düşüyor
09:58 92 yaşındaki tutsak annesi: Ölmeden oğlumu görebilecek miyim?
09:44 Erzincan Kadın Kapalı Cezaevi’nde ‘suça göre’ muamele!
09:43 'Katliama işveren yer hazırlıyor, devlet göz yumuyor'
09:41 Prof. Dr. Nilgün Toker: Süreç hukuki güvence altına alınmalı
09:39 Barış Anneleri'nden komisyona çağrı: Komisyon önderliğimizle görüşsün
09:33 Wan'da Mısır Çarşısı metruk bir yapıya dönüştü
09:31 ÖHD’li Güneş: 'Umut hakkı’nın uygulanmaması demokratikleşmeye dirençtir
09:30 Her okulun kapısındalar: Çocuklar ve kadınlar 'özel' hedef
09:11 MARSU daire başkanı hakkında ‘taciz ve mobing’ten suç duyurusu
09:09 'Ölümlerin önüne geçmek için acil gündem hasta tutsaklar olmalı'
09:07 Engellenen röportajın 4. bölümü: Devleti demokratikleştirmek lazım
09:00 14 KASIM 2025 GÜNDEMİ
13/11/2025
23:46 Süveyda’da çatışmalar şiddetleniyor
23:37 DEM Partili Uysal: Gençlerin soluyacağı temiz hava kalmadı
21:30 Hatay Arsuz’da orman yangını
21:21 DEM Partili Hun: Her 4 gençten biri Türkiye’yi terk etmek istiyor
20:45 Sırrı Süreyya anısına turnuva: Her gol barış sözü olacak
20:40 Hatimoğulları ve Bakırhan, Demokratik Yerel Yönetimler Kuruluyla bir araya geldi
20:35 AB delegasyonu Amed'de
20:29 Uyuşturucuya karşı mücadeleye ayrılan bütçe yüzde 0,02
20:22 Kuzey ve Doğu Suriye’de üçlü görüşme
20:01 Meteoroloji'den 6 il için 'sarı kod 'uyarısı
19:58 Halkevleri: Polis eliyle özel bir saldırı programı uygulanıyor
19:55 Erdoğan, Erhürman'la görüştü
19:33 DEM Parti'den bütçe görüşmelerinde gençler için fon önerisi
19:22 'Yaşamlarımızı örgütlü mücadelemize emanet edeceğiz'
19:17 Şemrex’te kadınlar fidanları toprakla buluşturdu
19:11 Amedspor’dan 'bahis' açıklaması
19:07 Pasûr'daki iş cinayeti protesto edildi: Önlemler alınmadı
19:01 Dilovası Belediye Başkanı'nın eleştirilere yanıtı 'çoğu yer kaçak' oldu
18:47 223 işçinin direnişi 106'ncı gününde
17:51 Rusya: Ukrayna'ya saldırılar sürecek
17:37 Madde bağımlılığı ve fuhuşa karşı yürüyüşe çağrı
17:25 Adlığ ve Edemen’in taziyesine kitlesel ziyaret
16:59 Gazeteci Aykol'un hayati riski sürüyor
16:45 Mûş’ta ‘Kadın kurtuluş ideolojisi’ atölyesi
16:33 Pasûr’daki iş cinayetindeki ihmaller zinciri
16:30 TFF, bahis soruşturmasında futbolcuların cezalarını duyurdu
16:18 Ferdi Zeyrek'in ölümüne ilişkin iddianame kabul edildi
16:15 Suriye'nin Londra Büyükelçiliği 13 yıl sonra açıldı
16:13 Barrack: QSD’nin entegrasyonunu görüştük
16:07 HPG’li Öztürk’ün taziyesine kitlesel ziyaret
15:55 Komisyonun toplanacağı tarih belli oldu
15:45 İmamoğlu'nun hesabına erişim engeli
15:40 Wan Barosu: Rojin’in faillerinin bulunması için mücadelemiz sürecek
15:01 Cenazelere dönük saldırılara tepki: Barış sadece silahların susması değildir
14:58 Demokratik Modernite'nin yeni sayısı çıktı
14:56 Gazeteci Rahime Karvar’a ceza
14:25 ABD'den Türkiye'deki 7 şirkete yaptırım
14:24 Ahmet Özer’den DEM Parti’ye ziyaret
14:11 '6 kişinin öldüğü işyeri ruhsatsızdı, belediye göz yumdu'
14:07 Mûş'ta 'Çocuk yaşta zorla evlilikle mücadele' çalıştayı
13:54 HDP binasını yakma girişimi davasının gerekçeli kararı açıklandı
13:26 Epstein’ın mesajlarında Barrack’ın adı geçiyor
13:21 Nev Bahçe’de toplanan ayvalar reçele dönüştü
12:43 Sinemada katledilen çocuklara adanan festival başlıyor
12:22 DEM Parti: Alevilerin rızasının olmadığı çalışmaları durdurun
12:19 Tayfun Kahraman'ın tahliye talebine ret
12:13 Gazeteci Şahin’in yurt dışı yasağı 7 yıldır kaldırılmıyor
11:59 Behdînan’da seçim protestoları sürüyor
11:34 'İktidar Abdullah Öcalan'la görüşme konusunda yaklaşımını ortaya koymalı'
11:18 Taliban kadınlara okuma yazma veren kursları kapattı
11:16 Amûdê Katliamı kınandı:Unutmayacağız, unutturmayacağız
10:42 Şara’nın ABD ziyareti sonrası Suriye’yi ne bekliyor?
10:37 Pervin Buldan: Süreç yasal düzenlemeyle birlikte ilerler
10:18 Yangından kurtuldu: Hiçbir koruyucu önlem alınmıyordu
10:14 Rojin’in vücudundaki 2 DNA’nın bulaş olmadığı kesinleşti
09:50 Jeoloji Mühendisi: Deprem basıncı ve enerjisi batıya kaydı
09:47 Mersin'de 18 tutsak hastalıklarına rağmen tahliye edilmiyor
09:46 Cezaevinde ‘disiplin cezası’ alsan dert almasan ayrı bir dert!
09:45 Wan sokakları: Demokrasi için haklarımız tanınmalı
09:33 Tek saha çalışmasının koordinatörü: Stratejik planlar gerekli
09:25 Bahçeli’nin ‘sonuna geldik’ dediği süreç hangi aşamada?
09:18 Çevre mitingine katılım çağrısı: Direniş meşrudur
09:17 18 kez anjiyo olan tutsak tahliye edilmiyor
09:08 Tutsaklardan Aykol'a: Devrimci iradenle bu illeti de bertaraf edeceğine inanıyoruz
09:07 Sındırgı'da peş peşe üç deprem meydana geldi
09:05 Rojhilatlı hukukçudan Kürtçe için mücadele
09:03 TJA'lılar: Kadınlar süreçte öncü rol oynayacak
09:02 'Küçük Mardin' kentsel dönüşüm kıskacında: Nereye gidelim?
09:00 13 KASIM 2025 GÜNDEMİ
12/11/2025
23:50 KKTC Cumhurbaşkanı Erhürman, Ankara'da
22:54 Irak seçim sonuçları açıklandı
22:33 'Türkiye Kadınlar ve çocuklar için cehenneme dönüştürüldü'
22:25 Kayyımın işten çıkardığı işçiler 104 gündür direniyor
21:38 Irak seçimlerine katılım oranı yüzde 56,11 oldu
21:05 Antalya’da bir polis evli olduğu kadını ve kızlarını katletti
21:00 İmamoğlu: Temelsiz davalarla hedef alındık
20:55 31 yıldan sonra tahliye edildiler: Daha kararlı bir sesin çıkması gerekiyor
20:42 Mereş depreminde yıkılan Hacı Ömer Apartmanı Davası görüldü
19:32 Erdoğan ve Bahçeli bir araya geldi
19:27 Ordu’da maden ocağında çalışan şoför yaşamını yitirdi
19:20 KHK eylemi 346'ıncı haftasında: Direnişimizi sürdürüyoruz
19:11 SES İstanbul Şubeleri: 2026 yılı bütçesi toplumsal gerçeklikten kopuk
19:06 Uluslararası Af Örgütü: Milyonlarca insan ciddi sağlık sorunlarıyla karşı karşıya
19:03 Kadınlardan Dilovası'ndaki iş cinayeti protestosu
18:28 Muhalefetten, katledilen kadınların fotoğrafları ile iktidara yanıt
18:13 Akdeniz’de 5.4 büyüklüğünde deprem
18:08 Ahmet Özer: Barış sürecinin ruhu demokrasiyi gerektiriyor
17:52 RTÜK’ün yeni üyeleri seçildi
17:42 Eş Genel Başkanlar: Barış sürecine zarar veren Mızraklı kararı derhal geri alınmalı
17:39 31 yılın ardından 3 tahliye, 2 engelleme
17:33 Delal Gencer davasında azmettiriciye beraat, faile iyi hal indirimi
17:27 Özel: Ekrem başkan, 'iddiaları çürütmek için gün sayıyorum' dedi
17:21 Eğitim Sen: Hizmet içi eğitim anlayışı oluşturulmalı
16:43 Bütçenin sadece yüzde 1.2'si kadınlara ayrıldı
16:33 ‘Erkek egemen anlayış kalkıncaya kadar mücadelemiz sürecek'
16:31 DEM Parti’den tahliye engeline tepki
16:13 Kadınlar 'Barış ve Özgürlük Kürsüsü'yle taleplerini dile getirecek
15:44 Aykol'un tedavisinde ek ilaçlara geçildi: Hayati tehlike sürüyor
15:43 Mızraklı’nın ‘tahliye talebi’ ikinci kez reddedildi
15:40 Torbalı patlaması davasında karar verildi
15:35 HDK Kadın Meclisi: 25 Kasım'da Türkiye'nin her yerinde alanlarda olacağız