‘Vedat Aydın'ın mirası kitleselleşti, devletin yanılgısı da bu oldu’

img
DİYARBAKIR - HEP Diyarbakır İl Başkanı Vedat Aydın’ın JİTEM elemanları tarafından evinden alınması ve ardından katledilmesi üzerinden 31 yıl geçti. Kardeşi Veysi Aydın, “Vedat’ın mirası, sahip çıktığı mücadele kitleselleşti, devletin yanılgısı da bu oldu” dedi.
 
Halkın Emek Partisi (HEP) Diyarbakır İl Başkanı Vedat Aydın, 5 Temmuz 1991’de kendisini polis olarak tanıtan JİTEM elemanlarınca evinde gözaltına alındı, 2 gün sonra 7 Temmuz’da cenazesi Elazığ’ın Maden ilçesinde bulundu. 
 
12 Eylül 1980 askeri darbe sürecinde tutuklanan ve 4 yıl cezaevinde kalan Aydın, tahliye olduktan sonra bir grup Kürt aydınıyla birlikte İnsan Hakları Derneği’ni (İHD) kurmak için çalışma başlattı. 1990 yılında İHD Diyarbakır Şubesi Yönetim Kurulu’na seçilen Aydın, 28 Ekim 1990 tarihinde ise Ankara’da yapılan İHD Genel Kurulu’nda Kürtçe yaptığı konuşma nedeniyle tutuklandı. 
 
İHD’NİN ÖNCÜLERİNDENDİ
 
Hakkında açılan davaların duruşmasında Kürtçe savunma yapan Aydın, 4 aylık tutukluluk süresinin ardından 1990 yılı sonlarında İHD Diyarbakır Şubesi Başkanlığı’na, 1991 yılı Haziran’ında ise HEP Diyarbakır İl Kongresi’nde il başkanlığına seçildi. Kendilerini polis olarak tanıtan 3 JİTEM elemanın, 5 Temmuz gecesi Aydın’ı evinden gözaltına almasının ardından 7 Temmuz’da işkence edilmiş cenazesi Elazığ’a bağlı Maden ilçesindeki bir köprünün altında bulundu. Diyarbakır'da düzenlenen cenaze törenine katılan yüzbinlerce kişinin, 10 Temmuz 1991’de Mardin Kapı Mezarlığı’na düzenlediği yürüyüşe yönelik polis saldırısı sonucunda en az 8 kişi yaşamını yitirdi, onlarca kişi ise yaralandı.
 
30 YIL SONRA DOSYA DÜŞÜRÜLDÜ
 
3 Kasım 1996’da meydana gelen Susurluk kazasından sonra görevlendirilen Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkan Vekili Kutlu Savaş tarafından hazırlanan ve başbakanlığa sunulan raporda, Vedat Aydın her ne kadar devlet içinde odaklanan bir çete tarafından katledildiği belirtilse de soruşturma dosyasında bir yol alınmadı. Dosyanın zamanaşımı kapsamında düşmesine kısa bir süre kala JİTEM itirafçısı Abdulkadir Aygan'ın cinayete ilişkin ifadeleri 2011’de dosyaya girdi. Aygan, Aydın'ın Cem Ersever'in başında bulunduğu itirafçı JİTEM elemanları tarafından katledildiğini açıkladı. Soruşturma savcısı, bu ifadeler üzerine JİTEM elemanı Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım hakkında yakalama kararı çıkardı, ancak geçen 10 yıl içinde Yıldırım’ın yakalanması için bir gelişme sağlanamadı.
 
Bölgedeki 90’lı yıllarda işlenen “faili belli” cinayetlerin ilki olarak görülen soruşturma dosyası, 30 yıl Diyarbakır Adliyesinin tozlu raflarında bekletildikten sonra 5 Temmuz 2021’de zaman aşımı nedeniyle düşürüldü.
 
Vedat Aydın’ın kardeşi Veysi Aydın, Aydın’ı ve mücadelesini anlattı. 
 
‘KÜRT BİLİNCİ GELİŞTİ’
 
Aydın, Vedat Aydın’ın çocukluğundan şehadetine kadar çok yoğun ve hareketli bir yaşamı olduğunu belirterek, Vedat’ın ilkokuldan sonra ortaokulu Bismil’de, liseyi de Silvan’da, Diyarbakır ve Kızıltepe’de okuduğunu söyledi. Lise öğreniminden sonra Vedat Aydın’ın Diyarbakır Eğitim Enstitüsü’nü kazandığını ve orada eğitimine devam ettiğini kaydeden Aydın, eğitimle birlikte Vedat’ta artık politik bir kişilik oluşmaya başladığını ifade etti. 1971’den sonra Vedat Aydın’da Kürt bilincinin gelişmeye başladığını dile getiren Aydın, Vedat Aydın’ın Kürt hareketi içerisinde 12 Eylül Darbesi’ne kadar aktif yer aldığını belirtti. 
 
‘12 EYLÜL’E DİRENİŞLE BAŞKALDIRDI’
 
12 Eylül Darbesi ile birlikte bütün Türk sol hareketleri gibi Vedat'ın dahil olduğu hareketinin de baskı altına alınmaya çalışıldığını ifade eden Aydın, "Üyeleri, sempatizanları bir şekilde tasfiye edilmeye çalışıldı, cezaevlerine alındılar. Türkiye’nin tümünde olan darbe, özelinde Kürt hareketi için yoğunlaştı ve o dönemin Diyarbakır Cezaevi durumu ortaya çıktı. Vedat Aydın 12 Eylül döneminde 4 yılını Diyarbakır Cezaevi'nde geçirdi. O dönemde yapılan işkencelere karşı başkaldırının gelişmesiyle birlikte Vedat Aydın da ilk yılından sonra bir şekliyle o süreç içerisine girdi ve direniş ruhuyla baskılara karşı çıktılar. O barbarlığa, yok edilmeye, kimlik dejenerasyonuna karşı harekete geçtiler. Orada gelişen bütün direnişçilerle birlikte ideolojik farkı gözetmeksizin, ‘biz insanız, Kürdüz ve bunlarda Kürtlere karşı yapılıyor, Kürtler olarak bizlerde bu zulme karşı direniş geliştirmeliyiz’ şiarıyla hareket içerisinde yerini aldı” ifadelerini kullandı. 
 
‘KÜRT DİLİNDE ISRARCIYDI’
 
Vedat Aydın’ın Kürt diline yönelik çabasının çok büyük olduğunun altını çizen Aydın, “Vedat bilinçli bir Kürt insanı, aydını ve militanıydı. ‘Ben Kürdüm, dolayısıyla Kürt halkına yönelik bir talep varsa bu benim meşru düşüncemdir. Ve ben bunu illegal olarak dile getirmem, bedeli ne olursa olsun öderim ve meşru bir şekilde dile getiririm’ diyordu. İHD kongresindeki tavrı biraz ona yönelikti. ‘Bizim anadilimiz inkar ediliyor, yok sayılıyor ve bende kendimi anadilimle ifade etmek istiyorum. Benim doğal, insani hakkımdır, meşru haktır, ben bunu sonuna kadar savunacağım’ diyordu. Böyle bir kişilikti Vedat. Bir dil insanın kimliğidir. Dil yok olduğu zaman o halkın kimliği de yok oluyor.  O tehlikeyi yaşıyoruz. Vedat da o bilinçle dilini her ortamda kullanıyordu. Edebiyat öğretmeniydi. Yargılama sürecinde hakim ona, ‘Siz Türkçeyi de çok iyi biliyorsunuz, niye Kürtçeyi ısrarla kullanıyorsunuz' diye sordu.  O da ‘Ben öğretmenim ben Türkçenin dersini veriyorum. Benim tavrım bilinçli bir tavırdır. Bir dil ortadan yok oluyor. Dil benim dilimdir ve ben yaşatmak istiyorum’ şeklinde bir cevap vermişti” diye belirtti.
 
‘SİSTEM DIŞI OLDUĞU İÇİN HEDEF ALINDI’
 
Vedat Aydın’ın HEP öncesi de siyasal bir kişiliğe sahip olduğunu vurgulayan Aydın,  “HEP İl başkanlığı teklifi geldiği zaman çok sıcak bakmamıştı. Ama siyasetsiz de bir halkın taleplerinin dile getirilemeyeceğinin farkındaydı. ‘İstemeyerek bu işte bulunacağım’ serzenişinde bulunuyordu. HEP süreci onun siyasal olgunlaşmasının son noktasıydı diyebiliriz. Vedat gibilerine ihtiyacın çok olduğu açık hissediliyor. Siyaset boşluk bırakmıyor, devletin Kürtlere siyaset yapma hakkının tanınmaması düşüncesi Kürtlerin daha fazla Vedat gibi siyasal kişiliklere ihtiyacı olduğunu da ortaya koyuyordu. Kürtler bir şekilde bu süreci götürecektir, götürüyorlar da. 20 milyonluk bir halktan bahsediyoruz. Problemli bir ortamda problemi çözme yeteneğini ortaya koyuyordu, moralsiz bir ortamda moral yükseltme durumu ortaya koyuyordu. Dolayısıyla bu sistem tarafından kabul edilir bir şey değildi. Vedat o şekilde hedef alındı ve aramızdan götürüldü” diye konuştu. 
 
‘VEDAT’IN MİRASI KİTLESELLEŞTİ’
 
Devletin yaptığı katliamla Vedat Aydın’ın hayatını kaybettiğini ifade eden Aydın, şöyle konuştu: “Vedat’ın mirası, sahip çıktığı mücadele kitleselleşti, halklaştı. Dolayısıyla devletin yanılgısı bu konuda oldu. Cinayetler devletin Kürt sorununda bir çözüm yöntemi haline geldi. Vedat başlangıçtı ve onun gibilerini yavaş yavaş ortadan kaldırmaya çalıştılar. Bir korku iklimi yaratılmaya çalışılıyordu. Onun çözüm olmadığı ortaya çıktı. Belki Vedat kişiliği bugün yaşamış olsaydı, devlet tarafından Kürt sorununda bir çıkmaz yaşanmazdı. Çünkü Vedat perspektif sunabilecek bir yetenekteydi. O anlamıyla büyük bir hata yaptılar ki sonrasında çeşitli münasebetlerle dile getirildi. O dönemde devlette yetkili olanlar bu işte yanlış yaptıklarının farkına vardılar. Vedat’ın ölümüyle hem Kürt hareketi çok kitleselleşti hem de Vedat gibiler çoğaldı. Dolayısıyla onlar onbinlerle uğraşırken, milyonlarla uğraşmak zorunda kaldılar. Hep ifade ediyoruz, Vedat kişiliği bir çözüm kişiliğiydi. Aradan 30 yıl geçti. Zaman ve ihtiyaçlar değişiyor, Vedat’ı dile getirme konusunda belki bizde bir eksikliğe düşüyoruz. Vedat bize çok büyük bir miras bıraktı. Külfetli bir mirastı, onun altında bayağı bir ezildik. Ama her zaman dik başımızla ve onurumuzla onun anısını yaşatmaya çalışıyoruz. Vedat bizim ve Kürt halkı için boşluğu hissedilen yiğit biri.”  
 
FAİLİ DEVLET: DELİL VE İTİRAFLAR VAR
 
Devletin Kürt sorununda şiddeti ve cezasızlığı esas aldığını kaydeden Aydın, “Hem Vedat Aydın dosyasında hem de ona benzer Musa Anter, Mehmet Sincar, Dargeçit ya da yarın öbür gün Roboski, yani Kürtlere yönelik gelişmiş bütün olaylar bireyler tarafından işlenmiş olaylar değil. Bizatihi devletin yetkililerinin dahilinde gelişmiş olaylardır. Dolayısıyla bilinçli politik eylemlerdir. Kürtler söz konusu olunca mahkemeler hiçbir zaman görevlerini yerine getirmezler. Devletten bağımsız da hareket edemezler. Hele hele şimdiki sistemde tümden hukuk ortadan kalkmış, adalet sistemi çökmüş durumda. Böylesi durumda Kürtlere yönelik işlenmiş olaylarda devletten habersiz yargıdan bir çözüm çıkmaz. Bunun beklentisi içerisinde olmadık, biz ve bizim için sürpriz de olmadı. Yarın öbür gün diğer davalar içinde bu söz konusu olacak. Ama devlet tarafından unutturulmaya çalışılsa bile halk ve Kürtler tarafından yüz yıllarda geçse unutulmayacak. Bunlar aynı zamanda devletlerin Kürt sorununa yaklaşımına dair birer belgedir. Dolayısıyla benzer olaylar da zaman aşımına uğrayacak. Devlet tarafından yapıldığını biz iddia ediyoruz. Bunun alabildiğine delil ve itirafları var. Devlet de zaten bunu inkar etmiyor.” 
 
‘1923’TE YÖNTEM NEYSE BUGÜN DE AYNI’
 
Cumhuriyetten bu yana Kürt sorununun yaratıldığını ve günümüze kadar devam ettiğine dikkati çeken Aydın, 1990’lı yıllarda maskeli kişiler eliyle kaçırılma ve katledilme olayları, bugün de alıkonulmaların yaşandığını söyledi. Aydın, “Çözüm şiddet olunca yöntem de aynı olur. 1923’te çözüm ve yöntem neyse bugün de aynı. Mantık tasfiye ve yok etmek üzerinedir. Günümüzde de hala onu yaşıyoruz. Oysa daha medeni çok daha makul ve demokratik çözüm geliştirilebilinir” şeklinde konuştu.
 
MA / Eylem Akdağ – Müjdat Can

Diğer başlıklar

15/11/2025
22:11 Ege Denizi'nde deprem
22:05 Kabataş'ta metro inşaatında iskele çöktü
21:45 Zehirlenip yaşamını yitiren ailenin kaldığı otel boşaltıldı
21:39 Tiktok’tan Seyîd Rıza anmasına sansür
21:18 Tuncer Bakırhan: Komisyon derhal İmralı’ya gitmeli
20:59 Hayvansever kadın şüpheli şekilde yaşamını yitirdi
20:54 Rojin Kabaiş eylemine ‘uyarı’ cezası
20:19 Brezilya’da binler iklim adaleti için yürüdü
20:07 Seyid Rıza ağıtlarla anıldı
19:55 MAF-DAD kongresinde süreç tartışıldı
19:17 Erzirom ve Xana Axpar’da kadın buluşması
19:07 Anne ve iki çocuğunun ölümüne dair gözaltı sayısı arttı
18:02 Dîlok’ta iş cinayetleri protesto edildi
17:58 Adalet Nöbeti'nde taciz failinin duruşmasına çağrı
17:46 EGEÇEP’ten ortak mücadele çağrısı
17:45 EHP: Asgari ücret 65 bin TL olmalı
17:40 Yazar-ressam Hüseyin Özsoy, Wan’da okurlarıyla buluştu
17:35 Mêrdîn’de taziye evine saldırı
17:33 Seyîd Riza ve arkadaşları için klip: Cigêram
17:30 DADER konferansı: Devlet adım atsın
17:24 ‘Barış ve özgürlükte ısrar ediyoruz’ buluşmasına çağrı
17:23 Barış gazeteciliği paneli: Militarist habercilik dili toplumda düşmanlık yaratır
17:18 Gazeteci Aykol'un tedavisi devam ediyor
17:13 Gülistan Kılıç Koçyiğit: Demokratikleşme olmadan barış olmaz
17:11 Êlih’te taziyelere kitlesel ziyaret
17:02 Kadınlar alanlarda: Şiddetsiz yaşamı birlikte kuracağız
17:01 'Zindandaki Kadınların Öyküleri' okurlarla buluştu
16:49 57 bin ağacın kesileceği rant projesi yargıya taşındı
16:35 Dêrsim’deki doğa mitingine katılım çağrısı: Sesimize ses verin
16:14 Demokratik Birlik İnisiyatifi: Sürecin öncüsü olacağız
16:07 Seyîd Rıza ve yol arkadaşları birçok kentte anıldı
15:55 İzmir Bağımlılıkla Mücadele Platformu kuruluşunu ilan etti
15:51 Takas Pazarı’na yoğun ilgi
15:17 ‘Muhlise Karagüzel ve Kavak’ı derhal serbest bırakın’
14:33 Koğuş değiştirmek isteyen tutsak darp edildi
14:28 COP 30 tepkisi: Ekolojik yıkım derinleşiyor
14:04 Mêrdîn kısa süreli yağışta göle döndü
13:56 İHD 22'nci Genel Kurulu başladı: Devletin Kürt meselesindeki güvenlikçi politikası değişmedi
13:51 Kayıplar için beş kentte adalet talebi
12:56 Cumartesi Anneleri Nazım Gülmez için adalet istedi
12:28 Dêrsim’de Seyit Rıza anması: Mezar yerlerini açıklayın
12:18 Sındırgı’da art arda depremler
10:37 CHP Milletvekili Akgün Alp: Devlet, Abdullah Öcalan ile görüşüyorsa Komisyon neden görüşmesin?
10:28 İşçi servisi devrildi: 14 yaralı
10:14 Nizamettin Kabaiş: Tehditlere rağmen mücadelemiz sürecek
09:24 Dilovası’nda yaşamını yitiren işçi sayısı 7'ye yükseldi
09:23 HDP binalarına saldırı dosyası 10 yıldır neden kapalı tutuluyor?
09:22 Dêrsim'de yüzlerce toplu mezar var: Yüzleşme çağrısı
09:11 Ruhsatsız fabrika yangından sonra mühürlendi!
09:08 Dilan Mızrak: Devlet sürecin hukuki zeminini bir an önce oluşturmalı
09:07 Kültürel hafıza yok oluyor, Ermeni evleri bir bir çöküyor
09:06 Bataklığa sürüklenenler anlatıyor: Ayağım tekerlek olmuş, tamir etmeye çalışıyordum
09:05 Çöken bina, patlayan depo: İhmalin getirdiği ölümlere karşı mücadele edeceğiz
09:04 Selamet Yeşilmen’in failleri 10 yıldır bulunmadı: Adalet bekliyoruz
09:03 Soğuk havalar cep yakıyor
09:03 'Halk ve inançlar arasında problem yok; sorun kanun ve yasalardır'
09:02 'Barışa katkı için Seyîd Rıza ve arkadaşlarının mezar yerleri açıklansın'
09:01 Devlet merkezli uygarlık sistemin yok edici düzeni: Kastik katil
09:00 15 KASIM 2025 GÜNDEMİ
08:59 Amed'de yollar göle döndü
08:22 Kürdistan kentleri için kuvvetli yağış uyarısı
14/11/2025
23:56 Yeni kurulan TELE2’nin haberine erişim engeli
23:42 Licê'nin Qelesi mezrasında ev baskını
23:19 Şam'da art arda patlamalar meydana geldi
22:50 Gençlerden Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü için meşaleli yürüyüş
22:43 DEM Parti eski il eşbaşkanına 13 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası
22:36 Mêrdîn'de fırtınada motosikleti devrilen kurye yaralandı
22:10 Rahman A. boşanma aşamasında olduğu kadını katletti
21:36 Kürdistan kentlerine ayrılan kültür ve turizm bütçesi yüzde 5'in altında
21:23 Şêxmeqsûd ve Eşrefiyê girişlerindeki kontrol noktaları kaldırıldı
21:20 Sabahat Tuncel: Barış bizim için bir tercih değil zorunluluktur
20:46 İstanbul'da Rojin Kabaiş için eylem
20:35 Êlih'te iş cinayeti
19:46 Gülhan'ı katleden faile ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası
19:19 ‘Aç kalalım ama kültürsüz kalmayalım’
18:37 İşçiler 107 gündür eylemde: Taleplerimiz karşılansın
18:24 CHP'den İBB iddianamesine ilişkin HSK'ye başvuru
18:18 DEM Partili Oluç: Eli kulağındadır, kayyım rejiminin sonuna geliniyor
18:08 Riha’da toz taşınımı etkili oldu
18:02 HPG’li İş, kitlesel bir şekilde toprağa verildi
17:32 25 Kasım eylemleri: Dayanışmayla karanlığı yeneceğiz
17:06 Çetin'in taziyesine 'şehit namirin' sloganıyla ziyaret
17:01 Vince çıkan işçilerin eylemi kazanımla sonuçlandı
16:42 DEM Parti Kadın Meclisi direnişteki kadınları ziyaret etti
16:41 DEM Parti Turizm Bakanlığından Kürtçe ve diğer dilleri teşvik edilmesini istedi
15:52 Dilek İmamoğlu: Adalet yara alırsa umut yeşermez
15:19 İHD: 6 bin 94 kişinin yaşam hakkı ihlal edildi
15:00 Bireysel silahlanma protestosu
14:07 Silahlı saldırıda 4 kişiyi yaralayan korucular serbest bırakıldı
13:54 LeMan davasında Pehlevan hakkında tahliye kararı
13:09 KESK'li kadınlar 25 Kasım programını açıkladı: Barış talebinde ısrarcıyız
12:26 MB anketine göre enflasyon beklentisi yükseldi
11:45 Çakıroğlu: Cumhuriyetin 2'nci yüzyılının kurucularından biri Abdullah Öcalan olacak
11:31 Tanrıkulu: Güven artırıcı adımlar atılmalı
Ekmen: Toplumun desteği süreç için önemli
11:13 AB Türkiye Delegasyonu Amed Büyükşehir Belediyesi'ni ziyaret etti
11:09 Sürecin etkili öncülere ihtiyacı var
10:55 Seyîd Rıza'nın mezar yeri açıklansın: Gidersem gözüm açık kalacak
10:51 Bakırhan: Süreçte belediyelere büyük sorumluluk ve görev düşüyor
09:58 92 yaşındaki tutsak annesi: Ölmeden oğlumu görebilecek miyim?
09:44 Erzincan Kadın Kapalı Cezaevi’nde ‘suça göre’ muamele!
09:43 'Katliama işveren yer hazırlıyor, devlet göz yumuyor'
09:41 Prof. Dr. Nilgün Toker: Süreç hukuki güvence altına alınmalı
09:39 Barış Anneleri'nden komisyona çağrı: Komisyon önderliğimizle görüşsün
09:33 Wan'da Mısır Çarşısı metruk bir yapıya dönüştü
09:31 ÖHD’li Güneş: 'Umut hakkı’nın uygulanmaması demokratikleşmeye dirençtir
09:30 Her okulun kapısındalar: Çocuklar ve kadınlar 'özel' hedef
09:11 MARSU daire başkanı hakkında ‘taciz ve mobing’ten suç duyurusu
09:09 'Ölümlerin önüne geçmek için acil gündem hasta tutsaklar olmalı'
09:07 Engellenen röportajın 4. bölümü: Devleti demokratikleştirmek lazım
09:00 14 KASIM 2025 GÜNDEMİ
13/11/2025
23:46 Süveyda’da çatışmalar şiddetleniyor
23:37 DEM Partili Uysal: Gençlerin soluyacağı temiz hava kalmadı
21:30 Hatay Arsuz’da orman yangını
21:21 DEM Partili Hun: Her 4 gençten biri Türkiye’yi terk etmek istiyor
20:45 Sırrı Süreyya anısına turnuva: Her gol barış sözü olacak
20:40 Hatimoğulları ve Bakırhan, Demokratik Yerel Yönetimler Kuruluyla bir araya geldi
20:35 AB delegasyonu Amed'de
20:29 Uyuşturucuya karşı mücadeleye ayrılan bütçe yüzde 0,02
20:22 Kuzey ve Doğu Suriye’de üçlü görüşme
20:01 Meteoroloji'den 6 il için 'sarı kod 'uyarısı
19:58 Halkevleri: Polis eliyle özel bir saldırı programı uygulanıyor
19:55 Erdoğan, Erhürman'la görüştü
19:33 DEM Parti'den bütçe görüşmelerinde gençler için fon önerisi
19:22 'Yaşamlarımızı örgütlü mücadelemize emanet edeceğiz'
19:17 Şemrex’te kadınlar fidanları toprakla buluşturdu
19:11 Amedspor’dan 'bahis' açıklaması
19:07 Pasûr'daki iş cinayeti protesto edildi: Önlemler alınmadı
19:01 Dilovası Belediye Başkanı'nın eleştirilere yanıtı 'çoğu yer kaçak' oldu
18:47 223 işçinin direnişi 106'ncı gününde
17:51 Rusya: Ukrayna'ya saldırılar sürecek
17:37 Madde bağımlılığı ve fuhuşa karşı yürüyüşe çağrı
17:25 Adlığ ve Edemen’in taziyesine kitlesel ziyaret
16:59 Gazeteci Aykol'un hayati riski sürüyor
16:45 Mûş’ta ‘Kadın kurtuluş ideolojisi’ atölyesi
16:33 Pasûr’daki iş cinayetindeki ihmaller zinciri
16:30 TFF, bahis soruşturmasında futbolcuların cezalarını duyurdu
16:18 Ferdi Zeyrek'in ölümüne ilişkin iddianame kabul edildi
16:15 Suriye'nin Londra Büyükelçiliği 13 yıl sonra açıldı
16:13 Barrack: QSD’nin entegrasyonunu görüştük
16:07 HPG’li Öztürk’ün taziyesine kitlesel ziyaret
15:55 Komisyonun toplanacağı tarih belli oldu
15:45 İmamoğlu'nun hesabına erişim engeli
15:40 Wan Barosu: Rojin’in faillerinin bulunması için mücadelemiz sürecek
15:01 Cenazelere dönük saldırılara tepki: Barış sadece silahların susması değildir
14:58 Demokratik Modernite'nin yeni sayısı çıktı
14:56 Gazeteci Rahime Karvar’a ceza
14:25 ABD'den Türkiye'deki 7 şirkete yaptırım
14:24 Ahmet Özer’den DEM Parti’ye ziyaret
14:11 '6 kişinin öldüğü işyeri ruhsatsızdı, belediye göz yumdu'
14:07 Mûş'ta 'Çocuk yaşta zorla evlilikle mücadele' çalıştayı