AKP'nin kullanışlı aparatı: HÜDA PAR

img
AMED - Hizbullah'ın 90'larda gerçekleştirdiği katliamlar, HÜDA PAR'ın toplumsal eylemlere dönük saldırılarıyla devam etti. Şahit İmam, "Hizbullah, mobilize bir güç olarak devlet tarafından bir yerde tutuluyor. Bu seçimde sandık güvenliğini HÜDA PAR’a ihale edecekleri görülüyor" dedi. 
 
AKP'nin ortaklarından Hür Dava Partisi'nin (HÜDA PAR) siyasi uzantısı olduğu Hizbullah dosyasının son bölümünü, örgütün lideri Hüseyin Velioğlu'nun öldürülmesi süreci ve AKP döneminde Kurdistan'da paramiliter güç olarak nasıl ortaya çıktığıyla sürdürüyoruz. Velioğlu’nun şoförü Şaban Elaltunteri, itirafçı olduktan sonra Abdülaziz Tunç ile birlikte örgütün çökertilmesini sağladı. Elaltunteri, İstanbul'da yakalandıktan sonra örgütün Akdeniz Bölge Sorumlusu Mehmet Emin Ekinci'yi deşifre etti. Ekinci'yi yakalayan polis, Velioğlu'nun öldürüldüğü Beykoz operasyonunu gerçekleştirdi. Daha sonra oğlu ile birlikte Hizbullah tarafından öldürülen Elaltunteri, Hizbullah’ın çok sayıda ünlü tetikçi yetiştiren ve Çewlik'te bulunan Yamaç aşiretindendi. 
 
Söz konusu aşirette yer alan ve soyadları Elaltuntaş, Elaltunteri, Elaltunkara ve Börü olan aileler, Hizbullah'ın Çewlik'teki örgütlenmesinde büyük rol oynadı. Bu soyadlarından Börü, en son HÜDA PAR'ın Kobanê serhildanı döneminde sahaya sürülmesiyle yeniden gündeme geldi. 
 
'BÖRÜ'LER
 
1990’lı yıllarda Çewlig’in Darahênî ilçesinden Amed’e taşınan Börü ailesinin üyesi olduğu Yamaç aşiretinin Hizbullah’a katılmasını, Hacı Bayancuk tarafından sağlandı. Çewlig asıllı Hacı Bayancuk, PKK sempatizanlarına ve yurtseverlere yönelik saldırıların yoğun olarak yaşandığı 1992’de Hizbullah’ın askeri kanat sorumluluğunu yaptı. Aynı zamanda, Ebu Hanzala olarak bilinen ve daha sonra DAİŞ’in Türkiye sorumlusu olmaktan yargılanan Halis Bayancuk’un babası. Hacı Bayancuk, Yamaç aşiretinin önde gelenlerinden Şevket Börü üzerinden aşiret içinde örgütlendi. Şevket Börü, Hizbullah liderine bağlılığını göstermek için daha sonra Börü olan soyadını Velioğlu olarak değiştirdi. 
 
TETİKÇİSİ BOL OLAN AİLE
 
Börü’nün Yamaç aşiretinden Hizbullah’a kazandırdığı ve Hizbullah liderinin sonunu hazırlayan tek isim Şaban Elaltunteri değildi. Bunlar arasında bulunan ve Diyarbakır DGM'de yargılanan Muhittin Elaltunkara, erkeklerle konuşan genç kızları okul çıkışlarında yüzlerine kezzap atarak ya da bacaklarına jiletle keserek cezalandıran "Kezzap Timi”nin şefiydi. Ancak asıl eylemlerini 1992-1993 yıllarında PKK sempatizanlarını ve yurtseverleri öldürerek gerçekleştirdi. 
 
El Kaide’nin Neve Şalom'a yönelik saldırısını ise aynı aşiretten Gökhan Elaltuntaş tarafından yapıldı. Hizbullah'ın tetikçileri arasındaki en ünlüsü Gökhan Elaltundaş’ın amcasının oğlu Ramazan Elaltuntaş'tı. Ramazan Elaltuntaş da 1991-94 yılları arasında, Amed’de 60 kişiyi öldürmekten yargılandı ve hüküm giydi. Elaltuntaş ailesinin diğer ünlü tetikçisi ise, Gökhan Elaltuntaş'ın kuzeni olan Gıyasettin Elaltuntaş'tı. Gıyasettin Elaltuntaş da Çewlig ve Amed’te insan öldürme eylemlerine karışmaktan hüküm giydi. 
 
KOBANÊ EYLEMLERİ VE HÜDA PAR 
 
1991 ve 1994’te yurtseverlerin hedef alındığı saldırıların birçoğunu organize eden Hizbullah’a tetikçi yetiştiren Yamaç aşireti, en son Kobanê protestolarında Yasin Börü’nün öldürülmesiyle gündeme geldi. Kuzey ve Doğu Suriye'nin Kobanê kentine dönük DAİŞ saldırıların arttığı 2014'te Kurdistan ve Türkiye'nin tüm kentlerinde protesto eylemleri başladı. AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, DAİŞ’in Kobanê saldırısı sırasında “Kobanê düştü, düşecek” ifadelerini kullandı. Ardından eylemler büyüdü. Bunun üzerine Hizbullah'ın siyasi uzantısı HÜDA PAR sahaya sürüldü. Amed, Êlih, Wan gibi kentlerden protestoculara silahlı, taşlı ve sopalı saldırılar düzenledi. Onlarca kişi söz konusu saldırılarda katledildi. Bu ölümlere dair soruşturmalar raflarda bekletilirken, Börü’nun dosyası Hizbullah-HÜDA PAR’ın “masumiyet” kampanyası ve hükümetin Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) kapatılması ve siyasilerin cezalandırılmasının ana odağı haline getirildi.
 
Börü'yü öldürmekle suçlananlar arasında bulunan ve o dönem 14 yaşında olan Mazlum İçli, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Ancak İçli'nin, olay günü 140 kilometre uzakta bir düğünde müzik ekibinde olduğu görüntüleriyle kanıtlandı. Buna rağmen İçli halen cezaevinde. HÜDA PAR'ın saldırıları Kobanê serhildanı sonrası da devam etti. Amed'in Yenişehir ilçesinde bulunan Şehitlik mahallesinde de yurtseverlere dönük yer yer silahlı saldırılar oldu. Börü'nün öldürülmesi olayı, daha sonraki süreçte AKP ve HÜDA PAR'ın seçim kampanyaları ve Kürt siyasetine dönük saldırılarda da yoğun bir şekilde işlendi.  
 
Dosya haberin ilk dizisinde Hizbullah'ın ilk eylemleri ve diğer örgütlerle ilişkilerini anlatan dönemin tanığı Şahit İmam, dizinin son bölümünde Hizbullah-HÜDA PAR, AKP-HÜDA-PAR arasındaki ilişki ile Kobanê protestoları sürecini anlattı. 
 
‘LİDERLER ÖLDÜRÜLEREK DEVLETTE ANGAJE EDİLDİ’
 
Şahit İmam, devletin Kurdistan’da siyasi örgütlerin tasfiye edilmesi ve Velioğlu’nun öldürülmesiyle, kendi yetiştirdiği kadroları liderlik noktasına taşımayı amaçladığını söyledi. Bu durumu "devletin örgütleri denetim altına alma planı" olarak nitelendiren Şahit İmam, "Velioğlu’na operasyon yapılıp öldürülüyor. Menzil lideri Fidan Göngür’ü Hizbullah kaçırıyor, öldürüyor, onun yerine geçen Mola Mensur hastalıktan ölüyor. Onu yerine geçen Zekeriya Ay, İstanbul’da bir komployla öldürülüyor. Med Zehra’nın lideri İzzettin Yıldırım da Hizbullah tarafından kaçırılıp öldürülüyor. Bu olaylar arasında bir bağlantı var; PKK'nin zaten lider kadrosunun çok büyük çoğunluğu dışarıda. Ama bu 3 İslami grubun liderlerinin öldürülmesinin altında sistemin liderleri boşluğa düşürüp, bu yapılara nüfuz edebilecek kadrolar enjekte etmek vardı. Muhtemelen alttan devşirdiği bir takım insanlar, liderlik pozisyonuna gelebilecek kıvama geldiler. Bu ilk kadroları yok edip onların yerine sızdırma yaptılar. Devlet Hüseyin Velioğlu’nun karakterini biliyor. İran, Suriye, Ortadoğu’daki diğer istihbarat örgütleriyle arasının iyi olduğunu biliyor. İsrail istihbaratı tarafından kullanılabilecek bir pozisyona gelebileceğini bildiği için Velioğlu’nu ortadan kaldırıyor. Beykoz operasyonunda Velioğlu’nun yanında bulunan Edip Gümüş, Cemal Tutar sağ kaldı. Düşünün 3 kişi bir villada operasyona tabi tutuluyorsunuz, binlerce mermi atılıyor. Bir numaralı adamınız öldürülüyor, ama siz ikiniz eliniz ensenizde teslim oluyorsunuz. Bir süre cezaevinde kalıyorsunuz ve bir süre sonra salıverilip buyurun yurtdışına çıkın, izni veriliyor. Bizce tamamıyla devlete angaje olmuş bir kadro. Med Zehra’ya da bu sızma muhtemeldir, yapmış olabilirler" diye konuştu. 
 
‘BAĞIN İNKARI HAKİKATİN İNKARIDIR’
 
Kapatılan ve daha sonra açılan Mustazaf Der’in yöneticileri ile HÜDA PAR’ın içerisinde kadroların bir kısmının Hizbullah davasında yargılanmış, tutuklanmış ve ceza almış kişiler olduğunu hatırlatan Şahit İmam, “Aradaki bu bağın inkarı, hakikatin inkarıdır. Güneşi inkar etmek gibidir. HÜDA PAR’ın bir silahlı kanadı mı var yoksa Hizbullah’ın mı bir legal siyasi yapılanması var? Bunu bilmemekle beraber, kanaatimiz odur ki bu yapıyı illegal yapı oluşturdu. Yani illegal yapının kontrolünde legal faaliyet gösteren bir yapı var” diye belirtti. 
 
'MİNAREYİ ÇALAN KILIFINI HAZIRLAR'
 
HÜDA PAR’ın kurulduğu günden itibaren AKP lehine tavır aldığına dikkati çeken Şahit İmam, bu ilişkiye dair şunları söyledi: "Bugün zirveye çıkan ilişki, o günden beri var olan bir ilişki. Bu günlerde medyayı takip ederken, hayretle karşılıyorum: Sanki bir günde gelişmiş bir şeyden bahsediyoruz. Bunda şaşılacak ne var? Bir anne karnından 9 ay boyunca bir bebek taşıyorsa, 9 ay sonra bu bebeğin doğumu olacak. Yıllardır rahimde döllenmiş bir ilişki vardı, bugün gün yüzüne çıktı."
 
Devlet-Hizbulah, HÜDA PAR-AKP ve Hizbullah-HÜDA PAR ilişkisinin Kobanê serhildanları döneminde zirveye ulaştığına vurgu yapan Şahit İmam, "Hizbullah’ın Bingöl’den Diyarbakır’a yerleşen bazı aileler üzerinden derin ilişkileri yürüttüğü bilinen bir gerçek. Şaban Elaltunteri’nini küçüklüğümden beri tanırdım. Kod adı General’di, hatta ona General Şaban derlerdi. Velioğlu hakkında verdiği bilgi nedeniyle İstanbul Esenler’de Hizbullah tarafından oğluyla birlikte öldürüldü. Bu tip aileler hala onların içinde var. Özellikle Bingöl’ün belli bir hattı üzerinden gidiyor ilişkiler" diye kaydetti.  
 
Aynı aşirete mensup Yasin Börü ve arkadaşlarının "kurban eti dağıtırken" öldürüldüğünün tamamen uydurma bir mevzu olduğunu ifade eden Şahit İmam, olayın gece yaşandığını anımsattı. Şahit İmam, HÜDA PAR ve ona yakın derneklerin, reklam için "hayır işlerini" gündüz yaparak, herkesin görmesini isteyen bir yapıda olduğunu ifade etti. İmam, konuya dair şunları dile getirdi: “Et dağıtma mevzusu tamamen uydurma bir mevzu. O zaman bayramın bittiği bir süreçti. Kurban etti dağıtma diye bir şey yoktu. O sadece bir kılıf. Bunun şahitleri de bunları biliyor. O gün başka bir şehirden gelip Diyarbakır’dan transit geçen çok yakın arkadaşlarım, arabayla şehir içinden geçerken Hizbullah’ın silahlı militanları tarafından kimlik kontrolüne tabi tutuluyor. Dolayısıyla şehir o gün onlara bir şekilde teslim edildi. Tabii devlet destekli bir teslim. Yoksa onların şehir teslim alacak güçleri yok. İşte Börü’nün öldürüldüğü atmosfer böyleydi. Tabii minareyi çalan kılıfını hazırlar. Hizbullah, HÜDA PAR gibi yapılar, et dağıtırken öyle geceyi seçmezler. Reklam için uluorta, gündüz reklam yaparlar."
 
‘ALTERNATİF BİR KART PLANLIYORLAR’
 
HÜDA PAR-AKP arasındaki ilişkinin “bir dönemeç” olduğunu söyleyen Şahit İmam, 40 yıla yakın bir geçmişi olan Hizbullah’ın ve onu temsilen kurulan HÜDA PAR’ın Kurdistan’da bir meşruiyet sorunu olduğunu kaydetti. Bu seçim ittifakının Hizbullah ve HÜDA PAR’a meşruiyet kazandırmaya dönük olduğunu ifade eden İmam, "Devletin hakim organları, şimdiye kadar Hizbullah’ı kullanışlı, ama asla meşruiyet kazandırılmaması gereken bir aparat olarak görüyordu. MHP de buna bir icazet verdi. Bu iki yapının buna onay vermesi gösterdi ki, devletin belli başlı organları HÜDA PAR’ı devlet nezdinde meşrutiyet iznini aşan bir duruma getirmek istiyor. Bunu Kürdistan siyasetinde alternatif bir kart olarak sunmayı planlıyor” diye konuştu. 
 
‘SANDIK HÜDA PAR’A HAVALE EDİLECEK’
 
HÜDA PAR’ın alabileceği maksimum oyun 150 bin olduğunu, AKP’nin bu oya ihtiyacı olmadığını, asıl meselenin HÜDA PAR üzerinden Hizbullah’ın güçlerini seçimde mobilize ederek sandıklar üzerinde hakimiyet kurma isteği olduğunu belirten Şahit İmam, şunları söyledi: “Bunların her zaman, her an mobilize olabilecek bir silahlı güçleri var. AKP bunun farkında. Bu seçimde, sandık güvenliğinin gayri resmi tarafını, militarist tarafını HÜDA PAR’a havale edecekleri görülüyor. Ciddi bir potansiyel tehlikedir. Devlet onlara meşruiyet alanını da açtı. Yani ilişki bambaşka bir sürece geldi." 
 
'PROVOKATİF EYLEMLER OLABİLİR'
 
Cumhur İttifakı’nı “faşist koalisyon” olarak niteleyen Şahit İmam, bu koalisyonun bütün imkanları seferber edeceğine dair herkeste güçlü bir kanı olduğunu, AKP-HÜDA PAR ittifakı ve Hizbullah’ın silahlı güçlerinin sandığa etkisinin hafife alınmaması gerektiğini ifade etti. İmam, "Bunu hafife almamak lazım, bunu ciddiye almak lazım. Seçime doğru yaklaştıkça bir takım provokatif eylemlerin (inşallah olmaz), bir takım kirli suikastların olma ihtimali de doğabilir. Önümüzdeki süreçte bunları ifşa olabilir. Bu seçim bir dönemeçtir, özellikle Kürtler açısından şöyle bir dönemeçtir: Kürtlere siyaset yaptırma veya yapmama konusunda bir ciddi bir dönemeçtir. HDP’nin aday çıkarmamasını basit bir mantıkla değerlendirdiğimizde anlamlandırmakta zorlanabiliriz. Ama öylesine bir riskle karşı karşıyayız ki Cumhur İttifakı’nın kazanması durumunda bir başka sürece evrilir" ifadelerini kullandı. 
 
AKP-Hizbullah arasındaki ittifakın 2 yönlü olduğunu söyleyen Şahit İmam, bunlardan biri Hizbullah ve devletin silahlı, militarist güçleri arasındaki ilişki, diğerinin ise HÜDA PAR üzerinden yürüyen legal siyasi ayağı olduğunu vurguladı Kobanê olaylarına Hizbullah’ın daha önce mobilize edilen silahlı militanlarının saldırılarıyla başka bir yöne evrildiğini anımsatan Şahit İmam, Kobanê eylemleri sürecine işaret etti. 
 
İmam, şöyle devam etti: "Amed’de halk sokağa çıktı. Ancak Hizbullah tabanı, -mobilize edilmiş, hazırlanmış olacak ki- bu olaylara karşı ellerinde silahlı güçleriyle, terör estirdi. Bundan şu sonucu çıkarabiliriz: Hizbullah mobilize bir güç olarak devlet tarafından bir yerde tutuluyor. İstendiği zaman ve gerektiği zaman sahaya sürülebiliyor. Kobanê olaylarından sonra HÜDA PAR’ın kredisi devlet ve iktidarın nezdinde katlanarak arttı. O günden sonra Kürt siyasetine, HDP’nin kapatılması, Selahattin Demirtaş’ın ve birçok MYK üyesinin yargılanması bu hadise üzerinden oldu. Yani devlet bir taşla iki kuş vurmuş oldu. Birincisi, kitlenin o gün meşru olan tepkisini kendince terörize ederek üzerine gitti ve ciddi anlamda kitleyi sindirmek istedi. İkincisi ise Kürt siyasetini bu olay üzerinden terörize ederek bir sürü yargılama yaptı. Seçimde tehlikeli bir sürecin yaşanacağını hepimiz biliyoruz. Bu tarz militarist eylemlerin bunlar tarafından gerçekleştirme ihtimali çok yüksektir.
 

Diğer başlıklar

09:30 Filipinleri vuran Fung-wong Tayfunu ülkeden uzaklaştı
09:13 Hem 'eş' hem de toplum baskısına karşı mücadele ediyorlar
09:12 11'inci Yargı Paketi: Kadın hakları hedefte
09:11 Sürece rağmen ajanlaştırma dayatması sürüyor
09:11 İşte uyuşturucu rotası: 'Güvenlikli iller' başı çekiyor
09:03 Mindere dönen güreşçi: Kürtlere kapatılan alanları açmalıyız
09:02 Av. Özgökçe: Uyuşturucuya karşı komün temelli mücadele yürütülmeli
09:00 10 KASIM 2025 GÜNDEMİ
07:59 Êlih’te kavga: 2 ölü, 5 yaralı
09/11/2025
23:52 Humus’ta 2 kişi katledildi
23:15 Ankara'da trafik kazası: 4 kişi yaşamını yitirdi
22:38 Yangını protesto eden 4 genç tutuklandı
22:14 Mêrdîn’de şüpheli kadın ölümü
21:45 Süveydalı kadınlar kaybedilen yakınlarının akıbetini sordu
21:32 İran'da Bahai yurttaşlara yönelik baskılar sürüyor
20:50 Nisêbîn’de Süryani köyünün ismi iade edildi
20:41 Irak’ta özel oylama tamamlandı: Bin 841 ihlal tespit edildi
20:32 EHP: Asgari ücret 65 bin TL olsun
19:33 Jinelojî Dergisi’nden 25 Kasım etkinlikleri kapsamında atölye
19:07 Meral Danış Beştaş: Savaşa karşı toplumsal sözleşmeye ihtiyacımız var
18:58 Yangında yaşamını yitirenlerin taziyesine ziyaret
18:42 Halep’teki mayın patlamasında 2 genç yaşamını yitirdi
18:37 ‘Yeniden Sosyalizm’ konferansında ortak mücadele vurgusu
17:23 HPG’li Uçar’ın taziyesine kitlesel ziyaret
17:18 Vahap Coşkun: Kürtlerin talepleri yasal değişikliği gerekli kılıyor
17:04 'Türkiye’ye plastik atık ithalatı yasaklansın'
17:03 'Cumhuriyet demokratikleşmeli, Kürt'ün varlığını reddetmemeli'
17:00 Yangının olduğu yerde açıklama: Sorumlular istifa etsin
15:43 Amed'de toplum sağlığı için barış tartışıldı
15:24 Kocaeli’ndeki yangına ilişkin 8 kişi daha gözaltına alındı
13:31 TJA 25 Kasım’ın startını verdi
12:54 Erdoğan'dan Bahçeli açıklaması: Aramızda bir sıkıntı söz konusu değil
12:48 Bu hafta 4 bakanlığın bütçesi görüşülecek
12:41 DFG Kasım'da katledilen Özgür Basın çalışanlarını andı
12:37 Kadınlar Erdiş’te meşe fidanı dikti
12:31 İshak Tepe yaşamını yitirdi
11:58 Onca acıya rağmen barış isteyenler anlattı
11:52 Adalet Bakanı’ndan Demirtaş açıklaması: Karar mahkemenin önünde
11:17 İstanbul’da denizde cenaze bulundu
10:19 İtalya’daki Arkaik Sesler Festivali Nagihan Akarsel’e adandı
10:07 Jin dergi ‘Barış Anneleri’ni kapağına taşıdı
10:00 Irak Parlamentosu seçimleri için özel oylama başladı
09:51 Şara yaptırımları kaldıran ABD’de
09:29 Dêrsim Ocak Evladı üyesi kadınlar: Barış için herkes sorumluluk almalı
09:18 7/24 izlenen Wan’da tonlarca uyuşturucu madde trafiği
09:17 15 yıllığına planlanan ‘Çöp Depolama Tesisi’ 33 yıldır faaliyette
09:14 Çatışmalı süreçte iki çocuğunu kaybetti: Acımı dindirecek tek şey barış
09:08 Wan’daki yurttaşlar: Sadece PKK adım atıyor, devlet yasaları değiştirmeli
09:06 İbrahim Kaypakkaya'nın köyü sermayenin hedefinde
09:04 Umut Kitapevi bombalanmasının 20’nci yılı: Devlet suçlarıyla yüzleşmeli
09:00 09 KASIM 2025 GÜNDEMİ
08/11/2025
23:02 Tahliye edilen Semra Güzel 3 yılın ardından Amed'de
22:55 Pamuk yığınının altında kalan işçi yaşamını yitirdi
22:35 Uludağ'da 4 çocuk kayboldu
22:31 İş cinayetini protesto eden 9 kişi gözaltına alındı
22:08 6 işçinin hayatını kaybettiği yangın: 7 kişi açığa alındı
21:11 Amedspor sahasında kazandı
21:04 Wan’da ‘çîrok' gecesi
20:54 Koma Amed'in Wan konserine 'hava durumu' iptali
20:28 Gebze'de 'şiddet' konulu buluşma
20:20 Mêrdîn Barosu'ndan 'Rojin Kabaiş' kararı
19:46 Şiyar Serdar için taziye
19:20 Kadınlardan katliamlara tepki: Failleri bulun
19:12 'Sosyalizm yeniden' konferansı: Yeniyi yöntem ve araçları değiştirerek kurabiliriz
18:55 Qoser’deki yangında ölen çocukların sayısı 3’e çıktı
18:52 Köln'de onbinlerin katılımıyla miting: Öcalan'ın özgürlüğü temel talep
18:33 Gazeteci Aykol'a kan takviyesi yapıldı
18:29 İstanbul'da iki aile arasında barış
18:24 Kadıköy'de 25 Kasım çağrısı: Alanlarda buluşalım
18:14 'Ölüye saygı ve adalet' paneli: Bağımsız bir komisyonunun kurulması kritik
17:46 Eşbaşkan Komi: Kürt sorununun yüzde 90'ı yerel yönetimler sorunudur
17:35 Îlham Ehmed: Önemli bir aşamadayız
17:29 Abdullah Öcalan: Kürtler varlıklarından taviz vermeden özgür yaşamın öncüsü olmalı
17:17 Anatolia Kültür Merkezi'nde çocuk atölyeleri başladı
17:10 Amed'de 'barış' paneli: Yasal zemin kapsayıcı olmalı
16:47 ‘Sürecin başarısı için Abdullah Öcalan özgür olmalı’
16:11 Agirî’de Kurdî-Zana Ararat Derneği açıldı
16:08 Joe Kent, Mazlum Abdi ve Rohilat Efrin ile görüştü
15:59 Demirtaş’tan milletvekillerine: İmralı’ya gidip noktayı koyun
15:44 'Toplumsal barışın inşasında hukukun rolü' paneli: Acil yasal düzenlemelere ihtiyaç var
15:39 Yakup Tuncer'in taziyesine ziyaret
15:35 Büyük Köln yürüyüşü başladı: Abdullah Öcalan'a özgürlük
15:30 KESK eylemi 146’ıncı haftasında
15:27 Yangında ölen çocuk ve kadınların isimleri belirlendi
15:26 Konak Belediyesi'nde ‘hukuksuz’ atamalara tepki
15:23 ‘Adalet Nöbeti’ dördüncü haftasında
15:20 Mazlum Dinç: Süreci engelleyen yasalar değiştirilmeli
15:14 Îlham Ehmed’den ‘yaptırımların kaldırılması’na destek
14:59 YRJ’den konferans: Kadın devriminin sesi olacağız
14:52 Doktorlardan Kuzey ve Doğu Suriye’ye destek çağrısı
14:41 Özen, Akman ve Avcı için tahliye talebi
13:49 Dört kentte eylem: Son kayıp bulununcaya kadar mücadelemiz sürecek
13:27 Cumartesi Anneleri Yurtseven, Özeken ve Münür için adalet istedi
12:45 Zeyneb Celaliyan’ın tedavisi engelleniyor
12:35 Xelfetî'de 25 Kasım yürüyüşü
12:29 ‘Sosyalizm yeniden’ konferansı: Geleceği birlikte inşa edelim
12:29 Lokman Çiftçi’nin taziyesine kitlesel ziyaret
12:24 Fransız tarihçi Vincent: Abdullah Öcalan’ın çağrısı çok önemli bir adımdır
11:33 Köln’deki yürüyüş için halk alana akmaya başladı
11:31 ‘Kadın kentleri’ buluşmasında örgütlü mücadele vurgusu
11:20 31 yıl tutsak edildi: Konuşmak yetmiyor, sürece uygun adım atılmalı
10:59 Şirnex’te kaza: 19 yaralı
10:50 Parfüm deposunda yangın: 6 ölü, 1 yaralı
10:38 Sozdar Avesta: Önder Apo’nun özgürlüğü mücadelenin temelidir
09:46 Meteoroloji'den birçok il için sağanak uyarısı
09:39 Tekirdağ Cezaevi’nde ihlaller: Provokasyon zemini örülüyor
09:31 Tülay Hatimoğulları: Abdullah Öcalan ile görüşülmeden süreçte yol alınamaz
09:06 Maliyetin altında fiyat verilince tonlarca mahsul tarlada kaldı
09:05 Amedliler: Devlet süreçteki endişeleri gidermek için adımlar atmalı
09:04 Pazar esnafının da veresiye defterleri doldu
09:03 Suzan İşbilen: Kadınlar savaşın bitirilmesi için var güçleriyle mücadele etmeli
09:02 Rapor: 240 gölün 186'sı kurudu
09:02 2 bin 700 çölyak hastasının olduğu kentte gastroenteroloji bölümü yok!
09:00 08 KASIM 2025 GÜNDEMİ
00:38 İşçiler polis ablukasını kırarak yürüdü
07/11/2025
23:43 ABD, Şara ve İçişleri Bakanı'na yönelik yaptırımları kaldırdı
23:01 Reuters: İktidar, gerillaların dönüşü için yasa hazırlıyor
22:43 Kürdistan'daki elektrik kesintileri Meclis gündeminde
22:19 12 milletvekilinin dokunulmazlık dosyası Meclis'e sunuldu
21:43 Antalya havalimanında 'uçuş iptal' gerginliği
21:15 Türkiye, Netanyahu ve İsrailli bakanlar hakkında yakalama kararı çıkardı
21:01 İşçilerin 100'üncü gün direnişine polis engeli
20:16 'Beyaz Toros' ve 'JİTEM' baskılı tişörtlere takipsizlik kararı
20:11 'Kuyu tipi hapishaneler kapatılsın'
19:22 Talabani: Toprağını Türkiye’ye satanlar halkımızın haklarını savunamaz
18:49 Hazine'den 196 milyar liralık açık
18:27 Kurtulmuş: Eğer komisyon karar alırsa İmralı’ya gidilebilir
18:22 Maaşlarını alamayan işçiler eyleme geçti
17:56 Efrin’de bir kişi katledildi
17:53 Akın: Gabar’da köylerin suyu petrol akıyor
17:41 Amed’de lösemili çocuklar için farkındalık etkinliği
17:38 İSKİ, İstanbul'da suya zam gündemiyle toplanacak
17:30 Mûş'ta 25 Kasım atölyesi
17:14 TJA eylem ve çalışmalarının programını paylaştı
16:58 KON-MED Eşbaşkanı: Köln mitingi Önder Apo'nun özgürlüğünün talebidir
16:52 DEM Partili belediyelerden şiddete karşı tutum belgesi
16:50 Yıldız ve Işık’ın taziyesine kitlesel ziyaret
16:23 Dêrsim Ocak Evlatları: Barış için çabalamak en kutsal ibadettir
16:18 DEM Parti ve Laz Enstitüsü, Lazca için anayasal tanınma istedi
15:32 Ekim ayında İran’da 217 kişi idam edildi
15:31 Köln kenti tarihi mitinge hazır
14:59 Kalp krizi geçiren tutsak yeniden cezaevine götürüldü
14:51 Hacettepe öğrencileri: Güvenli kampüsler istiyoruz
14:47 Irkçı saldırı sonucu katledilen Delal Gencer davası ertelendi
13:24 KESK’ten ‘güvenlikçi ve yıkım bütçesi’ne karşı eylem planı
13:22 Aykol’a cezaevlerinden mektup: Yoldaşlığına ihtiyacımız var
12:46 Merkez Bankası'nın yılsonu enflasyon tahmini arttı
12:06 İtalyan tarihçi: PKK’nin adımları insanlığa daha iyi bir dünya sunma umudunu yeşertti
12:04 AYM 'kadının kütük kaydı' düzenlemesini görüşecek
11:47 Süreçte ikinci aşamaya geçiş çabaları