Demirtaş: Kürtler binlerce yıl sonra Anadolu coğrafyasında merkeze oynuyor

img
ANKARA - Kürtlerin binlerce yıl sonra Anadolu coğrafyasında merkeze oynadıklarını belirten HDP eski Eş Genel Başkanı Salahattin Demirtaş, “Kürtler onların belirlediği çeperden çıktılar. Bütün Türkiye’yi demokratikleşme iddiası ile yürümeye başladılar. Onlar açısından tehdit büyüktür” dedi.
 
DAİŞ’in Kobanê’ye yönelik saldırılarına karşı 6-8 Ekim 2014 tarihinde gerçekleşen protesto eylemleri gerekçe gösterilerek, Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkanları ve Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyelerinin de aralarında bulunduğu 18’i tutuklu 108 kişi hakkında açılan Kobanê Davası, Sincan Cezaevi Kampüsü’ndeki salonda devam ediyor.
 
Ankara 22’nci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından görülen duruşmaya, siyasetçiler ve avukatlar Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Duruşma, HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın savunmasıyla devam etti. 
 
ÖZGÜRLÜK KONUŞMASINA SUÇLAMA
 
Beyanlarına kaldığı yerden devam eden Demirtaş, 13 Kasım 2012’de Mêrdîn’de yaptığı bir konuşmasının mütalaada suç olarak lanse edildiğini paylaştı. Demirtaş, suçlama konusu yapılan konuşmasını Kürtçe yaptığını, içeriğinin açlık grevleri ile ilgili olduğunu ve açlık grevinde bulunan tutsakların talepleri arasında bulunan PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın özgürlüğüne vurgu yaptığını hatırlattı. Yaptığı konuşmanın üzerinden altı yıl geçtikten sonra konuşması hakkında fezleke hazırlandığını kaydeden Demirtaş, “Fezlekede benim konuşmalarım ile Ahmet Türk’ün konuşmaları da bir biriyle karıştırılmış” dedi.
 
‘SAYIN DEMEK SUÇ İSE TÜRKİYE’NİN YARISI SUÇLU’
 
“Çözüm süreci”nin ilk adımlarının nasıl atıldığına dair beyanlarını sürdüren Demirtaş, “Konuşma içeriğinden anlaşıldığı gibi suç suçluyu övme yok. AİHM ve AYM kararlarını hatırlamak istemiyorum ama ‘suçu ve suçluyu övmek’ bu değildir. Bir kişi yaptığı suçtan dolayı övülürse suç olur. Örneğin hakeme yumruk atan Ankaragücü Başkanını alkışlayanlar, suçu ve suçluyu övmüştür. Sayın Öcalan’a sayın demek suç ve suçlu övmek ise Türkiye’nin yarısı suçludur. Peki burada bir ‘terör örgütü propagandası’ var mıdır? Mesela hangi örgütün propagandası var? Ne fezlekede ne iddianamede böyle bir şey yok. Ya da Demirtaş Kürt olduğu için akla PKK mi geliyor deyip yazmayı gerek duymamışlar mı? Yazma gereği duyulmamış bir suçlamanın savunmasını nasıl yapabilirim? Şimdi hangi örgüt olduğunu bilmediğim için savunma yapmasam yerindedir. Fezleke iş olsun, dostlar alışverişte görsün diye hazırlanmış bir fezlekedir” dedi.
 
‘HUKUKİ OLMAYAN BİR FEZLEKE’
 
Demirtaş, hukuki olmayan bir fezleke ile karşı karşıya olduklarını belirterek, “O dönem devam eden açlık grevlerine ilişkin taleplerinin yerine getirilmesi için yapılan bir konuşma var. O dönem hükümetine yönelik eleştiriler var. Bir konuşmanın propaganda sayılabilmesi için açık ve yakın bir tehlike oluşturması gerekir. Bir şiddet çağrısı, bir övgü varsa, bu tek başına propaganda sayılmaz; açık ve yakın bir tehlike olması lazım. Ayrıca yerel makamların yapması gereken de şudur; o gün o konuşma nedeniyle bir şiddet dalgası var mı, ona da bakması lazım. Yargıtay kararları var. Örneğin ‘Yaşasın PKK’, ‘Yaşasın Apo’ ve ‘Yaşasın gerilla’ propaganda değerlendirilmemiş. Bizzat bir şiddeti teşvik etmesi lazım. Konuşmada da böyle bir şey yok. Yeni bir sürecin sosyopsikolojik alt yapısını hazırlamak üzerine yaptığımız bir mitingden bir konuşmadır. Aralık sonu itibari ile bir heyet, PKK Lideri Abdullah Öcalan ile görüşmüştür ve sonrasında süreç resmi olarak başlamıştır” diye konuştu.
 
‘ORTADA BİR ŞİDDET YOK’
 
Demirtaş, Meclis grup toplantılarında PKK Lideri Abdullah Öcalan’a ilişkin yaptığı konuşmaları da hatırlattı. Demirtaş, söz konusu konuşmaların, “PKK Liderine yönelik kurgulanan 9 Ekim 1998 komplosunu anımsattığını, bunun son bulması gerektiğini ve Kürt sorununun çözümünün Öcalan’ın muhatap alınması ile çözülebileceğine” dair olduğunu söyledi. Demirtaş’ın, bu doğrultuda paylaşımda bulunurken mahkeme başkanı tarafından sözü kesildi. Mahkeme başkanı, Demirtaş’ın paylaştığı bu bilgilerin yazılı olarak da mahkemeye sunulmasını istedi.  
 
Demirtaş, “Bir bütün olarak yaptığımız her şey ve konuşma siyasi faaliyettir. Hangi amaç ile yaptığım bellidir. Dönem itibari ile de bellidir. Ortada bir şiddet yoktur. Şunun altını da çizeyim; biz bunları söylerken diğer arkadaşlarımız da bunları yürütmek ile görevlidirler. Aynı suçlamalar onlara yönelik de var. Onlar da bizim gibi siyasi faaliyette bulunmuşlardır” diye kaydetti.
 
 
ÖCALAN’IN ÇÖZÜM ROLÜ VE FEDEKARLIĞI
 
Amed’te 27 Kasım 2012’de yapılan bir mitingdeki konuşmasının da fezlekeye dönüştüğünü belirten Demirtaş, söz konusu fezlekede de PKK Lideri Abdullah Öcalan’a dair kullandığı ifadeler ile açılan poster ve sloganların suçlama konusu olarak yer aldığını söyledi. Konuşmasında PKK liderinin Kürt halkının özgürlüğü için yaptığı fedakarlığa ve çözüm rolüne işaret ettiğini anımsatan Demirtaş, “Fezlekenin de bilirkişi raporunun da sağlıklı hazırlanmadığı görülüyor. Burada her ne kadar anlaşılmasa da buradaki konuşma bana aittir. Açlık grevinin bitmesi için hükümete, halka yaptığım duyarlılık çağrısıdır. Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Sincan’da bulunan arkadaşlarımızı ziyaret etmişti. Bu adımın devam edilmesi gerektiğini işaret etmiştim” diye kaydetti.
 
‘KONUŞMALARIMIZ SİYASİ FALİYETLERİMİZDİR’
 
Bu konuşmalar ve atılan adımların ardından PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın açlık grevlerinin son bulması için not gönderdiğini ve bununla birlikte bittiğini ve yeni bir sürecin adımları atıldığını ifade eden Demirtaş, “Toplumsal bir sorunun siyasi çözümü için elinde mekanizmalar var. Parlamenter ise içtüzüğün kendisine tanıdığı hakları kullanır.  Soru önergesi, araştırma önergesi verebilir. Gündem dışı konuşabilir. Bütün hakların kullanarak siyaset yapabilir. Aynı zamanda Meclis dışında da siyaset yapabilir. Yaptığımız bu konuşmalar tabanımızın bize oy verme gerekçesidir aynı zamanda. Bu konuşmalar bizim siyasi faaliyetlerimizdir” dedi.
 
UZUN TUTUKLULUK SÜRESİ İLE KURTULDULAR
 
KCK Ana Davası’na da değinen Demirtaş, şöyle devam etti: “Mahkeme başkanı cemaatten alındı. Sizlerde o dönemde büyük ihtimale yargıçtınız. Bu salon gibi büyük bir salon yapıldı. Tamamı bizim parti üyelerimiz, arkadaşlarımız tutuklandı. Biz de duruşmaları izlemeye gidiyorduk. 3 buçuk yıl sadece şu yaşandı; Arkadaşlarımızı çeşitli cezaevlerinde getiriyorlardı. Yoklama yapılırken arkadaşlarımız Kürtçe buradayım diyordu. Mahkeme başkanı bu sırada ‘kapat mikrofonu’ deyip konuşmayı kesiyordu. Bu durum o kadar büyük bir krize dönüştü ki avukatlar çeviri yapmak istiyorlardı.  Ancak hiçbir talep kabul edilmedi. Beş yıl boyunca tutuklu kaldılar. Cemaatin yargıçlarından ancak uzun tutukluluk süresinin dolması ile kurtuldular.
 
BU NASIL BİR ADALET, ANLAMIŞ DEĞİLİM
 
O sırada partinin eşbaşkanıydım. Arkadaşlarımızın bir kısmı açlık grevi yapıyordu. Bir kısmı milletvekili seçildi. Açlık grevi taleplerini az önce okudum. Kendileri için bir şey istemiyorlardı. Onların sesinin duyurabilmek kamuoyu ile paylaşmak en azıdan arkadaşlarımızın ölümünün önüne geçmek için yaptığımız şeyler. Biri açlık grevine başlamış ise onu ondan çeviremezsin. Kendi kendine karar verip bunu yapan birini döndürmek mümkün değildir. Zaten etik de olmaz. Bu faaliyetlerimiz de doğrudan barış ile ilgilidir. Şimdi cemaatin yaptıkları unutuluyor. Bu davalara bakan başkan darbe girişimi gerçekleştiren kişi olarak tutuklandı, cezasını yattı ve çıktı. O kadar zulmü, haksızlığı yaptı. Bizden kısa bir süre önce tutuklandı, hüküm aldı, infazını çekti ve çıktı. Biz hala savunma yapıyoruz. Bu nasıl bir adalet duygusu, vicdan anlamış değiliz.
 
ORTAK’ DEĞİŞTİ DÜŞMANLIK DEĞİŞMEDİ
 
Siyasi konuşmalarımız ‘bölücü terör örgütü, anayasal, cinayet, bayrak yakmadan’ gibi başlıklar altında değerlendiriliyor. Her şeyden yargılanıyoruz. Değişen ne oldu bu süreçte? Cemaat gitti, ortaklar değişti. Cemaat gitti, MHP geldi. Ortak düşman; Kürtler, kadınlar, Aleviler olarak görülmeye devam ediliyor. Bu fezleke hazırlandığında fezlekeyi hazırlayanlar da içinin boş olduğunu biliyorlardı.
 
'BİAT ET’ DİYORLARDI
 
Cemaat ‘çözüm sürecinin’ başlayacağını biliyordu. Bu nedenle bütün siyasi faaliyetlerimizi engellemeye çalışıyorlardı. Suç olarak görüp fezlekeler hazırlıyorlardı. Biz burada barış için miting, yürüyüş yapıyoruz. Emniyet ve valilik bunları engelliyorsa demek ki barışı engellemek istiyorlardı. Bunu Batman’da yaptığımız mitinglerde de söyledik. Bizim bakan ile görüştüğümüzü biliyorlar. Buna rağmen bunu yapıyorlardı. Müzakere ederken bile rakibimizi eleştiririz. Karşımızdakilerin tavrı ise ‘sizin ile müzakere ediyorsak biat edeceksiniz’ şeklindeydi. ‘Bugün hem görüşüyor hem Erdoğan'ı eleştiriyorsun hem de yolsuzluk yaptığını söylüyorsunuz’ diye bizi eleştirenler var.
 
BÖLGE CEMAATE TESLİM EDİLDİ
 
Kürdistan’da hiçbir zaman bir cemaat bu kadar baskın değildi. 2004 ile başlayan süreç ile bölge tamamıyla Fethullah Gülen cemaatine teslim edildi. İstihbarat, medya temsilcileri, adliye, emniyet, yargı, özel okullar, Nil Kolejleri açıldı. Her yerde Nil Koleji vardı. Bölgede buna rağmen taban bulamadı ama bürokraside çok etkindi.
 
HAKİM VE SAVCILARIN ODASINA DAĞITILIRDI
 
Ben Diyarbakır’da avukat iken bisikletle ile bir gazete dağıtıcısı gazete dağıtırdı. Her sabah adliyeye gelirdi. Ve her hâkim ile savcının odasına dağıtırdı. Gazete ise Zaman gazetesi idi. Girdiğiniz her hâkim ile savcının masasında muhakkak Zaman Gazetesi olduğu beli olacak şekilde dururdu. Yaka kartı gibi savcı ve hakimlerin masalarında dururdu. Bunu yapmayan fişleniyordu. Yapmayan üç beş kişi vardı onlar da daha sonra sürüldü. Kürtleri Fetullah Gülen’e teslim etmelerinin nedenini ideolojikti. Bize düşmanca davrandılar.
 
SİYASAL İSLAMI İÇİNE ALMIYOR
 
Cemaat, Saidi Kurdi’yi referans aldığını ileri sürerdi ancak tüm kitap ve çalışmalarından Kurdi ifadesini kaldırdılar. En çok Kürt düşmanlığı yapanlara dönüştüler. Onlara biat etmediğimiz ve Türkleşmediğimiz, Kürt olduğumuz için düşman olarak gördüler. Bu arada Kürtler arasında örgütlenemediler. Çünkü siyasal İslam, Kürtler arasında örgütlenemez. HÜDA-PAR ve tarikatlar ile cemaatler ile girmek istiyorlar ama giremiyorlar. Siyasal İslam’ı içine alamayacak kadar İslam dini yaşamın her alanına girmiştir. Bu nedenle cemaat ile teslim alınmak istendi. Kürt halkı bu coğrafyada ilk İslam’a geçen halkalardan biridir. Hep özerk yaşamıştır. Kendi dilini, kültürünü bu nedenle korumuştur. Türkiye Cumhuriyeti devleti, Türk Dil Kurumu ile ilan ettiği resmî ideolojisini pratikte uygulayamamıştır. Bunun nedenleri arasında medreselerde kendi dilinde aldıkları eğitim etkili olmuştur. Burada İslam eğitimi de almışlardır. Ayrıca coğrafya olarak da mümkün değildir. Zagros Dağ silsilesi bölgesinde bugünün teknoloji ve iletişime rağmen hâkim olması pek mümkün değildir. Kürtler dağlı halk olarak bilinir. Bu dağların eteğinde yaşam kurmuşlardır. Bunları niçin anlatıyoruz; belki bu kadar tarih bilgisi ne diyebilirsiniz. Bakınız Selçuklu geliyor yapamıyor, Bizans yapamıyor hiç kimse fethedemiyor. İslami kültür olarak almış Kürtler. IŞİD’ten züppelik hocadan, TRT veya diyanetten öğrenmişler. İlk dönemlerden ne öğrenmişler ise o saf hali ile korumayı başarmışlar.
 
ARKASINDA ERDOĞAN VARDI
 
İslami çarpıtan, rant, güç kullanan hiç kimse kendi İslam anlayışını bu topraklarda egemen kılamamıştır. Fethullah Gülen’e de devlet de göz yummuştur. Yeter ki Kürtleri fethetsin. Ne yaptılar ettiler edemediler, bu sefer dini satmaya geldiler. Sonra Fethullahçılar da defolup gittiler. Ayrıca başaramazlar. Oraya damgasını vuran bir dayanışma, dürüstlük, doğruluk kültürü vardır. Bu kültüre göre Kürdistan coğrafyasında kadın erkek yan yana olur. Halayda yan yana olur. Orada İslam’ın formu ile Kürt kültürü ile bir sentez oluşturmuş. Bir yaşam formu oluşturulmuş. O yüzden Gülen ve ekibi saldırı ve tehditleri yaparken arkasında Erdoğan ve Türkiye Cumhuriyeti devleti vardı.
 
ALGI YÜRÜTÜLÜYOR
 
İletişim Başkanlığı binasından 7/24 ve üç vardiya olarak bizlere karşı algı yürütülüyor. 24 saat binlerce personel, bakanlık bütçesi kadar bütçeyi ne yapıyorlar? Ben söyleyeyim; bu dava başta olmak üzere algı yaratmak için bir operasyon ekibi var. Çıksın inkâr etsin Erzurumlu Kürt Fahrettin. Senin istihbaratçılarla, sosyologlarla, beden dili uzmanları dahil olmak üzere pek çok işin erbabı kişi ile emniyetten, istihbarattan, gelen veriler derleyip toplayıp algı yarattığını biliyoruz. Hatta hangi spot ile linç edilecek kişi, üst katta belirleniyor. Bunları biliyoruz.
 
TOPLUM ALGI İLE YÖNETİLİYOR
 
Fahrettin Altun da günün konusuna bakarak, kimin linç edileceğine karar veriyor. Her şeyin ayrı bir birimi var. Bir toplum farkında olmadan algı ile yönetiliyor. Şimdi biz bu davada yargılanıyor ve anlatmaya çalışıyoruz. Herkesin hesabını iyi yapması lazım. Çağ algı çağıdır. Eski tarz ve yöntemler ile faşizme karşı mücadele edilemiyor. Bu fezlekeleri cemaatler yazdı. Cemaatci polisler tutanak tuttu. İddianameyi hazırlayan savcı cemaatçi çıktı. Şu anda bir mahkemede yargılanıyoruz. Hakimler cemaatçi değil herhalde olsa ortaya çıkardı.
 
AYM’YE YÖNELİK İFADELERE DİKKAT ÇEKTİ
 
İçinde şiddet olmayan bu konuşmalar nedeniyle savcı bizim niçin cezalandırılmamızı istiyor. Belki rahatsız olduğunuz şeyler vardır. Öyle bir algı oluştu ki belki bundan dolayı rahat da değilsiniz. Belki de Fahrettin iyi çalıştı deyip ‘işimiz kolaylaştı’ diyorsunuz. Adalet falan yok, algı var. Siyasi çıkarlar var. İktidarın, kendi iktidarını sürdürebilme beklentisi var. Buna da her gün söylüyorlar zaten. Örneğin Bahçeli açık söylüyor. AYM’ye Kandil’in ‘arka bahçesi’ diyor. Ben onların yerinde olmak istemezdim. AYM’ye nasıl der bunu Bahçeli? Bunu yaparak tam olarak neye hizmet ediyor? AYM’yi gözden çıkarıyorlar. Şimdi Türklerde devlet töredir. Töre önce gelir. Türkün tanrısı devlettir. Türkün Allahları da devlettir. Peki niye devletin Anayasa Mahkemesi’ni bu hale getiriyorlar? AYM’nin gözden çıkardıklarına göre daha büyük bir şey kazanıyor olmalılar.
 
KÜRTLER BİNLERCE YIL SONRA MERKEZE OYNUYOR
 
Kürtler binlerce yıl sonra Anadolu coğrafyasında merkeze oynuyorlar. Merkez siyaseti yapıyorlar. Onların belirlediği çeperden çıktılar. Bütün Türkiye’yi demokratikleşme iddiası ile yürümeye başladılar. Onlar açısından tehdit büyüktür. Bu nedenle AYM de parlamento da gözden çıkarılır. Yeter ki bu HDP merkezi olmasın. Arkadaşlarımıza uyarımdır; HDP’den sapma bunlara hizmet eder. Beklentileri bu yöndedir. Öyle yaparsak bize karışmayacaklar. ‘Kendi mahallende oyna arada bir bombalar, atar döveriz ama mahallende oyna’ diyorlar. Ama herkesi yönetmeye talibiz dersen; Türk devlet aklı devreye girer. Sen devleti soyup soğana çeviriyorsun. Bırakın bir on yıl yönetelim halk görsün. Çünkü biliyorlar ki gelsek bir daha esameleri okunmayacak. Halk demokrasinin tadına varsa bir daha vazgeçmez. Biz devlete karşı, hükümete karşı en büyük demokrasi savaşını içimizde yaptık, hala yapıyoruz.
 
DEMOKRASİ İÇİN BEDEL ÖDÜYORUZ
 
Bizim partimizde kimse kimsenin önünde eğilmez. Ben partide eş başkan iken yaptığım her hata arkadaşlarım tarafından eleştirildi. Biz demokrasi için bedel ödüyoruz. Onun bunun kara kaşı, kızıl sakalı için bedel ödemiyoruz. Bu orada, bu parti içine yönelik bir mesajdı.
 
GERİLLA GERİLADIR…
 
Başka bir konuşmamda gerilla kelimesi suçlama konusu yapıldı. Bu bir suç değildir ve gerilla gerilladır. Güney Amerika’da da burada da anlamı aynıdır. Bir kişi yaptığı terör eylemi nedeniyle terörist olarak görülür. Bu bir polis de olabilir bir sivil de olabilir. Aynı zamanda bir devlet de terör eyleminde bulanabilir. Bir de Kurdistan ifadesi var. Açıkçası buna dair suçlamanın olmasından utanıyoruz. Kurdistan yok diyenler var. Bu utanç verici bir durum. İnsan vatanını, dilini savunur bu milliyetçilik değildir. Eğer dilini ve milletini birinden daha üstün görürsen bu milliyetçiliktir. Biz sokakta, biz Kürdüz deyip bağırmıyoruz. Biri Kürt, Kürdistan olmadığını söylediğinde varız diyoruz. Yüz yıldır bunun için çalışılıyor. Şu anda İletişim Başkanlığı bunu sürdürüyor. Yıllardır burada kendimi paralamamın nedeni budur. Daracık hücreden bunu görüyoruz. Gelinen süreç ortada. Bazı arkadaşlar popülist deyip duruyor. Partinin önüne geçti diyor ama gelinen süreç ortada.”
 
Demirtaş, öğleden sonra görüşünün olduğunu paylaşarak duruşmaya haftaya Salı gününe kadar ara verilmesini istedi. 
 
Mahkeme, duruşmayı 2 Ocak’a kadar erteledi.
 

Diğer başlıklar

28/09/2025
09:07 ‘50 yıllık doğa talanının envanteri çıkarmalı’
09:06 Semsûrlular: Abdullah Öcalan özgür olmalı
09:04 ‘Demokratik toplum inşasını kadınlarla öreceğiz’
09:02 İran’da idam tehdidi: Rejim kadınların gücünden korkuyor
09:01 AİHM, Öcalan’ın kitaplarının tutsaklara verilmemesini 'ihlal' saydı
09:01 Kadınlar 'özgürlük' yürüyüşüne hazır
09:00 28 EYLÜL 2025 GÜNDEMİ
27/09/2025
23:18 FilmAmed festivali 2’nci gününde
22:35 Şam kırsalında patlama
22:30 16 barodan Kürtçe slogana verilen cezaya tepki
22:10 Silopiya'da şüpheli kadın ölümü
21:49 Hastaneden Beşikçi açıklaması: Risk devam ediyor
21:37 Beşikçi’ye ilk müdahaleyi yapan doktor: Durumu stabil
21:33 Amedspor: TFF'nin cezası Kürtçe'ye tahammülsüzlüğün göstergesidir
21:18 Alzheimer hastası Batur 10 gündür bulunamadı
21:16 Meletî'de iş cinayeti
20:51 Beşikçi’nin felç geçirdiği öğrenildi
20:45 Mersin’de ‘Ortadoğu’da Barışa Giden Yol’ paneli
20:17 Dağlıoğlu halkından uyuşturucu ve fuhuşa karşı yürüyüş
20:09 İsrail, 74 Filistinliyi katletti
20:05 Beyin kanaması geçiren Beşikçi’nin tedavisi sürüyor
20:02 'Barışın kaybedeni olmaz'
19:51 Wan’da Rojin Kabaiş için yürüyüş: Yaşam için adalet istiyoruz
18:46 Zana Farqînî: Kürt dili üzerindeki asimilasyon tehlikesi devam ediyor
18:29 CHP'li belediye başkanı partisinden istifa etti
18:14 Sarım Havzası'ndaki risklere dikkat çektiler
18:09 Ekokırım ve barış süreci tartışıldı
17:54 İsmail Beşikçi festivalde rahatsızlandı
17:20 DEM Parti’den maden tehdidi altındaki köylere ziyaret
16:44 Kadınlar Rojin için alanlarda
16:43 Fırat Kuşak’ın taziyesine kitlesel ziyaret
16:38 Barış için başlatılan imza kampanyası sürüyor
16:31 KJAR’dan İran cezaevlerindeki ölümlere tepki
16:23 Serêkaniyê’de mera alanı parsel parsel satıldı
16:17 DBP: Rojin Kabaiş’e ne oldu?
16:16 Kadınlar Rojin Kabaiş için yürüdü: Etkin soruşturma yürütün
15:22 CHP'nin yeni MYK listesi belli oldu
15:02 Seyad Erişmiş ve Hatice Yıldız'ın tahliyesini talep ettiler
15:00 Kamaç: İnisiyatif Kürt Ulusal Kongresi’nin temeli olacak
14:59 KHK'lilerin eylemi 140’ıncı haftasında
14:34 Çatışmalı süreçte yaşamını yitirenler anıldı
14:10 Sokak hayvanlarının toplatılmasına tepki
13:32 Kayıp yakınları 4 kentte adalet talebini yükseltti
13:28 Hilar Tarih Kültür ve Gastronomi Şöleni’ne çağrı
12:58 Cumartesi Anneleri Abdülmecit Baskın için adalet istedi
12:43 Ekolojistlerden kayyımın ağaç kıyımına tepki
12:42 Hasta tutsak bağımsızlar koridoruna alındı
11:13 Halide Türkoğlu'ndan TJA’nın yürüyüşüne çağrı: Öcalan'ın özgürlüğü sağlanmalı
10:43 Suriye'de herkesin hesabı farklı
10:33 DEM Parti Eş Genel Başkanları: Amedspor’a verilen ceza derhal geri alınmalı
10:07 Wan Baro Başkanı: Kabaiş dosyasının önündeki en büyük engel ATK
09:58 Valilik, 5 yıl 8 aydır bulunmayan Diril'in köyünde festival düzenleyecek
09:30 Amedspor’un Kürtçe reklamına ceza
09:13 DAİŞ saldırısında 4 QSD’li hayatını kaybetti
09:11 Tahliyesi engellenen 31 yıllık hasta tutsak İvrendi: Ölümümü istiyorlar
09:08 Saadet Partili Kaya: Komisyon Öcalan’ın görüşlerine başvurabilir
09:07 Ceylan'ı katledenler 16 yıldır yargılanmadı
09:06 Wanlı gençler: Barış, Avrupa'ya göçü durdurur
09:05 İstanbul sokakları: Barış olursa savaşa giden para halka gelir
09:04 Gurbetelli Ersöz Ödülleri'ne başvuru için son çağrı
09:03 Kadınlara 'özgürlük yürüyüşü' çağrısı: Ortak ve özgür yaşam talebini yenileyelim
09:02 ŞanoWan, ‘Xulamê du Xudanan’ oyunuyla sahne alacak
09:01 Nanaxanim Babazade’nin arkadaşı: Azerbaycan’a gönderilirse öldürülecek
09:00 27 EYLÜL 2025 GÜNDEMİ
07:53 Qers’te kaza: 1 kişi yaşamını yitirdi
26/09/2025
22:16 JİTEM'in katlettiği Hozan Hemîdo Mêrdîn’de anıldı
22:01 FilmAmed Belgesel Festivali ‘Jinwar’ gösterimiyle başladı
21:39 Güney Marmara'da yarınki bazı feribot seferleri iptal edildi
21:05 Jandarmanın verdiği boş kağıtları imzalamayan muhtara darp ve gözaltı
20:16 58 gündür direnen işçilerden meşaleli yürüyüş
19:29 Yeni Yaşam gazetesi ve ETHA’nın X hesaplarına erişim engeli
18:59 İran ile Rusya arasında 25 milyar dolarlık nükleer santral anlaşması
18:39 Silopiya’da DEDAŞ protestosu
18:14 Gazeteci Celalettin Yalçın cezaevinden çıktı
18:04 320 gündür açlık grevinde olan Yılmaz’ın durumuna dikkat çekildi
17:44 Kadın buluşmasında ‘hukuki ve yasal zemin’ vurgusu
17:33 Eğitim Sen'den 'norm' açıklaması
16:46 'Kürtler varlık mücadelesinden haklarını kazanma aşamasına geçti'
16:43 Gülistan Kılıç Koçyiğit: Komisyon İmralı ile doğrudan temas kurmalı
16:40 CHP’den 6 isim ihraç edildi
16:23 Mahalleye doğal gaz isteyen halktan yürüyüşlü protesto
16:20 Şengal’de Cimayi Bayramı kutlanıyor
15:37 İmamoğlu’ndan Erdoğan'a ‘meşruiyet’ göndermesi
15:01 Tecavüze maruz bırakılıp intihara sürüklenen çocuğun failleri yine tutuklanmadı
14:54 Rojin Kabaiş için yapılacak yürüyüşe çağrı
14:51 DEM Parti, özel sektör öğretmenleri için hak güvencesi istedi
14:24 Şemrex’te kayyımın yapmadığı yollar köylüleri mağdur ediyor
14:21 LeMan Dergisi’nden 3 kişi serbest bırakıldı
14:12 Gülizar Yıldız’ı katleden failin ‘cezai ehliyeti’ araştırılacak
14:04 Gazeteci Yalçın hakkında tahliye kararı
14:01 Ordu’nun 4 ilçesinde maden için süreç başlatıldı
13:09 Meletî'de yangın: 3 ev kullanılamaz hale geldi
13:08 Kurtulmuş: Öcalan ile görüşme henüz komisyon gündeminde yok
12:44 DİSKİ ve müftülükten su uyarısı
12:09 Tekin, kayyım olarak göreve devam edecek
11:18 Gazeteci Heval Arslan 4 gündür gözaltında
11:12 Görevden alınan Özer'in tahliye talebine ret
10:59 15 milyona mal olan yolda, kazı çalışması başlatıldı
10:42 TOHAV 'eğitimde anadil' etkinliği düzenleyecek
10:22 Komisyon üyesi Çiçek: İmralı’dan kaçış çözümden kaçıştır
10:21 Şarkıcı Güllü şüpheli şekilde hayatını kaybetti
10:11 Seraf Özer: Babam süreci destekliyor, kalıcı çözüm için adımlar atılmalı
09:51 Organ bağışı artık e-Devlet ve e-Nabız'dan yapılabilecek
09:40 Komisyon hukuk örgütlerini dinleyecek
09:19 Ajanlık dayatmasını reddedince ailesiyle tehdit edildi
09:06 90’larda devlet şimdi de Cengiz Holding: Yurttaşlar göçe zorlanıyor
09:05 Gola Masîya'ya rakip çıktı!
09:03 Wan'da ekokırım kuşatması: 20 baraj ve HES, 18 GES, 2 RES
09:01 'Rojin'e ne oldu' sorusuyla yaşayan annesi: Ölene kadar davacıyız
09:00 26 EYLÜL 2025 GÜNDEMİ
25/09/2025
23:59 Dîlok'ta kaza: 1 kişi hayatını kaybetti
23:57 Kuzey ve Doğu Suriye kadın heyeti Berlin’de
23:49 Amed Barosu’ndan Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü’ne protokol tepkisi
22:30 Amedspor sahasında galip geldi
22:25 Türkiye ve ABD arasında 'nükleer' anlaşma
21:33 Geçiş Hükümeti güçleri cinsel saldırıya uğrayan kadını kaçırmak istedi
19:58 İsrail Yemen’e hava saldırısı düzenledi
19:43 Amed ve Wan Barosu'ndan Rojin Kabaiş için ATK hakkında suç duyurusu
19:41 İşçilerin direnişi 57'nci gününde: Wan halkı kazanacak
18:59 Erdoğan Beyaz Saray'da: F-16 ve yaptırımlar masada
18:43 Rıza Altun Tuzluçayır’daki evinde anıldı
18:14 DİAYDER üyesi kadınlardan yürüyüşe katılım çağrısı
17:57 Yurttaşlar, barış için imza attı
17:48 Wan Büyükşehir Belediye Meclisi, 7'nci kez toplandı
17:37 Amed Barosu'ndan kreşteki şiddete karşı başvuru
17:34 BM Genel Kurulu'nda Filistin'e destek çağrısı
17:21 Zelenski ve Şara ortak bildiri imzaladı
17:12 Ege Üniversitesi'nde öğrencilere polis saldırısı
16:58 YNK: Yakın zamanda yeni hükümet kurulacak
16:49 KON-MED Almanya’nın 7 kentinde alanlara çağırdı
16:43 Brezilya’dan ‘Öcalan’a özgürlük’ çağrısı
16:36 Elyakut: İçerde de dışarda da olsak süreç için çalışacağız
16:28 ‘Çocuğa cinsel taciz’ failinin tutuklanması talebi reddedildi
16:23 Amed’te ‘Kentin sorunları ve çözüm önerileri’ toplantısı
15:54 Haber-Sen'den Cumartesi mesaisi protestosu
15:25 Kadınlar Rojin Kabaiş için yürüdü: Münferit bir olay değil
15:24 Merdan Yanardağ beraat etti
15:20 Wan'da kayyımdan ağaç kıyımı
14:58 Demirtaş'a bir dava daha açıldı
14:49 İran'da tutsak Somayeh Rashidi yaşamını yitirdi
14:43 Hastane işçileri: Haklarımızı tek seferde istiyoruz
14:42 İzmir Barış Anneleri, konferansını gerçekleştirdi
13:26 Eğitim Sen’den rapor: Depremin 30’uncu ayında eğitim hala yetersiz
13:10 Alagöz Giresun'da yeni maden için sondaj yapacak
12:35 Sınırda öldürülen Durdu davasında raporların gönderilmesi talep edildi
12:24 ‘Hırsız AKP'li başkan’ demek suç sayıldı
12:23 Gazeteci Heval Arslan gözaltına alındı
11:41 DEM Partili komisyon üyeleri: Öcalan ile görüşülmesi kalıcı barış için gerekliliktir
11:34 Mandalina bahçeleri nöbetine müdahale: 2 gözaltı
11:26 Cizîr’de kadın doğum uzmanları cezalandırılıyor!