Bakırhan’dan devletin ‘aklıselim aklına’ çağrı: Abdullah Öcalan ile konuşun

ANKARA -Devletin “aklıselim aklına” çağrıda bulunan DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, çözümde ısrar eden PKK Lideri Abdullah Öcalan’a kulak verilmesi ve oturulup konuşulması gerektiğini belirtti. 

 
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, partisinin Meclis grup toplantısında gündemdeki gelişmelere ilişkin değerlendirmede bulundu. Konuşmasına, hem iktidara hem muhalefete hem de Türkiye halklarına önemli çağrılarda bulunacağını ifade ederek başlayan Bakırhan, “Umarım herkes kırmızı çizgilerini hem bize dönük önyargılarını bir kenara bırakarak,  bugün yapacağımız bu grup konuşmasına 30 dakikasını ayırır” dedi. 
 
‘SAHİLE VURAN İNSANLIKTIR’
 
Irkçılığın dünyada giderek yayıldığını ifade eden Bakırhan, bu durumun savaşlara neden olduğunu ve milyonlarca insanın yerinden yurdundan edildiğini söyledi. Bakırhan, “Dünyanın 3’te biri neredeyse mülteci konumda yaşıyor. Her gün, her an kendi topraklarını değiştirerek, başka diyarlara daha zor bir yaşama göç etmek durumunda kalıyor. Milyonlarca insan hep kaçış halindedir. İzliyorsunuz; sahiller neredeyse her gün 3-5 mültecinin yaşamını yitirdiği cansız bedenlerle önümüze geliyor. Sahillere vuran aslında göçmen ve mülteci cenazeleri değil, insanlıktır. Mülteciler gittikleri ülkelerde de düşmanca bir muameleye maruz kalıyorlar” diye konuştu. 
 
‘HEPİMİZE KAYBETTİRDİ’
 
İktidardan farklı olduklarını ve yeryüzünün bütün insanların olduğunu dile getiren Bakırhan, “Biz iktidarın büyüttüğü yapay bölünmelere değil insanı esas alan ortak yaşamdan yana olduğumuzu her seferinde dile getiriyoruz. Bu milliyetçi ve ırkçı akıl, dünyayı, Ortadoğu’yu ve Türkiye’yi giderek bir uçuruma sürüklüyor. Dünyada ve Türkiye'de bu dalgayı arkasını almak isteyen ırkçı ve milliyetçiler, her gün ülkeye milliyetçilik, ırkçılık, düşmanlık tohumları ekiyor. Türkü, Kürde, Arap’ı, Fars’a, Sünni’yi, Alevi’ye düşman etmeye yeminli siyaset tüccarları yine bu dönemde dünyanın her yerinde olduğu gibi ortaya çıktılar. Birinci yüzyılda milliyetçi ve ırkçı toplumsal sözleşme hepimize kaybettirdi, Türkiye’ye kaybettirdi. İlk yüzyılı savaşlarla çatışmalarla asimilasyon politikalarıyla ret ve inkarla geçirdik” diye kaydetti. 
 
‘KÜRT OLARAK YAŞAYACAĞIZ’
 
Cumhuriyetin ikinci yüzyılına girdiğini ve ırkçı çevrelerin hala farklı kimlik ve inançları susturmak istediğini belirten Bakırhan, “Bunu için elbirliği ve ağız birliği etmişçesine yine saldırmaya çalışıyor farklı olanlara. Biz bunlara diyoruz ki; başta biz Kürtler olarak bir yüzyıl daha bizi yok sayan bu anlayışa teslim olmayacağız. Açık söyleyelim biz Türk değiliz, ama bizim Türk halkıyla, Türkiye halklarıyla herhangi bir sorunumuz yok. Biz Kürtler olarak bu bölgede Farslar, Araplar, Türkler hangi haklara sahiplerse onlarla eşit haklara sahip olmak istiyoruz, bunun mücadelesini yürütüyoruz. Hiçbir halkı ve hiçbir halkın hakkını yok saymıyoruz. Biz bin yıllardır bu topraklarda doğduk. Atalarımızın, dedelerimizin mezarları bu topraklarda. Türkiye’de yaşayan Kürtler, Kürt olarak yaşamak istiyoruz. Kürt olarak kalmak istiyoruz. Başka bir kimliğin zorla dayatılmasına tekçiliğe karşı olduğumuzu belirtmek istiyoruz. Bu yüzyıllardır böyleydi. Bundan sonra da böyle olacak. Bu ırkçı, milliyetçi haykırışlara, bu ırkçı, milliyetçi dalgaya asla teslim olmayacağımızı bir kez daha belirtmek istiyorum” ifadelerini kullandı. 
 
TEPKİ GÖSTERDİ
 
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayip Erdoğan’ın “asimilasyona karşı en büyük silah çocuklarımıza anadillerinde öğrenmek” şeklindeki sözlerine de işaret eden Bakırhan, konuşmasına şöyle devam etti: “Peşine de Kürtler hariç diye ekliyor. Bizim de buna sessiz kalmamızı istiyor. Biz diyoruz ki; Türkler için bu anadili hak gören Erdoğan, Kürtler için de bu sözlerini tekrar eder mi? Tekrar etmeye var mı? Anadil Kürtlerin de hakkıdır, Kürtlerin hakkını yok saymak bu söylemleri boşa çıkarır. 
 
BU TABLOYA İTİRAZIMIZ VAR
 
Bakın Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından hazırlanan sosyo ekonomik gelişmişlik endeksinde illerin sıralamasını birazdan göstereceğiz. Bu haritada yine Kürtlerin payına yoksulluk açlık düşüyor. Yine işsizlik düşüyor. Biz kardeşiz Kürtlere eşit davranıyoruz diyenlere bizzat bu tabloyu göstermek isterim. Bu gösterilen Kürt illeridir, Kürtlerin yoğun olarak yaşadığı Kürt coğrafyasıdır. Bu tabloya bakınca yüzyıldır ne yaşadığımızın en iyi fotoğrafı bu tablodur. Sadece diline, kültürüne, yaşamına, özgürlüklerine bir düşmanlık yok, ekonomik olarak aç bırakma, yoksul bırakmaya çalışıyorlar. Bizim itirazımız bu tabloyadır, bu tabloda özellikle Kürt illerinin bulunduğu bölgelerin renklerinin de Türkiye’nin diğer bölgeleriyle aynı olmasıdır. Başka bir derdimiz yok. Şimdi bu milliyetçi ve ırkçılar diyor ki, sadece sessiz kalmayın, aç da kalın. Bunu reddediyoruz, buna itiraz ediyoruz. Ben eminim ki hiç bir onurlu Kürt ve diğer milliyetlerden halklarımız da bu tabloyu kabul etmeyecektir, etmemelidir. 
 
ARKASINDA ÇETE ÇIKIYOR
 
Bunlar istiyor ki bir yüzyıl daha kadın katliamlarına ses çıkarmayalım. İşçiler katledilsin, buna fıtrat deyip geçelim, Süryanice iki kelime konuşulmasın, Kürtçe bilinmeyen dil olarak geçsin. İhaleler yandaşların elinde dolaşıp dursun. Yine yakın zamanda takip ettiniz, bir moto kurye Somali Cumhurbaşkanın oğlu tarafından katledildi. Evet karşılığında 27 bin lira para cezası verdiler. Bir gram vicdanı olan insana soruyorum. Bir moto kurye kardeşimizin öldürülmesinin bedeli 27 bin lira olarak belirleyen bu yargı mı? Onun arkasındaki iktidar mı bu ülkeyi seviyor?  Sahte yerlilik, çakma millilik yetmiyor, sürekli beka diyorlar. Bir bakıyoruz arkasında bir kadrolaşma çıkıyor. Terör diyorlar, bugün yine açtı ağzını yumdu gözünü iktidarın küçük ortağı. Perdeyi çekiyoruz, arkasında hırsızlık, yoksulluk çeteler çıkıyor.
  
TOPLUMA BİR FAYDASI YOK
 
Bu bin yıllardır böyledir. Kim çok fazla milliyetçilik yaparsa bilin ki arkasını sakladığı suçlar ve günahlar vardır. Bu ülkede değişmeyen bir kural vardır. Kim alçaklık yapıyorsa, kim vatan hainliği yapıyorsa, kim başkasının hakkını yiyorsa, maalesef milliyetçiliğe sarılıyor. Bu milliyetçi ve ırkçı dalga ikiyüzlülüktür. Tarihe bakın hem yakın geçmişe hem de uzak geçmişimize, bu sahte ve ikiyüzlü milliyetçilerin topluma tek bir faydası olmamıştır. Bütün ülke çalışmış onlar, zimmetine geçirmişlerdir. 
 
BAŞIMIZ DİK, ALNIMIZ AÇIKTIR
 
Yine son dönemlerde sık sık partimize, halklarımıza dönük bir söylem var. Ona da bir yanıt vermek isterim. Bizi sömürgecilerle, emperyalistlerle aynı cümlede dile getirenlere bu cevabı vermek istiyorum. Kürt halkı da DEM Parti de, DEM Parti’nin geleneğinden geldiği partilerin tamamı da sömürgeciliğe ve emperyalizme karşıdır, karşısında durmuş ve mücadele etmeye devam edecektir. Bu ülkedeki diğer siyasi geleneklere baktığımız zaman asıl onların geçmişinde bugünün de emperyalizm ve sömürgeciliğin etkilerini, izlerini görürsünüz. Allah’a çok şükür bu konuda başımız dik, alnımız açıktır. İlk günden beri ısrarcıyız; Türkiye’nin en temel sorunu Kürt sorunudur ve en çıkar yolu da çözümü dışarıda görmek değil, Türkiye içerisinde çözmektir. Kaybolan şeyi, kaybolan topraklarda ve yerde aramaya devam edeceğiz. 
 
ÜLKE UZLAŞISI
 
Değerli arkadaşlar dolayısıyla bu alaca karanlık içerisinde bir mum yakmak için iki önemli çağrı yapmak istiyoruz. Birincisi Türkiye halklarınadır. Yükselen milliyetçi ve ırkçı dalgaya karşı bizi ancak ortak değerlerimiz olan barış ve demokrasi bir arada tutabilir, güçlendirebilir. Bu sebeple herkesi güçlü bir ülke uzlaşısına katkı sunmaya davet ediyoruz. Bizler toplumsal uzlaşıyı güçlendirebilirsek, bu milliyetçi ırkçı dalgayı durdurabiliriz. Yine ikinci çağrımız zerre-i miskal kadar bir devlet aklı kalmışsa onadır; Siz de yakinen izliyorsunuz, bölgemizde, komşu ülkelerde ciddi bir çatışma, gerginlik, savaş, kaos hali hakimdir. Bundan çıkmanın en iyi yolu Türkiye’de toplumsal barışı sağlamaktır. Asıl güvenlik tehdidi hakkını arayan, isteyen Kürtler değil, asıl güvenlik tehdidi bu ırkçı ve milliyetçi kesimlerden geldiğini de Türkiye halkları görmelidir. Buna karşı demokratik çözüm ve barış için adım atmak gelecek nesillere olan borcumuzdur. 
 
AKLISELİM DEVLET AKLINA ÇAĞRI: ÇÖZÜM İMRALI’DA
 
Eğer halen aklıselim düşünmeye meyilli bir devlet ve onun kırıntısı kalmışsa şu iyi görünmelidir; İmralı kapıları her aralandığında demokratik çözüm umudu büyümüştür, ülke huzura kavuşmuştur. Ülkenin ekonomisi yükseliş trendine geçmiştir. Türkiye’de çözümde yıllarca ısrar eden Sayın Öcalan’a kulak verilmeli ve oturulup konuşulmalıdır. Ülkemizde barışı mayalamak isteyen Sayın Öcalan’a mı yoksa kanayan yaramız üzerinde tepinmeye çalışan, tuz döken bu ırkçı milliyetçilerin zihniyetini mi tercih edeceğiz? Bu iki seçenek arasında bizim seçeneğimizin hangisi olduğu zaten belirtmiştim. 
 
TARİHİ KÜRT BARIŞI
 
Herkes bilsin ki bugün artık tek bir ihtimal vardır. Ya toplumsal barışı sağlayacağız, demokratik ve adil bir düzen inşa edeceğiz ya da bu ırkçı milliyetçi dalgaya teslim olacağız. Yani bir devlet aklı ortada yok. Yeni yüzyılın sadece Türkiye için değil tek kurtuluş reçetesi demokrasiye ve ortak akla dayalı uzlaşmadır. Türkiye’de de Türkiye uzlaşmasıdır. Türkiye halkları için tek çıkar yol, tarihi Kürt barışıdır. Demokratik, adil, özgürlükçü bir düzendir. Alevinin eşit yurttaşlık hakkına sahip olduğu, ibadet hakkının güvence altına alındığı, tek bir Ermeni’nin bile güvercin tedirginliği hissetmediği bir ülke olsun istiyoruz. Bunun mücadelesini yürütüyoruz. 
 
AB’NİN ÇÖPLÜĞÜNE DÖNÜŞTÜ
 
İktidar yalnızca bunları yapmadı, yıllarca Türkiye’yi AB’ye giriyoruz diye kandırdılar, günün sonunda Türkiye AB’ye girmedi ama AB’nin çöplüğüne dönüştü. Bakın Avrupa ülkelerinin bütün dünyaya ihraç ettiği çöplerin toplamı 32 milyon ton civarındadır. Türkiye’ye 12,5 milyon ton çöp göndermiş. Yani bütün dünyaya gönderdikleri çöpün neredeyse yarısına yakını Türkiye’ye gönderiliyor. Biz evrensel hukuk olsun, demokrasi olsun, özgürlükler olsun, AB’deki insan hakları ve demokratik değerleri çoğaltalım diyorum, maalesef iktidar bunun yerine çöpleri çoğaltmaya devam ediyor 3-5 kuruş için. Biz bunun da çıkar yol olmadığını, en iyi yaşamın ekolojik değerlere uygun bir yaşam olduğunu, bununla bu ülkenin huzur bulacağını belirtmek istiyoruz. Milliyetçi ve ırkçı dalganın bize dayattığı ülke, emekçilerin aç kaldığı, çocukların fabrikalarda yaşamlarını kaybettiği, velilerin karne günü sevinmediği, ülkenin çöp merkezi haline geldiği, nefes almanın bile zorlaştığı bir ülkedir. 
 
EL ELE VEREREK NEFES ALABİLİRİZ
 
Değerli dostlar çakma milliyetçilerin bize dayattığı bu nefessizliğe son vermek bizim elimizdedir. Önümüzde bir yerel seçim var. Elele vererek birlikte nefes alabiliriz. Geçtiğimiz hafta 90 merkezde 10 binlerin katılımıyla bir halk oylaması gerçekleştirdik. Dört bine yakın adayımız, delegelerimiz ve kent dinamikleriyle Türkiye’de bir demokrasi devrimine hep birlikte imza attık. Seçim halkın, adaylar hepimizin diyerek milliyetçi, ırkçı merkeziyetçi mantığa da demokrasinin nasıl olduğunu bu seçimlerle bir kez daha cevap verdik. Yerel demokrasiyle nefes alabileceğimizi gördük. Tüm ülkeye de gösterdik. Bu kadar baskıya rağmen dünyada, Türkiye’de demokratik değerleri büyüten, demokratik değerlerde model olan yöntemleri, yolları bulmaya çalışmamızı da ben takdire şayan olarak değerlendiriyorum. Üretenlerin, dert edenlerin, halkların ve inançların yönettiği kentlerde nefes alabiliriz dedik, onun gerekliliklerini yerine getirdik. Bizi nefessiz bırakmak için irademize ipotek koymaya çalışıyorlar. 
 
HİLELERE KARŞI SANDIKLARA GİDECEĞİZ
 
Bu seçim hileleri sadece DEM Parti’nin görevi değildir, Türkiye’deki duyarlı bütün çevrelerin görevidir ve üzerinde durmaları gerekir. Halkımıza da çağrımız var;  adalet sizlerin elindedir. Bu arsızlığa, bu hırsızlığa, kul hakkı yemeye dur demek de yine sizlerin elindedir. Hile ve hurdalarına karşı seçim günü en güçlü şekilde sandıklara gideceğiz, sandıkları savunacağız. Bu hile yapanlara da haddini bildireceğiz. Bu hile ve harama karışan, kirli oyuna karışan herkesi de uyarıyoruz. Bakın kimse bu durumun basit bir oyun olduğunu sanmasın. Ben sadece bir kaç kent merkezi ve örneklerini verdim, binlerce bu biçimde küçük farklarla kazandığımız yerlere seçmen kaydırıldı. Bir halkın iradesini hile ile gasp etmek en çok iktidara meşruluk sorunu yaratır. Bu açık bir suçtur. Bu halkın iradesine karşı işlenmiş bir suçtur. Bunun hesabı da bir gün sorulur. 
  
NE HUKUK NE VİCDAN
 
Diyelim ki Ankara’dan Türkiye’nin herhangi bir il ve ilçesine seçmen olarak kaydınızı yapmak istediğinizde bizzat kendinizin gitmesi ve açık kimliğinizi ibraz etmeniz lazım. Başka bir şey daha istiyorlar, o ikamette oturup oturmadığınıza dair de, bir fatura götürmeniz lazım. Faturanın sizin adınıza kayıtlı olması lazım. Soruyorum binlerce kişi imza atmadan, nüfusa uğramadan nasıl adresi değişiyor. Hani bunların adında adalet vardı, hani bunlarda vicdan vardı. Bunlar 21 yıldır ülkeyi yönetiyorlar. Ne hukuk ne adalet ne vicdan olmadığını Kürdistan coğrafyasında yaşayan Kürtler ve ekonomik sorunlar yaşayan Türkiye halkları çok iyi biliyor. Bugüne kadar itirazlarımızı yaptık ama şaşırmadık yaptığımız itirazların bir çoğu reddedildi. Vatandaşın gelmesine, kimlik göstermesine gerek yok, fatura ibraz etmesine gerek yokmuş. Ama AKP’liyse. Başka bir partili ise bu prosedür ayrıntılı bir şekilde hayata geçiriliyor.
 
SUÇ DUYURUSUNDA BULUNACAĞIZ
 
Sanıyorlar ki yanlarına bırakacağız. Emin olun bu ret kararını veren ilçe seçim kurulu başkanları hakkında suç duyurusunda bulunacağız. Arkadaşlarımız hazırlanıyor, birçok merkezde seçimi kaybetmemize sebebiyet verecek olan bu 51 bin kaçak hayali seçmen hakkında da suç duyurusunda bulunacağız. Yok öyle bedava AKP’cilik yapıp, gelip oy kullanmak. İlçe nüfus müdürleri hakkında suç duyurusunda bulunacağız. Bu defa atı alan Üsküdar’ı geçemeyecek. Bu defa herkes yaptığı hilenin hurdanın hesabını verecek. Tüm il ve ilçe örgütlerimize ve vekillerimize çağrımızdır, hayalet seçmen avcıları olarak bize düşen görev, her oya sahip çıkmaktır. Halka nefes aldırmayanlara, sandıklarda çalıp çırpanlara güçlü bir cevap vermektir. Emin olun hep birlikte mücadele ederek, onlar bir çaldıkça, bizler iki kazanarak çalmalarının önüne geçebiliriz. 31 Mart’ta zafer kazanacağız.
 
ZAFERİN ŞİFRESİ 
 
Değerli arkadaşlar, 31 Mart’ta zaferin şifresi kent uzlaşıdır. Bizler yerelden demokrasiye, kent uzlaşısından, Türkiye uzlaşısına ulaşmak için mücadele ediyoruz. Derdimiz öyle kimin hangi belediyeyi alacağıyla ilgili değil kim bizimle birlikte hareket etmek istiyorsa demokratik adil bir Türkiye’nin şifresi olan Türkiye uzlaşısına hazır olmalıdır. Bizler güçlü bir demokratik ittifakı, güçlü bir kent uzlaşısını, Türkiye uzlaşısıyla taçlandıracağız. Tek çare budur. Biz kurucu bir iddia ile seçimlere giriyoruz. Kent uzlaşısı, Türkiye uzlaşısı demokratik bir modeldir. Yerelden demokrasiye, kent uzlaşısından Türkiye uzlaşısına ulaşmanın yoludur. Bir kez daha siz değerli vekilleri ve halkımızı uyarıyoruz. Bugüne kadar çeşitli sebeplerden dolayı sandığa gelemeyen, kent dışında yaşayan seçmenlerimiz de bu hileye karşı bu yapılan irade gaspına karşı bu sefer ne pahasına olursa seçmen olarak bulundukları sandıklara gelmeleri gerekiyor. Oy kullanmaları gerekiyor, emin olun bizler, emekçiler, yoksullar, Kürtler, Türkler eğer demokratik bir Türkiye’de, özgürlükçü bir Türkiye’nin inşasında uzlaşabilir isek ırkçılık çatışma ve savaş naraları atan ama yolsuzluk, hile, haramın dışında bir şey yapmayan, bu ülkeyi yöneten zor zulüm yönetimini sonlandırabiliriz.”
 

Diğer başlıklar

21/12/2025
23:38 İmralı Heyeti 23 Aralık'ta Kurtulmuş ve Tunç ile görüşecek
23:16 2026 bütçe teklifi Meclis'ten geçti
23:08 Meclis’te yumruklu kavga
22:15 QSD, yakaladığı DAİŞ'linin itiraflarını paylaştı
22:06 Meclis'te ikinci taciz soruşturması
21:22 Güney Afrika'da silahlı saldırı: 9 kişi yaşamını yitirdi
21:14 Maç karşılaşmasında Leyla Zana’ya destek mesajı
19:48 Amed ve Wan'da Şeva Yelda etkinliği
19:38 TTGA'ya Kürdistan kentlerinden Deniz Güler seçildi
19:15 HPG'li Kartal'ın taziyesine ziyaret
19:10 Ordu’da 'kuş cenneti' mücadelesi sürüyor
19:01 Kürt Sosyal Bilimleri Araştırma Derneği kongresini gerçekleştirdi
18:57 DEM Parti Kadın Meclisi: Çocuklar için mücadele edeceğiz
18:35 Kürtleri reddeden CHP’li Dikbayır’a yanıt: Vardık, varız ve var olacağız
18:07 Kürt sorununu inkar eden Gül'e yanıt: İsmi doğru koyarsanız çözüm de doğru olur
17:57 DİTAM’ın yeni yönetimi belirlendi
17:53 Abdullah Öcalan’dan mesaj: Gerçek anma mücadeleyi ileriye taşımaktır
17:27 4 Ocak mitingine çağrı: Gelin Önderliğimizi özgürleştirelim
17:10 Sağlık Çalıştayı: Sağlık anlayışı komün perspektifiyle inşa edilmeli
17:06 Bütçe protestosu: İnsanca yaşamak istiyoruz
17:01 Dindar: Wan’ın yüzde 84’ünde doğalgaz altyapısı yok
16:53 Xwebûn 6'ıncı yılında: Kürt basını her zamankinden daha güçlü
16:38 Ege İşçi Birliği: Demokratik hak ve özgürlükler için mücadele
16:28 'Devleti barışa zorlamak için yan yana gelmek zorundayız'
16:27 Gazeteci Aykol’un sağlık durumunu ciddiyetini koruyor
15:52 Temelli: Barış için ek bütçe yapılması gerekiyor
15:29 Elazığ Cezaevi'nde süreç karşıtlığı: Her olumlu adımdan sonra işkenceli yanıt
15:28 Kuyu Tipleri Kapatılsın İnisiyatifi’nden 19 Aralık katliamı açıklaması
15:20 Tülay Hatimoğulları: Barışı, bu topraklarda mutlaka tesis edeceğiz
15:13 Depremzede aileler Ankara’da adalet nöbeti başlattı
14:50 'Sürecin hukuki gerekliliği iktidar ve devletin ortak sorumluluğundadır'
14:45 YJA-Star’lı Zilan Yılmaz’ın taziyesine kitlesel ziyaret
14:27 Bütçe görüşmelerinde son gün
14:22 HPG'li Işık için verilen mevlide kitlesel katılım
14:15 Cûdî'de 'Umut tohumları' ekildi: Barış doğa ile olur
12:56 İmralı Heyeti, CHP ve EMEP'le yarın görüşecek
11:51 YÖK’ten üniversitede eğitimi üç yıla indirme açıklaması
10:51 Bakırköy Kadın Cezaevi'nde siyasi tutsaklara 'askeri' baskın
09:58 İkisi sarı kodlu 11 kent için sağanak yağış uyarısı
09:24 Siyasi ve hukuki adımın beklendiği süreç içerisinde ne oldu, kim ne dedi?
09:23 Jin dergi 'Yüzleşme' manşetiyle yayında
09:18 Paris’teki 23 Aralık anması için yoğun hazırlık
09:15 Ortadoğu savaşlarının nedeni yol haritaları mı?
09:10 Bu mağazada para geçmiyor: Amaç komün toplumu hatırlatmak
09:06 'Rojin Kabaiş Kadın Öyküleri' yarışması düzenlenecek: Son başvuru 31 Ocak
09:04 Sınırda yasaklı bir ilçe: Haritada var yaşamda yok!
09:01 İskandinav ülkeleri: Adem-i merkeziyetçilik, mali bağımsızlık
09:00 21 ARALIK 2025 GÜNDEMİ
08:27 DEM Partili Demir yaşamını yitirdi
20/12/2025
23:24 Gaxand gecesi: Komünal yaşamı sürdürüyoruz
22:56 ‘Süreç karşıtlarının arkasında norm dışı devlet güçleri var’
22:42 Îdir'da su uyarısı
21:51 ‘Alternatif ekonomi programı’ sempozyumu
21:36 Wan’da Şeva Yelda etkinliği
21:29 Meletî’de iş cinayeti
21:20 MİT Başkanı Hamas heyetiyle görüştü
20:51 Hedef gösterilen düğün kameramanı gözaltına alındı
20:43 Semsûr’da bir kadın katledildi
20:12 Brezilya Devlet Başkanı’ndan ABD’nin müdahalelerine karşı uyarı
20:06 Kürt Dil Enstitüsü yeni yönetimini belirledi
20:04 Taciz faili Serdal Ös tutuklandı
19:41 Çıplak arama dayatması için AYM’ye başvuru
19:10 Pirsûs katliamında yitirilenler anıldı
19:03 Arkaş’tan 4 Ocak çağrısı: Kürt halkı Önderliğini özgürleştirecek
18:38 Saran adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı
18:37 Paris’teki anma programı açıklandı
18:23 Gazze’deki can kaybı artıyor
18:06 Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü talebiyle imza kampanyası
17:53 İmralı Heyeti ile TİP görüşmesi: Barış demokrasi ve özgürlüğün ön şartıdır
17:44 Sema Dalçiçek ve İnci Sümbül anıldı
17:36 Gültan Kışanak: Sözümüzü güçlü kılıp sürecin rotasını çevirebiliriz
17:27 'Geleceksizlik yaşamı cehenneme çevirdi'
17:25 Erdoğan’dan savaş sanayisine yatırıma ‘barış’ kılıfı
17:22 Alevilere yönelik asimilasyon tartışıldı
17:20 Sağlık Çalıştayı’nda komün örgütlemenin önemine değinildi
16:38 Talabani: Irak'ta güçlü bir hükümet inşa edilmeli
16:35 Gençlik ve Spor Bakanı’ndan Leyla Zana açıklaması: Hukuki süreç başlatıldı
16:28 Koma Amed İstanbul konseri kaymakamlık tarafından yasaklandı
16:24 İmralı Heyeti ile TİP görüşmesi başladı
15:49 ‘Umut ve Özgürlük’ mitingine TJA’dan çağrı: Özgür önderlikle buluşma zamanı
15:37 İmralı Heyeti ile AKP ile görüştü: Barış hukuksuz olmaz
15:33 'Adil, eşit demokratik bütçe istiyoruz'
15:22 Kürtlere hakaret eden akademisyen serbest bırakıldı
15:18 DAD’ın yeni eş genel başkanları belli oldu
15:11 Gazeteci Aykol’un durumu stabil
15:08 On günde 3 İHA düştü
15:01 Gazeteci Cihan Berk’in tutuklanması protesto edildi
14:57 Üç kentte hasta tutsaklar için eylem
14:47 Sandıktan 2026 bütçesine ‘hayır’ çıktı
14:45 Mereş Katliamı anması: Yüzleşme olmadan barış olmaz
14:35 KHK eylemi 151’inci haftasında: Hukuksuzluğu sonlandırın
14:33 Leyla Zana'ya saldırı protesto edildi - YENİLENDİ
14:29 İmralı heyeti ve AKP heyeti görüşmesi başladı
14:26 Mazlum Ebdî: 2026’da önemli başarılara imza atacağız
13:33 KESK'ten Meclis'e çağrı: Bütçeye onay vermeyin
13:30 Karabey kardeşler, Haran ve Bahçeci için adalet talebi
13:05 Cumartesi Anneleri 31 yıl önce kaybettirilen Aydoğan’ın akıbetini sordu
12:54 HPG’li Sedat Işık anıldı
12:16 Suriye ‘adına’ konuşan Savunma Bakanı Güler, QSD’yi tehdit etti
11:10 ABD, Suriye'de DAİŞ’e ait 70’i aşkın hedefi vurdu: Operasyon kritik önemde
10:56 Cizîr'de serbest bırakılan taciz faili tekrar gözaltına alındı
10:55 Fenerbahçe Başkanı Saran uyuşturucu soruşturmasında ifade verecek
10:37 İngiltere’den Şara’nın komutan ve tümenlerine yaptırım
10:29 Deklarasyon: Kentleri kadınların barış ısrarıyla yeniden kuracağız
10:11 Xwebûn 6 yaşında: Kürtçe gazeteyi her koşulda halka ulaştıracağız
10:10 Ortadoğu’da 2025: Değişen güç dengeleri
09:46 ‘Umut ve Özgürlük’ mitingine çağrı: Önderliğin özgürlüğünü haykırma günüdür
09:06 Avukat Duygu İnegöllü: Harran GBM hukuka aykırı tutsaklık merkezi oldu
09:05 Cûdî'de 50 bin palamut ekilecek
09:04 İspanya: Yüksek özerklik, açık yetki anlayışı, katılımcı demokrasi
09:02 Sebahat Tuncel: Komünal demokrasi kadınlar için yeni bir dünya
09:00 20 ARALIK 2025 GÜNDEMİ
19/12/2025
23:13 Bakırhan: Demokratik anayasa ihtiyaç ama masada değil
22:25 Şam’dan muhatap belirtmeksizin Rojava’ya ‘entegrasyon’ belgesi
20:52 Cezaevi savcısından 30 yıllık tutsaklara: Bakan da arasa sizi bırakmayacağım
20:45 Riha’da trafik kazası: Bir kişi yaşamını yitirdi
20:37 'Leyla Zana üzerinden Kürt kadın mücadelesi hedefleniyor'
20:14 Nazım ve Cihan anması: Hakikat yolunda yürüdüler
20:05 Cihan Bilgin ve Nazım Daştan Kobanê’de anıldı
20:02 Fenerbahçe Başkanı Saran ifadeye çağrıldı
19:58 Hakimlik taciz faili öğretmeni serbest bıraktı
18:41 223 işçi 144 gündür direniyor
18:38 Gazeteci Cihan Berk tutuklandı
18:08 AYM’den 3 kitabın yasaklanmasına hak ihlali kararı
18:03 BM: Gazze’de soğuktan 3 çocuk yaşamını yitirdi
17:17 İstanbul'da ESP'li 6 kişi tutuklandı
16:55 Gazeteci Aykol’a yeni bir antibiyotik tedavisi başlandı
16:52 Çandar’dan Erdoğan’a: Dışişleri Bakanınıza ayar verin
16:37 Mûş'ta kadınlar bir araya geldi
16:19 AKP raporunda eski yöntem ve eski söylemler: Özerk Yönetim “tehdit” olarak tanımlandı
16:18 İŞKUR'da kura hilesi iddiası: AKP'li aileden 5 kişiye kura çıktı
15:21 Çetin Arkaş: Önder Apo’nun istediği kişilerle görüşmesinin imkanları yaratılmalı
15:09 Bozan: Cezaevi İvrendi’ye düşman hukukuyla yaklaşılıyor
15:00 Kamu emekçileri iş bıraktı
14:55 'Hayata Dönüş Operasyonu'nun yıl dönümünde cezaevi tellerine karanfil bırakıldı
14:44 Yazar Tunç’un Mereş katliamını konu alan kitapları yeniden basıldı
14:27 Katledilen Taybet İnan ve 29 kişi anıldı: İnsanlığa karşı suçtur
14:23 Kayyım kararının yürütmesinin durdurulması karara bağlanacak
14:22 İHD: 'Hayata Dönüş' operasyonlarında cezasızlık politikası sürdürülmüştür
14:13 Kaya’nın taziyesine kitlesel ziyaret
14:09 Katledilen gazeteciler Cihan Bilgin ve Daştan için mevlit verildi
12:46 'Katledilen arkadaşlarımızın hesabını sormaktan vazgeçmeyeceğiz'
12:33 AKP raporunu Meclis'e sundu
11:51 DEM Parti İmralı Heyeti ile TİP görüşmesinin tarihi belli oldu
11:13 Farqînli yurttaşlar: Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü halkın özgürlüğüdür
10:53 Cizîr’de taciz faili öğretmen gözaltına alındı
09:53 2025: Küresel güç dengeleri değişti, yeniden mevzilenme başladı
09:29 Cizîr’de çok sayıda öğrencinin taciz edildiği ortaya çıktı
09:25 'Hasta tutsakları hala cezaevinde, barışa nasıl inanalım?'
09:24 10 yıldır kayyımın yönettiği kent komün ve meclislerle yeniden inşa edilecek