Abdullah Öcalan’ın Özgürlük Yoldaşı: Rıza Altun

img

HABER MERKEZİ - PKK kongresinin Ali Haydar Kaytan ile birlikte atfedildiği Rıza Altun, kimliğini tanımaya başladığı ilk andan itibaren mücadele arayışında oldu. Apocularla tanışan Altun, Abdullah Öcalan tarafından “Özgürlük Yoldaşlığı”nın sembolü olarak tanımlanacak bir mücadelenin sahibi oldu.  

PKK, 12’nci Kongre’nin sonuç bildirgesinde, 25 Eylül 2019 tarihinde Rıza Altun’un yaşamını yitirdiğini açıkladı. Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın, PKK’nin öncü kadrolarından Rıza Altun’u “Özgürlük Yoldaşlığı” sembolü olarak kabul ettiği belirtildi. 
 
Rıza Altun, 1954 yılında Kayseri’nin Sarız ilçesine bağlı Küçükzebeçimen köyünde dünyaya gelir.
 
“Bizim köy bir sürgüne uğramış bir köydür. Zazaca konuşuyorlar, fakat Kürdistan’ın neresinden geldiğini tam olarak kimse bilmiyor. Zazacadan hareketle, Dersim, Bingöl yöresinden geldiği düşünülüyor. Fakat ne zaman geldikleri ve esas olarak hangi nedenle geldikleri tam olarak bilinmiyor. Kimsenin bilmediği bir tarihte önce Sivas’ın Kangal ilçesine yerleşmişler. Orada akrabaların bir kısmı kalmış, diğeri Sarız’ın Küçükebeçimen köyüne yerleşmişler.” 
 
Çocukluğu köyde geçen Altun, ailesiyle birlikte babasının çalışmak için sürekli bulunduğu Ankara’ya taşınırlar.
 
 “Babam Ankara’ya gittikten sonra 3 yıl sonra gelip beni götürdü. Ben 5-6 yaşındayken Ankara’ya taşındık. Köyden tümden ayrıldık. Her şeyimizi aldık, gittik Ankara’ya yerleştik. O zaman babam inşaatta çalışıyordu, bir ağabeyim orada okuyordu. Onların önceden yapmış olduğu hazırlıklar vardı, gittik oraya yerleştik. Sadece babamın inşaattan aldığı aylıkla gecekonduda kirada oturup, çalışıyordum.”
 
İlkokuldan sonra okulu bırakarak birçok işte çalışan Rıza Altun, bu dönemi şöyle anlatır: 
 
 “Sürekli çalıştım. Muhtelif yerlerde, günü birlik işlerde sürekli çalıştım. Ta devrimci olana kadar çeşitli aralıklarla da olsa sürekli çalıştım. İlkokuldan sonra 1974’e kadar sürekli bir çalışma durumu oldu. 12 Mart’ın ardından devrimci ortam yeniden gelişti. Bu ortama girme durumu söz konusu oldu. Daha çok profesyonel devrimcilik başladı. Ondan sonra çalışma durumu olmadı.”
 
Ve Ankara'nın Tuzluçayır semtinde yeni bir dönem başlar. Sadece Rıza Altun'un devrimciliğe yönelmesi değil, aynı zamanda Tuzluçayır'ın dönüşümü için de yeni bir dönem olur. Tuzluçayır, Ankara'nın doğusundaki Mamak ilçesinin sınırları içerisinde yer alır, hapishanesi ve büyük çöplüğüyle bilinir. Oysa asıl kimliğini ne hapishaneden neden çöplükten almıştır. Gecekondu bölgesidir Mamak. Kürdistan'dan, Anadolu'dan gelen çoğu Alevi yoksulların, bir gecede inşa ettikleri gecekondularla bilinir. Tuzluçayır ise Mamak'ın sol kalbidir. 
 
 “Ankara'ya ilk geldiğimiz yıllarda epey zorlandık. Özellikle benim annemin giyim kuşamı, tamamen Bingöl, Dersîm giyim kuşamıydı. Puşisiyle, elbisesiyle, giyimi kuşamı tam bir Bingöl, Dersîm giyim kuşamıydı ve bunu değiştirmesi mümkün değildi. O an hiçbir toplumsal koşulunu değiştiremezdi.” 
 
KİMLİĞİNE YÖNELİK SALDIRI
 
Altun ailesinin köyden yeni gelen fertleri, semtin yerleşik sakinleri tarafından hoş karşılanmaz. Kürtçe konuşmaları, Hatice Ana'nın Kürt kıyafetler giymesi nedeniyle hakarete uğrarlar.
 
 “Kürtler Türkçe bilmediği için sürekli bir aşağılanma durumu vardı. Kendi içine almama, toplumun kendi içine almama durumu yaşanıyordu. Bu çok zorlayıcıydı. Özellikle çocukların toplumla bu temelde kaynaşma durumu olamıyordu. Günlük ilişkilerde reddediliyordu, aşağılanıyordu ve kovuluyordu. Bundan daha kötüsü, annemin bu kez çok aykırı. Kürtlerle tanışmadığı için, ilk defa öyle bir şey görmek, ilgi odağı oldu. Bu ilgi odağı, sempatiden çok, bir reddetme, bir aşağılama, bir hakaret etme durumuna dönüştü. O zaman bizim evin etrafında küçük çocuklar sürekli bizim etrafını, ‘Kürtler, Kürtler’ diye taşlıyordu. Annem sokağa çıktığı zaman çocuklar peşine takılıyorlardı.”
 
 
MÜCADELE İLE BULUŞMA 
 
Bir süre sonra verilen tavizler karşılığında zorluklar aşılır. Rıza Altun'un devrimci düşüncelerle tanışması da bu dönemde olur. 70'li yılların tanınan devrimcilerinin yolunun bir biçimde Tuzluçayır'dan geçmiş olması, Rıza Altun gibi gençleri de etkiler.
 
 “68'lerin sonuna doğru Tuzluçayır’da, siyaset daha çok girmeye başladı. Bilinçli bir yaklaşıma dönüştü. Artık olayları, olguları korkmadan devrimcilikle ifade eden ve böyle kabul eden, en kaba bir devrimci çerçeveyi çizen ve bunu benimseyen bir hava oluşmaya başladı ve kabul gördü aslında. Devrimcilik peşinde sempati topladı. Olaylar hızla gelişmeye başladı, işte Mahir Çayan, Deniz Gezmiş olayları çok gelişti. Bu iyi bir hava yarattı. Çünkü İbrahim Kaypakkaya orada oturuyordu. Ailesi Tuzluçayır’ın alt yolunda oturuyordu. Hüseyin İnan Tuzluçayır’da oturuyordu. Bununla bağlantılı birçok devrimci o dönemde Tuzluçayır’a gidip geliyordu. Bir yanda mevcut durumlar, diğer yandan devrimci önderlerle temas kurma durumu oldu.”
 
Rıza Altun'un örgütlü yapılarla ilişkilenmesi 1973 yılında olur. O artık bir Deniz Gezmiş sempatizanıdır. THKO sempatizanlarının buluştuğu Tuzluçayır ve Maltepe'deki derneklere gider.
 
“Ben o derneğe gittikten sonra, bir daha çıkmadım. Bir daha işe de gitmedim. Eski alışkanlıklarımı da sürdürmedim. Eski alışkanlıklarım da vardı. Çalışıyordum, kazandığımla sadece kendim yaşıyordum. Bireysel bir yaşam… O atmosfere girdiğim andan itibaren ne eski yaşamla ilişki kurdum ne de çalıştım. Bir daha da o dernekten çıkmadım.” 
 
Mahalleden tanıdığı birçok arkadaşının o derneklere gittiğini görür. Sözünü ettiği kişiler, ileride Tuzluçayır'ın Apocuları olarak şekilleneceklerdi.
 
 “Bugün bizim arkadaşların hepsi vardı hemen hemen. Hasan Şerik vardı, o zaman derneğin saymanıydı. Doğan Kılıçkaya vardı. Şehit Ali Doğan Yıldırım vardı. O aktif faaliyetler yürütüyordu. Yine O’nun abisi Ali Rıza Yıldırım vardı. Herkes vardı, bugün bizim partinin içinde olan birçok arkadaşla, halen yaşayan arkadaşla, bunun dışında da Türkiye solundan tanığım birçok kesim o dernekte toplanmıştı.” 
 
1975 yılı, tanıdığı ilk “Apocu” Kemal Pîr'dir. Bu tarihten sonrası Kemal Pir'in Tuzluçayır'da Apocu grubu kurması sürecidir. Bir ev kiralar. Evin müdavimlerinden biri de Rıza Altun'dur. Kemal Pir, grubunu kurar ancak grubun hangi düşünceleri savunacağı konusunda tercihi onlara bırakır.
 
 “Hepimiz zamanla kayıtsız koşulsuz Kemal Pir’e sempati duyduk. Fakat Kemal Pir’in çizgisini bilmiyoruz. Bazı şeyler ima ediyor, ama gerçek anlamda neyi savunduğunu bilmiyoruz. Eylem yapalım, faşistlere karşı mücadele edelim, çeşitli dernekler ve akımlara karşı mücadele edelim. Bizimle sadece genel devrimcilik bir ilişkisi hakimdi. Bir şey anlatmadı bize. Bir gün çağırdı, bir şey konuşacaktık, oturuyorduk. ‘Ben gidiyorum, bir süre gelmeyeceğim’ dedi. ‘Sizden kimliğinizi biraz tanımanızı istiyorum’ dedi. ‘Biraz kendinizi tanısanız, Kürtlüğünüzü tanısanız… Belki zamanla yine görüşürüz’ dedi. Çekti gitti, bir daha görmedik.” 
 
Bir süre sonra başka bir Apocu ile tanışır. 1976 yılının başlarıdır. Bu kez gelen Haki Karer'dir.
 
 “Rıza Güzel diye bir arkadaşım vardı, O’nun bir küçük yeğeni vardı. ‘Biri bizim eve gelmiş, sizi arıyor, sizinle görüşmek istiyor’ dedi. ‘Beni Kemal Pir gönderdi’ diyor. Biz gittik, bir arkadaşla karşılaştık. Tip olarak da giyim olarak da çok ilginç geldi. Üstünde bir parke, bir pantolon, ilginç bir bıyıkları vardı, ortası boş. ‘Beni Kemal Pir göndermiş, kendisi bir yerdedir, sizi de bekliyor, görüşmek istiyor’ dedi. Biz tabi Kemal Pir ismini verdiği için güvendik. Bir yandan da bu kim diyoruz, meğerse Haki Karer arkadaş…” 
 
ABDULLAH ÖCALAN İLE TANIŞMA 
 
Haki Karer, Rıza Altun'u Anıttepe'de bir eve götürür. Ev, bir anlamda Apocuların buluştuğu bir örgüt evidir. Evdekiler pür dikkat konuşmacıyı dinliyor. Rıza Altun konuşmacının kim olduğunu merak eder. O kişi Abdullah Öcalan’dır. 
 
“Birisi vardı, çok hakim konuşuyordu. Ben de merak ediyordum. ‘Acaba Apo kimdir?’ diyordum. İkide bir soruyordum, ‘Acaba Apo kimdir’ diyordum, ‘Ben de bilmiyorum’ diyordu. ‘Apo var mı?’ diye merak ediyordum. Kemal Pir bana gülerek gösterdi, ‘O çok konuşan, hakim konuşan arkadaş’ dedi. Ben o gece başkanı tanıdım. Ama hareketleri bana çok ilginç geliyordu, çok hakim, kendinden çok emin konuşan, herkesin de saygıyla dinlediği bir durum yaratıyordu. Evde bir örgüt havası yok, bir gençlik evi gibiydi. Biz Kemal Pir ile eski arkadaş olduğumuz halde, o ev havası içerisinde sohbet edemiyorduk. Önce salonda biraz genel konuştular, ondan sonra birkaç arkadaşla bir odaya gidip, tartışmayı sürdürdüler. Başkanı da ilk kez o zaman gördüm. Bu kez, artık ilişkilerimiz bilinçli ve daha örgütsel, kopmayan bir ilişkiye dönüştü.” 
 
Rıza Altun, Anıttepe'deki toplantı ardından artık bir Apocudur. Apocu bir militan olma yolunda ilerleyen genç Rıza Altun, 22 yaşında Kürdistan gerçeğiyle tanışır. 6 yaşından beri Tuzluçayır'dan çıkmayan Rıza Altun için yeni bir dönem başlar. 1976'nın sonlarında Dîlok'a gider.
 
SAVAŞI DEVRİME ÇEVİRMEK
 
 “Kemal Pir’i dinleyip de O’nun etkisinde kalmamak, O’nun söylediklerinin heyecanına kapılmamak mümkün değil. Oldum olası, ilk karşılaştığımız andan itibaren bende korkunç bir etkisi vardır. Bir gün Kürdistan’dan gelmişti, ‘Artık yeter, gidip Kürdistan’da devrim yapmak gerekir’ dedi. Bizim amacımız da oydu, Kürdistan’da devrim yapmaktı. Kürdistan’a gitmek gerekir. ‘Arkadaşlar orada faaliyet yürütüyor, siz de artık ülkeye gelseniz, mücadeleye katılsanız iyi olur’ dedi. Bu tabi benim anlattığım gibi değil, son derece acitatif bir şekilde, son derece sıcak devrim perspektifi ile anlatıyor. Bir de Kürdistan bir savaş ortamı üslubuyla anlatıyor. Bende öyle bir imaj oluştu ki sanki Kürdistan muazzam bir savaş durumu yaşanıyor, gidip o savaşı bir devrime çevirmek sanki çok uzun bir süreye yayılmayacak gibi bir izlenim yarattı bende. O zaman Ankara’daydı halen. Söyledim, ‘Zaten biz de öyle bir şey istiyoruz’ dedim. ‘O zaman sen Antep’e git’ dedi."
 
Rıza Altun yalnız değildir. Bir grup Apocu Dîlok'tadır. İmkanları yok denecek kadar kıttır. Ama inançla, kararlılıkla devrimcilik yapmakta ısrar eder. 
 
“O zaman Antep’in Yukarıbayır Mahallesi’nde bir ev kiralamışlardı. Eve gittik, baktım ev 2-3 odası var, çırılçıplak, yere serecek hiçbir şey yok. Sadece bir iki tane yatak var, beton üzerine konulmuş, 5-6 kişi iki yatakta yatıyor. Tuğladan yapılmış, el yapımı bir ısıtıcı var. Başka birşey yok, sandalye bile yok. Mutfak bölümünde zaten hiçbir şey yok! Şimdi öyle bir süreç yaşadık. Ama bununla birlikte de artık yavaş yavaş alışmaya başladık Antep’te. İlk Kürdistan’a gidişimiz böyle oldu.”
 
Rıza Altun çok geçmeden, Dîlok'ta faşistlere karşı düzenlenen eylemlerde yerini alır. Ankara-Dîlok arası mekik dokur. Geçirdiği bir trafik kazası nedeniyle 1 yıl gibi uzunca bir süre hareket edemez. Zaten arananlar listesine girmiştir. Haki Karer'in şehadetinden sonra yeniden döner Dîlok'a. Kendisine yakın arkadaşlardan oluşan eylemci bir grup örgütler. Karakollara, faşistlerin mekanlarına, ajanlara dönük eylemlerin örgütleyicisi ve uygulayıcısıdır artık. Çok geçmeden yeni bir görev için Curnê Reş, yani Hilvan'a geçer. Hilvan'da Süleymanlar ailesine, Sêwereg'de de Bucaklara karşı verilen direnişte yerini alır. 
 
DİYARBAKIR CEZAEVİ 
 
Rıza Altun'un mücadele yaşamında 13 yıllık bir esaret süreci vardır. 1978'de Curnê Reş'te gözaltına alınır. Tam bir yıl işkenceli sorguda kalır. 12 Eylül darbesiyle birlikte işkenceler daha sistematik hale gelir. Bir yılı işkencede olmak üzere Diyarbakır Cezaevi’nde 5 yıl tutulur.
 
 “Yargılandım ve idam cezasına çarptırdılar. Benim mahkemem Yargıtay’a gitmişti. 85’in başında Adana davası başladı. Adana davası başlayınca, beni Mersin’e götürdüler. Orada yargılamam vardı. Ondan sonra Mersin’de kaldım, yargılandım. Orada cezaevi direnişleri oldu, çeşitli sürgünler yaşadım.” 
 
DİPLOMATİK ÇALIŞMALAR
 
Cezaevi yaşamı, direniş ve sürgünlerle doludur. Adana, Mersin, Sinop, Eskişehir, Dîlok hapishanelerinde hep direniştedir. Bir yıl içerisinde 173 gün boyunca açlık grevinde kalır. 1981'deki açlık grevinde olduğu gibi, 1982'deki ölüm orucu direnişinde de yerini alır. 1991'de tahliye olur. Kısa bir süre sonra Abdullah Öcalan’ın bulunduğu alana geçer. PKK’nin 13 yılda yaşadığı değişimle karşılaşır, anlamaya çalışır. 2 yıl boyunca Abdullah Öcalan’ı diplomatik çalışmalarında hazır bulunur. 1993 ateşkes ilanının duyurulduğu basın toplantısında da vardı. 1994 baharında PKK'nin İran temsilcisidir. Aynı zamanda Kürdistan Halk Kurtuluş Ordusu (Artêşa Rizgariya Gelê Kurdistan- ARGK) mensubudur.
 
1999 yılında Avrupa'ya geçer. 7 yıl boyunca Avrupa'dan çalışmalarını sürdürür. Kısa bir süre Fransa'da gözaltında kalır. Fransa’da kalmasına izin verilmez. Rıza Altun, 2007 yılında Federe Kürdistan Bölgesi’ne geri döndü. Yaşamını yitirdiği ana kadar, askeri, siyasi ve ideolojik alanlardaki görevlerini sürdürdü.
 
MA / Özgür Paksoy

Diğer başlıklar

18:23 Ekinci’nin taziyesine kitlesel ziyaret
18:17 Aleviler Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı’nı tartıştı
17:52 Amed’de uyuşturucuya karşı yürüyüş düzenleniyor
17:39 MGK'den Gazeteci Perihan Erkılınç için dayanışma çağrısı
17:22 Xana Axpar’da traktörün altında kalan işçi yaşamını yitirdi
17:22 Sağlık Çalıştayı: Kadının öz bilgisine kulak verilmeli
17:01 ‘Köye dönüş haktır engeller kaldırılsın’
16:59 Kürt siyasi parti ziyaretlerinde Kürtlerin birliği ön plan çıktı
16:38 Adana'da 'Direnişten Geleceğe 15-16 Haziran' Sergisi
16:28 Kıbrıs paneli: Adada barışçıl bir gelecek nasıl mümkün olabilir?
16:19 DBP: Cinsel istismarla ahlaki politik toplum değerleri hedef alınıyor
15:53 PJAK’dan İran açıklaması: Özgürlük halkın demokratik mücadelesindedir
15:23 İsrail’in saldırıları sürüyor: 3 bilim insanı öldürüldü
15:18 İHD Wan’da ve İzmir'de kongreye gitti: Öcalan’ın çağrısını sahiplenelim
15:16 Hayati tehlikesi bulunan tutsaklara özgürlük çağrısı
15:11 3 kentte Altun ve Kaytan anması
14:50 Zeyrek'in ölümüne dair 3 tutuklama
14:47 Bayındır: Saldırgan tutumdan vazgeçilmeli
14:31 İzmir ve Aydın'da orman yangını
14:03 Tutsak kadınlara dayanışma kartları
13:49 KHK eylemi: Ülkeye barış gelmeli
13:38 TTB’den 'savaşı durdurun' çağrısı
13:20 Kayıp yakınlarından yüzleşme çağrısı
13:02 Tahliyesi 5 kez ertelenen İşçi tahliye oldu
12:28 Şenyaşarlar anması: Barış için adım atılmalı
12:27 Cumartesi Anneleri 1055'inci haftada Nurettin Çur'un akıbetini sordu
12:21 İsrail'in Tebriz'e saldırısında 2 komutan öldürüldü
11:58 Bakırhan: Öcalan'ın Kürt liderlerle görüşmesi sürece katkı sunar
11:57 İran: Müzakerelere katılıp katılmayacağımız belli değil
11:12 Dernek başkanı silahlı saldırıda yaşamını yitirdi
11:00 15 kentin baro başkanı süreç gündemiyle Ankara’ya gidecek
10:50 Gerry Adams'tan Öcalan'a destek: Özgürlüğü hayati önemdedir
10:29 İran'da yeni Genelkurmay Başkanı atandı
10:08 İran Hürmüz Boğazı'nı kapattı
10:07 Şirnex’teki cinsel istismara ortak tepki: Failler cezalandırılsın
10:01 Gurbetelli Ersöz Kadın Gazetecilik Ödüllerı düzenleniyor
09:53 Büyük İşçi Direnişi'nin yıl dönümü: Mücadeleyi büyütelim
09:40 İşçi servisi kaza yaptı: 20 yaralı
09:06 İran'dan İsrail'e yeni füze saldırısı
09:03 Türkmenlerden süreç değerlendirmesi: Abdullah Öcalan'a güveniyoruz
09:03 Dr. Yıldız Önen: Sığınmacılara mültecilik hakkı verilmeli
09:03 Dêrsimliler: Saldırılar dursun, Meclis'te komisyon kurulsun
09:03 İktidarın süreç sınavı: Yerel yönetimler
09:02 Mexmûrlular Öcalan'ın çağrısının arkasında: Fırsat kaçırılmamalı
09:00 14 HAZİRAN 2025 GÜNDEMİ
13/06/2025
23:45 Lübnan, hava sahasını uçuşlara kapattı
23:29 Macron: İran'ın nükleer silahları hepimize yönelik bir tehdit
23:22 İran: İsrail'e saldırılar sert ve kararlı olacak
23:16 Manisa'da iş cinayeti
22:44 Şemrex'te tarım arazisinde yangın
22:03 İran, İsrail'e füze ile saldırdı
21:49 Şirnex’te tecavüz protesto edildi: Uyuma çocuklarına sahip çık
21:13 Husilerden İsrail’e füze saldırısı
21:08 Putin'den İsrail-İran arasında arabuluculuk yapma teklifi
20:24 7'nci Ma Music Günleri 2'nci gününde
20:10 Netanyahu: Saldırılar sürecek, İran karşılık verecek
20:00 İsrail'in saldırıları sürüyor: Tahran'da patlama sesleri duyuldu
19:31 31 yılın ardından tahliye olan Ahmet Tekin ziyaret edildi
19:25 Wan'da kayyım tahribatı anlatıldı
19:17 Reyhan Hacıoğlu cezaevinden çıktı: Kaldığım yerden devam edeceğim
18:37 DEM Parti: İsrail saldırıları bölge halklarını riske sokuyor
18:27 Netanyahu, Trump ve Putin ile görüştü
18:12 Ankara'da İsrail saldırıları gündemiyle toplantı
17:57 30 yıllık tutsaklığın ardından tahliye edilen Ekinci yaşamını yitirdi
17:41 KCK’den İsrail’in saldırılarına ilişkin açıklama
17:21 Bahçeli: İsrail’in nihai hedefi Türkiye’dir, güç kullanarak yanıt verilmeli
17:09 BM Güvenlik Konseyi, İran'ın talebiyle bugün toplanacak
16:56 'Şeklen iyi halli' denilerek tahliyesi 8 ay ertelendi
16:46 Küresel Cinsiyet Uçurumu Raporu açıklandı
16:34 Şemrex'teki yangın bölgesi yeniden alev aldı
16:16 İran'a saldırı: 78 ölü, 329 yaralı
16:03 Türkiye 4 ülkeye hava yolu seferlerini iptal etti
15:53 Bakırhan siyasi partileri ziyaret edecek
15:50 Bağdat'taYeşil Bölge’nin tüm yolları kapatıldı
15:44 Eskişehir Ekoloji Derneği kuruldu
15:41 Queen Seracılık'ta yetki davası görüldü
15:24 DEM Parti'den Pirsûs'ta çiftçi buluşması: Üreticinin yanındayız
15:16 Temel Conta davasında bilirkişi raporu beklenecek
15:00 Erdoğan: İsrail bölgeyi felakete sürüklüyor
14:55 Pezeşkiyan: Güçlü ve sert yanıt verilecek
14:55 3 ülke liderinden İran görüşmesi
14:39 Göç Haftası programı açıklandı: Topraklarınıza dönün
14:19 Kakşar Oremar: Saldırılar İran’ı nükleer üretiminden vazgeçirmeye yönelik
14:17 Şirnex’te ağaçlık alanda yangın
13:44 Yangın mağdurlarıyla dayanışma komisyonu kuruldu
13:38 Trump'tan yeni açıklama: Sonraki saldırılar daha acımasız olacak
13:28 Sulama kanalına düşen işçinin cenazesi bulundu
13:28 Şemrex’te yangın: Bir noktada kontrol atına alındı, başka yerde çıktı
13:17 İzmir'de ormanlık alanda yangın
13:16 KESK: Kamu emekçileri 14 yıldır toplu iş sözleşmesiyle oyalanıyor
12:57 İsrail: Saldırıların ilk aşaması tamamlandı
12:56 Federe Kürdistan Bölgesi'ndeki tutsaklar hakkında bilgi istenildi
12:48 Kadın katliamında beraat gerekçesi: Şiddet uygulaması öldürdüğü anlamına gelmez
12:42 İsrail’den İran’a yeni saldırı: Tebriz ve Şiraz hedef alındı
12:41 'Deprem üretme zamanı gelen’ 30 fay belirlendi
12:39 Gazeteci Reyhan Hacıoğlu hakkında tahliye kararı
12:22 İran BM'yi acil toplantıya çağırdı
12:05 Ailelerden İmralı'ya gitmek için başvuru
12:01 NATO: İsrail’in İran saldırısı tek taraflı
12:00 Prof. Kothari: Yüzümüzü Abdullah Öcalan’a çevirmeliyiz
11:26 İran öldürülen komuta kademesi yerine yeni isimler atadı
11:05 Miks'te şüpheli çocuk ölümü
11:03 Sivas'ta deprem
11:03 Şemrex'te orman yangını
10:51 IAEA: İran’ın nükleer tesislerinde sızıntı yok
10:43 Türkiye'den saldırılara dair ilk tepki
10:26 ‘Gençlik ve Demokratik Toplum’ konferansı programı açıklandı
10:14 Michael Hardt: Öcalan'ın kararını takdir ediyor ve destekliyorum
10:06 Kayyım sosyoloğu tuvalet temizlemede görevlendirdi!
10:04 Suriye'de neler oluyor?
09:54 Gezici Çocuk Tiyatro Günleri düzenlenecek
09:38 İran, ABD ile nükleer müzakereleri durdurdu
09:18 Ankara'da yurttaşlar sürece dair ne düşünüyor?
09:11 İran'dan insansız hava araçlarıyla misilleme
09:05 Kadın gazetecilere polis şiddetine takipsizlik
09:04 Riha Ticaret Odası yöneticisi: Geleceğimiz için süreci destekliyoruz
09:04 Silopiya’da katledilen 3 kadının anneleri: Öcalan'ın özgürlüğü sağlanmalı
09:03 Kuzey ve Doğu Suriye'yi ziyaret eden Degenhardt: Sol bir bakış açısından en umut verici model Özerk Yönetim
09:02 Gençler 'Demokratik Toplum' konferansında buluşacak
09:01 Halkların temel hakkı, iktidarların korkusu: Anadil
09:01 Wan'da 4 bin öğrenci MESEM'e kayıtlı: Aileler eğitimden umudu kesti
09:00 13 HAZİRAN 2025 GÜNDEMİ
08:40 Trump: Misilleme olursa İsrail'i savunuruz
08:39 Irak hava sahasını kapatıp tüm uçuşları durdurdu
08:33 İsrail saldırısında hayatını kaybedenler
08:26 4 gazeteci gözaltına alındı
08:12 ABD'den ilk açıklama: Operasyonda rolümüz yok
08:10 İsrail'de olağanüstü hal ilan edildi
08:08 İran: İsrail kendisi için acı bir son hazırladı
08:05 Netenyahu: Tehdidi ortadan kaldırılana kadar operasyon sürecek
07:49 İsrail'den İran'a büyük saldırı
12/06/2025
23:55 Mihemed Şêxo’nun hayatını anlatan belgesel seyirciyle buluştu
23:06 Hindistan’da uçak kazası: Sadece 2 kişi sağ
22:53 İsviçre kentlerinde eylem: Türkiye’nin saldırılarına acil müdahale edilsin
20:52 7’nci Ma Music Günleri başladı
20:06 Kadınlar barışı konuştu: Sorumluluk almalıyız
20:02 Akın Birdal: Saldırılar sürüyor, yol haritası çıkartılmalı
19:59 Balıkesir'de tarla yangını
19:57 Iğdır Cezaevi’nde intihar iddiası
19:52 Filistin için yürüyen kitleye polis saldırdı: Çok sayıda gözaltı
19:43 Wan’da STÖ buluşması: Abdullah Öcalan'ın çağrısına sahip çıkalım
19:37 Gazeteci Rahime Karvar cezaevinden çıktı: Haber üretmeye devam edeceğim
19:30 İzmir’de Filistin’e yönelik saldırılara tepki
19:00 Peyas’taki yangına dair 2 kişi daha gözaltına alındı
18:52 Amed'de uyuşturucuya karşı yürüyüş
18:32 Balıkesir’de bir erkek ayrı yaşadığı kadını yaraladı
18:29 Rezan’da Sîma Semend ve Erebê Şemo kütüphaneleri açıldı
18:23 Riha'da KHK'liler için eylem
18:08 İzmir'de kadın cinayeti
18:04 Saldırılara karşı Avrupa'da eylem çağrısı