Kırıkkale F Tipi Cezaevi'nde 27 Temmuz 2011'de 53 tutsak, o dönemde "Sayın Öcalan" ifadesinin yargılama konusu yapılması nedeniyle başlatılan "Ben de 'Sayın Öcalan' diyorum" kampanyası kapsamında, Adalet Bakanlığına gönderilmek üzere cezaevi idaresine dilekçe verdi. Tutsaklar dilekçelerinde, Abdullah Öcalan'a "sayın" demenin suç olmadığını eğer suçsa kendilerinin de bu suçu işlediklerini belirtti. Dilekçenin ardından 53 tutsağa, "Abdullah Öcalan'ı övücü ve yüceltici hitapta bulundukları" gerekçesiyle 11 ile 12 gün hücre cezası verildi. 53 kişi, verilen hücre cezalarına karşı Kırıkkale İnfaz Hakimliğine itirazda bulundu. Hücre cezasına karşı avukatıyla birlikte katılıp Kürtçe savunma yapmak isteyen Sorcan Gedik'in dosyasını ayıran İnfaz Hakimliği, dilekçelerin Adalet Bakanlığına gönderildiğini, dilekçelerin cezaevi idaresinin denetiminde olmadığını belirterek, 16 Nisan 2012'de 52 kişiye verilen hücre cezasını iptal etti. 1994'te gözaltına alınarak "devletin birliğini ve bütünlüğünü bozma" iddiasıyla Malatya Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde yargılanan ve müebbet hapis cezası verilen Gedik'in dosyasını ayırma kararı alındığı için onun hücre cezası hakkında hüküm kurulmadı. 

 

Verilen hücre cezasına karşı Kırıkkale İnfaz Hakimliği'nde Kürtçe savunma yapan Soncan Gedik'e verilen ceza yerinde bulundu. Buna karşı Kırıkkale Ağır Ceza Mahkemesi'ne yapılan itiraz da 4 Şubat 2013'te reddedildi. Ağır Ceza Mahkemesi, Gedik'in dilekçesinde "Sayın Öcalan", "Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan" gibi ifadeler kullandığı gerekçesiyle hücre cezası kararını yerinde buldu. 

 

Çorum Sungurlu Cezaevi'ne sevk edilen Gedik'e verilen hücre cezası nedeniyle infazını yaktı. Gedik'in infazının yakılmasıyla avukatı Eylül 2024'te "Sayın Öcalan" ifadesinin suç olmadığına yönelik Yargıtay'ın emsal kararlarıyla birlikte Yargıtay'a başvurarak, "kanun yararına bozma" talep etti. Ancak aradan bir yıl geçmesine rağmen Yargıtay'dan karar çıkmadı. 

 

'DEĞİŞEN TEK ŞEY HAKİM'

 

Gedik'in avukatı Sebahat Gençtarih, karara yapılan itirazda Gedik'in avukatıyla birlikte daha sonra Kürtçe savunma yapmak istemesi nedeniyle dosyasının ayrıldığını belirtti. Ancak, daha sonra ifade verilirken dosyanın hakiminin değiştiğini dile getiren Sebahat Gençtarih, "Müvekkile avukat atanıp, yeni duruşma günü verilinceye kadar hakim değişikliği olmuş ve yeni gelen mahkeme hakimi, müvekkil aleyhine disiplin cezasını onamıştır. Yani aynı fiilden yargılanan 52 kişi lehine karar verilerek, disiplin cezaları kaldırılmış, bir kişi hakkında aleyhe karar verilmiş ve disiplin cezaları onanmıştır. Müvekkil bu disiplin cezasını da infaz etmiştir. Fakat bu disiplin cezası her aşamada karşısına çıkmaya devam etmektedir. Aslında karar verme aşamalarında değişen tek şey hakim oldu, diyebiliriz" ifadelerini kullandı. 

 

'DERHAL TAHLİYE EDİLMELİ'

 

Müvekkilinin 2024'ün sonunda infazının tamamlandığını ve tahliye olması gerektiğini ifade eden Sebahat Gençtarih, "Ancak Sungurlu Cumhuriyet Başsavcılığının gönderdiği müddetnamede müvekkilin şartlı tahliye hanesi boş bırakılarak, infazı yakılmıştır. 30 yıldır cezaevinde bulunan müvekkil aleyhine haksız yere bu cezalar verildiği için şartlı tahliye hükümlerinden faydalandırılmamıştır. İnsan ömründe bir gün dahi kıymetliyken müvekkilin mahkemelerce yapılan haksız ve yasaya aykırı yargılama ve kararlar nedeni ile 6 yıl daha hapis yatması hakkaniyete, adalet duygusuna, tüm yasal ve uluslararası mevzuata aykırıdır. Bu nedenle adil yargılanma ilkesi gereği müvekkil aleyhine olan bu haksız ve yersiz disiplin cezalarının kaldırılmaları gerekiyor. 'Kanun yararına bozma' ile ilgili yaptığım başvuru da bir yıldan fazladır cevaplanmadı. İnsan hayatı ve özgürlüğü mahkemelerce bu kadar basite alınmamalıdır. Hapishanede geçirilen bir günün bile ömürde telafisi yokken müvekkil için mevcut yasalara göre çoktan tahliye olması gerekirken 6 yıl daha fazla haksız yere hapis yatmasını beklemek ne adil ne de insanidir. Bizim burada beklentimiz bir an önce müvekkil Soncan ile ilgili yaptığımız başvurunun gündeme alınıp sonuçlandırılmasıdır. Ayrıca aynı duruma ilişkin emsal mahkeme kararları ve müvekkil Soncan ile aynı dosyada aynı sebeplerle aynı mahkemede yargılanan diğer 52 kişiyle ilgili kurulan hükmün aynısının Soncan açısından da kurulması lazım. Soncan Gedik derhal hak ederek tahliye edilmelidir" ifadelerini kullandı. 

 

MA / Ömer İbrahimoğlu