ANKARA - Geçirdiği beyin kanaması sebebiyle yoğun bakımda tutulan gazeteci Hüseyin Aykol’a, sesi olduğu cezaevlerinden mektuplar gelmeye devam ediyor.
Ankara'daki evinde 14 Ekim'de beyin kanaması geçiren Hüseyin Aykol’un tedavisi kaldırıldığı Sincan Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yoğun bakım ünitesinde devam ederken, Aykol’a her gün cezaevlerindeki tutsaklardan mektuplar gelmeye devam ediyor.
Konya Ereğli Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi’nde tutsak bulunan Ferhat Önkol, 18 Ekim tarihinde Aykol’a gönderdiği mektubunda şu ifadelere yer verdi: “Merhaba özgür basının değerli emekçisi, merhaba Apê Musa'nın, Gurbetelli Ersöz’ün ardılı, takipçisi… Ve merhaba mazlum halkın sesi değerli Hüseyin yoldaşım. Her ne kadar şu an bu satırları yazarken yoğun bakımda olduğun ve durumunun ağır olduğu söylenilse de ben iyi olacağına ve bu mektubu bizzat kendin okuyacağına yürekten inanıp ve öyle olmasını dileyerek bizzat sana atfen yazmak istedim. Bu duygu ve temennilerle geçmiş olsun dileklerimi iletiyor, en kısa zamanda tekrar sağlığına kavuşmanın can-ı gönülden diliyorum. Şahsında tüm değerli Aykol ailesine de selam, sevgi ve saygılarımı iletiyorum
SENSİZ OLMAZ
Önümüzde zaferle taçlandırmamız gereken çok önemli, tarihi bir barış ve demokratik toplum süreci var. Ve sen yıllarını bu onurlu, güzel, özgür yaşamın gerçekleşmesine adadın. Şimdi yüzüp yüzüp kuyruğuna geldiğimiz, 'Kara göründü!’ dediğimiz bir süreçte, sen, 'Benden bu kadar yoldaşlar!’ diyemezsin. Valla sensiz olmaz Hüseyin arkadaş. Var biraz daha dayan, özgür günlerin mutluluğunu birlikte yaşayalım, paylaşalım. Hem sen binlerce siyasi tutsağın gür çıkan sesisin. Sensiz sesimiz kısık kalır. Yani özcesi yoldaşım sana daha çok ihtiyacımız var. O nedenle seni devirmek isteyen sağlık sorunlarını sen devir ve tekrar sağlığına kavuş. Bu, yoldaşların olarak biz siyasi tutsakların sana dair en büyük dileğimizdir. Buradaki tüm arkadaşlar da hastaneye kaldırıldığının haberini alınca aynı üzüntüyle ve en kısa sürede tekrar sağlığına kavuşmanın umuduyla geçmiş olsun dileklerini ve şahsında tüm aileye sevgi ve saygılarını iletiyorlar. Dört gözle iyi haberlerini bekliyoruz. Sevgiyle, umutla, mücadeleyle, direnişle ve sağlıcakla kal!”
‘HÜSEYİN ABİ DİRENGENDİR’
Bolu F Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutulan Vahap Kavak da 23 Ekim’de Aykol’un eşi ve insan hakları savunucusu Nuray Çevirmen’e gönderdiği mektupta şu sözleri kullandı: “Dilerim her yönden iyisinizdir ve her zaman için de sağlık ve esenlikler diliyorum. Hüseyin abinin rahatsızlandığını, yoğun bakımda olduğunun haberini basından üzülerek öğrendim. Her şeyden önce yüreğinizin tüm direnci ve umuduyla geçmiş olsun diyor, şifalar diliyorum. Hüseyin abi direngendir ve eminim bu illet rahatsızlığı da yenecektir. Yüreğinizin tüm direncinin de kendisiyle beraber olduğunun da bilinmesini istiyorum. Umarım süren tedaviyle şu an çok daha iyidir ve iyi olduğunun haberlerini de umutla bekliyoruz. Bir kez daha şifa dileklerimizle geçmiş olsun diyoruz. Üzüntünüzü de paylaşıyoruz. Umutla kalın, sağlıcakla. Saygılarımla.”
'BÜYÜK YÜREKLİ BİLGE ÇINAR’
Bolu F Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutulan Mehmet Akpolat ise 23 Ekim’de Nuray Çevirmen’e gönderdiği mektupta şunları söyledi: “Sevgili Nuray abla, basından Hüseyin abinin rahatsızlandığının haberini üzülerek öğrendim. Her şeyden önce şifa dileklerimle geçmiş olsun diyorum. Dilerim şu an süren tedaviyle sağlığı ve durumu çok daha iyidir. Yüreğimizin direnci ve umudu kendisiyle. Hüseyin abi bilge koca çınarımızdır ve bu kadim topraklar ve üzerinde yaşayan tüm halklar ve canlıların böylesi koca çınarlara çok ihtiyacı bulunuyor. Kendisi koca evreni yüreğinde taşıyan büyük yürekli bilge çınarımızdır ve eminim yüreğinin direnciyle bu iller rahatsızlığı da yenecektir. Umut ve beklentimiz bu yöndedir. İyi olduğunun haberlerini de umutla bekliyoruz. Duyumsanan üzüntünüzü de yürekten paylaşıyor ve bir kez daha umutla şifa dileklerimizle geçmiş olsun diyorum. Umutla kalın, sağlıcakla.”
