Sancar: Özel Gladyo topyekün savaş politikalarıyla derinleşti

img
İSTANBUL - Büyükanıt ile Erdoğan arasında gerçekleşen Dolmabahçe görüşmesiyle özel Gladyonun kurulduğunu belirten Mithat Sancar, özel Gladyo yapılanmalarının iktidarın Kürt sorununda topyekün savaş politikalarına dönmesiyle daha da derinleştiğini ifade etti. 
 
Halkların Demokratik Kongresi (HDK), 11’inci Olağan Genel Kurulu, Avcılar’da bulunan bir salonda düzenleniyor. Konuşmalarla devam eden kurulda, HDK Eş Sözcüleri İdil Uğurlu ve Şenoğlu’nun ardından Türkiye İşçi Partisi (TİP) Barış Atay söz aldı. 
 
Atay, Türkiye’de geçirilen zor zamanların altını çizerek, yaşanan kaosun dünyanın tamamına hakim olduğunu belirtti. Ortadoğu’dan Avrupa’ya dünyanın her yerinde kapitalizmin en ceberut saldırılarının yaşandığını ifade eden Atay, halkların Türkiye topraklarında bu baskılardan nasibini aldıklarını belirterek, her türlü hak arayışına dönük saldırıların karşısında HDK fikriyatının birleştirici bir güç olduğunu söyledi. Ortak zeminlerin ve birlikteliklerin faşizmle kavgayı güçlendirdiğini vurgulayan Atay, Türkiye’deki her türlü hak mücadelesini büyütmek adına direnenleri selamlayarak saldırıların birlikte aşılacağını yineledi.
 
FİNALE DOĞRU İLERLİYORUZ
 
Ardından konuşan Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, Türkiye’de tarihi dönemeç olarak sayılacak çok dönemin olduğunu söyledi. Yaşanan sürecin de bu gelişmelerden biri olduğunu belirten Sancar, “Çeşitli vesilelerle söylüyoruz; bir karar anına, 2015’te başlayan özel savaş topyekün savaş anlayışının sonunu getirebileceğimiz bir finale doğru ilerliyoruz. Ya hep birlikte bu düzeni durduracağız değiştireceğiz ya da savaş aygıtı kendini yenileyerek yoluna başka yöntemlerle devam edecek ve 10 yıllarımızı halkların özgürlüğü, barış umudu ve demokrasi isteğini bastırabileceği 10 yılları yaşamak zorunda kalacağız” dedi.
 
DOĞRU TANIMLAMA ŞART
 
Sedat Peker'in ifşaatlarıyla ortaya çıkan tabloyu doğru adlandırmak gerektiğinin altını çizen Sancar, “Eğer bu finali iyi, güçlü ve etkili bir şekilde geçmek ve sonuç almak, kazanmak istiyorsak neler olup bittiğini doğru tanımlamak zorundayız. Bu tablo 2015’te yürürlüğe giren yeni topyekün savaş konseptinin çöküşünün ve çözülüşünün açık itirafı ve ifşaatıdır. Evet, buraya 2015 konseptinden geldik” dedi.
 
TECRİT DERİNLEŞEREK SÜRÜYOR
 
“Neydi 2015 konsepti” diye soran Sancar, “Israrla anlatmaya devam etmek zorundayız, çeşitli vesilelerle konuşmalarla bunu dile getiriyoruz ama bir kez daha dile getirelim. 2015 konsepti çözüm sürecinin bitmesinden sonra oluşan yeni devlet ittifakının özel savaşı, sınır içinde ve ötesinde topyekün bir plana dönüştürdüğü politikaların adıdır. Çözüm süreci ne zaman bitti diye sorarsanız resmi olarak daha geç tarihler dile getirilebilir ama  esas olarak 5 Nisan 2015'te bitti. Çünkü çözüm sürecinin ana aktörü ve devlet yetkililerinin ana muhatabı Abdullah Öcalan ile son görüşme 5 Nisan'da yapıldı. O nedenle biz tecridi, özel savaş politikalarının bir sonucu ve en önemli kanıtı olarak değerlendirirken bu gerçekleri de hatırlatmış oluyoruz. Tecrit özel savaş politikalarıyla eş anlamlıdır. Aynı anlama gelmektedir. Çünkü o tarihten sonra başlayan şey Kürt sorununda çözümsüzlük, inkar, imha ve savaş politikalarıdır. O günden bugüne de tecrit derinleştirilerek devam ediyor” ifadelerini kullandı.
 
7 HAZİRAN’I UNUTMADILAR
 
Yaşanan süreçten çıkışın özel savaş konseptine karşı güçlü bir toplumsal mücadeleyi örmekle mümkün olacağını vurgulayan Sancar, 7 Haziran 2015’te AKP’nin ilk defa tek başına hükümet olma çoğunluğunu kaybettiğini hatırlattı. O günden bugüne rejimin dikiş tutmadığını belirten Sancar, iktidarın MHP ve özel savaş güçleri ile ortaklık kurduğunu ve bu ortaklığın temel harcının Kürt düşmanlığı olduğunun altını çizdi. Sancar, “Kürt düşmanlığı üzerinden demokratik bütün talepleri, özgürlük arayışını, yeni yaşam umudunu, barış özlemini bastırmak için her yola başvuruyorlar. Sokağa çıkma yasaklarını, şehir ablukalarını ve orada yapılanları hatırlayalım. Sonra dokunulmazlıkların kaldırılmasını unutmayalım. Belki bir ayrıntı, aklımıza gelmiyor, dokunulmazlığı kaldıran Anayasa değişikliğinin onaylandığı tarih de 7 Haziran 2016’dır. Yani 7 Haziran'da AKP aldığı o ağır yenilginin acısını hiç unutmadı. Nitekim dün AKP Genel Başkanı bunu açıkça ifade etti” diye belirtti. 
 
ÇÖZÜM BARIŞ VE DEMOKRASİDİR
 
“Sedat Peker'in ifşalarıyla ortaya çıkan açık çürümeyi ve çözülmeyi yeni bir yaşamın, demokrasinin ve özgürlüğün başlangıcı olarak değerlendirmek istiyorsak bunun nedenlerini de açıkça görmek gerekiyor” diyen Sancar, “Yani lafı dolandırmadan, çözüm Kürt sorununda demokratik yolları açmak, müzakere ve diyalog yönetimini yeniden canlandırmak çözüm buradan geçiyor. Çözüm Kürt sorununda barış ve demokrasidir. Demokratik çözümün yolunu da kimseden bekleyecek değiliz” dedi.
 
DİYALOĞU TABANDAN BAŞLATMALIYIZ
 
Yapılan çağrılardan iktidara hitap ediliyor gibi algılandığını söyleyen Sancar, “Hayır, demokrasi mücadelesini de demokratik çözüm mücadelesini de barış mücadelesini de halkların en geniş birlikteliği ile toplumsal talep haline getirecek bir yöntemle ancak hayata geçirebiliriz. Yani artık barışı da müzakereyi de diyalogu da tabandan başlatmalıyız. Tabandan yukarıya doğru barışı inşa edecek yolları daha fazla değerlendirmek zorundayız. Bu sistemi, bu çürümüş düzeni başka türlü değiştirme imkanımızın da olmadığını görmek zorundayız” diye belirtti. 
 
GLADYO HER ZAMAN VAR
 
“Şimdi gördüğümüz tablo bize kökleri çok daha eskilere uzanan Gladyoyu hatırlatıyor” diyen Sancar, Gladyonun özerk bir yapı olduğunu hatırlattı. Sancar, “Bu devletin içinde özerk bir Gladyo her zaman vardı. Bu çeşitli dönemin ihtiyaçlarına göre yeniden yapılandırılmıştı ama 2007'den beri, şu meşum Dolmabahçe buluşmasından itibaren yeni tür Gladyo devreye sokuldu. Dolmabahçe derken yanlış anlamayın. 28 Şubat 2015’teki  mutabakatı  kastetmiyorum. Yaşar Büyükanıt ile Recep Tayyip Erdoğan arasında gerçekleşen ve her ikisinin de bunu sır olarak mezara kadar saklayacaklarını söyledikleri görüşmedeki mutabakattan bahsediyorum. Özel Gladyonun başlangıcının da bu dönem olduğunu biliyoruz” diye belirtti.
 
İKTİDAR SAVAŞI VAR
 
Özel Gladyo yapılanmalarının iktidarın Kürt sorununda topyekün savaş politikalarına dönmesiyle daha da derinleştiğini söyleyen Sancar, “Şimdi özel Gladyolar var, özel Gladyoların birbirleriyle savaşı var. Özel Gladyolarla nerede ne kadar kaldığını göremediğimiz özerk Gladyonun da bir hesaplaşması var.  En azından özel Gladyolar ile özerk Gladyonun tarihi ve bugüne yansımaları arasında bir çıkar bir iktidar savaşı var. Bu savaş kayıtsız kalabileceğimiz, magazinsel yaklaşımlarla ele alabileceğimiz bir mesele değildir. Toplumun bugününü ve geleceğini doğrudan ilgilendiren bir durumdur. Geçmişe dönük yüzleşme hesaplaşmama ve adalet talebimizi gerçekleştirebilmemiz için dönüp dikkatle takip etmemiz gereken bir kapışmadır” ifadelerini kullandı.
 
BU ÇÖZÜLMEYİ BİZ YARATTIK
 
İktidarın geleceğini güvence altında görmediği için bir çözülme yaşamaya başladığını vurgulayan Sancar, “Açık söylüyoruz; iktidar bloğundaki bu iç kapışmanın en önemli nedeni HDK ve HDP ile bütün diğer demokrasi güçlerinin yürüttüğü ortak mücadeledeki kararlılıktır. Eğer burada sağlam duymasaydık, eğer bu baskılara boyun eğseydik bugün bu hesaplaşma olmayacaktı. Yeni rant alanları yaratacaklardı, yeni paylaşım yolları mutlaka bulacaklardı. Şimdi herkes kendinden korkuyor.  Çünkü özel savaşı finanse etmek için kurulan gayrı meşru yolların yarattığı büyük kirli ekonomi çok büyük ve çok devasa ölçeklere varmıştır. Birbirlerinden pay almak, birbirlerini yok etme mücadelesine dönüşecek kadar büyüktür bu kirli ekonomi ve herkesin diğerinin kendisini satabileceği korkusu da aynı zamanda büyür. Çünkü kendini kurtarma kaygısı artık saklanamayacak biçimde ortaya çıkar. Bunu sağlayan şey mücadeledeki kararlılıktır” diye belirtti. 
 
DÜZENİ DEĞİŞTİRMEMİZ GEREK
 
Sağlanan şeyle yetinmek zorunda olmadıklarını söyleyen Sancar, “Bu kirli, bu çürümüş, bu kanlı düzenden kurtulmamız, bu düzeni değiştirmemiz gerekiyor. Bu düzeni değiştirmenin yolu da ortak mücadeleyi güçlendirmek ve toplumsal örgütlenmeyi yaygınlaştırmaktır. Toplumda en küçük birimlerine kadar ulaşacak bir örgütlenme yöntemini mutlaka harekete geçirmeliyiz. Mahalle meclislerimizi, semt meclislerimizi, bütün birimlerdeki temsilcilik ve örgütlenmelerimizi hep birlikte kurmak zorundayız. Eğer böyle güçlü bir toplumsal zemin yaratabilirsek siyasal mücadelenin sonuç almasını da sağlarız” ifadelerini kullandı.
 
ÇAĞRIMIZ YURTTAŞLARA
 
Muhalefet güçlerine, toplumsal ve siyasal muhalefet güçlerine yönelik çağrılarının olduğunu belirten Sancar, “Aslında siyasi partilere yönelik çağrımızın doğrudan muhatabı parti yönetimleri değildir. Bizim siyasal muhalefete çağrımızın muhatabı o partilere oy veren, gönül veren dostlardır, kardeşlerdir, vicdanlı insanlardır, adalet isteyen, demokrasiyi özleyen bütün yurttaşlardır. Biz onlara sesleniyoruz. Şüphesiz siyasi muhalefetin temsilcileri de bu sese kulak vermek zorundalar. Ama eğer kendi tabanları ile bu zeminde iyi ve doğru ilişki kurabilirsek partilerin yönetimleri de tabandan gelecek basınca ve talebe kayıtsız kalamazlar” dedi.
 
HDK YAŞAMSAL ÖNEMDEDİR
 
 
HDK'nin yaşamsal bir önemi olduğunu belirten Sancar, “HDK tam da bu amaçlar için kurulmuştu 2011’de. 10 yıl önce kongre kururken tam da bütün bu demokrasi güçlerinin çatısı olsun ve buradan çıkabilecek yeni mücadele yöntemlerinin tarlası olsun diye inşa edilmişti. Bu toprakta büyüyen ağaçlardan biri de HDP'dir. Biz biliyoruz ki HDP'nin yetiştiği toprak HDK'dir. Köklerimiz HDK'dedir. Eğer HDK yeterince güçlenmezse yeterince yayılmazsa HDP de beslenme kaynaklarından mahrum kalmaya başlar. O nedenle HDP'yi var etmek için HDK'nin toprağını, fikriyatını, hedeflerini, amaçlarını en etkili biçimde nasıl gerçekleştirebileceğimiz bu kongrede tartışmalıyız” diye belirtti.
 
BAŞLANGICI SAĞLAM KURABİLİRİZ
 
Önümüzdeki dönem hayati zeminlerden en önemlisinin HDK olduğunu söyleyen Sancar, Bunun bilinci ve sorumluluğu ile hareket edileceğinden hiç şüphe duymuyorum. Buraya gelen bütün delege dostlar ve katılımcılar burada bu çerçeveyi ve bu hedefi mutlaka dikkate alacaklardır, mutlaka bunun çarelerini ortaya koyacak tartışmalar yürüteceklerdir. Hepimizin eksikleri ve hataları da olmuştur. Şimdi bizim en önemli erdemlerimizden biri olan samimi ve cesur yüzleşme zamanı. Birbirimizle ve kendimizle eksikler ve hatalar konusunda yüzleşeceğiz, yeniyi, yeni başlangıcı ancak böyle daha sağlam kurabiliriz” dedi.
 
HDP’Yİ HEP BİRLİKTE SAVUNACAĞIZ
 
HDP’nin kapatılması istemlerine değinen Sancar, “Kapatma davası yeniden gündeme geldi. Tarihi de yine sembolik olarak 7 Haziran’ı seçtiler. Ben bazen hayretler içindeyim. Bu iktidarın kendi hedeflere gitmesi için de mi rasyonalitesi kalmadı? Rasyonalite illa iyi bir şey değildir, bir devlet aklı kötüyü de nasıl yönetebileceğini düşünen bir yapıdır. Fakat bu davanın bu kadar açık bir siyasi operasyon olduğunu gösterebilecek bir sembolik bir tarih seçimini yapabilecek kadar akılsızlaşmışlar. Bu aynı zamanda bir tehlike sinyalidir. Yani bizim bildiğimiz akıl, etik, hukuk ve demokrasi ilkeleri artık burada tümüyle bir kenara bırakılmıştır. Demokrasi ve hukuk zaten bir kenara bırakılmıştı. Aklın asgari gereklilikleri, ahlakın temel düsturları da tamamen bir kenara bırakılmıştır. Bu kadar pervasızlaşan bir iktidar karşısında çok güçlü bir vicdan hareketi ve çok güçlü bir toplumsal itiraz gücü yaratmak imkânımız büyüktür. Bunu mutlaka başarmamız gerekiyor. Bizim bundan sonraki hedefimiz de açıktır. HDP’yi hep birlikte sonuna kadar savunacağız” ifadelerini kullandı.
 
HDP HALKLA VAR OLABİLİR
 
“HDP’nin geleceğini savunacak asıl güç halkların ortak iradesi ve güçlü sahipleniştir” diyen Sancar, “Tıpkı bu yılki Newroz’da olduğu gibi. Tıpkı 8 Mart etkinliklerinde olduğu gibi. Biliyorsunuz Newroz’u kapatma davasından bir kaç gün sonra kutladık. Belki de 2013 Newroz’undan sonraki en dinamik, en coşkulu, en kalabalık ve en genç Newroz’larını kutladık.  Bu irade, bu güç bu coşku, bu kararlılık büyüyerek devam ederse HDP'yi kapatmaya hiç kimsenin gücü yetmez. Boşuna demiyoruz; HDP halktır, HDP halkla var olabilir. Bizim var olabileceğimiz bir alan ve  başka bir kaynak yok” diye belirtti.
 
MÜSİLAJ ÇÜRÜMEYİ GÖSTERİYOR
 
Yoksulluğun derinleştiğini, doğa katliamının dehşet boyutlara ulaştığının altını çizen Sancar, “Marmara Denizinde yaşanan bu dehşet verici müsilaj olayı sistemin simgesidir. Bu sistemi en iyi simgeleyen fotoğraf Maramara Denizindeki müsilajdır. Sedat Peker’in ifşaatlarıyla ortaya çıkan siyasal tablo da tam böyle bir çürümeyi ifade ediyor. Siyasal sistem müsilaj yayıyor, zehir yayıyor, talan yayıyor. Emek sömürüsü, kadın kıyımı, gençlerin sindirilmesi ve hayatlarının gasp edilmesi üzerinden yürüyor. Bizler de bu saydığım her bir alanda en güçlü toplumsal mücadele birlikteliğini kurmak göreviyle karşı karşıyayız. Bu bizim Türkiye halklarına, bu bizim özellikle gençlere ve gelecek nesillere karşı ahlaki, siyasi ve tarihi görevimizdir” ifadelerini kullandı.
 
UMUDU TEMSİL EDİYORUZ
 
“İkizdere'den Kanal İstanbul'a, Hopa’dan Van Şêxan’a kadar direnen bütün köylüler yeni yaşam umudunun sözcüleridir” diyen Sancar, “Demokrasi için, emeğinin hakkı için ve onurlu bir yaşam için durmadan direnen mücadele eden Kürt halkı, inançları sürekli tahakküm altında tutulan ve hep bir hedef haline getirilen Aleviler, bütün ötekiler, ezilenler özellikle hayat hakları yeni gasplarla karşı karşıya kalan güçlü kadın mücadelesi ve gelecek umudumuzun en güçlü taşıyıcıları olan gençlik hareketi, bütün halklar, ötekileştirilenler, ezilenler, sömürülenler hepimiz bu zeminde bir araya geliyoruz ve bu ülkenin umudunu temsil ediyoruz” dedi.
 
SORUMLULUĞUMUZ VAR
 
Umudun bu topraklarda büyüyen mücadelede olduğunun altını çizen Sancar, Biz bu umudu canlı tutuyoruz, büyütüyoruz. Biliyoruz bizden önce de çok emek sarf eden yoldaşlarımız var. Mücadeleyi buraya taşıyan herkese saygılarımızı, sevgilerimizi, selamlarımızı, minnetlerimizi yolluyorum. Sebahat Tuncel, Gültan Kışanak, Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ, İdris Baluken’e ve isimlerini sayamadığımız bütün yoldaşlara minnet ve selam olsun. Hepiniz adına buradan onlara selam gönderiyorum. Onlara borcumuz var. Bütün halklara borcumuz var. Bu toplumun geleceğine karşı sorumluluğumuz var” diye belirtti.
 
MUTLAKA KAZANACAĞIZ
 
HDK zemininin ortak mücadelenin güçlü mekanı olduğunu belirten Sancar, sözlerini şu ifadelerle sürdürdü: “Verimli toprağıdır bunu sulamaya devam etmeliyiz. HDK'de mevcut yönetim çok zor şartlar altında bu fikriyatı ayakta tutmayı ve ileri taşımayı başardı. Özel olarak mevcut yönetimde yer alan bütün yoldaşlara partim adına teşekkürlerimi ve minnetlerimi sunmak istiyorum. Hepiniz sağolun, var olun. Yeni görev alacak bütün arkadaşlara, yeni organlara, yeni eşsözcülere yine çok önemli bir sorumluluk düşüyor. Bu sorumluluğu hakkıyla yerine getireceklerinden hiçbirimiz tereddüt etmiyoruz. Onlara da başarılar diliyoruz. Hepimizin yolu açık olsun. Mutlaka kazanacağız. Umutsuzluğa zerre yer yok. Mücadele, direniş var oldukça umut büyümeye devam edecek. Yolumuz daha da açılacak. Mutlaka kazanacağız.”

Diğer başlıklar

26/04/2024
23:55 Tutuklanan Aslan'dan mesaj: Yazmaya devam edeceğiz
23:28 3 gazeteci tutuklandı
23:23 CHP’li Tanal’den Enerji Bakanlığı önünde oturma eylemi
23:18 'Celadet Ali Bedir-Xan’a saygı' gecesine büyük ilgi
22:13 Katalonya Muzik Grubu ve Aryen Kom’dan konser
21:47 Hatay’da 27 mahalle karantinaya alındı
21:20 Gazetecilerin hakimlik ifadeleri başladı
20:56 ODTÜ'de ‘kayyım rektör'ün yasağına karşı nöbet eylemi
20:24 Doğan’dan Adalet Bakanı’na: Aba altından sopa göstermeyin, kayyım rejimi sandığa gömüldü
19:59 ‘İzmir'in Çernobil'inde nükleer tepkisi
19:24 Cizîr’de, Celadet Ali Bedirxan’ın doğum günü kutlandı
18:23 Emine Şenyaşar 87 gündür Adalet Bakanlığı önünde
18:16 Tecavüz failine ‘iyi hal’ indirimi
17:03 Serbest bırakılan gazeteciler: Hakikati gerçekle buluşturduğumuz sürece müthiş kazanacağız
16:20 Gümüşhane'de yaylada açılmak istenen maden ocağına onay
16:00 Başhekim SES üyelerini hastaneden çıkarttırdı!
15:45 Tutuklamaya sevk kararı avukatlara verilmedi
14:57 Hakları için eylem yapan işçiler gözaltına alındı
14:37 İşte Amed kayyımının devrettiği taşınmazlar
14:33 3 gazeteci hakkında tutuklama istemi
14:24 Agrobay işçilerinin davası ertelendi
14:13 Cizîr'de 19 kişi gözaltına alındı
13:35 'Kürt iş insanlarının infazının MGK kararıyla olduğu tescillendi'
13:32 Katledilen 9 yaşındaki Gina'nın davası görüldü
13:10 İstiklal Caddesi'ndeki bombalı saldırı davasında karar
12:43 Şakran Cezaevi'nde tutsaklara hücre cezası
12:32 TJA: 1 Mayıs’ta tecride karşı alanlarda olacağız
12:28 'MİT' yalanıyla okulda tecavüz davasında verilen cezalar onandı
11:49 Amed Büyükşehir Belediyesi'nin borcu belli oldu
11:33 Efrîn’de 2 yurttaş kaçırıldı
11:03 Ailelerden İmralı için görüşme başvurusu
10:54 Gazetecilere yaptıkları haberleri soruldu
10:47 Gözaltındaki gazeteciler adliyeye getirildi
10:14 Colemêrg'te madene karşı eylem 4'üncü gününde
09:24 Gever'de askeri operasyon
09:24 Riha’da ev baskınları
09:15 45 gündür yanıt arayan soru: Ali Veli nerede?
09:14 İnşaat işçileri 1 Mayıs’ta Taksim Meydanı’nda olacak
09:01 81 yaşındaki hasta tutsak ATK’ye kelepçeli sevk edildi
09:01 Gazeteci Altan: Tazelenme ve demokratikleşme için mutabakat lazım
09:00 Tutsaklar ‘özgürlük’ eyleminde
09:00 KDP’nin alıkoyduğu gazeteciden 185 gündür haber yok
09:00 Mali müşavirler ekonomik krizle boğuşuyor
09:00 Çernobil 38'inci yılında: Sıra Sinop’ta!
09:00 YNK’li Herkî: Türkiye ile işbirliği Irak'a zarar verir
09:00 2 ilde bölgesel 1 Mayıs kutlamaları yapılacak
09:00 ATK raporları: Tecrit koşullarına 'tıbbi meşruluk' kazandırıyor
09:00 26 NİSAN 2024 GÜNDEMİ
25/04/2024
23:08 Qoser'de gözaltına alınan 30 kişi serbest
22:17 CPT Başkanı bu sefer topu AİHM’e attı
21:24 Amed Tiyatro Festivali 8’inci gününde
20:47 Mêrdîn'de su şebekesi yine patladı
20:35 Belçika temsilciliğinde Özgür Basına yönelik baskınlara ilişkin görüşme
19:59 Özgür Basına yönelik saldırılar Ege'de protesto edildi
19:07 Colemêrg’te 4 genç tahliye edildi
18:45 Ankara’da bir fabrikada yangın
18:40 İstanbul’da bir kadın katledildi
18:24 DEM Parti Êlih İl Eşbaşkanı serbest bırakıldı
17:39 ODTÜ’lüler ‘Devrim Yürüyüşü’nde ısrarcı: Direnişi büyüteceğiz
17:18 Sarıyer’de öğretmene şiddet
17:01 DEM Parti’den Şenyaşar'a destek: Bu talep hepimizin vicdanına sesleniyor
16:54 Gazetecilerin emniyet ifadeleri tamamlandı: Basın toplantısına neden katıldın?
16:29 DEM Parti Êlih İl Eşbaşkanı gözaltına alındı
16:15 Savcı Emine Şenyaşar hakkında açılan davanın reddini talep etti
16:04 IFFCO işçileri için açıklama
15:46 İnşaat işçileri hakları için eylem başlattı
15:31 Tanık gazeteciler polis şiddetini anlattı
15:30 Polis tutanağına göre Kışanak'ın kitabı yasak!
15:25 Gazeteci Kartal’a ceza talebi
15:21 Qoser’de gözaltı sayısı 30’a yükseldi
15:19 Amed’de iş cinayeti
15:15 Mêrdîn'de 4 kişiye ‘üyelikten’ ceza
14:52 Merkez Bankası politika faizini açıkladı
14:34 Bradost bölgesi bombalandı
14:33 10 gazeteci hakkında ceza talebi
14:25 Gazetecilerin emniyet ifadelerine başlandı
14:18 Asrın Hukuk Bürosu’nun X hesabı erişime engellendi
14:05 Özgür Basın'a saldırılar Avrupa’da protesto edilecek
13:39 DEM Parti’den 1 Mayıs çağrısı
13:38 Kendini yerlere atan AKP'li 'beni dövüyorlar' diye bağırdı
13:31 DEM’den Bakan Tunç’a yanıt: Yargıya talimat vermekten vazgeçin
13:29 ÖHD ve Dev Yapı-İş: 29 işçinin ölümünden işveren ve yerel yönetim sorumlu
13:19 1 Mayıs'a çağrı: Jin Jiyan Azadî ile Taksim’e
12:44 64 isimden Taksim’deki 1 Mayıs yasağına dair açıklama
12:38 Gözaltılara tepki: Kadrajımız hakikati çekmeye devam edecek
12:27 Amed Baro Başkanı Eren'e dönük tehditleri ‘eleştiri’ diye savundu
12:19 'KCK Basın Davası' ertelendi
12:05 CPT'den İmralı sorusuna yanıt: Türkiye ile diyaloğumuz var
11:39 Abdullah Öcalan’ın avukatlarından görüşme başvurusu
11:23 Çorlu tren kazasında kararlar açıklandı
11:12 AYM, Can Memiş başvurusunda ihlal kararı verdi
11:10 İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı istifa etti
10:49 AKP’nin ‘borçsuz’ dediği Mûş’ta 890 milyon borç!
10:42 Gazeteciler 3 gündür gözaltında
09:41 Qoser’de 2 kişi gözaltına alındı
09:40 Cûdî ve Gabar yeniden yasaklandı
09:14 Makbule Özer’in oğlu: Konu Kürt olunca hukuk ortadan kalkıyor
09:11 Eylemdeki tutsak: Dünyaya yayılmış bir direnişin halkasıyız
09:09 KDP’nin alıkoyduğu gazeteciden 184 gündür haber yok
09:07 Tutsaklar 5 aydır ‘özgürlük’ eyleminde
09:06 32 yıllık tutsağın tahliyesi 6'ncı kez uzatıldı
09:02 Tutsak yakınları: Tecrit kaldırılmalı
09:00 AKP döneminde en az 33 bin işçi yaşamını yitirdi
09:00 İmralı'da mutlak tecrit 38’inci ayında
09:00 Hekimler göç ediyor, randevu krizi büyüyor
09:00 25 NİSAN 2024 GÜNDEMİ
24/04/2024
22:51 İran’da Kürt sanatçıya idam cezası
21:46 Kadınlardan 'İstismar failini mahallede istemiyoruz' çağrısı
21:10 Mêrdîn’de kaza: Bir çiftçi ve çocuk hayatını kaybetti
21:04 CHP'li Tanrıkulu: Bu bir suç duyurusudur, kayyımlar araç motorlarını bile sökmüşler
20:35 DEM Parti'ye polis baskını protesto edildi
20:26 Madde bağımlılığı raporu: Polisler temin ediyor
19:58 Örkmez ve Uğur'un özgürlüğü için eylem
19:50 Polis baskınında katledilen kadınların fotoğrafları yere atıldı
19:42 ‘Kürt basınını susturma çabası Türkiye’ye kaybettirecek’
19:00 KHK eyleminde 1 Mayıs'a davet
18:38 Adana Emek ve Demokrasi Güçleri’nden 1 Mayıs'a çağrı
17:51 İstismar faili serbest, tepki gösteren muhtara gözaltı
17:40 ÖHD ve İHD'den gazetecilere dayanışma ziyareti
17:28 Cenevre eylemi: Saldırılara karşı topyekun mücadeleyi sürdüreceğiz
17:08 Danıştay Eğitim-Sen’e randevu vermedi
17:03 Polis barikatlarıyla çevrilen Şenyaşar: Bu zulmün altında kalın
16:56 Gazeteci Güleş'e 'haber' soruşturması
16:46 Avukatlar gazetecilerle görüştü: Başka evde yapılan aramada deliller gazeteciye yazıldı
16:02 Avukat ve ailelerden savcı mütalaasına tepki
16:00 Madımak Katliamı'nda çocuklarını kaybeden Sivri yaşamını yitirdi
15:33 Sendikalar Taksim’de: Valiliğin kararını tanımıyoruz
15:17 Danıştay başkanı değişmedi
15:14 İzmir'de cinsel saldırı faili öğretmen açığa alındı
15:11 Êlih'te DEM Parti binasına polis baskını
15:08 Bombacıları getiren kişinin telefonu dinleniyormuş
15:00 Ermeni Soykırımı 109’uncu yılında: Soykırımı tanıyın ve af dileyin
14:59 Televizyon stüdyolarına baskında Fransa detayı
14:49 Soylu’nun hedef gösterdiği 2 kişi hakkında müebbet hapis istemi
14:10 Kanser hastası sağlıkçıya riskli görevlendirme!
14:06 Makbule Özer’in tutuklanması protesto edildi
13:57 Aile Hekimliği çalışanları vergide adalet istiyor
13:56 Sağlık meslek örgütlerinden şiddete tepki
13:32 Gar Katliamı Davası: Mütalaada ‘insanlığa karşı suç’ yok sayıldı
13:19 Mali müşavirlerden 15 talep
13:07 Türkoğlu: Özgürlüğümüz için kadın dayanışmasını büyüteceğiz
13:03 Yargıtay'da seçim 23'üncü tura kaldı
12:57 ‘Gazeteciliklerine tanığız, meslektaşlarımızı serbest bırakın’
12:36 DİSK Genel Başkanı: Valiliğin görevi yer göstermek değil güvenliği sağlamaktır
12:28 Gazetecilere 'Kürt Gazeteciler Günü' suçlaması
12:28 MESEM'lerde 336 çocuk kaza geçirdi
12:13 Birçok kentte protesto: Gazeteciliğin engellenmesi suçtur
12:04 Colemêrg'te madenlere karşı 4 talepli eylem
12:02 Deştin'de imar planı davasına red
11:58 İskenderun'da poliklinik olarak kullanılan 3 konteynerde yangın