‘Demirci Kawa halkın adaletini temsil eder’

img
ANKARA - Newroz’un kaynağını oluşturan Demirci Kawa’nın baskıcı düzeni değiştirmeye yönelik ortaya çıktığını vurgulayan akademisyen Savaş Dede, “Kawa, toplumsal adaletin bir ihtiyaç olduğu durumlarda halkın adaleti olarak ortaya çıkar” dedi. 
 
Ortadoğu, Mezopotamya, Anadolu, Ön Asya ve Balkan halkları tarafından bin yıllardır 21 Mart’ta kutlanan Newroz, Zerdüşt'ün Kitabı Zendavester'de, Firdevs'in Şehname’sinde, Ömer Hayyam'ın Newroznamesinde ve Şerefxan'ın Şerefnamesi gibi çeşitli yazılı eserlerde değişik şekillerde işlendi, anlatıldı ve günümüze taşındı. Günümüzden bin yıllar öncesine dayanan efsanelerdeki Kawa toplumsal adaletin; Dehak ise ezenin, baskının temsili oldu. 
 
Her halkın farklı anlamlar yüklediği Newroz, İran, Irak Afganistan, Belucistan, Arnavutluk, Azerbaycan, Bosna-Hersek, Gürcistan, Kazakistan, Kırgızistan, Kosova, Makedonya, Özbekistan, Suriye, Tacikistan, Türkiye, Türkmenistan, Tataristan, Gagavuzya, Yakutistan’da yaşayan halklar tarafından kutlanıyor. 
 
Kürtler için direnişin zafere ulaştığı günü ifade eden Newroz, Kürtlerin Demirci Kawa önderliğinde Asurlu kral Dehak’ın zulmüne karşı çıktığı, isyan ateşini tutuşturduğu, mücadele ettiği gün olarak kutlanıyor. 
 
Newroz’a can veren Demirci Kawa efsanesinin anlamlarını ve etkilerini Munzur Üniversitesi'nden ihraç edilen ve politik mitler alanında çalışmalarını sürdüren Barış Akademisyeni Savaş Dede ile konuştuk. 
 
 Demirci Kawa metaforu farklı halkların mitolojik öykülerinde yer alıyor. Demirci Kawa, halklar için neyi temsil ediyor, öykülerin ortak noktaları neler?
 
 
 Mitlerin halklar için ne anlam ifade ettiğini halkın içinde yaşayarak öğrenebiliriz. Gidip annelere, yaşlılara, bu işin hem özne hem de nesnesi olan insanlara sormak lazım.
 
Demirci Kawa mitinin halklar için ne anlam ifade ettiği, halkların kendi içinde o miti nasıl koruduğuyla biraz da siyasetin müdahale biçimiyle alakalı. O nedenle halklar için ne anlam ifade ettiğini anlamak için halkın içinde olmak gerekiyor. Mesela Rustemê Zal hikayesinin Van bölgesi için ne anlam ifade ettiğini söyleyebilirim. Çocukluğum orada geçti. Fakat yapılan başka derlemelerde Diyarbakır bölgesinde Rustemê Zal hikayelerinin hepsi birbirinden farklı. Aynı yönleri var ama halkın onu koruma biçimleri ayrılıyor. Kawa’nın, Rustem’den farklı olarak daha soyut bir imge olduğunu söyleyebilirim. Siyaset ya da toplum krize girdiği anda halkın kapısını çalar ve orada ne varsa alıp kendi amacı çerçevesinde yönlendirerek o miti politikleştirir. Ama burada da yine diyalektik bir süreç işler. Tamamıyla halktan kopararak o miti araçsallaştıramaz. Halkın etkisi, siyasetin onu yorumlama biçimi üçüncü bir durum olarak ortaya çıkıp devam eder.
 
Kısacası mitlerin halklar için ne anlam ifade ettiğini halkın içinde yaşayarak öğrenebiliriz. Gidip annelere, yaşlılara sormak lazım. Bu işin hem özne hem de nesnesi olan insanlara sormak lazım. Hepimiz Kawa’nın talep ettiği toplumsal yaşam biçiminden zamanla kopuyoruz ama örneğin Barış Anneleri adalet talebini hem etkileyen hem etkilenen olarak taşımaya devam eder. 
 
Newroz’daki imgeler neyi temsil ediyor?
 
Newrozda’ki imgelere iyi bakmak gerekiyor. Ateşin Ortadoğu coğrafyasının kutsal bir imgesi olmasıyla beraber insanın doğayla olan ilişkisi bağlamında da kritik bir önemi var. Demirci Kawa’nın kendisi aslında bir anlamda emeği temsil eder. Dehak’ın sarayını yıkmaya giden Kawa, çoğu hikayede bayrak olarak önlüğünü mızrağının ucuna takar. Buradaki emek faktörünün de göz ardı edilmemesi gerekiyor. Yüz yıllardır emek sömürüsü var, ateşin bu toplum için ifade ettiği anlamalar var. Bunu günümüzle sınırlandırmamak gerekiyor. Newroz, binlerce yıllık bir olgudur. Binlerce yıldır halklar hem doğayla olan bütünlüğü çerçevesinde hem de politik karar alıcılara karşı verdikleri mücadele bağlamında kutluyorlar.
*Demirci Kawa miti halkların yaşadığı hangi zor durumlarda ortaya çıkıyor?
 
 
Kawa, Dehak adında bir canavarda cisimleşmiş haksızlığı, baskı ve zulmü değiştirmek amacıyla devrimci bir ihtiyaca yönelik ortaya çıkar. 
 
Mitler halk hikayesi olarak varlığını sürdürür ve politik alana taşınması genelde bir ihtiyaç sonucu olur. Bir şeyi korumaya ya da değiştirmeye yönelik de ortaya çıkabilir. Dışsal bir baskıya karşı da ortaya çıkabilir. Bizler bin yıldır bu topraklarda özgür yaşıyoruz ve yaşamaya devam edeceğiz ihtiyacından dolayı da ortaya çıkabilir. Şehname ve diğer hikayelerde duyduğumuz Demirci Kawa’nın kendisi aslında bir düzeni değiştirmeye yönelik ortaya çıkar. Kawa, Dehak adında bir canavarda cisimleşmiş haksızlığı, baskı ve zulmü değiştirmek amacıyla devrimci bir ihtiyaca yönelik ortaya çıkar. Temsil ettiği fikir de adalettir. Dolayısıyla Demirci Kawa, toplumsal adaletin bir ihtiyaç olarak ortaya çıktığı durumlarda karşı tepki, halkın adaleti olarak ortaya çıkar.
 
Neden halkın adaleti? 
 
Çünkü Demirci Kawa mitinde de Kawa; adaleti ister, bunu tesis edecek ortamı kurar ve tekrar geri çekilir. Dolayısıyla siyasal alana, iktidara şu mesajı verir; bizim birlikte yaşayabileceğimiz sistem ancak adaletle mümkün olabilir. Yoksa toplumsal adaletin kendisi müdahale eder ve onu alaşağı eder ta ki toplumun üst kurumları halkın iradesine uyana kadar. Bugün Kürt hareketi bağlamında ifade edecek olursak, bir siyasal talepten ziyade toplumsal adalet fikrine duyulan ihtiyaç sonucu ortaya çıktığını söyleyebilirim. 
 
Demirci Kawa mitlerinde gördüğümüz toplumsal adalet neyi kapsıyor?
 
Gerek Demirci Kawa mitinde gerekse bir milyon önceki bir hikayede olsun, insanlık bilincinin oluşmaya başladığı ilk günden bugüne kadar adalet dediğimiz kurum iki yönlü ilerler. Bunun biri hak talebidir. Toplumun herhangi biriminde yapılan haksızlığı tazmin etme isteği olarak ortaya çıkar. Her ne kadar hukuku devlet kurumunun bir parçası olarak görsek de bu kendisini bir yokluk üzerinden var etmiyor. Fransız Sosyolog Pierre Bourdieu, “adalet toplumda tezahür eder, fakat devlet buna el koyar” der. Örneğin 8 Mart eylemleri tüm dünyaya yayılan adalet talebidir. Ya da meşru müdafaanın kendisi bir adalet talebidir, ama devlet buna el koyar, örneğin ceza hukuku kapsamında değerlendirir, kavramları da kendi hükmü altına alır ve farklı bir dile tercüme edip kendine has bir teknikle bize farklı bir adalet olarak dayatır. 
 
Adalet neden devletle özdeşleştiriliyor? Demirci Kawa mitinde toplumsal adaletin tesisi mümkün olmuyor mu?
 
Çünkü devlet bunu sistematize edecek güce ve araçlara sahip. Toplumun kendi içinde bir mekanizma oluşursa adalet devletle birlikte anılmayacak. Örneğin ben üniversiteye başladığımda kan davalarını araştırdım. Kan davası saikiyle cinayet işlemek öncesinde hafifletici neden iken, devlet bunun cinayeti teşvik ettiğini belirtip kan davası saikiyle cinayet işlemeyi ağırlaştırıcı sebep yaptı. Fakat kan davaları azalmadı. Benim incelediğim bir davada neredeyse 10’u aşkın kişi fiilen ya da hukuken yaşamdan alıkonuldu. Fakat tam tersi olabilir. Rojava’da da bu tarz bir sistem yerleştiriliyor; toplumsal uzlaşmayla bir tek kişinin burnu kanamadan üstesinden gelinebiliyor. Çünkü öldürmenin kendisi çok istisnai bir durumdur ve bu istisnaya karşı toplumsal mekanizmalar devreye girdiği, toplum kendi hukukunu inşa ettiği anda çözülebiliyor. Yüz yılı aşan kan davalarının çözülebildiği davalarda devlet ailenin yarısını alıkoyuyor, ceza veriyor ve 5 kişi öldü ama ona rağmen kan davasının biteceğine dair kimsenin umudu yok. Dolayısıyla adaletin bu şekilde toplumsal alanda tesis edilmesi, bir ihtiyaç olarak ortaya çıkar. Ama devletin buna el koyacak araçları olduğu için devletle özdeşleştirilir. Kawa siyasal sistemi değil de siyasal sistemin baskı unsuruna dönüşmüş olan versiyonunu yerle bir etmişti. Dolayısıyla kaynağını toplumsal adalet talebinden alan bir düzen de neden mümkün olmasın. 
 
 Demirci Kawa ve Newroz’un özellikle ulus devlet olgusu karşısında nasıl bir anlamı var?
 
Kaç bin yıllık insanlık tarihinden bahsediyoruz. Bir toplum nasıl tek tipleştirilir, yönetilir, ötekiler nasıl dışlanır üzerine kurulan en iyi yöntem ulus devlettir. Ulus devlet modernizmle birlikte insanlık tarihindeki en ağır soykırımlara, katliamlara, acılara yol açtı. Bu anlamda soykırım kelimesinin ulus devletle birlikte ortaya çıkması da aslında tesadüf değildir. Bana göre, bizim coğrafyamızdaki ulus devletleşme sürecinde en çok zarar görenler Kürtlerdi. Bugün hala Cizre’de, Roboski’de, Sur’da olanları da kısmi bir soykırım olarak düşünürsek, 150-200 yıla yayılan bir soykırımdan bahsediyoruz. Ulus-devlet, homojen bir kimlik fikri üzerine ortaya çıkar, fakat hiçbir zaman bunu tam olarak gerçekleştiremez. Bugün Türkiye dediğimiz sınırlar içinde, tüm soykırımlara rağmen yüzlerce etnik aidiyetten bahsedebiliyoruz. Bu baskının kendisi toplumsal tepkiye yol açıyor. Türk-ulus devleti bağlamında ilk ortaya çıkışı da belki Şeyh Said ayaklanmasıdır. Bu da bir adalet talebidir. Sonrasında Ağrı ayaklanmasıyla devam eder, oradan Dersim’e sıçrar ve günümüze kadar gelir. Bu adalet talebini dile getirme biçimi Kawa’nın adalet talebiyle de çok paralel bir durumdur. Kawa, baskıcı sistemi yıkar ve adaleti tesis etmesi için yönetimi tekrar Feridun’a bırakır.  
 
Demirci Kawa mitolojik bir unsur olsa da tarihin her döneminde egemene karşı bir başkaldırı özü taşıdığını görüyoruz. Bu hakikati siz nasıl değerlendiriyorsunuz?
 
 
 Ben mitleri halkın kendi felsefesi olarak görüyorum. Toplum, kendi hayatını değerlendirirken neye ihtiyacı olup olmadığını taahhüt eder ve bunu bir imge üzerinden kurar.
 
Mitlerin kendisi sıradan değildir. Mitleri mit yapan yaşanılan ilişki bakımından toplumsal bir gerçekliğe dayanıyor olmasıdır. Mitleri yaşanır kılan da toplumun gerçekliğidir. Ben mitleri halkın kendi felsefesi olarak görüyorum. Toplum, kendi hayatını değerlendirirken neye ihtiyacı olup olmadığını taahhüt eder ve bunu bir imge üzerinden kurar. Mitler bu tarz bir gerçekliktir. Toplum belli bir özlemi ihtiyaç olarak fark ettiği anda daha önce yaşanmış, değiştirilmiş ya da yaşanmamış ama uydurulmuş mit gerçekliğine döner ve yeniden yeniden yorumlanır. Kawa mitine baktığımızda, Kürt coğrafyasının bir bölümüne baktığımızda, Kürt hareketinde geleneksel olan kahramanımız Rustem’dir. Örneğin Cigerxwin eserlerinde sürekli Rustem’e vurgu yapar. Ama zamanla Kürtlerin kendi siyasal taahhütlerinin değişmesiyle birlikte Kawa daha fazla dile getiriliyor. 1900’lerde Kawa miti 31 Ağustos’taki Ulusal Kurtuluş Bayramı ile özdeşleştirilir. Bugün 21 Mart’a yaklaşırken Kawa’yı 21 Mart’ta Newroz ateşini yakan önder olarak görüyoruz. Fakat 1900’lerde Kawa ve Newroz, ayrı olgular, hikayeler olarak karşımıza çıkar. Toplum bugün yeniden yeniden tahayyül ederken, bugünkü ihtiyaçları çerçevesinde tekrar ele alıyor. Mitler tarihsel bir olgudur, tarihsel ihtiyacın değişmesi sonucu olarak ortaya çıkmış bir olgu olarak tekrar karşımıza çıkar. 
 
Bugün halklar neye ihtiyaç duyuyor, Demirci Kawa mitinden gelen direniş geleneği bu yıl halkların hangi talepleriyle Newroz alanında olacak?
 
Bugünkü Newroz’u üçüncü dünya savaşı ve pandemiden ayrı düşünemeyiz. Pandemi, bize gerçekliğin toplumsal olarak üretildiğini gösterdi. Günümüz dünyasında siyasal sistemler ne kadar güçlü olursa olsun toplumsal ihtiyaçlar bağlamında kendisini yeniden şekillendiriyor. Bir halk bayramını da bu şekilde değerlendirmek gerekiyor. Çin’de ortaya çıkan ve tüm dünyayı etkisi altına alan bir virüsün bu kadar etkili olmasının nedeni toplumsal alanda yarattığı etkidir. Yıllardır Newroz kutlanıyor. Ortaya çıkan talepler var. Örneğin barış sürecindeki Newroz siyasal taleplerin daha fazla önde olduğu yıllardı. Ama barış sürecindeki talepler neyse, önümüzdeki süreçte gerçekliğimizi de o belirleyecek. 
 
Daha önceki yıllarda ortaya çıkan adalet ve Kürt halkının özgürlük talebinin, toplumsal gerçeklik olduğunu ve nihayetinde siyasalın kendisinin de bu gerçekliği artık göz ardı edemez duruma geldiğini görüyoruz. Bu nedenle Newroz’da verilen mesajlar önemli. 
 
Bu gerçeklik karşısında siyasal baskının tamamen kalkacağı zamanlar da gelecek. 
 
MA / Zemo Ağgöz
 

Diğer başlıklar

01:24 Kobanê’de SİHA saldırısı
01:18 ABD, Filistin'in BM üyeliğini veto etti
01:14 Kenya’da helikopter kazası: Genelkurmay Başkanı ve 10 asker öldü
01:10 Meclis İliç Komisyonu’nun üyeleri Resmi Gazete’de
18/04/2024
23:17 Tokat'ta 4.4 büyüklüğünde bir deprem daha
23:09 Amed Tiyatro Festivali’nin startı verildi
22:49 Dêrik Belediyesi’nde x-ray cihazları kaldırıldı
22:31 Rönesans Rezidans davası: İmar affı yapan, imzası olan herkes yargılansın
21:31 Tokat’ta ev ve ahırlarda ağır hasar oluştu, halk sokakta
21:18 DİSK’ten 1 Mayıs’a katılım çağrısı
20:16 Erdoğan, AYM başkanıyla görüştü
20:06 AKP’li belediye, kömür küllerini dereye döktü
19:35 ‘Gardiyanlar, Örkmez ve Uğur’u ‘sizi tecavüzcülerin yanına veririz’ diye tehdit ediyor’
19:22 SES eski Eş Genel Başkanı Erden'in ev hapsi kaldırıldı
19:10 Kadınlar Amed’den seslendi: Devlet şiddetine karşı mücadeleye devam
18:27 Tokat'ta 5.6 büyüklüğünde deprem
18:23 DEM Parti, AK Genel Sekreteri Pejcinovic ile görüştü
17:54 Emine Şenyaşar’ın Adalet Nöbetine ÖHD ve DEM Parti’den destek
17:18 51 kişinin hayatını kaybettiği Furkan Apartmanına ilişkin rapor
17:06 Et ve Süt Kurumu’ndan yüzde 25’lik zam
17:01 Hastane deposunda bir işçi ölü bulundu
15:54 Amed’de kaza: 2’si çocuk 10 yaralı
15:48 21 kişinin hayatını kaybettiği otelin 5 kolonu eksikmiş
15:46 MEB’de ‘ihale’ soruşturmasında 3 gözaltı
15:26 AKP'li Beyoğlu'nun kaldırdığı kadın heykeli yeniden dikildi
14:47 Özerk Yönetim ve Şam yeniden diyalog masasında
14:46 Êlih kayyımı 3 milyar 53 milyon 970 bin TL borç bıraktı
14:44 Wan’da düzenlenecek 1 Mayıs bölge mitingine çağrı
14:22 Abdullah Öcalan’ın ailesi ve avukatları CPT ile görüştü
14:21 Uzman çavuş tacizini takip eden Şirnex Barosu’na tehdit
14:20 Kaçak kazıda 3 kişi hayatını kaybetti
14:15 AKP'li yönetim belediye araçlarını bu hale getirdi
13:57 Gazeteci Gültekin hakkında beraat kararı
13:45 Taşımalı oylarla seçilen AKP'liler birbirlerini 'kirli işlerle' suçladı
12:52 Konya’da kuran kursu patlama davasında yeniden karar çıktı
12:43 CHP’nin yeni grup başkanvekili belli oldu
12:33 Abdullah Öcalan’ın avukatlarından görüşme başvurusu
11:40 Wan-Gever yolu heyelan nedeniyle kapandı
11:39 AKP’nin bıraktığı borç billboardlara asıldı
11:04 Gazeteci Yalçın’a 1 yıl hapis ve para cezası
10:59 DEM Parti MYK'si toplandı
10:54 1 kolber katledildi, 1 kolber kayıp
10:36 Gülistan Doku Futbol Turnuvası: Özel savaşa karşı sahaya çıkıyoruz
10:10 Cinsel saldırıdan tutuklanan askerden 'saygın biriyim' savunması
09:45 Remziye Bor davasında AYM’den karar bekleniyor
09:28 Kayyımdan Erdoğan mitingi ve hediyelik eşyaya 8 milyon 886 bin TL harcama
09:04 177 gün oldu: Gazeteci Ahmet’ten haber yok
09:03 Tutsaklar Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü için eylemde
09:02 Ahtamar’da ilkbahar güzelliği
09:00 MİT’in çocuk etkinliğine tepki: Eğitim eğitimcilere bırakılmalı
09:00 'Tutsakların direnişine ortak olalım'
09:00 Gazeteci Özuğurlu: Egemenlerin düzeni arıza vermeye başladı
09:00 Gazeteci Oynaş: Cezaevinde baskılara karşı direniş arttı
09:00 18 NİSAN 2024 GÜNDEMİ
08:54 Uluslararası 'Öcalan’la Diyalog' etkinlik günleri düzenlenecek
08:48 Deprem yaşanan Tokat’ta okullar tatil
00:43 Furkan Nesli Derneği’nde bıçaklı saldırı
17/04/2024
22:08 Şengal’de Çarşema Sor kutlamaları
20:44 Çanakkale'de kanal çalışmasında göçük: 2 işçi hayatını kaybetti
20:20 Binarê Qendîl’e saldırı
18:31 Uzman çavuş ‘cinsel saldırı’ suçundan tutuklandı
18:24 Evli olduğu Enes Suna tarafından şiddet gören kadın hayatını kaybetti
18:01 Japonya’da 6.4 ve 5 büyüklüğünde deprem
17:43 Cenevre’de CPT’ye çağrı: Tecrit işkencesini sonlandır
17:34 Şenyaşar: Üstünlerin hukukuna karşı nöbetimiz devam ediyor
17:26 Irak Parlamentosu'ndan Türkiye'ye ziyaret
17:02 Kobanê Davası’nda tahliye çıkmadı
16:45 Misirc kayyımının borçları bilboardlara asıldı
16:31 Sırrı Süreyya Önder Meclis oturumunda rahatsızlandı
16:14 Esenyurt’ta mobilya imalathanesinde yangın
15:55 Bafil Talabani: Seçimler zamanında yapılacak
15:53 Hezex’te renkli Çarşema Sor Bayramı kutlaması
15:35 Kayyım seçime 2 gün kala tüm kamera kayıtlarını sildirdi
15:29 Colemêrg’te 3 bölge 'özel güvenlik bölgesi' ilan edildi
15:24 Belediyede 4 görev verilen AKP'li başkan görevden alındı
15:21 Abdullah Öcalan’ın aile ve avukatları AK’de: Bu kanunsuzluğu durdurabilirsiniz
15:17 Emekli ve emekçilerin maaşlarının düzenlenmesi için komisyon kurulması talebi
15:08 YSK, Hatay ve Ordu başvurularını reddetti
15:06 İşkence görüntüleri ortaya çıkan Veli’den günlerdir haber yok
14:44 Tutsak Rozerin Kalkan’ın tahliyesi 11 ay engellendi
14:38 Sudan’da ordu ile Hızlı Destek Kuvvetleri arasında çatışma
14:33 Wêranşar'da ilk 'Çarşema Sor' kutlaması
14:24 İYİ Parti'den istifa
14:05 BES mülakat uygulamasının kaldırılmasını talep etti
14:00 Sağlıkçılardan 'sağlıkta şiddete son' çağrısı
13:42 Erdoğan'dan seçim yorumu: Tek iktidar Cumhurbaşkanı’dır
12:31 Bakan Işıkhan: Temmuz'da asgari ücrete ara zam olmayacak
12:16 Kobanê Davası: 13 tutsak siyasetçi duruşmaya katılmadı
11:49 Tutsak kadınlara tehdit
11:35 Türkiye, Yeşil Gelecek Endeksi'nde son sıralarda
11:11 Yargıtay başkanı seçimi 20'nci tura kaldı
10:50 'Bêrû'nun yasaklanması hukuka aykırı bulundu
10:22 DEM Parti Eş Genel Başkanları: Kobanê Davası tarihi fırsata çevrilebilir
10:19 AYM'den 'tek tip elbise' kararı
10:12 İsrail’den Gazze’ye saldırı: 18 kişi yaşamını yitirdi
10:11 Giyadîn’de gözaltı
09:09 Gazeteci Ahmet 176 gündür KDP istihbaratının elinde
09:07 Tutsaklar ‘Abdullah Öcalan’a özgürlük’ eyleminde
09:05 Mêrdîn kayyımları 3 milyar 502 milyon TL borç bıraktı
09:03 Hak savunucuları: Eylemdeki tutsakların talebi karşılanmalı
09:00 Av. Kaya: Abdullah Öcalan için yeni başvurularımız olacak
09:00 17 NİSAN 2024 GÜNDEMİ
08:48 Kato'ya girişlere 15 günlük yasak
16/04/2024
21:43 Özel, Kobanê Davası için heyet görevlendirdi
20:34 Erdoğan, İsrail ile ticarete tepki gösterenleri hedef aldı
19:33 Çukurova’da kadınlardan öz savunma çağrısı
19:20 Wan direnişinin güler yüzlü çocuğu: İrademize sahip çıktık
19:07 Grevdeki işçiler gözaltına alındı
17:19 YSK, 2 il, 11 ilçe ve 7 beldede seçim itirazlarını reddetti
17:07 Şenyaşar, bariyerlere rağmen eylemini sürdürdü
16:55 Wan direnişinin sembolü Muhammed Orhan tahliye edildi
16:47 Seçimlerdeki şaibelerin araştırılması için önerge
16:44 Leyla Güven’e 5 ay ceza
16:41 Şiddet uygulayan polisler açığa alındı
15:24 Amed’de trafik kazası
15:13 Seçim sonrası yeni anket
14:37 İzmir’de asbestli gemi tepkisi
14:18 17 ve 18'inci turlarda da yeni başkan seçilemedi
13:35 1 Mayıs çağrısı: Adaletsiz düzene karşı alanlara çıkalım
12:46 Hatimoğulları: İktidarın 'çöktürme planı' çökmüştür
12:31 9. Amed Tiyatro Festivali'nde 19 oyun sahnelenecek
12:16 6 kadın gazetecinin davası ertelendi
11:49 Bahçeli seçim başarısızlığını görmedi: Oyumuz yüzde 16,62!
11:38 Cezaevi ve savcılığa İmralı başvurusu
11:37 ÇGD’nin ‘Yılın Başarılı Gazetecileri’ ödülleri sahiplerini buldu
11:31 Eylemdeki tutsağın annesi: Talepleri talebimizdir
11:05 BİSAM: Yoksulluk sınırı 57 bin 578 TL
11:01 Kobanê Davası'nda yarın tutukluluk incelemesi yapılacak
10:57 İstanbul’da ev baskınları
09:58 Altın fiyatlarında yeni rekor
09:10 KDP’nin alıkoyduğu gazeteciden 175 gündür haber yok
09:09 Tutsaklar ‘Abdullah Öcalan’a özgürlük’ eyleminde
09:06 Ayşe Gökkan: Özel savaşa karşı özsavunma halkası genişletilmeli
09:03 Celadet Elî Bedirxan için saygı gecesi düzenlenecek
09:02 Hevsel'de çok emek az kazanç
09:01 Wêranşar'da Çarşema Sor kutlanacak
09:00 16 NİSAN 2024 GÜNDEMİ
08:30 Qileban’da kaza: 4 kişi hayatını kaybetti
08:17 DAİŞ’liler 100 küçükbaş hayvan kaçırdı
08:10 91 kurum ve isimden CPT'ye İmralı mektubu
15/04/2024
21:55 AK önünde Abdullah Öcalan için miting: Sessizliği kabul etmeyeceğiz
21:34 İsrail'den İran saldırısına karşılık verme kararı
21:27 Filistinli Gazeteciler Sendikası: İsrail mart ayında 6 gazeteciyi öldürdü
19:14 Girê Sor’da aracın çarptığı çocuk yaşamını yitirdi
18:34 Adana Kadın Platformu’ndan fail H.İ’nin beraatine tepki
17:12 Şemzînan’da polisten yurttaşlara tehdit ve hakaret
16:48 DEDAŞ'tan boş daireye 34 bin TL fatura!
16:36 Adalet Bakanlığı’nın üç kapısı da Emine Şenyaşar’a kapalı
16:28 BES-AR: Yoksulluk sınırı 66 bine dayandı
16:23 Üniformalı tacizine tepki: Özsavunmamızı geliştireceğiz