İSTANBUL - Mahallerinin “Kentsel Dönüşüm” adı altında “ranta” açıldığını belirten Tokatköy Mahallesi sakinleri, “AKP'ye oylar evimiz başımıza yıkılsın diye verilmedi. Milleti 20 yıl borçlandırıyorlar, hani nerde 'gönül belediyeciliği'” diye sordu.
İstanbul’un Beykoz ilçesine bağlı Tokatköy Mahallesi’nde, “Kentsel Dönüşüm” adı altında başlatılan yıkım devam ediyor. Süren hukuk süreci ve “yürütmeyi durdurma” kararına rağmen AKP’li Beykoz Belediyesi tarafından şuana kadar onlarca ev yıkıldı. Zorla evlerinden çıkartılan yurttaşlara, eşyalarını toplamak için dahi zaman verilmedi. Yaşam alanları için direnen mahalle sakinleri, dün belediyenin önüne giderek protesto eylemi gerçekleştirdi. Evleri boşaltma karşılığında bin 500 TL kira yardımı yapılacağı belirtilen yurttaşların, itirazları da tepkileri de sürüyor.
Yıllardır mahallede yaşayan yurttaşlar tepkilerini dile getirdi.
ENGELLİ YURTTAŞIN EVİ YIKILDI
Evi yıkıldığı için mahalleden taşınmak zorunda kalan engelli yurttaş Kadir Kılıç, “Evim yıkıldı, kendime daha küçük bir ev buldum. Bir şekilde geçinmeye çalışıyorum. Ama evini yıktırmayıp evlerinde, susuz, elektriksiz yaşayan insanlar var” dedi. Beykoz Belediyesi Başkanı Murat Aydın’a seslenen Kılıç, "Bu evler yıkıldıktan sonra senin eline ne geçecek? Veya başın göğemi erecek. Kaç defa seni Tokatköy’e çağırdık, niye gelmedin? Burada ki insanların bir halini hatırını sorsan ya da 'ne istiyorsunuz desen?' Bizde ona göre sana fikrimizi sunsak ve ortak bir karar bulsak olmuyor mu? İllaki senin dediğin mi olacak? Bu halk seni oraya çıkardı. Sen bir belediye başkanısın halkın yanında olacaksın" ifadelerini kullandı.
‘AKP’YE BUNUN İÇİN Mİ OY VERİLDİ’
50 yıldır mahallede yaşayan Ayşe Aydın, evlerinden çıkmak istemediklerini dile getirerek, "Kentsel dönüşüme karşı değiliz, Beykoz Belediyesi 'sadece imza atın gerisini bize bırakın' diyor. Daha sonra 'köyünüze gidin, burayı terk edin' diyorlar. AKP'ye oylar, evimiz başımıza yıkılsın diye verilmedi. Bunları getiren bizlersek indirmesini de biliriz. Polisler hafta gelip çoluk çocuğumuza zulmediyor" diye belirtti.
‘YIKIM HUKUKİ DEĞİL’
Polislerin TOMA’larla gelip kendilerine biber gazı sıktığını söyleyen Aydın, hiçbir şekilde hakkın ve hukukun tanınmadığını dile getirdi. Aydın, şöyle dedi: "Nerde bu Müslümanlık? 'Bacılarımız' diyorlardı bacılarınızın evleri başlarına yıkılıyor, neredesiniz? Belediye başkanı bir kez bile halkın karşısına çıkmıyor, 'gönül belediyeciliği' diyor. Neredesiniz? Mahallemize kesinlikle gelmiyorlar. Birde yalan söylüyorlar. Bizi terörist ilan ettiler. Bunların sayesinde her türlü zulmü gördük. Nereye gidelim? Bu zulmü durdursunlar. Dışarıda çadır kurup yaşayacağız. Hak ve adalet istiyoruz. Mahkeme kararı şuanda devam ediyor. Kesinlikle hukuken bu yıkımı yapamazlar" dedi.
‘KENTSEL DÖNÜŞÜM DEĞİL RANT’
Evinin yıkılması için kendisinden imza istendiğini ancak vermediğini belirten mahalle sakini Rasim Asal ise, polisler tarafından işkenceye maruz kaldığını söyledi. Evlerini terk etmedikleri için plastik mermi ve biber gazıyla kendilerine saldırıldığını dile getiren Asal, şöyle devam etti: “Bazı insanlar fenalaşarak, hastaneye kaldırıldı. Nasıl bir zulüm bu? Nasıl bir devlet? Nasıl bir kanun? Burada kentsel dönüşüm yok, burada rant var. Milleti birde 20 yıl borçlandırıyorlar. Nasıl daire verecekler? 3 bin TL maaş alıyorum. Bununla ne ödeyip ne içeceğim? Ev olmuş 6-7 bin TL. Nasıl geçireceğim? Millet iki aydır susuz, elektriksiz ve doğalgazsız. Bu nasıl bir zulüm? 20 yıldır ‘tapunuzu vereceğiz’ diye kandırdılar. Tapularımız halen Beykoz Belediyesi’nde. Ondan sonra kentsel dönüşümü soktular buraya. Bu şekilde kentsel dönüşüm olmaz ki. Millete zor kullanmanın bir anlamı yok? Polisler, beni yıkılan bir evin molozları üzerinden itti. Mücadelemize devam edeceğiz ve tapumuzu istiyoruz. Tapumuzu aldığımız zamanda kentsel dönüşüm için para ödemeyeceğiz. Kimin evini kime satıyorlar? Milletin para vermeye gücü yok."