Av. Çakmak: Öcalan’a uygulanan tecrit Türkiye’yi 'kaynayan kazana' dönüştürdü

İSTANBUL- Yaşanan tüm krizlerin PKK Lideri Abdullah Öcalan’a uygulanan tecride bağlı olduğunu ve Türkiye'nin "kaynayan kazan"a dönüştüğünü belirten avukat Serhat Çakmak, tecrit bitmeden diğer hususlarda ilerlemenin olmayacağını söyledi. 
 
Uluslararası komployla Türkiye teslim edilen PKK Lideri Abdullah Öcalan, 23 yıldır İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi’ne ağır tecrit koşulları altında tutuluyor. 8 yıl aradan sonra en son 7 Ağustos 2019 tarihinde avukatlarıyla görüşen Öcalan, yeniden tecrit altına alındı. Kardeşi Mehmet Öcalan’la 25 Mart 2021’de gerçekleştirdiği kesintili telefon görüşmesinden sonra Öcalan’dan bir daha haber alınamadı. 
 
Öcalan’ın avukatlığını üstenen Asrın Hukuk Bürosu avukatlarının müvekkilleriyle görüşmek için yaptıkları tüm başvurular sonuçsuz kalıyor. Öcalan’ın aile ve avukat görüş yasağına son zamanlarda ise verilen “disiplin cezası” kararlarıyla engelleniyor. Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) üyesi avukat Serhat Çakmak, süreklileşen tecrit halini ajansımıza değerlendirdi. 
KEYFİ ENGELLEME VAR 
 
Hukuki açıdan dayanağı olmayan ve siyasi bir uygulama biçimi olan tecrit Öcalan’ın Türkiye’ye teslim edilmesiyle kamuoyunu gündemine girdiğini hatırlatan Çakmak, bu durumun politik atmosfere göre değişiklik gösterdiğini ifade etti. Tecridin siyasetteki gidişatla bağlantılı olduğuna dikkati çeken Çakmak, “İktidarlar kafasında tahayyül ettiği şeyleri gerçekleştirme amacıyla paralel olarak adaya ziyaretleri düzenliyor” dedi. Çakmak, “Ceza İnfaz Kanunu’nda ‘ağırlaştırılmış müebbet’ verilen kişinin bile aile ve avukat görüş hakkının engellenmesine dair bir düzenleme yok” diyerek uygulamanın keyfiliğine vurgu yaptı. 
 
‘DİSİPLİN KARARLARI ABSÜRT’
 
Son dönemlerde verilen “disiplin” kararlarına dikkati çeken Çakmak, bu durumu “absürt” olduğunu ve mevzuatta yer almadığını vurguladı. Çakmak, “Meslektaşlarımız gerekli hukuki başvuruları yapıyor. Ancak burada önemli olan husus ise Anayasa Mahkemesi (AYM) ile Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) başvurulara cevap vermemesidir. 10 yıllı aşkındır yapılan başvurular AİHM’de karar aşamasında olmasına rağmen herhangi bir karar verilmiyor. Bununla AYM ile AİHM’in politik kurumlar olduğu, onların da zaman zaman süreçlere göre hareket ettiklerini, bazı kararları sürece yayarak verdiklerini görüyoruz. Bu da AİHM’in de diğer kurumlar gibi şeffaf olmadığını gösteriyor” diye konuştu.
 
YARGI ‘ARACI’ ROLÜNDE
 
Devletin tecrit konusunda bir programı ve politika içinde hareket ettiğini ifade eden Çakmak, “Bugün Sayın Öcalan’ın Ortadoğu’daki politik konumu ve politik hakimiyetinin ne derecede olduğunu bütün dünya biliyor. Vermek istediği mesajların yansımasını istemiyorlar. Hukuku da buna araç ediliyor. Yargı kolları, devletin çantasında bulunan Sayın Öcalan’a dair programın uygulanmasına aracılık ediyor. Devlet veya hükümetin İmralı’ya dönük bir programı olabilir. Ama bağımsız ve tarafsızım diyen mahkemelerin aracılık etmemesi gerekirdi. Hükümetin yaptığını hukuk da sessiz ya da aracı olarak tasdik etti. İlerde telafisi imkansız olabilecek sonuçlar da doğurdu” diye belirtti.
 
İŞKENCEYE DÖNÜŞTÜ
 
Çakmak, Öcalan’ın temel haklarından mahrum bırakılmasının eziyet ve işkenceye dönüştüğünü hatırlatarak “Bu disiplin cezalarına ilişkin avukatlara bilgi de verilmiyor. Bunların tamamı ceza infaz yasası ile uyumlu olmayan, defacto olarak tanımlayabileceğimiz durumlar” dedi. 
 
TECRİDİN DIŞARIDAKİ İZLERİ 
 
Öcalan’a uygulanan tahayyülü zor tecridin zamanla tüm ülkeye uygulanacağına dair uyarılar yaptıklarını anımsatan Çakmak, “Bu bir devlet politikası haline geldi. Dışarının içerileştiği bir süreci yaşıyoruz. Artık mahkemelerde de değil, hayatımızın tüm alanlarında tecridin izleriyle karşı karşıya kalabiliyoruz. Örneğin darbe girişiminden sonra avukatların müvekkillerle cezaevinde görüşmeleri kısıtlandı. Belirli günlere ve saatlere indirildi. Normal şartlarda istediğim saatlerde müvekkillerimi görme hakkına sahip iken istediğim saate göremedim” ifadelerinde bulundu. 
 
‘HERKES UYGULAMANIN MUHATABI OLUR’ 
 
Çakmak, değerlendirmelerine şöyle devam etti: “Sayın Öcalan’ın hakları kısıtlanıyor buna hiç kimsenin sessiz kalmaması gerekir. Buna hukukçular sessiz kalmamalı. Yargıçların kararlarıyla buna destek vermemeleri, bunu engellemeleri belirtmememize rağmen sonuç aynı. Örneğin ‘FETÖ’ yargılamalarında yer alanlar ‘Ya size neler yapılıyormuş. Biz bunları yeni yeni anlıyoruz’ demeye başladılar. Ya da kendi pratikleriyle karşılaştıklarında demeye başladılar. Eğer bir yasa, anayasa veya temel hak ve özgürlüklere uygun değilse her an bu yasa ya da bu fiili uygulamanın muhatabı olabilirsiniz.”
 
‘KARŞI OLACAĞIZ’
 
Muhalif kesimlerin, insan hakları konusunda çalışma yapan hukukçu ve aktivistlerin tecride karşı olduğunu sözlerine ekleyen Çakmak, şöyle devam etti: “Kamuda yer alan alt ve üst kademelerdeki herkes de buna karşı olması lazım. Bu ülke cumhuriyet tarihiden bu yana hep aynı uygulamalarla devam ediyor. Ama yeri geldiğinde bu uygulamaların muhatabı da olabiliyorlar. Bundan zarar da görebiliyorlar. Devletin resmi ideolojisine uygun şekilde hukuki araçlarla uygulamalarını sürdürüyorlar. 20 yıl önce biz Kemalizm rejiminden uygulamalarından devlet güvenlik mahkemelerinden bahsediyorduk. Bugün isimleri değişmiş olabilir ama uygulamalar aynı. Bu uygulamaların sahipleri kim olursa olsun bizim için bir önemi yok. Karşı olacağız. Bizim için temel olan olgu insan haklarına, hukuka ve uluslararası sözleşmelere bağlı olan yargısal mekanizmalar. Buna saygı gösteren ve baskı altına almayan siyasal iktidarların olması gerekiyor.” 
 
AİHM KARARI UYGULANMIYOR
 
Tecridin son bulması için birçok sivil toplum örgütü ile birlikte Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’ne başvuruda bulunduklarını hatırlatan Çakmak, şunları söyledi: “AİHM’in ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının insani olmadığını kişinin illaki ilerde bir gün özgürlüğüne kavuşması gerektiğine yönelik kanuni düzenlenme olması gerektiğine dair kararı var. Bu karar hala uygulanmadı Türkiye’de. Bu karar Sayın Öcalan nedeniyle uygulanmıyor. Sayın Abdullah Öcalan olmasaydı, bugün bu karar kesinlikle uygulanırdı. Ve mevzuatta değişiklik yapılarak, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının da belli bir süresi olduğu kanuni düzenleme altına alınırdı. Ama sırf Öcalan şu anda infazını gerçekleştirdiği için ona dair bir düzenleme yapmaktan çekiniyor. En son yapılan 9’a 2 başvurusu ile birlikte Bakanlar Komitesi, bunu gündemine aldı ve Türkiye’ye sordu, ‘Bu konuda ne yaptın?’ diye. Daha sonraki süreçlerde tekrardan Türkiye’ye yasal değişikliğini yaptın mı yapmadın mı diye soracak.”  
 
‘HER ŞEYİ YAPACAĞIZ’
 
AİHM’in de kararını sürece yayıp, politik saiklerle hareket ettiği için bir girişimde bulunmadığın ifade eden Çakmak, şöyle dedi: “Biz bu kararın ilerde Bakanlar Komitesi’nin tekrardan gündeminden düşürülebileceği ihtimalinin olabileceğini görüyoruz. Ama şu anda en etkili hukuki yol bu. Çünkü AİHM’in bir kararı var. Bu kararın uygulanması gerekiyor. Uygulanması açısından Türkiye’de yasal mevzuat değişikliklerinin olması gerekiyor. Bu mekanizmayı uygulamak için her şeyi yapacağız.”
 
‘ÖZGÜR KALABİLİR’
 
AİHM kararını uygulaması durumunda Öcalan’ın hukuken özgür kalma durumunda olduğuna dikkati çeken Çakmak, şunları dile getirdi: “Kararların uygulanmaması durumunda Konsey’den atılması bile gündeme gelebilir. Zaten Osman Kavala ve Selahattin Demirtaş’ın durumunda böyle bir sürece doğru gidiliyor. Daha önce Azerbaycan’a aynı tarzda bir uygulama uygulandı. Azerbaycan geri adım atmak zorunda kaldı. Aynı sürece Türkiye’de çok yakın. Ki en son uygulamak zorunda kalacak. Globalleşen bir dünyada dijitalleşen bir dünyada kimsenin bu riski göze alabileceğini politik açıdan çok da mümkün görmüyorum. Ama zamansal açıdan ne kadar uzar bu süreç bunu kestirebilmek çok zor.” 
 
ÖCALAN’LA GELEN BAHAR 
 
Öcalan’a uygulanan tecridin kısmı olarak kaldırılması ile Türkiye’de birçok şeyin değişmeye başlayacağını 2013- 2015 barış görüşmelerini örnek gösteren Çakmak, “2013 -2015 yılları arasında bu ülke yüz yıllık tarihinde bahar mevsimini yaşadı. Toplumun her alanında insanların bir araya gelip, tabu olarak gördüğü sorunu açık bir şekilde konuşabildi. Demokratik özerklikten, otonomiden, Kürtlerin siyasal hakların verilmesinden, anadilde eğitimden tutun da uluslararası anlamda ülkenin bir cazibe merkezi haline gelmesine kadar tutun da tüm alanlarda nasıl bir baharı yaşadığımızı herkes gördü. Bunların tamamı Öcalan’la yapılan görüşmeler esnasında oldu. 
 
ÖCALAN’SIZ TÜRKİYE’NİN HALİ
 
Öcalan’ın Türkiye toplumuna, Ortadoğu’ya ya da dünya toplumu içindeki konumunun, politik gücünün ne derecede olduğu, fikirlerinin uygulanmaya çalışıldığında ne kadar topluma katkı  sağaldığını görebildik. Ama kendisiyle görüşmeyip farklı yapılarla hareket edilmeye başlandığında bu ülkede ekonominin de çok iyi gitmediğini gördük. Ekonomi iyi değil, hukuk iyi değil, toplum mutsuz, aydınlar ülkeyi terk ediyor, yeni nesil gençlerin büyük bir kısmının tek amacı belli bir yaşa geldikten sonra bu ülkeyi terk etmek. Şimdi bunu görebilen makul siyasetçinin, bireyin yapması gereken tek şey İmralı ile tekrar görüşüp süreci başlatıp ülkenin tekrar iyi pozisyona gelmesini sağlamak iken maalesef bu yapılmıyor. Bunu istemeyenlerin aslında ülkenin bekasını istemediğini, ülkenin ilerde politik, ekonomik ve hukuk anlamda dünya standartlarına ulaşmasını istemeyen ve sürekli 3’üncü dünya ülkesi komunda kalmasını isteyen güçler olduğunu görebiliyoruz.”
 
ANA DAMARI KOPUK
 
Tecridin demokratikleşmenin önünde en büyük engel olduğunu ve toplumsal kaosun daha fazla derinleştiğini de sözlerine ekleyen Çakmak, değerlendirmelerini şöyle tamamladı: “İçerde kaynayan kazanı görmeyip 30 yıl öncesinden kalma yöntemleri daha da geliştirip toplumsal baskı aracı haline getirmeye devam edilirse ülkenin ilerlemesinin imkanı bulunmamaktadır. O yüzden tecrit kaldırılmadan bu ülkede demokratikleşme de olmaz ekonomik anlamda düzelmede olmaz. Toplum refah düzeyi de gelişmez. Tüm bu hususlar birbirine zincir halkası gibi bağlanmış. Bu halkının ana damarı kopuk olduğu sürece diğer hususlarda da ilerleme kaydedilmeyeceğini belirtebiliriz.” 
 
MA / Mehmet Aslan
 

Diğer başlıklar

08:27 DEM Partili Demir yaşamını yitirdi
20/12/2025
23:24 Gaxand gecesi: Komünal yaşamı sürdürüyoruz
22:56 ‘Süreç karşıtlarının arkasında norm dışı devlet güçleri var’
22:42 Îdir'da su uyarısı
21:51 ‘Alternatif ekonomi programı’ sempozyumu
21:36 Wan’da Şeva Yelda etkinliği
21:29 Meletî’de iş cinayeti
21:20 MİT Başkanı Hamas heyetiyle görüştü
20:51 Hedef gösterilen düğün kameramanı gözaltına alındı
20:43 Semsûr’da bir kadın katledildi
20:12 Brezilya Devlet Başkanı’ndan ABD’nin müdahalelerine karşı uyarı
20:06 Kürt Dil Enstitüsü yeni yönetimini belirledi
20:04 Taciz faili Serdal Ös tutuklandı
19:41 Çıplak arama dayatması için AYM’ye başvuru
19:10 Pirsûs katliamında yitirilenler anıldı
19:03 Arkaş’tan 4 Ocak çağrısı: Kürt halkı Önderliğini özgürleştirecek
18:38 Saran adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı
18:37 Paris’teki anma programı açıklandı
18:23 Gazze’deki can kaybı artıyor
18:06 Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü talebiyle imza kampanyası
17:53 İmralı Heyeti ile TİP görüşmesi: Barış demokrasi ve özgürlüğün ön şartıdır
17:44 Sema Dalçiçek ve İnci Sümbül anıldı
17:36 Gültan Kışanak: Sözümüzü güçlü kılıp sürecin rotasını çevirebiliriz
17:27 'Geleceksizlik yaşamı cehenneme çevirdi'
17:25 Erdoğan’dan savaş sanayisine yatırıma ‘barış’ kılıfı
17:22 Alevilere yönelik asimilasyon tartışıldı
17:20 Sağlık Çalıştayı’nda komün örgütlemenin önemine değinildi
16:38 Talabani: Irak'ta güçlü bir hükümet inşa edilmeli
16:35 Gençlik ve Spor Bakanı’ndan Leyla Zana açıklaması: Hukuki süreç başlatıldı
16:28 Koma Amed İstanbul konseri kaymakamlık tarafından yasaklandı
16:24 İmralı Heyeti ile TİP görüşmesi başladı
15:49 ‘Umut ve Özgürlük’ mitingine TJA’dan çağrı: Özgür önderlikle buluşma zamanı
15:37 İmralı Heyeti ile AKP ile görüştü: Barış hukuksuz olmaz
15:33 'Adil, eşit demokratik bütçe istiyoruz'
15:22 Kürtlere hakaret eden akademisyen serbest bırakıldı
15:18 DAD’ın yeni eş genel başkanları belli oldu
15:11 Gazeteci Aykol’un durumu stabil
15:08 On günde 3 İHA düştü
15:01 Gazeteci Cihan Berk’in tutuklanması protesto edildi
14:57 Üç kentte hasta tutsaklar için eylem
14:47 Sandıktan 2026 bütçesine ‘hayır’ çıktı
14:45 Mereş Katliamı anması: Yüzleşme olmadan barış olmaz
14:35 KHK eylemi 151’inci haftasında: Hukuksuzluğu sonlandırın
14:33 Leyla Zana'ya saldırı protesto edildi - YENİLENDİ
14:29 İmralı heyeti ve AKP heyeti görüşmesi başladı
14:26 Mazlum Ebdî: 2026’da önemli başarılara imza atacağız
13:33 KESK'ten Meclis'e çağrı: Bütçeye onay vermeyin
13:30 Karabey kardeşler, Haran ve Bahçeci için adalet talebi
13:05 Cumartesi Anneleri 31 yıl önce kaybettirilen Aydoğan’ın akıbetini sordu
12:54 HPG’li Sedat Işık anıldı
12:16 Suriye ‘adına’ konuşan Savunma Bakanı Güler, QSD’yi tehdit etti
11:10 ABD, Suriye'de DAİŞ’e ait 70’i aşkın hedefi vurdu: Operasyon kritik önemde
10:56 Cizîr'de serbest bırakılan taciz faili tekrar gözaltına alındı
10:55 Fenerbahçe Başkanı Saran uyuşturucu soruşturmasında ifade verecek
10:37 İngiltere’den Şara’nın komutan ve tümenlerine yaptırım
10:29 Deklarasyon: Kentleri kadınların barış ısrarıyla yeniden kuracağız
10:11 Xwebûn 6 yaşında: Kürtçe gazeteyi her koşulda halka ulaştıracağız
10:10 Ortadoğu’da 2025: Değişen güç dengeleri
09:46 ‘Umut ve Özgürlük’ mitingine çağrı: Önderliğin özgürlüğünü haykırma günüdür
09:06 Avukat Duygu İnegöllü: Harran GBM hukuka aykırı tutsaklık merkezi oldu
09:05 Cûdî'de 50 bin palamut ekilecek
09:04 İspanya: Yüksek özerklik, açık yetki anlayışı, katılımcı demokrasi
09:02 Sebahat Tuncel: Komünal demokrasi kadınlar için yeni bir dünya
09:00 20 ARALIK 2025 GÜNDEMİ
19/12/2025
23:13 Bakırhan: Demokratik anayasa ihtiyaç ama masada değil
22:25 Şam’dan muhatap belirtmeksizin Rojava’ya ‘entegrasyon’ belgesi
20:52 Cezaevi savcısından 30 yıllık tutsaklara: Bakan da arasa sizi bırakmayacağım
20:45 Riha’da trafik kazası: Bir kişi yaşamını yitirdi
20:37 'Leyla Zana üzerinden Kürt kadın mücadelesi hedefleniyor'
20:14 Nazım ve Cihan anması: Hakikat yolunda yürüdüler
20:05 Cihan Bilgin ve Nazım Daştan Kobanê’de anıldı
20:02 Fenerbahçe Başkanı Saran ifadeye çağrıldı
19:58 Hakimlik taciz faili öğretmeni serbest bıraktı
18:41 223 işçi 144 gündür direniyor
18:38 Gazeteci Cihan Berk tutuklandı
18:08 AYM’den 3 kitabın yasaklanmasına hak ihlali kararı
18:03 BM: Gazze’de soğuktan 3 çocuk yaşamını yitirdi
17:17 İstanbul'da ESP'li 6 kişi tutuklandı
16:55 Gazeteci Aykol’a yeni bir antibiyotik tedavisi başlandı
16:52 Çandar’dan Erdoğan’a: Dışişleri Bakanınıza ayar verin
16:37 Mûş'ta kadınlar bir araya geldi
16:19 AKP raporunda eski yöntem ve eski söylemler: Özerk Yönetim “tehdit” olarak tanımlandı
16:18 İŞKUR'da kura hilesi iddiası: AKP'li aileden 5 kişiye kura çıktı
15:21 Çetin Arkaş: Önder Apo’nun istediği kişilerle görüşmesinin imkanları yaratılmalı
15:09 Bozan: Cezaevi İvrendi’ye düşman hukukuyla yaklaşılıyor
15:00 Kamu emekçileri iş bıraktı
14:55 'Hayata Dönüş Operasyonu'nun yıl dönümünde cezaevi tellerine karanfil bırakıldı
14:44 Yazar Tunç’un Mereş katliamını konu alan kitapları yeniden basıldı
14:27 Katledilen Taybet İnan ve 29 kişi anıldı: İnsanlığa karşı suçtur
14:23 Kayyım kararının yürütmesinin durdurulması karara bağlanacak
14:22 İHD: 'Hayata Dönüş' operasyonlarında cezasızlık politikası sürdürülmüştür
14:13 Kaya’nın taziyesine kitlesel ziyaret
14:09 Katledilen gazeteciler Cihan Bilgin ve Daştan için mevlit verildi
12:46 'Katledilen arkadaşlarımızın hesabını sormaktan vazgeçmeyeceğiz'
12:33 AKP raporunu Meclis'e sundu
11:51 DEM Parti İmralı Heyeti ile TİP görüşmesinin tarihi belli oldu
11:13 Farqînli yurttaşlar: Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü halkın özgürlüğüdür
10:53 Cizîr’de taciz faili öğretmen gözaltına alındı
09:53 2025: Küresel güç dengeleri değişti, yeniden mevzilenme başladı
09:29 Cizîr’de çok sayıda öğrencinin taciz edildiği ortaya çıktı
09:25 'Hasta tutsakları hala cezaevinde, barışa nasıl inanalım?'
09:24 10 yıldır kayyımın yönettiği kent komün ve meclislerle yeniden inşa edilecek
09:20 Eril şiddet çemberinde bir yaşam mücadelesi
09:19 Veysi Aktaş'tan 'Umut ve Özgürlük' mitingine katılım çağrısı
09:16 19 Aralık'tan bugüne tecrit daha da derinleşti
09:16 Şanogel kuruldu: Sokağa ve halka ulaşmak istiyoruz
09:15 Rûbarêşîn ve Sergen dereleri HES kıskacında
09:08 Mereş'te 47 yıllık yara: Yüzleşin
09:07 Filozof Holloway: Rojava sistemdeki süper çatlaktır
09:01 İsviçre: Doğrudan demokrasi ilkesi esastır
09:00 19 ARALIK 2025 GÜNDEMİ
08:44 PİRHA muhabiri Cihan Berk gözaltına alındı
08:18 26 şirkete eş zamanlı operasyon: Gözaltılar var
18/12/2025
23:22 DEM Parti’den TFF’ye çağrı: Cezai yaptırım ağırlaştırılmalı
22:33 İlk 8 maddesi görüşüldü: Bu bütçe emeğin değil
21:44 Ayşe Şan, konser ile anıldı
21:12 Cenk Yiğiter’e saldıranlara hapis cezası verildi
21:06 Kuyu Tipi Cezaevleri paneli: Mekanın yarattığı şiddet rejimi
19:53 KESK: Yoksulluk ve adaletsizlik normalleştirildi
19:47 Devrimci Parti: Devrimci tutsaklara özgürlük için harekete geçelim
19:42 Arkaş: Askerlerin mezarına çiçek koymaya varım, peki ya siz var mısınız?
18:22 Denizli’de çocuk işçi yandı
18:20 Hakan Fidan, QSD'yi hedef aldı
17:47 Ebex’te Sima Semend Kadın Eserleri Kütüphanesi açıldı
17:44 Leyla Zana’ya yönelik ırkçı saldırı protesto edildi
17:39 Serhat Bölgesinde toplantılar son buldu: Tarafların imkanları eşit olmalı
17:30 Bahçeli: Abdullah Öcalan’a özgürlük mitingi ifade özgürlüğüdür
17:27 Temel: İktidarın komisyona sunacağı rapor sürecin ciddiyetiyle uyumlu olmalıdır
17:22 CHP'den 53 sayfalık rapor: Sürecin esasına ve ana aktörüne temas yok!
17:18 Bütçe görüşmeleri: Bu ülkenin geleceği muhalefetin cesaretine bağlı
17:10 Akın Birdal: İşçi sınıfının ekmeği barıştadır
16:56 Ev baskınında polis, 5 yavrusu olan köpeği kurşunlayarak öldürdü
16:40 Gazeteci Aykol, 2 ay 4 gündür yoğun bakımda
16:30 Asgari Ücret Tespit Komisyonu ikinci toplantısı gerçekleştirdi
16:22 Bakanlık Kazanhan'ın katili için 1,5 yıl sonra kırmızı bülteni uyguladı
15:37 30 bin TL’lik zam teklifi geri çekildi
15:06 Qers Barosu’ndan ırkçı doktor hakkında suç duyurusu
15:04 Kadınlardan 'Kadın Mitingi'ne katılım çağrısı
14:56 Ayşe Şan mezarı başında anıldı
14:37 DEM Parti İmralı Heyeti ile Özel görüşmesinin tarihi beli oldu
14:37 Dersim Gazeteciler Platformu kuruldu
14:36 CHP raporunu Meclis’e sundu
14:33 Çetin Arkaş: Barış olacaksa yapılanlarla yüzleşilecek
14:30 KESK: Emekçiler bu bütçeyi kabul etmiyor
14:03 DEM Parti Gençlik Meclisi üyesi kaçırılıp işkence yapıldı
13:43 Irkçı akademisyenden Kürtlere hakaret: Hakları kısıtlansın, çalıştırılmasınlar
13:00 Ahmet Türk’ten Bursaspor’a tepki: Bu tüm Kürtlere yapılan hakaret ve tehdittir
12:54 Türkiye’nin Suriye’de hedeflediği ‘üç’ şey
12:42 Barolardan Leyla Zana'ya küfre yaptırım çağrısı
12:02 Sincar davası bir kez daha mütalaa için ertelendi